aşk gibi aydınlık ölüm gibi karanlık

1998'de norveç'in köklü yayınevlerinden biri olan cappelen yayınevi tarafından basılan mehmed uzun romanıdır.
distopik özellikler gösteren roman; emperyalizm, kültürel sömürgecilik, diktatoryal baskılar gibi olguların eleştirisi yanında, aşk kavramına da kendine özgü dinamikler etrafında yaklaşmakta.
jir, kevok ve baz karakterleri, romanın üzerinde yükseldiği üç sütun karakterdir ve her biri sadece bir insanı değil, bir düşünceyi ve politik tavrı benimsemiş insan gruplarını da temsil eder. üçü de kendi inançları için mücadele eden savaşçı neferlerdir aynı zamanda.
bizlere öğretilen, dayatılan onca şeye, onca karanlık kuşatmalara rağmen kendi gerçekliğimizi ve yolumuzu bulabilmemiz için ihtiyacımız olan ışığın aşkta olduğunu söyleyen mehmed uzun, bu masalsı romanının örüntülerinde, bizleri gerçek hayatın açmazları ve çelişkileriyle de yüzleştirir. yaşamın görünen yüzünde kazanmak, teslimiyet ve kaybediş kavramlarına da bu süreçlerin özünde ortaya çıkan soyut değerler üzerinden yeni bir bakış ortaya koyar.
yaşar kemal'e olan hayranlığını bildiğimiz yazar mehmed uzun'un anlatımında da yaşar kemal'inkine benzer motifler, yer yer ön plana çıkar. yazarın yer ve karakter adlarına kadar tercih ettiği alegorik sözcüklerin her biri, aynı zamanda bir anlamı sembolize eder.
her zaman bir taraf için seçim, bir taraf için zorunluluk olan savaşların en galebe taraflardan bile eksilttiklerini ve nasıl da insanın kendini keşfetme sürecinin bir parçası olabildiğini görüyoruz. bazen savaşın içindeyken de seçimler değişebilir.