hukuk okumak
girilen ortamda 5 dakikada bir hatirlatilmazsa kanun yetmezligi sendromu yasatan durum.
devamını gör...
absinthe
çek cumhuriyeti'nin gururu. bir çok farklı marka altında satışı olsa da, orijinalinin üzerinde "satışı hukuki olarak kısıtlıdır" minvalinde kabartma bulunur. üzerinde özel delikli kaşıkla şeker eritilerek tüketilmesi ve suyla seyreltilmesi makbuldür.
(eritme işlemi için şeker kaşığın üstüne,kaşık da bardağın üzerine konur. bir miktar absinthe, şekeri yalayarak dökülür. sonrasında artist artist o şeker yakılır. yanan şeker karamelize şekilde içki içine eriyerek damlar. son olarak bir miktar soğuk suyla seyreltilir.)
(bkz: dikkatle tüketiniz. gaza gelmeyiniz. afiyet olsun.)
(eritme işlemi için şeker kaşığın üstüne,kaşık da bardağın üzerine konur. bir miktar absinthe, şekeri yalayarak dökülür. sonrasında artist artist o şeker yakılır. yanan şeker karamelize şekilde içki içine eriyerek damlar. son olarak bir miktar soğuk suyla seyreltilir.)
(bkz: dikkatle tüketiniz. gaza gelmeyiniz. afiyet olsun.)
devamını gör...
intihar cesaret midir yoksa korkaklık mı ikilemi
çaresizliktir.
cesaret ya da korkaklık bu eyleme kılıf olabilecek kavramlar değildir.
cesaret ya da korkaklık bu eyleme kılıf olabilecek kavramlar değildir.
devamını gör...
yazarların en türk özelliği
bozulan ne varsa kapat aç yapmak.
devamını gör...
fikir sorar gibi yaparak ikna etmeye çalışmak
herhangi bir konuda karşı tarafa fikir sorar gibi yapıp işin olumlu yanlarını söyleyerek karşıyı ikna etme çabasıdır.
bu gibi durumlarda "sen bilirsin" demekten başka bir şey demeyin, zira fikirlerinizin zerre önemi yoktur.
bu gibi durumlarda "sen bilirsin" demekten başka bir şey demeyin, zira fikirlerinizin zerre önemi yoktur.
devamını gör...
geceye bir fotoğraf bırak
titanic (film) )'in senaristi james cameron'u şaşırtan mezar taşıdır. çünkü senaryoyu yazarken jack dawson isimli birinin gerçek titanic kazasında öldüğünden bir haber olarak senaryoda bu hayali karakteri yazmıştı. evet titanic kazasında ölen gerçek bir jack dawson var ama bu filmden bildiğimiz jack değil.

işte gerçek jack dawson ve filmdeki jack dawson

işte gerçek jack dawson ve filmdeki jack dawson
devamını gör...
yazarların normal sözlük’te yazma nedenleri
paylaşmak, kendimi daha iyi hissetmek, bazen de kendime bile itiraf edemediğim şeyleri yazarken fark etmek.
devamını gör...
kutsal kabir kilisesi
kudüs'te bulunan, hz. isa'nın çarmıha gerildiği yer olarak kabul edilen ve mezarının gömülü olduğuna inanılan bir tepenin üstünde inşa edilmiş kilisedir.
bu kilise katolik, rum ortodoks, ermeni apostolik ortodoks, süryani kadim ortodoks, iskenderiye kıpti ve etiyopya ortodoks tevhidi kiliselerinin ortak kullanımındadır.
bu kilise katolik, rum ortodoks, ermeni apostolik ortodoks, süryani kadim ortodoks, iskenderiye kıpti ve etiyopya ortodoks tevhidi kiliselerinin ortak kullanımındadır.
devamını gör...
çaylaklara oy verirken gelen his
devamını gör...
kübra par
24 mayıs 2021 habertürk süleyman soylu yayını başlarken:
“... ben aslında bir ilke belirleyerek başlamak istiyorum. biz bu akşam ne kimsenin temelsiz iddialarının iddiacısıyız, ne de hakkında iddialar ortaya atılan insanların avukatıyız. böyle bir adalet, hakikat, hakkaniyet ve şeffaflık temelinde bir yayın yapalım istiyorum” deyip istediğini yapamayan ve yayını eline yüzüne bulaştıran habertürk moderatörü.
hakkında henüz savcılık tarafından soruşturulma açılmamış, türkiye'nin yakın tarihine değinen ve mutlaka araştırılması gereken çok vahim iddialara temelsiz diyerek baştan "nesnelliğini" yitirdi. kendisine gazeteci falan demesin.
“... ben aslında bir ilke belirleyerek başlamak istiyorum. biz bu akşam ne kimsenin temelsiz iddialarının iddiacısıyız, ne de hakkında iddialar ortaya atılan insanların avukatıyız. böyle bir adalet, hakikat, hakkaniyet ve şeffaflık temelinde bir yayın yapalım istiyorum” deyip istediğini yapamayan ve yayını eline yüzüne bulaştıran habertürk moderatörü.
hakkında henüz savcılık tarafından soruşturulma açılmamış, türkiye'nin yakın tarihine değinen ve mutlaka araştırılması gereken çok vahim iddialara temelsiz diyerek baştan "nesnelliğini" yitirdi. kendisine gazeteci falan demesin.
devamını gör...
kapitalizm
üretim araçlarının; özel sektör elinde bulunduğu, sermaye akışının özgür olduğu ve fiyatın, üretimin, bölüşümün dışardan etki edilmeden piyasa tarafından belirlendiği ekonomik sistem şeklinde tanımlanabilir.
orta çağ geleneği feodal yapıdan çıkıp yeni bir düzen kurdu kapitalizm. bu düzen, hem üretimi hem de bölüşüm biçiminin kontrolünü piyasanın teşvikine ve caydırıcılığına bıraktı.kamu otoritesi de bu düzenin zayıf ayağı olarak egemenlik hakkına dayanıp yasama yapar, yargılar ve silahlanır; ama üretim ve bölüşüm sistemi içinde yerini almaz, kurt ile kuzuyu baş başa bırakır adeta.
aslında her şeyin başlangıcı 18. yüzyıl filozofu adam smith'in "benzer dürtülere sahip bireylerden oluşan bir çevrede, bireysel çıkarların işleyişinin nasıl rekabetle sonuçlanacağı, daha sonrada bu rekabetin toplumun istediği mallara ve arzu edilen fiyatlara nasıl olumlu yansıyacağı" düşüncesidir. yani smith'e göre bencil güdülerdir aslında toplumsal uyumu sağlayan. çok ciddiye alındı bu düşünce, alınması normaldi ve iyiydi aslında, ama sadece kendi dönemi için. çünkü aslında adam smith 18. yüzyıl ingiltere'sinin fakirliğine çözüm arıyordu. bir yatırımcının kendi kasabası dışında yatırım yapamamasını eleştiriyordu, para yerine çoğu bölgede çivinin kullanıldığı ingiltere'nin o dönemine sıkışıp kalmış olan smith nitelik olarak değişimleri göz ardı edip sadece niceliksel değişimlerin olacağına ihtimal vermişti. birilerinin işine geldiği için daha sonraları çok uygulama alanı buldu ki bu düşünce sistemi şimdilerde tepe noktasını yaşıyor adeta, yani küreselleşmeyi.
dünya nüfusuna vurulduğunda üretim faktörlerinin çok küçük bir kesimin elinde kalması ve bu faktörlerin maddi bağlamda değil, değer ve yatırım bağlamında çok hızlı hareket kabiliyeti kazanmış olmasıdır kapitalizmi hastalıklı yapan. gelir dağılımdaki adaletsizlikler, sermaye sahiplerinin devlet denen organizmayı felç edebilecek derecede etkileyebilmesi, bireyin üretim gücünün düşmesi ve daha nice sorunlar kapitalizmin günahıdır. günahının bedelini ise çoğu zaman kendini ısırarak ödemekte, ödetmekte. işte bu kadar az sayıda elin sahip olduğu sermaye ve aldığı kararlar sonucu krizlerden ve ekonomik problemlerden çıkılamıyor.
bazen düşünüyorum da; ne olurdu acaba ekonomi bilimi hep statik kalsaydı, insanoğlu onu dürtmeyip bıraksaydı bir kenarda, ne olurdu acaba?
orta çağ geleneği feodal yapıdan çıkıp yeni bir düzen kurdu kapitalizm. bu düzen, hem üretimi hem de bölüşüm biçiminin kontrolünü piyasanın teşvikine ve caydırıcılığına bıraktı.kamu otoritesi de bu düzenin zayıf ayağı olarak egemenlik hakkına dayanıp yasama yapar, yargılar ve silahlanır; ama üretim ve bölüşüm sistemi içinde yerini almaz, kurt ile kuzuyu baş başa bırakır adeta.
aslında her şeyin başlangıcı 18. yüzyıl filozofu adam smith'in "benzer dürtülere sahip bireylerden oluşan bir çevrede, bireysel çıkarların işleyişinin nasıl rekabetle sonuçlanacağı, daha sonrada bu rekabetin toplumun istediği mallara ve arzu edilen fiyatlara nasıl olumlu yansıyacağı" düşüncesidir. yani smith'e göre bencil güdülerdir aslında toplumsal uyumu sağlayan. çok ciddiye alındı bu düşünce, alınması normaldi ve iyiydi aslında, ama sadece kendi dönemi için. çünkü aslında adam smith 18. yüzyıl ingiltere'sinin fakirliğine çözüm arıyordu. bir yatırımcının kendi kasabası dışında yatırım yapamamasını eleştiriyordu, para yerine çoğu bölgede çivinin kullanıldığı ingiltere'nin o dönemine sıkışıp kalmış olan smith nitelik olarak değişimleri göz ardı edip sadece niceliksel değişimlerin olacağına ihtimal vermişti. birilerinin işine geldiği için daha sonraları çok uygulama alanı buldu ki bu düşünce sistemi şimdilerde tepe noktasını yaşıyor adeta, yani küreselleşmeyi.
dünya nüfusuna vurulduğunda üretim faktörlerinin çok küçük bir kesimin elinde kalması ve bu faktörlerin maddi bağlamda değil, değer ve yatırım bağlamında çok hızlı hareket kabiliyeti kazanmış olmasıdır kapitalizmi hastalıklı yapan. gelir dağılımdaki adaletsizlikler, sermaye sahiplerinin devlet denen organizmayı felç edebilecek derecede etkileyebilmesi, bireyin üretim gücünün düşmesi ve daha nice sorunlar kapitalizmin günahıdır. günahının bedelini ise çoğu zaman kendini ısırarak ödemekte, ödetmekte. işte bu kadar az sayıda elin sahip olduğu sermaye ve aldığı kararlar sonucu krizlerden ve ekonomik problemlerden çıkılamıyor.
bazen düşünüyorum da; ne olurdu acaba ekonomi bilimi hep statik kalsaydı, insanoğlu onu dürtmeyip bıraksaydı bir kenarda, ne olurdu acaba?
devamını gör...
ciddi ciddi survivor izleyen insan
ciddi ciddi müge anlı izleyen insan kadar normal olan insandır.
isteyen survivor izler, isteyen harry potter buna biz karar veremeyiz kişisel tercihler neticede.
isteyen survivor izler, isteyen harry potter buna biz karar veremeyiz kişisel tercihler neticede.
devamını gör...
tokalaşmak isterken elin havada kalması
eli havada kalanın, karşı tarafın herhangi bir sorusuna cevap vermeyerek tokalaşmayanın sözünün havada kalması nı sağlaması ile sonuçlanacak eylem. ben bu tarz insanları normal kabul etmiyor ve gelecek sorulara cevap vermiyor ve iletişim kurmuyorum. medeni iletişimin birinci adımını hiçe sayan kişi komple hiçe sayılır
devamını gör...
ümit yaşar oğuzcan
beni kör kuyularda merdivensiz bırakan şair.
devamını gör...
yeni açılmada müzik yasağının 24'e çekilmesi
pandemi bahanesiyle müzik ve eğlence sektörünü istedikleri gibi dizayn ediyorlar bir yıldan fazladır. şimdi yasaklar kalkıyor ama müzik 24'ten sonra yasak. bahane pandemi değil bu sefer, "kimsenin kimseyi rahatsız etmeye hakkı yok"muş. bundan önceki yıllarda müzik dinlemek istemediğimde ya da müzikli bir mekana gitmediğimde, hiç sokak ortasında müzik duymadım. yani rahatsız olmadım. ben evimde otururken bir yerde müzik varsa ben bunu duymadım. siz de duymadınız di mi? ama yok bizi çok düşünen, partili cumhurbaşkanı bizler evimizde otururken olur da bir müzik sesi gelir de rahatsız oluruz diye, 24'ten sonra müzik sektörünü kapatıyor.
insanların kendi tercihiyle dinlediği, dinleyeceği müziğe de karışmayın yahu.
insanların kendi tercihiyle dinlediği, dinleyeceği müziğe de karışmayın yahu.
devamını gör...
aşı yaptırırsanız eş cinsel olursunuz
aşı için beni motive eden bir uyarı oldu.
denemek gerek.
denemek gerek.
devamını gör...
süleyman soylu'nun yalnızlaşması
keşke her şey kelin kadar parlak olsa dedirtmiştir.
devamını gör...
acı çekmemek adına uyumak
insanın içgüdüsel savunma mekanizması olduğunu düşündüğüm durumdur.
nasıl ki kafamızı bir yere sert çarptığımızda tam o anı hatırlamayız çünkü beyin kendini saniyelik kapatır açar tıpkı yere düşen bir telefon gibi. bu durum da böyle sanırım. tabii mazoşist eğilimleri olanları kastetmiyorum.
nasıl ki kafamızı bir yere sert çarptığımızda tam o anı hatırlamayız çünkü beyin kendini saniyelik kapatır açar tıpkı yere düşen bir telefon gibi. bu durum da böyle sanırım. tabii mazoşist eğilimleri olanları kastetmiyorum.
devamını gör...
maruz kalınmak istenmeyen sorular
kilo mu aldın sen?
devamını gör...
normal sözlük patreon hesabı
bağışçının kart bilgileri, adı soyadı vb. hiçbir bilgi bizlere patreon tarafından verilmez.
bağışçı ödeme yaptıktan sonra biz patreon üzerinden kendisi ile iletişim kurup ondan listeye eklemek için mahlas isteriz.
patreon'u tercih etmemizin en büyük sebeplerinden birisi de bağışçılara %100 anonimlik sağlamasıdır.
bağışçı ödeme yaptıktan sonra biz patreon üzerinden kendisi ile iletişim kurup ondan listeye eklemek için mahlas isteriz.
patreon'u tercih etmemizin en büyük sebeplerinden birisi de bağışçılara %100 anonimlik sağlamasıdır.
devamını gör...