acilen bırakın, sanayiye gidip tornacı olun.
devamını gör...

tanımları oldukça ilgi çekici olan yazar arkadaşımızdır. sağ olsunlar beğenilerini de eksik etmezler.

takipteyiz efendim.
devamını gör...

1990 yılı eurovision şarkı yarışmasında ispanyayı temsil eden arjantinli iki kızkardeşten oluşan azucar moreno grubunun seslendirdiği şarkıdır.

şarkı, yarışma esnasında teknik aksaklık sonucu yanlış şekilde başlamış, grup üyeleri sinirlenerek sahneyi terketmiştir. sahneye tekrar gelerek şarkıyı seslendirmişlerdir. mükemmel ötesi bir şarkıdır. bir çok dilde coverlanmıştır. ülkemizde aşkın nur yengi'nin "zehir gibisin, grup vitaminin de şaşırmayın şarkıları bu parçanın coverlanmış halidir. fırtınalar estiren bu kadar güzel şarkının eurovision' da beşinci olması ise yarışmadaki oylama önceliğinin siyasi oluşunu göstermektedir.

aynı zamanda kelime olarak ispanyolca haydut anlamına gelir. benim için sözlüğe bir daha gelinse alınacak nick tercihlerimden biri olabilirdi. gözlerim kara değil ama ruhum bandido.
devamını gör...

öğrenci görünümlü pkk'lı teröristler tarafından şehit edilmiş genç.

fırat'ın arkasından iftira atanların da pkk sempatizanı olduğuna adım kadar eminim. bunlar; türk bayraklarıyla, atatürk posterleriyle yürüyüş yapan genci suçlu ilan edip, üniversite fakültesinde pkk yazıları yazan kişileri mağdur olmuş gibi gösterirler.

işte bu kadar da alçaksınız.
devamını gör...

eş değiştirme.
devamını gör...

benden bahsedildiği için koşa koşa geldim. o kişi benim.
devamını gör...

italyan yazar/şair cesare pavese'in 1952 yılında basıma sunulan, günlük türünün örneklerinden biri olan kitabı.

gençliğini geçirdiği köyü ve oradaki yaşantısını yansıttığı bu kitap, yazarın kişiliğine dair ipuçları vermekle birlikte; bugün dahi esiri olduğumuz duyguları yansıtmakta. liseye yeni başladığım zamanlarda okumuştum, geçenlerde tekrar okudum ve daha önce anlamadığım şeyleri anladım. günlük olduğu belli oluyor ve bazı yerlerde istemsiz sıkıyor insanı fakat yazar öyle cümleler yazmış ki... neyse, devam edelim.

yazılanları okumaya başladığınız zaman içten içe "ulan ortada intiharlık ne var?" diye düşünmeden edemiyorsunuz. ben okurken böyle düşündüm, inkar edemem çünkü yazar gayet bilgi birikimli ifadelerle şiirden bahsediyor, okuduğu şair/yazar kişileri eleştiriyordu fakat kelimelerin sihrini çözünce işin sandığınız gibi olmadığını anlıyorsunuz. pavese, cümlelerinin içinde aslında manevi olarak çöküşünün üzerinde oluşturduğu boşluğu sıklıkla dile getiriyor. özellikle 1937 yılının altı kasımında, ki 1936 bana göre manevi çöküşün başladığı yıl ya da gün yüzüne çıktığı, 1937 ise yükselişi.

söylenene göre şair ülkesinin büyük edebiyat ödüllerinden birini kazandıktan sonra intihar etti ve bu intihar beklenmedik bir eylemdi. hatta can yayınları kitabın arkasına "başarılı bir hayat" diye not düşmüştü ancak pavese'in istediği büyük büyük ödüller, ünlü olmalar yahut benzerleri bir şey değildi. kendisi de açıkça "asıl başarısız insan mutlu bir evlilik dahi yapmayı başaramamış biridir" demiş, başarısızlığını tek cümlede göstermişti.

zaten aldatılması, sevdiği kadın tarafından yüz üstü bırakılıp diğer kadınlara da düşman olmuş olması bize ön bilgi tadında bir şeyler söylemişti. bilemiyorum, belki de fazla derin düşünüyorumdur fakat şundan eminim ki pavese kendince başarısızdı. hayatının bir anlamı yoktu. o da günlüklerin başlarında bahsettiği "kendini yok etmek" eylemini devreye soktu. başka ne yapılabilirdi, bir kadın tarafından sevilmemişti bile.

dedektif gibi her cümlenin altında bir anlam arayınca okunması hayli zevkli olan bir kitaptı. okumanızı öneririm, böylece yaşadığımız hayatın anlamını yitirmesi bize neler yaptırır görmüş olursunuz. şimdiden keyifli okumalar dilerim.
biraz karamsar ve nihilist tarzda yazılmış. okurken kendinizi tezer özlü'yü okuyormuş gibi hissediyorsunuz çünkü ikisinin karamsar duruşu birbirine çok benziyor lakin her sayfasında olmasa bile iki sayfada bir altını çizebileceğiniz muazzam cümleler görüyorsunuz.

mesela;
"cömertçe, başkalarının acılarını paylaşarak yaşayamayan insan, kendi acısını dayanılmaz bir yoğunlukta duymakla cezalandırılır."

"başka bir insan olmaya çalışmak boş bir çaba. insan için ilginç olan, o eski kişiliğin yeni yaşantılara nasıl bir tepki göstereceğidir."

edit: imla.
devamını gör...

gereksizdir. anonim olmanın doğasına aykırıdır.
devamını gör...

benden uzak olsun dediğim günümüz insanının esiri olduğu komik ve itici durum.
devamını gör...

isa'nın çarmıha gerilmesinden önceki son yemekte 13 kişi bulunmaktaydı. bunlardan biri isa ve diğeri ise 12 havariydi. daha sonraları özellikle hristiyanlıkta 13 sayısının geçtiği her şey lanetli ve korkunç olarak bilindi. 13 sayısı korkusuna literatürde triskaidekafobi adını vermişlerdir.
devamını gör...

melek sesligillerden hollandalı bir solist, gitarist, sanatçı...

ilk olarak (bkz: the gathering) ile tanınmış, hem sesi hem de güzelliğiyle bir jenerasyonun üzerinden tırla, tankla geçmişti. akabinde kendi solo projeleri ve başka güzel projelere (bkz: ayreon) katılıp arz-ı endam etmişti. kusursuzdur.

buraya da bir pandemi konserini bırakayım. mücevher gibi bişi :

devamını gör...

önemli değil. beklerim.
ekşi elma gibi.”
“ekşi elma mı?”
“bir keresinde, ben küçükken bir ağaca tırmandım, şu yeşil, ekşi elmalardan yedim. karnım davul gibi şişti, çok acıdı. annem elmaların olgunlaşmasını bekleseydin, hastalanmazdın dedi. şimdi ne zaman bir şeyi çok istesem, annemin elmalar için söylediği şeyi anımsıyorum.”
- uçurtma avcısı, khaled hossein
devamını gör...

süslenen ağaç hayat ağacıdır. en uzun gece olan 21 aralık, 22 aralık gününe yenilince (yani gündüz geceyi yenince) ağacın altına hediyeler koyulurmuş. ağaç süslemek ise yeni yılda tanrı'dan bir şeyler istemek için yapılırmış.

kaynak
devamını gör...

abisi ve bayan
devamını gör...

yunan mitolojisi'nde tıp tanrısıdır.
devamını gör...

yazdıklarıyla onulmaz yaralara pansuman olmuş, 1947 doğumlu brezilyalı roman yazarıdır. kitapları, gabriel garcia marquez'den sonra en çok okunmuş latin amerikalı büyük üstattır.

simyacı, veronika ölmek istiyor ve hippi gibi muazzam eserlerle tüm dünyanın saygısını kazanmıştır.
devamını gör...

bit.ly/351EeVy
müzik var burada, henüz iyi değilim ama olurum.
devamını gör...

bugün dergimizi teşriflendiren yazarlarımız:
vefa yazısı ile rolwors ve 17. yüzyılın hırçın kadını: artemisia gentileschi yazısı ile 00zero. bir solukta okunacak güzel yazılarına buradaki öne çıkan yazılardan ulaşabilirsiniz.

kategori sınırlaması olmadan her türden yazılarınızı, denemelerinizi, dışavurumlarınızı ve iç dökmelerinizi de [email protected] adresine gönderebilirsiniz. iyi okumalar diliyoruz.
devamını gör...

türkçe:
1-pandora-felsefe
buradan

2-dilozof
buradan

3- ümit gurbanov
buradan

4-filozofun yolu podcast
buradan

ingilizce
1- school of life - philosophy (tr altyazı mevcut)
buradan

2- crash course - philosophy (çoğu videoda tr altyazı)
buradan

3- ted- ed felsefe videoları (ilgili aramanın linkini bıraktım)
buradan
devamını gör...

artık gürültüyü kafan kaldırmıyorsa, daha çok yalnız kalma ihtiyacı hissediyorsan yaşlanma başlamış demektir. sadece fiziksel olarak bakmayın olaya, ruhen yaşlanma da konuya dahildir.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim