21.
devamını gör...
22.
yok olmadan var olmanın yolu yok.
devamını gör...
23.
saltuk erginer'in neyzen t şarkısının ana kahramanı olan kişilik.
devamını gör...
24.
akrep ve yelkovan'ı olmayan bir saat taktığı söylenen, zamanında ressam fikret mualla ile bakırköy akıl hastahanesinde aynı koğuşu paylaşmış şair.
devamını gör...
25.
çocukluğuma damga vurmuş şairdir. sensiz geçen gecelerin efkarını... dediği kısımlar ço'hoştur.
devamını gör...
26.
türk milleti gariptir
her bi lafı kaldırmaz
..b.e dersin kızar da
s.k..sin aldırmaz
şiiri ile aklımda yer edinmiş olan usta şairdir.
her bi lafı kaldırmaz
..b.e dersin kızar da
s.k..sin aldırmaz
şiiri ile aklımda yer edinmiş olan usta şairdir.
devamını gör...
27.
şifadır dedin zehir tattırdın,
gençliğin okunu boşa attırdın,
körlerin yurdunda ayna sattırdın,
çıkmaz sokaklara daldırdın felek!
(bkz: felek)
gençliğin okunu boşa attırdın,
körlerin yurdunda ayna sattırdın,
çıkmaz sokaklara daldırdın felek!
(bkz: felek)
devamını gör...
28.
düşeli derd-i firâkın ile sevdâya mey’e
müptelâyım, deliyim, sinmişim esrâr-ı ney’e
feleğin kahpe başında paralansın parası,
ben güzel sevmeye geldim, değil ekmek yemeye.
müptelâyım, deliyim, sinmişim esrâr-ı ney’e
feleğin kahpe başında paralansın parası,
ben güzel sevmeye geldim, değil ekmek yemeye.
devamını gör...
29.
kendi döneminde önüne gelene ayar veren bir şair. mecnun şiirini her okuduğumda güldüğüm bir adam. çok severim.
devamını gör...
30.
"yansın bu ib..ler su veren itfaiyenin hortumunu seveyim." dizesinin sahibi hiciv ve ney ustası.
devamını gör...
31.
"çıkmıyor bir an ciğerden derd-i sevda hançeri,
o kadar yandım yakıldım ki unuttum her yeri."
o kadar yandım yakıldım ki unuttum her yeri."
devamını gör...
32.
dudağında yangın varmış dediler,
te ezelden yayan koşarak geldim,
alev yanaklara sarmış dediler,
sevda seli oldum taşarak geldim.
hayat çatlak bardaktaki suya benzer. içsen de tükenecek, içmesen de. o yüzden hayattan tat almaya bak, çünkü sen yaşasan da bitecek, yaşamasan da.
rakı, şarap içiyorsam sana ne ? yoksa sana bir zararı içerim. ikimiz de gelsek kıldan köprüye, ben dürüstsem sarhoşken de geçerim.
hayat 3.5 ile 4 arasındadır. ya üç buçuk atarsın, yada dört dörtlük yaşarsın.
şüphelerimin dalgaları her dini boğdu aştı,
gönlümün yolları gittikçe karanlıklaştı.
te ezelden yayan koşarak geldim,
alev yanaklara sarmış dediler,
sevda seli oldum taşarak geldim.
hayat çatlak bardaktaki suya benzer. içsen de tükenecek, içmesen de. o yüzden hayattan tat almaya bak, çünkü sen yaşasan da bitecek, yaşamasan da.
rakı, şarap içiyorsam sana ne ? yoksa sana bir zararı içerim. ikimiz de gelsek kıldan köprüye, ben dürüstsem sarhoşken de geçerim.
hayat 3.5 ile 4 arasındadır. ya üç buçuk atarsın, yada dört dörtlük yaşarsın.
şüphelerimin dalgaları her dini boğdu aştı,
gönlümün yolları gittikçe karanlıklaştı.
devamını gör...
33.
bu adamın öyle bir izlenimi vardır ki, insan bir türlü neyzen tevfik kimdir diye merak edemiyor ama araştırınca tanzimat dönemi (yanlışsam düzeltin) şairlerinden olduğu anlaşılıyor. peki bu adamı bu kadar üstün yapan özelliği nedir? muhalif olması mı? lafını esirgememesi mi? yaratıcı olmaması mı? aslında yaratıcı bir şair değildir bana göre, klasik bir şairdir, mesela ataol behramol iyi bir şairdir çünkü politiktir ama neyzen tevfik mesela sosyalist değildir, özgürlükten bahsederken sadece tayyip karşıtlığı gibi bir iktidar karşıtlığı kullanır.
devamını gör...
34.
- ilginç bir bilgi - hayatında ney sesini ilk kez urla'da bir berber dükkanında duymuş ve o an aşık olmuştur.
devamını gör...
35.
rivayete göre paşamızın* karşısında sek rakıya ekmek banmışlığı vardır.
devamını gör...
36.
t: 1879'da bodrum'da doğmuş, 1953'te vefat etmiş, türk edebiyatının en özgün şairlerinden biri. en bilinen yönü ağır bir hicivci olmasıdır. zaten şiirinde kendisi de söyler: "kazanlara bir kulp takar geçerim." affı yoktur.
bir beytiyle başlayarak vira bismillah diyorum ve sözü üstada bırakıyorum: "ulu tanrım ölü müsün, diri mi? / isa gibi yoksa üçün biri mi?"
azab-ı mukaddes'ten kendi aktarımıyla:
"bir gün, kadıköy'den köprüye geçecektim. cebimde vapur bileti alacak kadar param yoktu. hamlet'i fenerbahçe'de beş kuruşa satarak yol parası edindim."
bir kıtası:
"kuru laflar ile endişemi ihmal etme,
kulak asmaz davula dinleyen elbette kösü.
bu mudur ahsen-i takvim* ile metheylediğin,
bu mu insan diye halk ettiğin eşek sürüsü." üstada çoğu zaman hak vermemek elde değil.
seyran adlı şiirinden:
"akıl dedikleri bu yırtık yelken
hava bekler, kim bu rüzgarı çeken?
sabahçılık, akşamcılık der iken
ayılmaya vakit, zaman kalmadı.
....
nuh gemiden vapura dedi peki,
duman tüttü attı yelken, küreği.
hacı bektaş bulut gibi dedi ki:
hangimizin işi duman olmadı?
ali deyip bir noktaya gittiler,
mevlana'nın neyzen'ine yettiler.
hepsi birden kalkıp sema ettiler
dediler ki: böyle devran olmadı."
bir şathiyesinden (değil mi? adlı):
"bozuktur düzenin, olmazsın akort,
tavşana kaç dersin tazıya aport*,
haham, papaz, hoca ettikçe zart zurt
alay eder güler, isyan edersin."
meşhur "sahne-i ömrümden nefsi-i emmareye hitabım" adlı şiirinden yine meşhur bir dörtlük:
"feleğin uğradımsa vartasına*,
sıçayım ağzının ta ortasına;
bunu yazsın cihan da hartasına*;
kıtaat* u biharını* s**eyim!"
hayatından enstantaneler:
"borç g**ümden akıyor, lutf u kerem* ağzımdan,
menba u munsabını* anlamayan bir lağımım!
bir elim ağzımı tutsa, bir elim de kıçımı
birleşirdi o zaman belki sürurumla* gamım!"
bir beytiyle başlayarak vira bismillah diyorum ve sözü üstada bırakıyorum: "ulu tanrım ölü müsün, diri mi? / isa gibi yoksa üçün biri mi?"
azab-ı mukaddes'ten kendi aktarımıyla:
"bir gün, kadıköy'den köprüye geçecektim. cebimde vapur bileti alacak kadar param yoktu. hamlet'i fenerbahçe'de beş kuruşa satarak yol parası edindim."
bir kıtası:
"kuru laflar ile endişemi ihmal etme,
kulak asmaz davula dinleyen elbette kösü.
bu mudur ahsen-i takvim* ile metheylediğin,
bu mu insan diye halk ettiğin eşek sürüsü." üstada çoğu zaman hak vermemek elde değil.
seyran adlı şiirinden:
"akıl dedikleri bu yırtık yelken
hava bekler, kim bu rüzgarı çeken?
sabahçılık, akşamcılık der iken
ayılmaya vakit, zaman kalmadı.
....
nuh gemiden vapura dedi peki,
duman tüttü attı yelken, küreği.
hacı bektaş bulut gibi dedi ki:
hangimizin işi duman olmadı?
ali deyip bir noktaya gittiler,
mevlana'nın neyzen'ine yettiler.
hepsi birden kalkıp sema ettiler
dediler ki: böyle devran olmadı."
bir şathiyesinden (değil mi? adlı):
"bozuktur düzenin, olmazsın akort,
tavşana kaç dersin tazıya aport*,
haham, papaz, hoca ettikçe zart zurt
alay eder güler, isyan edersin."
meşhur "sahne-i ömrümden nefsi-i emmareye hitabım" adlı şiirinden yine meşhur bir dörtlük:
"feleğin uğradımsa vartasına*,
sıçayım ağzının ta ortasına;
bunu yazsın cihan da hartasına*;
kıtaat* u biharını* s**eyim!"
hayatından enstantaneler:
"borç g**ümden akıyor, lutf u kerem* ağzımdan,
menba u munsabını* anlamayan bir lağımım!
bir elim ağzımı tutsa, bir elim de kıçımı
birleşirdi o zaman belki sürurumla* gamım!"
devamını gör...
37.
su veren itfaiyenin hortumuyla tanınır :d
devamını gör...
38.
neyzen ve şairdir. lafını esirgemez. hicivleriyle tanınır.
ben hayatımda bu kadar güzel küfreden bir insan görmedim. resmen küfrü sanata dökmüş. mecnun şiiri efsanedir.
en çok da sürekli bahsedilen anılarını severim:
1- doktor fahrettin kerim gökay, 'içkinin zararları' konulu konferansını vermektedir.
bir ara: 'rakının her kadehi, hayatımızı bir saat kısaltır' der.
dinleyicilerin arasında bulunan neyzen tevfik, yerinden fırlayıp bağırır:
- eyvah, yandık!
- hayrola?
- hesap ettim; meğer ben öleli tam kırk yıl olmuş.
2-maliye bakanı hakkında yolsuzluk dedikodularının dolaştığı bir dönemidir. neyzene soruyorlar:
- "neyzen, çalarken mi neşelenirsin, yoksa neşeli olduğun zaman mı çalarsın?"
- "maliye nazırı değilim ki, çalarken zevk alayım "....
ben hayatımda bu kadar güzel küfreden bir insan görmedim. resmen küfrü sanata dökmüş. mecnun şiiri efsanedir.
en çok da sürekli bahsedilen anılarını severim:
1- doktor fahrettin kerim gökay, 'içkinin zararları' konulu konferansını vermektedir.
bir ara: 'rakının her kadehi, hayatımızı bir saat kısaltır' der.
dinleyicilerin arasında bulunan neyzen tevfik, yerinden fırlayıp bağırır:
- eyvah, yandık!
- hayrola?
- hesap ettim; meğer ben öleli tam kırk yıl olmuş.
2-maliye bakanı hakkında yolsuzluk dedikodularının dolaştığı bir dönemidir. neyzene soruyorlar:
- "neyzen, çalarken mi neşelenirsin, yoksa neşeli olduğun zaman mı çalarsın?"
- "maliye nazırı değilim ki, çalarken zevk alayım "....
devamını gör...
39.
"hakikat çıkmazı şu kahbe dünya,
bu çok kısa yoldan dönenler bilir,
bu yolun sırrıdır fırsatlar, sevda,
tutuşup parlayıp sönenler bilir."
bu çok kısa yoldan dönenler bilir,
bu yolun sırrıdır fırsatlar, sevda,
tutuşup parlayıp sönenler bilir."
devamını gör...
40.
şu kırk yıldır senin daran alındı,
suratına yüz bin kara çalındı,
nasıl olsa şu bokluğa dalındı
neyzen’den de büyük isyanın mı var?
suratına yüz bin kara çalındı,
nasıl olsa şu bokluğa dalındı
neyzen’den de büyük isyanın mı var?
devamını gör...