181.
merak.
devamını gör...
182.
maneviyat
devamını gör...
183.
bilgiye ve adamlığa göre değişir.
devamını gör...
184.
paracıklar.
devamını gör...
185.
cesaret.
devamını gör...
186.
biriyle tanış olmada seçicilik.
devamını gör...
187.
mutluluk.
devamını gör...
188.
kendini bilmek olayı bence . herkes dünyanın kendisi etrafında döndüğünü zannettiği bir döngüye giriyor nedense.gerek yok nihayetinde insanız yaşanılan belli bir süre sonra adımız sanımız bile unutulacak.
devamını gör...
189.
bu bilgiden kasıt salt bilişel veya genel kültür ile ilgili şeyler ise tabi ki hata yapma oranı diyeceğim bilme durumu.yok eğer farkındalık yani kendini bilme fenomeni ise azalan şey egonuz olur.
devamını gör...
190.
genel olarak bilinçsiz yaşam diyebilirim.

bizim buralarda insanlar, statüleri fark etmeksizin "gereksiz" şekilde üstten bakma eğilimindeler. bu bakış açısı, bilgisizlikle ve yaşamayı bilmemekle doğrudan ilişkili. statüsü ne olursa olsun çoğunluk maalesef böyle.

yakın zamanda doğu almanya şehirlerinden biri olan leipzig'e gittim. sosyalist dönemden kalma bir şekilde o kadar basit ve sade yaşıyorlar ki özenmemek elde değil. kimse başka birini ezmek derdinde değil. kimse kendisini olduğundan fazla göstermek derdinde değil. bildiğiniz yırtık pırtık kıyafetlerle takılıyorlar. gece hayatında tanıştığım birçok insan, aşırı özenli giysilerle dolaşan birey gördüklerinde, "kişilikteki eksiklikleri sanırım böyle kapatıyor." diye düşündüklerini söylediler. bilinçli yaşamayı fazlasıyla biliyorlar. çoğunluğu bilinçli insanlar çünkü. bakın bunun parayla hiçbir ilgisi yok.

şu an 45. satranç olimpiyatları düzenleniyor. 5 defa dünya satranç şampiyonu olmuş, milyonlarca doları olan -bence tarihin en iyi oyuncusu- magnus carlsen; maçlarına bisiklet ile gidip geliyor. bir kez daha diyorum: bu adam defalarca dünya şampiyonu olmuş, sayısız turnuva kazanmış, şirket sahibi bir kişi. milyonlarca doları var. yaşamındaki şu basitliğe, sadeliğe bakar mısınız? işte buna bilginin sağladığı yaşam kalitesi deniyor.

geçen sene new jersey'de, orada yaşayan iki arkadaşımla birlikte; sıradan bir hazır yiyecek barda hamburger, tavuk falan yiyorduk. yan masadaki genç adam eliyle kemikli bir et yiyordu. adam yemeğini bitirdi, tuvalete gitti. arkadaşlarımdan biri, "şu adam sanırım alessio figalli." dedi. adam matematiğin nobeli olan fields madalyası sahibi. kimseye aldırmadan eliyle kemikli et yiyor:)) bu kadar rahat, bu kadar komplekssiz. işte bunu bilgi sağlıyor.

bizim buralardaki insanları gördükçe bunları yazmak istiyorum. bir gün düzelmesi ve bilginin artması umuduyla...
devamını gör...
191.
mantiken bilgisizlik.
devamını gör...
192.
(bkz: tahammül)
devamını gör...
193.
anlama çabası. çünkü anlamaktan vageçiyorlar. herkesi, her şeyi kendi haline bırakıyorlar. ne haliniz varsa görün diyorlar bir nevi.
devamını gör...
194.
zihin boş olunca dil ukâla olur.
devamını gör...
195.
tahammül yazmaya gelmiştim gidiyorum. iyi akşamlar.
devamını gör...
196.
cehalet... deyip geçmeyeceğim elbette.

mutluluk da azalmıyor bana göre çünkü o sanıyorum ki bilgiyi kalbul sürecinde, sindirme esnasında yaşanan bir yanılsama. kısa süreli bir reddediş, bir inkar.

tahammülün azalması bir yere kadar doğru olsa da bu çok tehlikelidir bana göre. bildiğin şeyleri tekrar dinliyor olmak tahammül sınırlarımızı zorlayabilir, bunu inkar edemesek de bu noktada bir şeyleri gözden kaçırdığımızı söylemeliyim. şunu bilirim ki insan çok unutkan bir zihne sahip.
bazen bildiğin şeyleri en doğru zamanda tekrar duyuyor olmak bir kazanç olabilir.
o gün, o basit sözden alacağın mesaj senin için büyük farkındalıklara kapı aralayabilir.
tahammül edip, kibirden arınıp son ana kadar dinlemekte fayda vardır. farklı bir yorum ve farklı bakış açıları hayatına yön verebilir.
suyun faydalı olduğunu biliyor ve her seferinde ona hasret bir şekilde yudumluyorsun. ihtiyacın olanı alıyorsun. gönül isterdi ki suya da ihtiyaç duymayalım ancak basit şeylere ihtiyacımız var. yaratılış bu.

nedir azalan şey o halde?
bilmiyorum... henüz öğrenmedim. *

ama yine de,
sanrılar azalır, sis dağılır.
bilgi, içselleştirilip idrak kuvetlendiğinde,
kibir azalır, insan çoğalır.
devamını gör...
197.
ben buna kibir demek istiyorum. bilgi arttıkça kibir, ego savaşı daha bir azalıyor gibi geliyor, en azından bilgin insanlarda gözlemlediğim durum bu yönde. dolu başak eğik durur diye de açıklayabiliriz bunu.
devamını gör...
198.
mutluluk.
devamını gör...
199.
#3213072

o herkes için geçerli değil bence. en azından türkiye'de böyle işlemiyor pek. bazıları ne kadar çok bilirse o kadar ezmeye, küçümsemeye başlıyor karşısındakini.
devamını gör...
200.
bilgi.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"bilgi arttıkça azalan şeyler" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim