#391870 yazarın tanımına katılıyor.beni de sayın beni de sayın diye elimi kaldırıyorum. kpss de iyi bir puan yaptın diyelim mülakatta suratına bakmıyorlar torpil olmadan. deneyimlemiş biri olarak söylüyorum kimsenin hevesini kırmak istemem ama kpss çok zor iş.. bunu dedikten sonra ben yine girerim akıllanmam ama benimkide sınav alışkanlığı.
devamını gör...

"biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir."
devamını gör...

çok fazla leş içerik barındırmasına rağmen vazgeçemediğim dijital yayıncılık platformu.
bir de "true detective" gelirse değmeyin keyfime.
amazon prime video üyeliğim de var fakat arayüzü olsun, altyazı problemi olsun izlerken korsan sitelerden izliyormuşum hissi uyandırıyor.
devamını gör...

haksızlık, adaletsizlik... bu liste uzar gider.
devamını gör...

cengiz han'ın yasa metninin ismidir. o zamanlar yasag diye geçermiş. moğolca'da yasaya yasag denmiş. sözcük anlamıyla yasanın geçerli olduğu yer demekmiş. sonradan yapılmaması gerekenler için de kullanılmış. zamanla da bugünkü anlamına ulaşmış sözcük.
devamını gör...

hayatımda hiç keşkelerim, pişmanlıklarım yok, tüm hayallerimi gerçekleştirdim. ülkem adına o kadar umutluyum ki, darısı diğer yazarların başına.
devamını gör...

biçim bilimi; organizmaların biçim ve yapılarını inceleyip, fiziksel özelliklerini araştıran bilim dalıdır.
devamını gör...

bundan yıllar evvel görev yaptığım doğu anadolu'da bir şehre migros açılmıştı. migros dediysem öyle büyük bir şey sanmayın. 2m'di ve kış şartlarından dolayı ikmal zor olduğundan çok çeşit de yoktu. yine de çok sevinmiştim açıldığına. sadece bir kavşağında trafik ışığı olan şehre migros açılınca sanki vizontele gelmiş gibi sevinmiştim. ne de olsa medeniyet demekti migros (ne alakası varsa), bu şehrin de diğerleri gibi olduğunun, dünyayla bağlantı kurduğunun göstergesiydi. sıkıldığımda gidip gezebileceğim, kendimi her zamanki ortamımın dışında hissedebileceğim özel bir yerdi.
sonra fark ettim ki çok satış yapamıyordu migros. aynı veya yakın apartmanlarda oturduğumuz tamamı yabancı ve geçici insanlar dışında kimse gitmiyordu bu markete. şehrin yerlileri ihtiyaçlarını hala tanıdıkları kasaptan, manavdan alıyordu. işte ben bundan sonra hergün migros'a gitmeye başladım. bazen ihtiyaç olmadığı halde bir sürü lüzumsuz şey alıyordum. koca migros'u kurtaramayacağımın farkındaydım ya yıkılası kapitalizm az da olsa alışveriş yapılırsa yaptığı yatırımı çöpe atmaz diye düşünüyordum. sonra ayrıldım o şehirden migros'a ne oldu bilmiyorum.
kafa sözlükle ilgili de benzer bir hissiyat içindeyim bir süredir. bu entry'i gören arkadaşlar belki inceler, en alakasız başlıklara kısa da olsa tanım yazmaya çalışıyorum. gündemde aylar önceki başlıkları görmekten kaygılıyım. bir el atın arkadaşlar, kapanmasın bu sözlük. çok soğuk ve her açıdan kurak bir şehirde, donmuş hazır tatlıları incelerken tanışılan bir güzelle yapılan hoş sohbetlerin tadı kaybolmasın.
devamını gör...

ameledir. asistanların hareminde bolca bulundurduğu çok amaçlı çakılardır. ceza nöbetlerinden dolayı zamanla iflas eden bünyelerinin yanısıra beyinlerinde ki bilgiler de yolsuzluğa karışır. çokca kez staj yönetimine darbe girişimi düşüncesinde bulunsalar da bu girişim hayali ''kırmızıdaki 3 numaranın kan gazı alıncak '' diyen kıdemli hemşirenin işitilmesiyle son bulur. bol bol rektal tuşe ve kan gazı alma işlemi yapan bu acınası stajer doktorlar mezun olunca periferde de rahat edemezler. orada da kıdemli pratisyen ya da uzmanın mobbinginden dolayı intiharın eşiğine gelirler. tus kazanıp asistan olunca kurtulacağını sanan bu zavallılar orada da mobbingin allahını görür. hele bir de majör cerrahi branşlarındaysa kafasında saç belinde derman kalmaz. eğer güzel bir kadınsa kıdemli asistanlar tarafından kapışılır. eğer erkek ise yakışıklı da olsa işten kaçmak için durmadan helaya gider. (bkz: ucuzluğun bu kadarı)
hastalar bir bakışta anlar intörn olduğunu. sen git kralın gelsin sen bir bok bilmiyondur daha öğrencisin derler. hocaları hasta yanında içinden geçer mimlenirler çünkü.
bir intörn doktor her zaman ezilir.
bir intörn doktor her zaman si.. öhhü öhhüüüüü.
devamını gör...

paragraf paragraf yapıldığında insanı hayrete düşüren. sırf kaynağı belirtildiği için fikir ve sanat eserinin büyük bir kısmı alıntı olarak verilemez, verilmemeli. o kocaman kitabı okuyanlar "tanıtım için yapılacak kısa alıntılar dışında" kısmını es mi geçiyor, görmezden mi geliyor hayret ediyorum.
devamını gör...

vücudun birçok yerinde aşırı biriken sıvı sonucu oluşan şişliklere ödem denir. ödem atmak ise dokularda gereksiz biriken sıvının vücuttan uzaklaştırılmasıdır.

peki ödem nasıl atılır?

öncelikle ödemin sebebi araştırılmalıdır. herhangi bir hastalıktan kaynaklı ise buna göre bi tedavi yöntemi uygulanmalıdır. endikasyon yoksa ödemi atmanın bazı yollarına başvurulur. düzenli ve yeteri kadar uyku, düzenli spor ve tuz alımını azaltmakla* vücutta gereksiz biriken sıvıdan kurtulabilir. tabii sıvı biriktirir korkusuyla su alımından kaçınmamak gerekir. özellikle sık sık su içilmelidir. bunun dışında ödemi atmayı kolaylaştıracak bazı besinler vardır. ananas, kiraz , muz, kivi, nar, yoğurt, yeşil çay, maydanoz, salatalık, beyaz lahana vs vs.
devamını gör...

modern family.
devamını gör...

asla kelimesini kullanmak.
devamını gör...

teksas doğumlu şarkıcı, söz yazarı, hippi.
pearl albümünün sahibi.
saçına öldüğüm.
devamını gör...

kendileri ile tanışmam liseye yeni başladığım döneme dayanır. facebook isimli sosyal medya sitesinde; ''müslüman-ateist tartışma platformu'' gibi grupların olduğu döneme denk gelen zamanlardır.- evet, bir zamanlar insanlar en azından tartışabilecek kadar tahammüle sahipti ama konumuz bu değil- o dönemde yeni yeni teoloji bilimine merak salan ben tartışıyor, okuyor ve anlamlandırmaya çalışıyordum. bu dönem tabi ki yardım isteyebileceğimiz yegane kaynaklarımız ise öğretmenlerimiz oluyor şüphesiz. özellikle kaynak tarama noktasında felsefe öğretmenimiz başta olmak üzere birçok öğretmenimi darladığım bir dönem.

yine aynı dönem dinden çıkacağım korkusuna kapılan çok düşünceli tarih öğretmenim aracı oldu. ilk başlarda harun yahya ismi ile yazdığı(!) protein mucizesi ve evrim aldatmacası kitaplarını getirdi bana.* ilk olarak evrim aldatmacası kitabı ile başladım okumaya; '' ne anlatıyor bu adam?'' diyerek. sonra referans aldığı kaynakları taramaya başladım çünkü; '' kimdi bu adam?''. yaklaşık 2 haftalık araştırmalarımın sonucunda evrim aldatmacası isimli kitabın tamamının ortaçağ kilise metinlerinden alıntı olduğunu gördüm. adamın, bilimsel* kitabının referansı ortaçağ kiliseleri! ''dünya düzdür'' diyen kurumlar yani. içime bir kurt düştü çünkü neden düşmesin? adamın bilimsel* temelli olduğu iddiasının en büyük anti tezi olacak nitelikte siyasi ve politik yaklaşımları dikkatimi çekmeye başladı.- tabi, bu olanları tarih öğretmenim ile konuşuyorum ve onu yine darlıyorum çünkü benimle dalga geçiyor olmalı herhalde yada zekamı küçümsüyor. içten içe bileniyorum adama- ardından kurduğu oluşumun karanlık tarafları içimi ürpertti ve böylece kendisi ile ''evrim aldatmacası'' kitabı üzerinden başlayan hikayem son buldu. ilerleyen zamanlarda çok muhterem tarih öğretmenimin kendilerine yönlendirmeleri bitmeyince bende şahsına münhasır kişiliğim; nanik yapmak sureti ile kaydını farklı bir okula aldırdı. -çünkü 14 yaşındaysanız nanik yapabiliyorsunuz.-

işte bir kedicik olma hikayesi bu şekilde başlamadan bitti.
devamını gör...

"yansıma teorisi'ne göre, dil, insanların, ses çıkaran varlıkların seslerini yansımasıyla kurulmuştur. yani, doğadaki sesler taklit edilerek, kelimeler oluşmuştur. dolayısıyla, konuşma başlamıştır."

teoriye göre tüm dillerin kökeni bu şekilde oluştuğuna göre yazar burada ne demek ne yapmak istemektedir
(bkz: ırkçı)
devamını gör...

ali dimayev'in seslendirdiği, kafdağının ardına götüren şaheser;
buyrunuz

genel olarak milli marş diye bilinse de asıl itibari ile bir ağıttır. orjinal milli marşlarını buradan dinleyebilirsiniz.
(bkz: içkerya cumhuriyeti)
devamını gör...

etrafınızda ne kadar insan olursa olsun, en sonunda her zaman kendinizle baş başasınız ve bu yolda her zaman yalnızsınız.
devamını gör...

şimdiye kadar gözlemlediğim kadarıyla kendi ayakları üstünde duran kadınlara karşı daha çekingen olan erkekler, bir kavanoz kapağını bile yardımı olmadan açamayacak kadınlara karşı zaaf sahibi olmuş durumdalar.
devamını gör...

sadece öğrencileri değil öğretmenleri de ilgilendiren başlıktır. çok güzel ve verimli bir şekilde değerlendirilebilir.

benim boş ders için tercih ettiğim çeşitli etkinlikler vardır ve emin olun öğretmenler de öğrenciler kadar mutlu olur bu ders saatlerinde.

boş derste tercih ettiğim ilk aktivite öğrencilerle spor salonunda ilk tercih olarak futbol ama duruma göre voleybol ya da basketbol oynamak bunlardan biridir. ama maalesef okul idarecileri genelde öğretmenlerin boş derslerde böyle etkinliklerden uzak durmasını istiyorlar. zira kan ter içinde kalmış bir öğretmenin derse girmesi hoş bir şey olarak görülmüyor.

diğer bir etkinlik ise kitap okumak. okulun arkasındaki yeşillik alanda kahvemi yanıma alarak yapmaya çalıştığım bu etkinlik boş dersi olan bir başka öğretmen ya da “ hocam sorum vardı” diyerek fellik fellik beni arayıp bulan bir öğrenci gelene kadar sürebilir.

üçüncüsü en keyifsiz etkinlik. hazırlanması gereken evraklar, atılması gereken imzalar ve benzeri işler. ben bunları katip bartleby’den özenerek “ yapmamayı tercih ederim” şeklinde geçiştirip bir şekilde idarecilere unutturmaya çalışıp her seferinde de başarılı oluyorum.

dördüncü etkinlik ise öğrenciler için en keyifsiz etkinlik olmalı çünkü boş dersi olan bir sınıfın dersine giren boş dersi olan öğretmen sevilmez ve sevinmez. bundan kaçınmak için her türlü hile ve desiseye başvururum.

eğer bir okulda iseniz ve söz konusu boş ders ise gerisi teferruattır.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim