381.
anneme daha okumayı bilmezken defalarca okuttuğum korkak tavşan ve kurbağa masalı. bende yeri çok ayrı.
devamını gör...
382.
bir genç kızın gizli defteri 1, 11.yaş. ne tatlı zamanlarmış.
devamını gör...
383.
384.
çocukluğumdan beri kitaplarla sorunum olmadı ancak hatırladığım kadarıyla alışkanlık kazanmamı sağlayan kitaplar,
pal sokağı çocukları
oliver twist
fareler ve insanlar
devamını gör...
385.
reşat nuri güntekin, çalıkuşu. asi ve yırtıcı olan aşk duygusu ancak böyle bir hikayede bu kadar naif ve insan ötesinde anlatılabilirdi. küçük bir çocuğun çikolatası verilmediği için hissettiği küskünlüğü taşıyor kitap.
devamını gör...
386.
hangi kitapla kazandım bilmiyorum ama diyet kitabından sonra ortaokula kadar kitap okuyamamıştım .
süt çocuğu psikolojim bunu kaldırmamıştı.
devamını gör...
387.
martin eden -jack london
böyle bir anlatım tarzı yok. aynı hissi aynı yazarın başka kitabında bile bulamıyorsunuz. nadide bir kitap.
devamını gör...
388.
harry potter serisi. okuma yazmayı yeni öğrendiğim sıralar harry potter ve felsefe taşı sinemalarda gösterimdeydi. filmleri çıkmadan önce kitaplarını okumaya başladım. daha sonra fantastik edebiyattan ne bulursam hüpletme alışlanlığı edindim vampirli mampirli (bkz: mampir)
devamını gör...
389.
(bkz: mavi saçlı kız)
ergenliğimin kitabı.*
devamını gör...
390.
muzaffer izgü kitapları bana ilk okuma alışkanlığı oluşturan kitaplardı. burada victor hugo, dostoyevski falan gördüm. helal olsun ilkokulda bu tarz büyük yazarları okuyabildiyseniz.
devamını gör...
391.
ilköğretim zamanlarında sınıfın kütüphanesinden alıp okuduğum k. a. applegate'in dönüşüm (animorphs) serisinin 4. kitabı. daha sonra gidip 8 kitabı da babama aldırmıştım.
devamını gör...
392.
peter randa-mars'tan gelen ölüm
devamını gör...
393.
kişisel bir hikayemle birlikte ismini bırakacağım kitaptır. bu satırlardan sonrası sözlüğe tanım girme amacıyla değil tamamen kendime, kitaplarla ilgili ilişkime şöyle bir dönüp bakmak amacıyla yazılmıştır. vakit kaybetmek istemeyenlerle yollarımız burada ayrılıyor, ne saçmalayacak şimdi diye merak edenlerle el ele verip buyurun devam edelim. *

abim ilkokula başlamıştı bense henüz 4 yaşında anca vardım. annem ona okumayı öğretmeye uğraşırken ne alakaysa ben öğrenmişim. hal böyle olunca da bizim çocuk az biraz zeki galiba heyecanıyla 3-5 kitap alınmıştı hemen; birini asla unutmam ismi (bkz: üç kedi) idi. aşıktım o çocuk kitabına aşık, her gün defalarca kez okuyup resimlerine bakardım hayranlıkla; şimdi hatırlayınca bile yemek istiyorum kitabı. hani çocuklar yanında ayısını, danasını taşır ya sürekli, işte ben de aynı öyle o üç kediyi taşıyordum yanımda. hiçbir oyuncağın beni öyle mutlu hissettirdiğini hatırlamam, o yaştaki bir çocuk için mucize gibi geliyordu sanırım. çünkü şimdi olduğu gibi çocuğuma oturup kitap okuyayım, aman efendim mozart dinleteyim dayayayım kültürü gibi bir çaba yoktu bizim ebevenylerimizde, elektirikler kesildiğinde uydurma hikayeler anlatılırdı en fazla. *

işte ilk keşif olduğu için bu aşk yerleşmişti bir kere, tarumar etmişti tüm oyun kalelerimi. okula başlar başlamaz da dadanmıştım sınıf kütüphanesine. zaten okuma yazma biliyorum keyfime göre her hafta bir kitap alıp okuyordum. sonra şimdi adını hatırlamadığım "cadı" temalı bir kitap denk gelmişti o hafta bana. içerisinde eylemleri siz seçiyordunuz ve ona göre o sayfayı gidip okuyordunuz. 6 yaşındayım, üç kedimden sonra o zaman için çok değişik gelen ve beni böylesine etkileyen bir kitap okuyunca heyecandan aklım çıkmıştı. dönüp dönüp o kitabı tekrar alıyordum kütüphaneden. * birkaç hafta almayınca sorumsuz veledin biri alıp kaybetmişti o kitabı. * böyle böyle iyice kapıldım gittim okumaya; jules verneler don kişotlar derken yazar olmaya bile karar vermiştim. ta ki o güne kadar...

ilkokul öğretmenim birkaç sene sonra dönem sonunda başarılı öğrencilere kitap hediye ediyordu. bana da kemalettin tuğcunun bizim kuşak kitabını hediye etmişti. * aman yarabbim daha sıkıldığım, bunaldığım bir kitap olmamıştır. bir de okuyup özet yazacaksınız diye ödev vermişti takmıştı prangaları da bileklere tam olmuştu. böyle mecburiyetlere itilince dünyadaki her şeyden soğuyabilenlerden olduğum için kitap okumak eziyete dönüşmüştü. hiç abartmıyorum ağlaya ağlaya zoraki okumuştum o kitabı. sonra uzunca bir süre kitaplardan uzaklaştım, midem bulanıyordu görünce. şimdi o öğretmenimi tebrik etmek istiyorum bir çocuğu nasıl soğutursunuz okumaktan çok güzel bir örnek yaşattı bana kendisi. devamında da hiç aynı tutkuyla okuyamamıştım, bir süre sadece ödevler ve dönemlik okunması gereken kotayı doldurmak için öylesine keyifsiz, öylesine umursamazca okuyup geçtim. hala kemalettin tuğcu beyefendiye ve kitaplarına karşı ön yargımı sürdürmekteyim ne yazık ki, konusunu hiç hatırlamadığım halde kapağını görünce bile ürperirim. bilemiyorum belki de bu travmatik olay nedeniyle kıymetli bir yazardan mahrum kaldım...

seni hiç sevmiyorum süt oğlan

neyse ki liseye başlayınca çok sevdiğim canımın içi yakın arkadaşım bir kitap kurdu çıktı da bana da yeniden kazandırdı bu alışkanlığı. o dönemde otobiyografik kitaplara takmıştım kafayı, yeniden kitaplara aşık olmamı sağlayan da zana muhsenin annemi bir kez daha görebilsem kitabı olmuştu. böyle bir acı, böyle bir dram yok. hüngür hüngür ağlayarak okuyup bitirmiştim hala ağlama isteği duyunca açar okurum. kendimize acı çektirmeyi de severiz vesselam...
devamını gör...
394.
(bkz: jane eyre) hediye gelince küçükken okumuştum. daha güzelleri de vardır diye gaza gelip klasikleri bitirmeye çalışma serüvenimin başlangıcıdır.
devamını gör...
395.
dorian gray'in portresi
devamını gör...
396.
"bildiklerimi herkes bilebilir; yüreğimdir, yalnızca bana ait olan."

-goethe “genç werther’in acıları”

not: alman yazar wolfgang von goethe’nin henüz 25 yaşındayken yazdığı kitaptır. aşkı için intihar eden bir gencin hikayesidir. okunası kitaplar arasındadır. kitaba o kadar çok atıf yapılır ki, 1974 yılında “werther sendromu” aşkı için intihar edenler üzerinde yapılan çalışmalar sonucunda litaratüre girer.
devamını gör...
397.
2.sınıfta deneme sınavında birinci olduğum için sınıf öğretmenimiz peter pan kitabını hediye etmişti bana ilk aldığım kitap hediyesiydi ve benim için çok değerliydi. sanırım o kitaptan sonra kitap okumak benim için daha da güzel hale geldi.
devamını gör...
398.
reşat nuri güntekin - çalıkuşu
devamını gör...
399.
belli bir kitap ismi veremem ama "livaneli" diyebilirim. hangi kitabı olursa olsun, su gibi okunur. her sayfada, cümlede kendine hayran bırakır cinsten bir yazar.
ayrıca yazar ile tanıştığım kitap ise "serenad"
şiddetle tavsiye edilir.
devamını gör...
400.
öyle bir kitap yoktur hocam, eğer o aşk varsa okuduğun her kitapta yenilenir. elbette beğendiğin tarzda ise
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kitap okuma aşkını kazandıran kitabın ismi" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim