arthur schopenhauer

alman filozof/ yazar/

1788-1860 yılları arasında yaşamış, dünyanın anlaşılmaz, akılsız prensipler üzerine kurulu nedenselliklerinin olduğunu savunmuştur.


bazı kitapları

yaşam bilgeliği
eristik diyalektiği
okumak, yazmak ve yaşamak üzerine

yalnızlık, zeki beyinlerin çıkarsızların ve sağduyulu insanların kaderidir.*

1788-1860 yılları arasında yaşamış, dünyanın anlaşılmaz, akılsız prensipler üzerine kurulu nedenselliklerinin olduğunu savunmuş alman filozof.

1788/1860 yılları arasında yaşamış alman filozof.
dünyayı anlaşılmaz bulur. nietzsche'nin hocalarındandır.

istediğini isteyemezsin gibi dünyanın en felsefik sözünü söylemiş olan alman filozof ve yazar.

hayatını anlatan bir roman okumuştum ve evet beni etkilemişti.

ideal alman stoper ismi.

1788-1860 yılları arasında yaşamış ünlü alman düşünür. eleştirel felsefenin babası sayılan immanuel kant'ın öğrencisidir.
18.yüzyılın dogmatizm etkisindeki felsefe dünyasında bilgi kuramını öne çıkaran kant'ın kapsamlı felsefesinden yola çıkan schopenhauer, doğu felsefesinin bir uzantısı olan kendi nihilist felsefesini geliştirmiştir.

ona göre istenç insana dair tek gerçektir. dünya güçlü ve anlayışsız tek bir istem tarafından yönetilmekte ve yeni bir dünya yaratımı insandaki istencin erdem tarafının geliştirilmesiyle mümkün olabilmektedir. schopenhauer'in bu düşüncesi nietzsche'ye esin kaynağı olmuştur.
ancak nietzsche schopenhauer'in aksine insanı istencin erdem tarafının değil, iktidar ve güç elde etmeye yönelik çabanın yönlendirdiğini savunmuş ve felsefesinin temelini oluşturan ünlü 'güç istemi' düşüncesini ortaya çıkarmıştır.

nietzschce yi nietzsche yapan şahsiyet ..

arthur schopenhauer
merhamet

insanın kırk yaşına kadar geçen yılları bir kitap, geri kalan yılları da o kitabın eleştirisidir*

"olmaya yazgılı olduğun şeyin yükünü yüklenmekten yüksünmemek... (amor fati)"

"insanın eriştiğinde susuzluğunu daha da artıracak olan beyhudeliklerin peşinde değil, susuzluğunu gerçekten giderecek şeylerin peşinde koşması gerekmez mi?"

-okumak, yazmak ve yaşamak üzerine-

annesi ile olan aşırı sorunlu ilişkisi kadınlara olan nefretini açıklıyor.

#2942272 ahahahahahaha. hep bu argüman lan. harbiden annesinin de bir kadın ve diğer kadınların bir örneği olduğu düşüncesi hiç aklınızdan geçti mi acaba? yok annesi kadın değil de bir erkek olarak onu doğurdu ve annelik yapıyor diyorsanız o da ayrı bir mesele. aynısını nietzsche'ye de yapıyorlar, annesi ve ablaları yüzünden. lan. bir dur bakalım. anne ve ablalar kadınlara verilen sıfatlar olabilir mi acaba? ahahahahaha.

"birine kim olduğunu sorarsan
ona senin de kim olduğunu bilme hakkı verirsin."

kitaplarını henüz okumadım. çok da merak ediyordum ama kadın düşmanı sıfatı geri geri yürümeme neden oluyor. belki bir gün okurum.

bi bu bi nietszche bi de sheakspeare.

sizin ben isimlerinizin ta ....

patron, çocuklarımıza öğrettiğimiz oyunlar nasıldı bi' daha anlatır mısın?

mantıkla beslenmeyen şey mantıkla yönetilemez.

hazların geçici, acıların kalıcı olduğunu dile getirir. haz, kandırıkçıdır. bittiğinde, yeni bir hazza ihtiyaç duyulur. bizatihi böyle olduğunu hissediyor ve yaşıyorum, oho bundan seneler mukaddem girdik bu girdaba.
biz şopen'den razıyız.

"mutluluk ve tatminkarlık her zaman bir arzunun yerine getirildiğini, bir acının sona erdiğini gösterir."
-schopenhaeur.