amelie
beni yann tiersen'le tanıştıran film. tanıştıktan sonra yaşamıma dahil oldu müziğiyle ve artık hep orada bir yerde sürekli basar durur piyanosunun tuşlarına.
le moulin
le moulin
devamını gör...
muânaka
arapça kökenli bir sözcüktür. kişilerin birbiriyle sarmaş dolaş sarılmasına, kucaklaşması anlamına gelmektedir.
-sevdiğimiz insanlara karşı yaptığımız huzur dolu eylem diyebiliriz.
-sevdiğimiz insanlara karşı yaptığımız huzur dolu eylem diyebiliriz.
devamını gör...
ikizler burcu
kadını ile olsun erkeği ile olsun, muhabbeti en keyifli olan burçtur.
ya da bir başağa en iyi gelen burç.
ya da bir başağa en iyi gelen burç.
devamını gör...
ben aptal mıyım
sözleri nil karaibrahimgil'e müziği ozan çolakoğlu'na ait bir şarkı. şarkının klibindeki çizimlerin nil karaibrahimgil'e ait olduğu söyleniyor. şarkının ben aptal mıyım kısmına gelince insan bir kendini sorgulamıyor değil. (bkz: ben manyak mıyım) *
dinlerken insana kendini suçlu hissettiriyor. sözlerinin bir kısmını şöyle bırakayım.
yemem ben artık bunları
ters yüz ettim hayatımı
yemem ben artık bunları
ters yüz ettim hayatımı
dedim yak lambalarını
oyna sen de zarlarını
bırak başkalarını
ben aptal mıyım?
işime gelmeyince hep
hayatın kendisi sebep
sen onca fırsatı tep
ben aptal mıyım?
aşkın şudur sözlük anlamı
arıyo'sun sen belanı
aşkın şu sözlük anlamı
arıyo'sun sen belanı
ben miyim hapse tıktığım?
neden suçlu kılıklıyım?
söyle gardiyanım
çok yatar mıyım?
işime gelmeyince hep
hayatın kendisi sebep
sen onca fırsatı tep
ben aptal mıyım?
niye sordum soruları?
biliyordum cevapları
niye sordum soruları?
biliyordum cevapları
gel her gün aynı şeyi yap
git her gün aynı yola sap
sonra gelince hesap
ben manyak mıyım?
unuttum mu ben kendimi?
kuruttum mu günlerimi?
biriktirdim dünleri
ben aptal mıyım?
aşkın şudur sözlük anlamı
arıyo'sun sen belanı
aşkın şu sözlük anlamı
arıyo'sun sen belanı
ben miyim hapse tıktığım?
neden suçlu kılıklıyım?
söyle gardiyanım
çok yatar mıyım?
işime gelmeyince hep
hayatın kendisi sebep
sen onca fırsatı tep
ben aptal mıyım?
ben miyim hapse tıktığım?
neden suçlu kılıklıyım?
söyle gardiyanım
çok yatar mıyım?
işime gelmeyince hep
hayatın kendisi sebep
sen onca fırsatı tep
ben aptal mıyım?
nil karaibrahimgil-ben aptal mıyım?
dinlerken insana kendini suçlu hissettiriyor. sözlerinin bir kısmını şöyle bırakayım.
yemem ben artık bunları
ters yüz ettim hayatımı
yemem ben artık bunları
ters yüz ettim hayatımı
dedim yak lambalarını
oyna sen de zarlarını
bırak başkalarını
ben aptal mıyım?
işime gelmeyince hep
hayatın kendisi sebep
sen onca fırsatı tep
ben aptal mıyım?
aşkın şudur sözlük anlamı
arıyo'sun sen belanı
aşkın şu sözlük anlamı
arıyo'sun sen belanı
ben miyim hapse tıktığım?
neden suçlu kılıklıyım?
söyle gardiyanım
çok yatar mıyım?
işime gelmeyince hep
hayatın kendisi sebep
sen onca fırsatı tep
ben aptal mıyım?
niye sordum soruları?
biliyordum cevapları
niye sordum soruları?
biliyordum cevapları
gel her gün aynı şeyi yap
git her gün aynı yola sap
sonra gelince hesap
ben manyak mıyım?
unuttum mu ben kendimi?
kuruttum mu günlerimi?
biriktirdim dünleri
ben aptal mıyım?
aşkın şudur sözlük anlamı
arıyo'sun sen belanı
aşkın şu sözlük anlamı
arıyo'sun sen belanı
ben miyim hapse tıktığım?
neden suçlu kılıklıyım?
söyle gardiyanım
çok yatar mıyım?
işime gelmeyince hep
hayatın kendisi sebep
sen onca fırsatı tep
ben aptal mıyım?
ben miyim hapse tıktığım?
neden suçlu kılıklıyım?
söyle gardiyanım
çok yatar mıyım?
işime gelmeyince hep
hayatın kendisi sebep
sen onca fırsatı tep
ben aptal mıyım?
nil karaibrahimgil-ben aptal mıyım?
devamını gör...
neden olmuyor
bazen imkanlar yetmez, bazen zaman yetmez...bazi seyler de kabiliyet meselesidir, cabalanan her neyse yeteneğimiz yetmez. bazi seyler icin de zamani degildir, daha cok pişmek gerekir. bazi seyler de oldugu kadar, olmadigi kaderdir. bazen de nasip degildir, hayirlisi degildir, daha cok cabalamadan vazgecilmesi gerekir.
(bkz: olmayınca olmuyor)
(bkz: olmayınca olmuyor)
devamını gör...
stokçu anneler
itiraf ediyorum, deterjan ve yumuşatıcı stoğum var. yiyecek falan değil de bir gün deterjansız kalmaktan temiz kokmamaktan çok korkuyorum. elimin altında her zaman en az üç aylık yumuşatıcı stoğu var.
devamını gör...
ukde doldurmak
dün sol frame’in sıkıcı gelmesi nedeniyle başladığım, adeta çekirdek gibi bırakamadığım, hızımı alamadığım kafa sözlük yazarı eylemi.
şu an elim ayağım titriyor, zor tutuyorum kendimi. uyuşturucu bağımlılığı böyle bir şey olsa gerek.
ancak dolduran arkadaşlardan istirham ediyorum, lütfen ukde sahibini entrynizde anınız, saygınızı gösteriniz.
şu an elim ayağım titriyor, zor tutuyorum kendimi. uyuşturucu bağımlılığı böyle bir şey olsa gerek.
ancak dolduran arkadaşlardan istirham ediyorum, lütfen ukde sahibini entrynizde anınız, saygınızı gösteriniz.
devamını gör...
uber vs taksi
uber - tanrının bir lütfu.
taksi - tanrının biz kulların başına gönderdiği olmaz olasıca bir bela.
taksi - tanrının biz kulların başına gönderdiği olmaz olasıca bir bela.
devamını gör...
kanser hastası çocuklara yardım etkinliği
biz sözlüğü bu yüzden sevdik. herkes mutlu olsun, bir gülümseme yaratabilsin diye. nerelerdeydiniz kuzum siz gözlerimiz yollarda kaldı.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının şiirleri
aşk nedir.
devamını gör...
metonya
2011 yılında gerçekleşen şirince kasırgası sonucunda yerle yeksan olmuş ülke.
devamını gör...
durduk yere insanı mutlu eden şeyler
sağlıklı olduğunu hatırlamak. canınız aşırı sıkkınken bir anda aman ya çok şükür sağlıklıyım dersin ve hayat devam eder. klişedir ama gerçekten allah kimseyi sağlıkla imtihan etmesin.
devamını gör...
hırsızlık
dün çalışırken başıma gelen olay. şöyle ki;
yemeğimi yiyip, son sigaramı içip yeniden mağazaya döndüm ve direkt büroya çağırıldım. acaba neyi yanlış yapmış olabilirim diye düşünüyorum yürürken. içeri girmemle karşımda üç kadın görüyorum. ikisi çalışan, biri de kaşları çatık, dombiş, esmer, başörtülü bir teyze.
- beni çağırdınız, buyrun?
- sen yabancısın sudoku, persçe biliyor musun?
- nope.
- yine de bir iletişim kurmayı dene hanımefendi ile.
- peki.
- - - -
- hallo, türkisch?
teyzem başını sağa sola sallıyor ve kendi dilinde sessizce bir şey söylüyor
bende başımı sallıyorum
çalışanlar mikemmel bir iletişim oldu diyip gönderiyolar beni yeniden.
beş dakika sonra çalışanın birisi yanımdan geçiyor bende soruyorum:
- teyzenin neye ihtiyacı varmış?
- ihtiyacı olanları çantasına koymuş, gidiyormuş. neyseki fark ettik.
- - -
ardından polisler geldi ve büroda kınama seansı gerçekleştirdiler. hep birlikte dışarı çıktılar ve buraya bidaha gelme denilerek gönderildi teyze.
bu olay beni gerdi tabi. iki saat düşüncelerimi meşgul etti teyze. monolog;
yav teyzem niye böyle şeyler yapıyon manyak mısın? zaten dış görünüşün bas bas bağırıyor önyargılanacak tip diye. yapma bunu işte. sonra tüm yabancılara, farklı ten renkli insanlara, baş örtülülere, örtüsüzlere herkese önyargı geliştirip aynı tencereye atıyorlar.
hayır çaldıklarına ihtiyacın olsa bi yerden yakalayacağım empati duygusunu. ne diye düğünde giyilecek şeyler alıyosun? neden ihtiyacın varsa tshirt, etek, pantolon ne bileyim atlet falan çalmıyosun da düğün elbisesi çalıyosun ya?
hayır ayrıca neden çalıyosun teyzem? zaten bu ülkenin devleti yeterince yardımda bulunmuyor mu? işsizlik maaşı, oturum izinsiz yabancı ülke vatandaşına geçim yardımı, çocuk parası, anonim yardımlar da bulunmuyor mu sen aç kalma diye? kendini böyle durumlara sokma diye?
offfff teyzem, senin yüzünden kendimi yedim iki saat.
yemeğimi yiyip, son sigaramı içip yeniden mağazaya döndüm ve direkt büroya çağırıldım. acaba neyi yanlış yapmış olabilirim diye düşünüyorum yürürken. içeri girmemle karşımda üç kadın görüyorum. ikisi çalışan, biri de kaşları çatık, dombiş, esmer, başörtülü bir teyze.
- beni çağırdınız, buyrun?
- sen yabancısın sudoku, persçe biliyor musun?
- nope.
- yine de bir iletişim kurmayı dene hanımefendi ile.
- peki.
- - - -
- hallo, türkisch?
teyzem başını sağa sola sallıyor ve kendi dilinde sessizce bir şey söylüyor
bende başımı sallıyorum
çalışanlar mikemmel bir iletişim oldu diyip gönderiyolar beni yeniden.
beş dakika sonra çalışanın birisi yanımdan geçiyor bende soruyorum:
- teyzenin neye ihtiyacı varmış?
- ihtiyacı olanları çantasına koymuş, gidiyormuş. neyseki fark ettik.
- - -
ardından polisler geldi ve büroda kınama seansı gerçekleştirdiler. hep birlikte dışarı çıktılar ve buraya bidaha gelme denilerek gönderildi teyze.
bu olay beni gerdi tabi. iki saat düşüncelerimi meşgul etti teyze. monolog;
yav teyzem niye böyle şeyler yapıyon manyak mısın? zaten dış görünüşün bas bas bağırıyor önyargılanacak tip diye. yapma bunu işte. sonra tüm yabancılara, farklı ten renkli insanlara, baş örtülülere, örtüsüzlere herkese önyargı geliştirip aynı tencereye atıyorlar.
hayır çaldıklarına ihtiyacın olsa bi yerden yakalayacağım empati duygusunu. ne diye düğünde giyilecek şeyler alıyosun? neden ihtiyacın varsa tshirt, etek, pantolon ne bileyim atlet falan çalmıyosun da düğün elbisesi çalıyosun ya?
hayır ayrıca neden çalıyosun teyzem? zaten bu ülkenin devleti yeterince yardımda bulunmuyor mu? işsizlik maaşı, oturum izinsiz yabancı ülke vatandaşına geçim yardımı, çocuk parası, anonim yardımlar da bulunmuyor mu sen aç kalma diye? kendini böyle durumlara sokma diye?
offfff teyzem, senin yüzünden kendimi yedim iki saat.
devamını gör...
islam’ın gülmeye karşı olan bir din olması
(bkz: işkembeden sallamak)
az biraz mantık dahilinde kötüleme yaparsanız kendinizi rezil etmemiş olursunuz.
az biraz mantık dahilinde kötüleme yaparsanız kendinizi rezil etmemiş olursunuz.
devamını gör...
go oyunu
yaklaşık olarak 20 senedir oynadığım oyun. özellikle öğrencilik yıllarında ve sonrasında uzun süre keyif alarak oynadım. çok sağlam oyuncular tanıdım. oyun benim için resmen saplantı haline gelmişti. öğrenciyken okul biter bitmez, iş hayatı başlayınca da işten çıkar çıkmaz soluğu ''go'' tahtasının başında alıyordum. tahtanın başına oturunca, günün zihinsel yorgunluğu bir anda uçup gidiyordu. oysa ''go'' oynayanların da bildiği üzere zihninizi azami düzeyde yorduğunuz bir oyun. buna rağmen tahtanın başına oturduğum vakit kendimi hafiflemiş hissediyordum. benim üzerimde böyle bir etkisi vardı.
şimdilerde ise aile efradı ile oynuyorum. tabiri caizse halı sahada maç yapan eski futbolcular gibi olduk. vakit ve rakip yoksunluğu bunun en temel sebebi oldu.
yukarıda bir arkadaş yazmış. evet ''go'' savaşın ta kendisidir lakin aynı zamanda tevazunun strateji oyunlarındaki vücut bulmuş halidir. farklı seviyelerdeki oyuncular aynı masaya oturup, kafa kafaya oyunlar çıkarabilirler. zira siz ya da rakibiniz oyun seviyenize göre birbirinize avans verebilirsiniz. ben iyi oynarım seni yenerim küstahlığını ''go'' oynayanlarda pek göremezsiniz.
satranç kibrin ve zekanın karışımı bir oyunken. ''go'' tevazunun ve zekanın tek potada eritildiği bir oyundur.
strateji oyunlarını sevip de, bugüne kadar ''go'' tahtasının başına oturmamış olan arkadaşlara şiddetle tavsiye edilir. deneyin, kesinlikle pişman olmazsınız.
şimdilerde ise aile efradı ile oynuyorum. tabiri caizse halı sahada maç yapan eski futbolcular gibi olduk. vakit ve rakip yoksunluğu bunun en temel sebebi oldu.
yukarıda bir arkadaş yazmış. evet ''go'' savaşın ta kendisidir lakin aynı zamanda tevazunun strateji oyunlarındaki vücut bulmuş halidir. farklı seviyelerdeki oyuncular aynı masaya oturup, kafa kafaya oyunlar çıkarabilirler. zira siz ya da rakibiniz oyun seviyenize göre birbirinize avans verebilirsiniz. ben iyi oynarım seni yenerim küstahlığını ''go'' oynayanlarda pek göremezsiniz.
satranç kibrin ve zekanın karışımı bir oyunken. ''go'' tevazunun ve zekanın tek potada eritildiği bir oyundur.
strateji oyunlarını sevip de, bugüne kadar ''go'' tahtasının başına oturmamış olan arkadaşlara şiddetle tavsiye edilir. deneyin, kesinlikle pişman olmazsınız.
devamını gör...
tıpta uzmanlık eğitimi giriş sınavı
nice kahraman doktor adaylarının girecek olduğu sınavdır.
sınava girecek herkese başarılar ve kolaylıklar dilerim.
sınava girecek herkese başarılar ve kolaylıklar dilerim.
devamını gör...
veda ederken söylenecek en güzel söz
avaz avaz gözyaşı...
devamını gör...
ele güne karşı
istemsizce insanda el çırpma isteği uyandıran şarkıdır. çok güzeldir.
devamını gör...
geceye bir söz bırak
" yağmur olsan binlerce damla arasından tutardım seni. çünkü korkarım; toprak aldığını vermiyor geri."
cemal süreya
cemal süreya
devamını gör...