una nocte
geç de olsa kendisini keşfettiğim için mutlu olduğum*, tam eşe dosta “oku” diye tavsiye etmelik yazar. zira profiline bir kez girip tanımlarını okuduktan sonra oradan çıkasınız gelmiyor. gerek fikrini belirttiği konulara dair hakimiyeti, gerekse de akıcı ve yine kendisine özgü yazım stiliyle, sizi kendisini okumaya bağımlı hale getirebilir. söylemedi demeyin.*
umarım kendisi hep buralarda olur ve heybesindeki şeyleri bizlerle paylaşmaya devam eder.
umarım kendisi hep buralarda olur ve heybesindeki şeyleri bizlerle paylaşmaya devam eder.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının lakapları
malatyalı olduğum için kayısı diyorlardı.
devamını gör...
postmodernizm
modernizm olmayan her şey.
modernizme dair tüm olanları eleştiren modern hayatın geren kalıplarla dolu olduğunu iddia eden bir akım.
kesin şehirli hayatın formatlarını direnmekten bezen bir köylünün icadıdır.
modernizme dair tüm olanları eleştiren modern hayatın geren kalıplarla dolu olduğunu iddia eden bir akım.
kesin şehirli hayatın formatlarını direnmekten bezen bir köylünün icadıdır.
devamını gör...
92 yaşındaki kadının cinsel saldırıya uğrayarak öldürülmesi
yemişim modern hukukunu. ben artık kısasa kısas istiyorum ya. o adama da aynısı yapılsın istiyorum. bıktım artık bu iğrenç haberleri görmekten, hiçbir şey olmamış gibi hayatıma devam etmekten. midem bulaniyor artık. böyleleriyle aynı havayı solumaktan tiksiniyorum. kendimden de tiksiniyorum artık. ınsanların hayatları mahvolurken elimden sadece yazmak geldiği için tiksiniyorum.
devamını gör...
gereksiz abartılan şeyler
cevabı ölüm ve ölüm korkusu olan başlık.
"ölümden korkmak anlamsızdır, çünkü yaşadığımız sürece ölüm yoktur, ölüm geldiğinde ise artık biz yokuz." -epikür
not: bu sözü aslında sofist prodikos'un da söylediğine dair iddialar var. nitekim kendisi bir agnostik sayılabilirdi. insanın tanrılaştırma oyununu çok sevdiğini söylerdi. kendisi de boş inançlardan insanları korumaya çalışıyordu.
"ölümden korkmak anlamsızdır, çünkü yaşadığımız sürece ölüm yoktur, ölüm geldiğinde ise artık biz yokuz." -epikür
not: bu sözü aslında sofist prodikos'un da söylediğine dair iddialar var. nitekim kendisi bir agnostik sayılabilirdi. insanın tanrılaştırma oyununu çok sevdiğini söylerdi. kendisi de boş inançlardan insanları korumaya çalışıyordu.
devamını gör...
kuzey ışıkları
görmeden ölmek istemediğim doğa harikası.
devamını gör...
nepman
sovyetler'in yeni ekonomik politika (nep) döneminde serbest ticaretle uğraşan girişimcileri belirtmek için kullandığı kısaltmadır.
nepmanlar sovyet yasalarına göre ''emekçi unsur'' sayılmadıkları için oy kullanmak gibi haklardan mahrumlardı.
1931 yılında özel girişimciliğin tekrardan yasaklanmasıyla ortadan kaldırılmışlardır.
nepmanlar sovyet yasalarına göre ''emekçi unsur'' sayılmadıkları için oy kullanmak gibi haklardan mahrumlardı.
1931 yılında özel girişimciliğin tekrardan yasaklanmasıyla ortadan kaldırılmışlardır.
devamını gör...
origami
origami, (折り紙 origami) japonca "ori" (katlamak) ve "gami" (kâğıt) sözcüklerinin birleşiminden meydana gelmiş olup kâğıt katlama sanatına verilen addır. ismi japonca olsa da çin kaynaklı bir sanat olduğunu iddia eden kaynaklar da vardır . genellikle kare kâğıt parçalarını kesmeden ve yapıştırıcı kullanmadan, sadece katlayarak, çeşitli canlı ve cansız figürler oluşturarak yapılmakla birlikte, dikdörtgen kâğıtlardan, hatta kâğıt paralardan yapılan modeller de oldukça fazladır.
kaynak.
kaynak.
devamını gör...
ortaokullarda seçmeli satranç dersinin okutulmasına karar verilmesi
milli eğitim bakanlığı, ortaokullarda seçmeli satranç dersinin okutulmasına kararı vermesi hadisesi.
meb , 2021-2022 eğitim yılında haftada 2 saatlik, seçmeli satranç dersleri verileceğini açıkladı. açıklanan kararla 5,6,7 ve 8. sınıflara bu ders verilecek. okullar gerekli unsurlarla donatılacağı ve 5 milyondan fazla öğrenciye satranç eğitimi hedeflendiği açıklandı.
kaynak
meb , 2021-2022 eğitim yılında haftada 2 saatlik, seçmeli satranç dersleri verileceğini açıkladı. açıklanan kararla 5,6,7 ve 8. sınıflara bu ders verilecek. okullar gerekli unsurlarla donatılacağı ve 5 milyondan fazla öğrenciye satranç eğitimi hedeflendiği açıklandı.
kaynak
devamını gör...
gebermek
aslında ölmek ama sevdiğin yada normal birisi için değilde, sevilmeyen, nefret edilen birinin ölmesi.
devamını gör...
sözlükte artan cinsellik ve troll başlıkları
sözlüğün yavaş yavaş kalabalıklaştığını gösteren olumlu bir harekettir.
rica ediyorum kafanıza takmayın bu tür başlıkları çünkü hallolacak bir durum değil bu.
hiç bir sözlük bunun önüne geçemez imkansız.
o yüzden sevinmek gerekiyor.
rica ediyorum kafanıza takmayın bu tür başlıkları çünkü hallolacak bir durum değil bu.
hiç bir sözlük bunun önüne geçemez imkansız.
o yüzden sevinmek gerekiyor.
devamını gör...
erdoğan'ın eş cinsellere güvence vermesi
pek güzel, tarihe bakarak geçmişte verdiği sözü öne çıkaran bu başlık açılmış .
ama 1994 yılında, “bütün servetim yüzüğüm”
1999 yılında, “eğer bir gün duyarsanız ki tayyip erdoğan çok zengin olmuş, bilin ki haram yemiştir!” de demişti uzun.
sazlıklardan havalanan... şarkısı eşliğinde güzel oluyor bunları anımsamak.
ama 1994 yılında, “bütün servetim yüzüğüm”
1999 yılında, “eğer bir gün duyarsanız ki tayyip erdoğan çok zengin olmuş, bilin ki haram yemiştir!” de demişti uzun.
sazlıklardan havalanan... şarkısı eşliğinde güzel oluyor bunları anımsamak.
devamını gör...
çocuğa kendi ismini vermek
*geçkin amcaların ikinci veya üçüncü eşlerinden olan erkek bebeğe *bir dikili taşımız olsun şu yalan dünyada diyerek yaptığı eylemdir.
amcaya değil de o çocuğa üzülüyorum ben. düşünsene kendi adı bile yok. ölüm korkusuyla son anda kendi adını veren bir baba o çocuğa ne verebilir ki o saatten sonra.
bide diyelim ki amca bey ölmedi, çocuk beş altı yaşına gelince yaşıtlarının dede dediği birine baba diyecekler. bu yüzden hep kafa karışıklığı. hep bi içine atma.
al sana nur topu gibi bir çocukluk travması. tam kırmızı odalık durum.
amcaya değil de o çocuğa üzülüyorum ben. düşünsene kendi adı bile yok. ölüm korkusuyla son anda kendi adını veren bir baba o çocuğa ne verebilir ki o saatten sonra.
bide diyelim ki amca bey ölmedi, çocuk beş altı yaşına gelince yaşıtlarının dede dediği birine baba diyecekler. bu yüzden hep kafa karışıklığı. hep bi içine atma.
al sana nur topu gibi bir çocukluk travması. tam kırmızı odalık durum.
devamını gör...
el fatiha
kuran'ın ilk suresi.
meal;
bismillahirrahmânirrahîm ﴾1﴿
hamd, âlemlerin rabbi, rahmân, rahîm, hesap ve din gününün maliki allah'a mahsustur. ﴾2-4﴿
yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. ﴾5﴿
bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet; gazaba uğrayanlarınkine ve sapıklarınkine değil.﴾6-7﴿
meal;
bismillahirrahmânirrahîm ﴾1﴿
hamd, âlemlerin rabbi, rahmân, rahîm, hesap ve din gününün maliki allah'a mahsustur. ﴾2-4﴿
yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. ﴾5﴿
bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet; gazaba uğrayanlarınkine ve sapıklarınkine değil.﴾6-7﴿
devamını gör...
geceye çocukluktan kalan bir ukde bırak
teyzemler yurt dışında yaşıyordu her yaz gezmeye gelir 1 ay kalırlardı, gidecekleri vakit havaalanından uğurlardık o kadar üzülüyordum ki onlarla birlikte uçağa binemiyorum diye, bir de benimle yaşıt* çocukları vardı kendimi onun yerindeymiş gibi hayal ederdim rüyama bile girmişti gece uçuşu, uçağın ışıkları, atmosfer.
doğuştan tek böbrekliyim ve böbreğimin konumu kasık bölgemde, sakıncalı bir durum sayılıyor. bu yüzden beden derslerine katılmam yasaktı herkes koşup ip atlarken ben köşeden izleyip üzülürdüm. ortaokul ikinci sınıfta yeni bir beden hocası geldi ona söylemedim bu durumu hatta heves ettim gittim voleybol takımına adımı yazdırdım bir süre antrenmanlarda oynadım iyi de oynuyordum seviyordum, tabii sağlık raporu gerekli ama o zamana kadar vazgeçtim deyip bırakacaktım. sonra kim söylediyse hoca öğrenmiş herkesin içinde bağırdı çağırdı nasıl bu kadar sorumsuzsun başına bir şey gelse sorumlusu ben olurdum diye, haklı olarak. bunlar kaldı içimde.
doğuştan tek böbrekliyim ve böbreğimin konumu kasık bölgemde, sakıncalı bir durum sayılıyor. bu yüzden beden derslerine katılmam yasaktı herkes koşup ip atlarken ben köşeden izleyip üzülürdüm. ortaokul ikinci sınıfta yeni bir beden hocası geldi ona söylemedim bu durumu hatta heves ettim gittim voleybol takımına adımı yazdırdım bir süre antrenmanlarda oynadım iyi de oynuyordum seviyordum, tabii sağlık raporu gerekli ama o zamana kadar vazgeçtim deyip bırakacaktım. sonra kim söylediyse hoca öğrenmiş herkesin içinde bağırdı çağırdı nasıl bu kadar sorumsuzsun başına bir şey gelse sorumlusu ben olurdum diye, haklı olarak. bunlar kaldı içimde.
devamını gör...
damada tuzlu kahve yapan gelin
bunun kezbanlıkla bir alakası yok gençler, gelenek gibi bir şey. hoş bir anı olsun diye yapıyorlar.
ben iki kere içtim o tuzlu kahveden. ilkinde bir şey anlamadım bir daha kız istedim. gayet elit insanlardı ayrıca.
tuzlu kahvenin hikayesi eski zamanlara dayanıyor. eskiden insanlar evleneceği kişiyi ilk kez kız isteme merasiminde görürlermiş. gelin hanım hemen kahve yapmaya gidermiş. eğer damat adayını beğendiyse şeker koyarmış kahvesine, beğenmediyse tuz.
kahvesinde tuz varsa damat tarafı hemen kalkar merasimi sonlandırırmış.
demekki tuzlu kahve ile kezbanlığın bir alakası yokmuş, anlamlı bir eylemmiş.
şu zamane gençlerinde her duyduğu bilgiye, araştırmadan, atlama özelliği olmasa ülke refaha kavuşur.
ben iki kere içtim o tuzlu kahveden. ilkinde bir şey anlamadım bir daha kız istedim. gayet elit insanlardı ayrıca.
tuzlu kahvenin hikayesi eski zamanlara dayanıyor. eskiden insanlar evleneceği kişiyi ilk kez kız isteme merasiminde görürlermiş. gelin hanım hemen kahve yapmaya gidermiş. eğer damat adayını beğendiyse şeker koyarmış kahvesine, beğenmediyse tuz.
kahvesinde tuz varsa damat tarafı hemen kalkar merasimi sonlandırırmış.
demekki tuzlu kahve ile kezbanlığın bir alakası yokmuş, anlamlı bir eylemmiş.
şu zamane gençlerinde her duyduğu bilgiye, araştırmadan, atlama özelliği olmasa ülke refaha kavuşur.
devamını gör...
arekolin
catechu bitkisinin sert kabuklu meyvelerinden elde edilen, santral sinir sisteminde öğrenmek ve bellek ile ilgili öfori oluşturan parasempatomimetik ajandır.
devamını gör...
rakam
sayma, miktar belirleme ihtiyacını karşılamak için ortaya çıkarılmış arapça temelli sembol.
0, 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9 sayı sembolleri bugün arap rakamları şeklinde de anılmaktadır.
0, 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9 sayı sembolleri bugün arap rakamları şeklinde de anılmaktadır.
devamını gör...
kızların espri yapmayı becerememesi
mevlana celaleddin-i rûmî der ki;
“sen ne söylersen söyle, söylediğin, karşındakinin anladığı kadardır.” *
“sen ne söylersen söyle, söylediğin, karşındakinin anladığı kadardır.” *
devamını gör...