normal sözlük su tasarrufu hareketi
başlık "muris" tarafından 11.12.2020 23:18 tarihinde açılmıştır.
1.
türkiye fazlaca su kaynağına sahip bir ülke gibi görünse de aslında kişi başına düşen su miktarınca su sıkıntısı çeken ülkedir. ne yazık ki her geçen gün daha da durum ciddileşmekte bilinçsiz toplum, yağışsız mevsim gibi faktörler freni patlamış kamyon gibi bizi su fakiri ülke konumuna doğru ilerletmektedir.
kafa sözlük bilinçli yazarların olduğu bir platform olduğu için eminim ki, herkes kendince su tasarrufları yapmakta, musluklar açıldıktan sonra iki kez düşünmektedir. yine de üçüncü kez de olsa düşünerek daha da dikkat etmekte yarar vardır. biz de bugün bir grup insan olarak su tasarrufu hareketi başlatarak uzak olmayan geleceğimizi kuraklıktan kurtarabiliriz.
bilinçli kafa sözlük yazarları muslukları açarken üçüncü kez düşünmeye var mısınız?
kafa sözlük bilinçli yazarların olduğu bir platform olduğu için eminim ki, herkes kendince su tasarrufları yapmakta, musluklar açıldıktan sonra iki kez düşünmektedir. yine de üçüncü kez de olsa düşünerek daha da dikkat etmekte yarar vardır. biz de bugün bir grup insan olarak su tasarrufu hareketi başlatarak uzak olmayan geleceğimizi kuraklıktan kurtarabiliriz.
bilinçli kafa sözlük yazarları muslukları açarken üçüncü kez düşünmeye var mısınız?
devamını gör...
2.
elimi yumruk yapıp "yes, peace!" diye bağırarak "varım!" dediğim harekettir.
sadece ülkemizi değil, koskocaman dünyayı dahi kurtarabiliriz. "nasıl yapacağız üç beş kişi" deyip kestirip atmayın. bugün üç kişi yapar, yarın üç bin kişi. lütfen, kendimiz yaptığımız gibi başkalarını da bu konuda uyaralım.
sadece ülkemizi değil, koskocaman dünyayı dahi kurtarabiliriz. "nasıl yapacağız üç beş kişi" deyip kestirip atmayın. bugün üç kişi yapar, yarın üç bin kişi. lütfen, kendimiz yaptığımız gibi başkalarını da bu konuda uyaralım.
devamını gör...
3.
ellerinizi yıkarken diş fırçalarken traş olurken musluğu açık bırakmayın, duş alma süresini 5-7 dakika ile sınırlı tutun. tuvalet rezervurını yarı yarıya su alacak şekilde ayarlayın. her basışta neredeyse 1 damacana su harcanıyor, iki avuç sidik için 20 litre suyu ziyan etmek akıl işi değildir. fast food tüketimini, kıyafet alımını sınırlandırın, çünkü bunların üretimi için ciddi miktarda su harcanıyor.
devamını gör...
4.
bu su bizim suyumuz,yarınların suyu. elinde olan her şeyi , hor kullanıp bilinçsizce tüketen herkes duysun bunu. boşa akan her damla su, yarın hepimizin boğazını kurutacak!
devamını gör...
5.
desteklediğim harekettir ve olması gerekendir. bulunduğum yerde maalesef insanlar bu konuda çok da bilinçli değil ama kendim ve ailem bu konuda gereken hassasiyeti göstermeye çalışıyoruz. hakeza aynı durum elektrik için de geçerli. sürdürülebilir bir gelecek istiyorsak ben ne yapabilirim ki demeden herkesin kendi tarafına düşeni en iyi şekilde yapması gerekmekte.
peace for each one of us
peace for each one of us
devamını gör...
6.
son zamanlarda gördüğüm en yararlı sözlük olayı. genelde es geçiliyor ya da yaşam tarzı olarak fazla su tüketimine mecbur bırakılıyoruz ama bu böyle olmayabilir. yaşam tarzı dahil hepsi değişebilir ama bu tükenişe bir farkındalık yaratmak lazım.
devamını gör...
7.
gram umrumda değil.
birilerinin de umrundaymış gibi yapıyor olmasını görmek gülümsetiyor.
birilerinin de umrundaymış gibi yapıyor olmasını görmek gülümsetiyor.
devamını gör...
8.
bugün duş almayarak dahil olduğum hareket*, bu halimden benjamin sorumludur!
devamını gör...
9.
kusura bakmayın ama salakça bir hareket. su kaybının %80'inin sebebi verimsiz sulamadır. tabi siz bunlarla ilgili sadece slogan üretip okuyup öğrenmediğiniz için haberiniz yok bunlardan.
yazdıklarım suyu israf edin demek değil yanlış anlaşılmasın. ama önemli olan devletin bu konuda ciddi anlamda adım atmasıdır. biz de en fazla sosyal medyadan baskı oluşturabiliriz. yoksa diş fırçalarken suyu kapatmayla çözülcek iş değil.
yazdıklarım suyu israf edin demek değil yanlış anlaşılmasın. ama önemli olan devletin bu konuda ciddi anlamda adım atmasıdır. biz de en fazla sosyal medyadan baskı oluşturabiliriz. yoksa diş fırçalarken suyu kapatmayla çözülcek iş değil.
devamını gör...
10.
ben ne diş fırçalarken ne de traş olurken suyu açık bırakmadım, bırakan da varsa en yakın ilkokula gidip kaydını yaptırsın. böyle üçüncü sınıf önlemlere çözülecek bir sorun değil. deniz suyunun arıtılıp, kullanılması gerekmektedir. tek çıkar yol budur. onun dışında herkesin kendince önlemler aldığı inancını taşıyorum.
devamını gör...
11.
duşda kalınan her dakika ortalama olarak 8 litre suya tekabül ediyor.
amerikalıların duşda ortalama geçirdiği süre 7 dakikaymış sabun tüketiminde dünyada zirve olan bizlerin bu süresini amerikalıların üstüne sadece 3 dakika koyarak, 10 dakika desek bir duş 80 litre su yapıyor, anadolu halkı ortalama 2 günde bir duş alıyor desek 182 gün yapar;
buda 182*80 = 14 ton 560 litre su yani bir yılda insanın duşta harcadığı su.
ama eğer eski usül tas ve kova ile duş alırsanız, 20-30 litre su size yetecektir buda denklemi şöyle değiştirecek;
182*20 = 3 ton 640 litre
14560 - 3640 = 10920 litre = yıkanma şeklini değiştirerek tasarruf edilen su miktarı.
soğuk yerlerde yaşıyorsanız özellikle kışın bunu yapmak elinizin altında sürekli akan bir sıcak su varken zor olacaktır ama sadece yazın yapılsa bile kendi kütlenizin onlarca katı suyu tasarruf etmiş olursunuz.
amerikalıların duşda ortalama geçirdiği süre 7 dakikaymış sabun tüketiminde dünyada zirve olan bizlerin bu süresini amerikalıların üstüne sadece 3 dakika koyarak, 10 dakika desek bir duş 80 litre su yapıyor, anadolu halkı ortalama 2 günde bir duş alıyor desek 182 gün yapar;
buda 182*80 = 14 ton 560 litre su yani bir yılda insanın duşta harcadığı su.
ama eğer eski usül tas ve kova ile duş alırsanız, 20-30 litre su size yetecektir buda denklemi şöyle değiştirecek;
182*20 = 3 ton 640 litre
14560 - 3640 = 10920 litre = yıkanma şeklini değiştirerek tasarruf edilen su miktarı.
soğuk yerlerde yaşıyorsanız özellikle kışın bunu yapmak elinizin altında sürekli akan bir sıcak su varken zor olacaktır ama sadece yazın yapılsa bile kendi kütlenizin onlarca katı suyu tasarruf etmiş olursunuz.
devamını gör...
12.
tek çözümü yazıyorum. suudi arabistan şuan tamamen güneş enerjisinden çalışan bir deniz suyu arıtma tesisi kuruyor. bizde bunu akdeniz çivarına kurabilir. adana mersin biraz daha güneye gidersen şanlıurfa cehennem gibi güneş alan yerler. buradan elektirik enerjisini temin edebiliriz. buradan gelen su ile de tarımdaki ihtiyaçı karşılarız. ama bizde nerede o kafa tabi rant olmayınca halkın ebesi zortlasın.
devamını gör...
13.
bilmediğiniz alanlarda ahkam keserseniz illaki ayarı yersiniz.
adam yukarıda ne güzel açıklamış, sizlik bişi değil diye, bu ibretlikler durur mu çiş için bile sifonu çekmiyom :/ yazacak kalibrede beyni püre olmuş solcular var ya.
sırf size inat evdeki tüm muslukları açık bırakıp florida’ya taşındım..
adam yukarıda ne güzel açıklamış, sizlik bişi değil diye, bu ibretlikler durur mu çiş için bile sifonu çekmiyom :/ yazacak kalibrede beyni püre olmuş solcular var ya.
sırf size inat evdeki tüm muslukları açık bırakıp florida’ya taşındım..
devamını gör...
14.
suyun çok büyük bir kısmı yanlış sulama yoluyla ya da üretim tesislerinde israf ediliyor ancak sırf bunlar yapılıyor diye tasarruf etmekten geri durmak kadar da saçma bir kafa yapısı yok.
siz tasarruf edin. çevrenizdekileri de teşvik edin. basit önlemlerle yıl içerisinde tonlarca suyu israf etmekten kurtulabilirsiniz.
musluklarınıza tasarruf aparatlarından takın. suyun daha tazyikli çıkmasını sağlayarak daha az tüketmenize yardımcı oluyorlar. atıyorum dakikada 10 litre su akıtıyorsanız bunu 7'ye düşürüyor bu aparatlar. amazon linki
evinizde bitki besliyorsanız meyve ve sebzeleri yıkadığınız; pirinç baklagil ısladığınız suları çiçeklere verebilirsiniz. inanın gübre gibi coşturuyor da bitkileri.
sifon içerisine 2 tane yarım litrelik içi dolu pet şişe koyarsanız sifon başı bir litre tasarruf edersiniz. rezervuarlar genelde 5-6 litre alıyor. 4-5 litre de size yeterli olacaktır. imkanınız varsa küçük büyük hazneli rezervuarlardan yaptırın.
imkanınız varsa bulaşık makinesi alın.
su ısınırken boşa akıtmak yerine 5 litrelik şişede veya kovada biriktirip temizlikte kullanabilirsiniz.
siz tasarruf edin. çevrenizdekileri de teşvik edin. basit önlemlerle yıl içerisinde tonlarca suyu israf etmekten kurtulabilirsiniz.
musluklarınıza tasarruf aparatlarından takın. suyun daha tazyikli çıkmasını sağlayarak daha az tüketmenize yardımcı oluyorlar. atıyorum dakikada 10 litre su akıtıyorsanız bunu 7'ye düşürüyor bu aparatlar. amazon linki
evinizde bitki besliyorsanız meyve ve sebzeleri yıkadığınız; pirinç baklagil ısladığınız suları çiçeklere verebilirsiniz. inanın gübre gibi coşturuyor da bitkileri.
sifon içerisine 2 tane yarım litrelik içi dolu pet şişe koyarsanız sifon başı bir litre tasarruf edersiniz. rezervuarlar genelde 5-6 litre alıyor. 4-5 litre de size yeterli olacaktır. imkanınız varsa küçük büyük hazneli rezervuarlardan yaptırın.
imkanınız varsa bulaşık makinesi alın.
su ısınırken boşa akıtmak yerine 5 litrelik şişede veya kovada biriktirip temizlikte kullanabilirsiniz.
devamını gör...
15.
coca cola fabrikaları tonlarca su tüketiyor. bireysel tasarruftan önce şirketlerin tasarruf etmeleri gerekir.
devamını gör...
16.
doğrudan tasarruf yapabileceğimiz gibi dolaylı da yapabiliriz. evet, tarım ve sanayii sektörü ciddi su tüketimine neden oluyor, hemfikiriz. ama bu noktada ise elimizden gelen şey şu olabilir; ihtiyacımız kadar gıda, eşya, kıyafet vs alırsak şayet bir nebze olsun belki üretimin bir bant dahi olsa azalmasına etki etmiş olabiliriz. "büyük bir fabrika için bu miktar dikkate değer bile değil" diye düşünebiliriz, ama kelebek etkisi diye de bi'şey var bildin mi? :)
belki talepler azalırsa arz da doğru orantılı olarak azalabilir. evet fazla iyimser bir yaklaşım, ama neden olmasın ki?
belki talepler azalırsa arz da doğru orantılı olarak azalabilir. evet fazla iyimser bir yaklaşım, ama neden olmasın ki?
devamını gör...
17.
bu konunun bile eleştirilmesini; bilgi çağında, bilgiye ulaşıp yine de bilmeyen gibi davranmaya bağlıyorum. belki bir kısmı sadece troll'dür ama ciddi ciddi insanlar nasıl olsa esas onlar israf ediyor biz uğraşamayız demeye başladıysa vay halimize.
yani zaten bir hanenin ortalama aylık su tüketimi ne kadardır ki? hepsi tasarruf olsa dahi çok büyük bir rakam yapmaz. işte toplam su tüketiminin şu kadarı sadece hanelere gidiyor o yüzden hiç uğraşmayalım falan demek eskilerin dediği gibi abesle iştigaldir.
bu aynı, nasıl olsa denizleri şöyle kirletiyorlar, nehirleri böyle kirletiyorlar benim atacağım plastik şişeyle mi kirlenecek, demek gibi bir şey.
bir şeyleri düzeltmek istiyorsak önce kendimizdekinden başlamalıyız. bu genel bilinen bir felsefedir. herkes önce onlar kendilerini düzeltsin derse ki diyor, bu durumda hiçbir şey düzelmez.
elbette tarımda vahşi sulama terk edilebilse çok büyük fark yaratır, elbette fabrikalarda çok fazla su tüketiliyor. tüm bunlar bir anda düzeltilse büyük fark yaratır ama böyle bir örnek var mı? toplam olarak insanların belli bir seviyeye gelmediği toplumda bu tarz ilerlemeler sağlanabiliyor mu? pek zannetmiyorum. hadi diyelim böyle bir örnek var ya da türkiye bunu yaptı. yine de bu bizim tasarruf önlemlerimiz bir işe yaramaz, devede kulak anlamına gelmiyor. bir damlası bile değerli olacak temel bir gereksinimden bahsediyoruz.
ayrıca sırf musluklardan akan suyla da ilgili bir hadise değildir bu... tamamen bir yaşam tarzı ile ilgili bir sorundur. tükettiğimiz her ürün zaten suyu fazlaca tüketen o fabrikalardan geliyor. bir çok fabrika çoktan su tasarrufuna geçmiş de olabilir ama üretim için mecburen su tüketimi gerekiyor. toptan devamlı daha fazla tüketim modelinin bizi götürdüğü nokta bu. yok efendim ekonomik ilerleme için tüketim şart falan deniyorsa bunu bana değil dünyaya anlatması gerekecek. tükeniyoruz yavaş yavaş...
bir de sonradan şunu ekleyeyim. örneğin istanbul özelinde su tüketimini oranı türkiye geneline göre tam ters. yani türkiye genelinde dörtte üç tarımsal su tüketimi iken istanbulda dörtte üç evsel tüketim deniyor. bunun içinde kayıt dışı işletmeler olabilir deniyor ama yine de işte büyük resmi göreceğiz derken bu gibi detaylardan habersiz kalınıyor. yani özetle istanbul su tüketimine dikkat etse istanbul için büyük bir fark yaratılmış olur.
yani zaten bir hanenin ortalama aylık su tüketimi ne kadardır ki? hepsi tasarruf olsa dahi çok büyük bir rakam yapmaz. işte toplam su tüketiminin şu kadarı sadece hanelere gidiyor o yüzden hiç uğraşmayalım falan demek eskilerin dediği gibi abesle iştigaldir.
bu aynı, nasıl olsa denizleri şöyle kirletiyorlar, nehirleri böyle kirletiyorlar benim atacağım plastik şişeyle mi kirlenecek, demek gibi bir şey.
bir şeyleri düzeltmek istiyorsak önce kendimizdekinden başlamalıyız. bu genel bilinen bir felsefedir. herkes önce onlar kendilerini düzeltsin derse ki diyor, bu durumda hiçbir şey düzelmez.
elbette tarımda vahşi sulama terk edilebilse çok büyük fark yaratır, elbette fabrikalarda çok fazla su tüketiliyor. tüm bunlar bir anda düzeltilse büyük fark yaratır ama böyle bir örnek var mı? toplam olarak insanların belli bir seviyeye gelmediği toplumda bu tarz ilerlemeler sağlanabiliyor mu? pek zannetmiyorum. hadi diyelim böyle bir örnek var ya da türkiye bunu yaptı. yine de bu bizim tasarruf önlemlerimiz bir işe yaramaz, devede kulak anlamına gelmiyor. bir damlası bile değerli olacak temel bir gereksinimden bahsediyoruz.
ayrıca sırf musluklardan akan suyla da ilgili bir hadise değildir bu... tamamen bir yaşam tarzı ile ilgili bir sorundur. tükettiğimiz her ürün zaten suyu fazlaca tüketen o fabrikalardan geliyor. bir çok fabrika çoktan su tasarrufuna geçmiş de olabilir ama üretim için mecburen su tüketimi gerekiyor. toptan devamlı daha fazla tüketim modelinin bizi götürdüğü nokta bu. yok efendim ekonomik ilerleme için tüketim şart falan deniyorsa bunu bana değil dünyaya anlatması gerekecek. tükeniyoruz yavaş yavaş...
bir de sonradan şunu ekleyeyim. örneğin istanbul özelinde su tüketimini oranı türkiye geneline göre tam ters. yani türkiye genelinde dörtte üç tarımsal su tüketimi iken istanbulda dörtte üç evsel tüketim deniyor. bunun içinde kayıt dışı işletmeler olabilir deniyor ama yine de işte büyük resmi göreceğiz derken bu gibi detaylardan habersiz kalınıyor. yani özetle istanbul su tüketimine dikkat etse istanbul için büyük bir fark yaratılmış olur.
devamını gör...
18.
merhabalar sayın yazar arkadaşlar. bu konuda bir şeyler yazmak isityorum.
3 senedir el yıkama musluğunun altına küçük bir leğen(5-6 litre hacminde) koyarak ve bu suyu tuvalet için gider suyu olarak kullanarak aylık su tüketimimizi aylık ortalama 15 metreküpten, aylık ortalama 11 metreküpe düşürdük. bir öğretmenimin tavsiyesiyle başladık bu uygulamaya. 3 seneden biraz fazladır bu uygulamayı yaptığımızı varsayarsak kaba bir hesapla 36*4=144 ton suyu kurtarmış olduk.
annem ıspanak, marul, roka, göbek salatası gibi toprak yüzeyinde yetişen dolayısıyla kirlenmeye ve çinde böcek bulundurmaya müsait olan yiyecekler konusunda çok titizdir. bu sebeple en az 3 defa yıkar bu bitkileri. 1 sefer sirkeli olarak 2 sefer de normal su içinde bekleterek yapar bu işlemi. ama ne yazık ki o bilmeyerek bu suyu direkt lavabo içine döküyordu. biraz da onu darlayarak bu eyleminin yanlış olduğunu, o suyu kullanabileceğimizi söyledim. uyarılarım etkili oldu ve 4 senedir o sirkeli olan parti hariç bitki yıkama sularını leğende tutuyoruz ve bahçemizdeki büyük bir kovaya döküyoruz( leğen yaklaşık 10 litre, kova da yaklaşık 60 litre). bu suyu daha sonra bahçemizde bulunan bitkilerimizi sulamak için kullanmaya başladık. haftada en az 3 gün bu sebzeleri tükettiğimizi varsayarsak kaba bir hesapla:
haftada 3 gün ayda 12 gün yapıyor. 12 gün boyunca 10 litrelik kapta 2 sefer geri dönüşüm yapabiliyoruz. günde 20, ayda 240 litre yapıyor.
4 yılda 4*12=48 ay var.
48*240=11520 litre yapıyor yani yaklaşık 11.5 ton.
evet sayın yazar arkadaşlar. gördüğünüz üzere sadece iki basit adımla bile 4 kişilik bir aile olarak yaklaşık olarak 4 yılda, yaklaşık 155,5 ton yani 155,500 litre suyu kurtarmışız, geri dönüştürmüşüz.
yan kişi başı yaklaşık 39 ton yani 39000 litre su yapıyor.
yıllık bazda ise kişi başı yaklaşık 9,75 metreküp yani 9750 litre su yapıyor.
her birimiz her yıl bırakın 9,75 metreküpü sadece 5 metreküp suyu bile kurtarsak 410 milyon metreküp suyu yani 410.000.000 metreküp suyu kurtarmış oluruz.
çok zor bir eylem değil bunlar. su, insan hayatının temel maddesi olmasına rağmen çok sınırlı olan bir madde. yenilenebilir bir kaynak değil. petrolden de, altından da, tüm paralardan da daha değerli ama maalesef bunun bilincinde değiliz.
ortaokuldayken bir arkadaşım vardı, biraz itici bir arkadaştı ama mecbur selamlaşıyorduk. tuvaletten çıkarken suyu kapatmazdı, açık bırakıp giderdi. bir gün neden böyle olduğunu sordum kendisine. bana olabildiğince kaba bir şekilde dedi ki : 'benim cebimden mi çıkıyor sanki'. adeta yıkıldım. gözümden yaş geldi. o aralar da su kaynakları ile ilgili bir konu işliyorduk derslerde. hocamız bir belgesel izletmişti. afrikada susuzluktan kırılan insanlar, çocuklar ile ilgili. o anda bu insanlar gözümün önüne geldi. insanların ne kadar acımasız olduğunu da ilk orada anladım.
lütfen suyumuzu dikkatli kullanalım. sayın yazarlar. buraya kadar okuyan herkese çok teşekkür ederim. saygılarımla.
3 senedir el yıkama musluğunun altına küçük bir leğen(5-6 litre hacminde) koyarak ve bu suyu tuvalet için gider suyu olarak kullanarak aylık su tüketimimizi aylık ortalama 15 metreküpten, aylık ortalama 11 metreküpe düşürdük. bir öğretmenimin tavsiyesiyle başladık bu uygulamaya. 3 seneden biraz fazladır bu uygulamayı yaptığımızı varsayarsak kaba bir hesapla 36*4=144 ton suyu kurtarmış olduk.
annem ıspanak, marul, roka, göbek salatası gibi toprak yüzeyinde yetişen dolayısıyla kirlenmeye ve çinde böcek bulundurmaya müsait olan yiyecekler konusunda çok titizdir. bu sebeple en az 3 defa yıkar bu bitkileri. 1 sefer sirkeli olarak 2 sefer de normal su içinde bekleterek yapar bu işlemi. ama ne yazık ki o bilmeyerek bu suyu direkt lavabo içine döküyordu. biraz da onu darlayarak bu eyleminin yanlış olduğunu, o suyu kullanabileceğimizi söyledim. uyarılarım etkili oldu ve 4 senedir o sirkeli olan parti hariç bitki yıkama sularını leğende tutuyoruz ve bahçemizdeki büyük bir kovaya döküyoruz( leğen yaklaşık 10 litre, kova da yaklaşık 60 litre). bu suyu daha sonra bahçemizde bulunan bitkilerimizi sulamak için kullanmaya başladık. haftada en az 3 gün bu sebzeleri tükettiğimizi varsayarsak kaba bir hesapla:
haftada 3 gün ayda 12 gün yapıyor. 12 gün boyunca 10 litrelik kapta 2 sefer geri dönüşüm yapabiliyoruz. günde 20, ayda 240 litre yapıyor.
4 yılda 4*12=48 ay var.
48*240=11520 litre yapıyor yani yaklaşık 11.5 ton.
evet sayın yazar arkadaşlar. gördüğünüz üzere sadece iki basit adımla bile 4 kişilik bir aile olarak yaklaşık olarak 4 yılda, yaklaşık 155,5 ton yani 155,500 litre suyu kurtarmışız, geri dönüştürmüşüz.
yan kişi başı yaklaşık 39 ton yani 39000 litre su yapıyor.
yıllık bazda ise kişi başı yaklaşık 9,75 metreküp yani 9750 litre su yapıyor.
her birimiz her yıl bırakın 9,75 metreküpü sadece 5 metreküp suyu bile kurtarsak 410 milyon metreküp suyu yani 410.000.000 metreküp suyu kurtarmış oluruz.
çok zor bir eylem değil bunlar. su, insan hayatının temel maddesi olmasına rağmen çok sınırlı olan bir madde. yenilenebilir bir kaynak değil. petrolden de, altından da, tüm paralardan da daha değerli ama maalesef bunun bilincinde değiliz.
ortaokuldayken bir arkadaşım vardı, biraz itici bir arkadaştı ama mecbur selamlaşıyorduk. tuvaletten çıkarken suyu kapatmazdı, açık bırakıp giderdi. bir gün neden böyle olduğunu sordum kendisine. bana olabildiğince kaba bir şekilde dedi ki : 'benim cebimden mi çıkıyor sanki'. adeta yıkıldım. gözümden yaş geldi. o aralar da su kaynakları ile ilgili bir konu işliyorduk derslerde. hocamız bir belgesel izletmişti. afrikada susuzluktan kırılan insanlar, çocuklar ile ilgili. o anda bu insanlar gözümün önüne geldi. insanların ne kadar acımasız olduğunu da ilk orada anladım.
lütfen suyumuzu dikkatli kullanalım. sayın yazarlar. buraya kadar okuyan herkese çok teşekkür ederim. saygılarımla.
devamını gör...
19.
asıl büyük israfın sanayi ve hizmet sektöründe olduğu, kişisel olarak dikkat etmenin anlamsız olduğunu söyleyenler olmuş.
elbette oranlara bakınca doğruluk payı var. ancak bu bir anlayış, yaşam biçimi olarak ne kadar yaygınlaşırsa o kadar büyüyecektir. kelebek etkisi.
su tasarrufu sadece musluktan akıttığınız suya dikkatle de olmaz. paramız var diye her istediğimizi alamayız. ucuz diye aldığımız bir tişörtün bile üretiminde birkaç bin litre su harcanıyor. maddi durumun iyi olması doğayı daha çok kirletme, kaynakları tüketme hakkı vermez.
özetle şu an bizim yapabileceğimiz en iyi şey kendimiz ve çevremizde hassasiyet oluşturmak ve bunu kalıcı huy edinmek. eleştirdiğimiz büyük çaplı su kullanılan mecraların da başında sonuçta insan var. burada bilinçlenen, motive olan genç arkadaşlar, yarın o tesislerde başa gelecek. lütfen böyle küçük görünen hareketleri, başlıkları küçümsemeyin.
ekolojist.net/sanal-su-nedir/
www.yarininsuyu.com/
elbette oranlara bakınca doğruluk payı var. ancak bu bir anlayış, yaşam biçimi olarak ne kadar yaygınlaşırsa o kadar büyüyecektir. kelebek etkisi.
su tasarrufu sadece musluktan akıttığınız suya dikkatle de olmaz. paramız var diye her istediğimizi alamayız. ucuz diye aldığımız bir tişörtün bile üretiminde birkaç bin litre su harcanıyor. maddi durumun iyi olması doğayı daha çok kirletme, kaynakları tüketme hakkı vermez.
özetle şu an bizim yapabileceğimiz en iyi şey kendimiz ve çevremizde hassasiyet oluşturmak ve bunu kalıcı huy edinmek. eleştirdiğimiz büyük çaplı su kullanılan mecraların da başında sonuçta insan var. burada bilinçlenen, motive olan genç arkadaşlar, yarın o tesislerde başa gelecek. lütfen böyle küçük görünen hareketleri, başlıkları küçümsemeyin.
ekolojist.net/sanal-su-nedir/
www.yarininsuyu.com/
devamını gör...
20.
varım! yaşadığım şehirdeki ırmağın su seviyesi baya azalmış ve balıklar telef olmuş. bugün bu manzarayı görünce daha çok içime oturdu. duş süremi ve duş alma sıklığımı azalatacağım. sifon yerine alaturka tuvaleti kullanacağım. bulaşıkları da bir kaptaki suyla kabasını alıp makineye koyacağım. çok ciddi bir problemle karşı karşıyayız, herkesi önlem almaya davet ediyorum.
devamını gör...