öncelikle açtığım ilk kampanya başlığı olmakla birlikte (bkz: kampanya başlığı açan yazarlar uçurulsun kampanyası)

engelle engelle içim şişti. biri bir şey yazıyor ardından başkaları da yazıyor. nickaltları tartışma alanına dönüyor. düşmesin akışa, nickaltını görmek isteyen profilinden baksın. tanım yazmak isteyen kişinin profiline girsin, adını aratsın.

gündem sekmesine de kayıyor nickaltı başlıkları. dışarıdan sözlüğe okumaya giren insan utanır nickaltında dönen tartışmaları görünce.
devamını gör...

geri gelmeyeceklerse destekleğim gönderi.
devamını gör...

zamanın su gibi akıp geçtiği.
devamını gör...

her çıkmaza girdiğinde geçeceğini bil. neler neler geçmedi mi? gül kızım vallahi değmez bu dünya..
devamını gör...

bilim ve teknolojinin, nanometre, yani metrenin milyarda biri boyutlarındaki çalışmalarda bir araya gelmesi.

bu boyutlardaki yapılara, doğada rastlanabilir. örneğin bir sineğin göz yapısı, nano boyutlarda bir biyolojik "doğal teknoloji"dir aslında. bu doğal yapılara ek olarak, bilim insanlarının, bir objeyi oluşturan atomların dizilimini değiştirmek suretiyle oluşturduğu nano yapılar da mevcut. bu çalışmalar tıp, gıda, temel bilimler, mühendislik gibi birçok alanda yer buluyor. ayrıca nanorobotlar da özellikle ameliyatlarda, titizlikle yapılması gereken ince işlerde gelecekte oldukça etkili olacak.

aslında bu teknoloji çok da yeni değil. fikir olarak temeli daha geriye gitse de, özellikle 1970'lerden bu yana gündemde ve üzerinde çalışılıyor. bilgisayar, cep telefonu gibi elektronik aletlerde -mesela transistörlerde- yararlanılıyor kendisinden. ancak tabi bu boyutlardaki malzemelerde kuantum mekaniğinin özellikleri devreye girdiğinden, çalışmalar özen gerektiriyor.
devamını gör...

yengeçleri tek başkarına dahi çıkabilecekleri bir kovaya topluca koyarsanız diğerlerinden sıyrılıp biraz tepeye çıkarak kaçmaya çalışan yengeci, diğer yengeçler kovanın içine doğru çeker. aslında hepsi çıkabilecek durumdayken çıkmayarak ve birbirlerine engel olmaları durumudur.açlıktan ölene kadar ya da birbirlerine yem olana kadar tüm yengeçler kovada kalır. işte "yengeç zihniyeti" nin sebebi basitçe bu örnektir. yengeç zihniyeti, bir kişinin başarısız olduğu bir konuda başkalarının da başarısız olmasını istemesidir. bir tür çekememezlik de diyebiliriz.
devamını gör...

1951 yılında samsun' un çarşamba ilçesinde doğmuştur. galatasaray lisesinin sınavına girmek için istanbul' a gelmiş ve sınavı kazanmıştır.
bundan sonrasını kendi biyografisini yazdığı kitapları “kalemimin sapını gülle donattım” ve “başkaldıran kurşun kalem” kitaplarından okuyabilirsiniz.
bu kitapları okuduğunuzda bir insanın hayatına bu kadar şeyi nasıl sığdırdığına hayret etmemeniz mümkün değil. eğer zaten bir ferhan şensoy hayranıysanız hayranlığınız daha da artacaktır muhakkak. yok ben ferhan şensoy sevmem diyorsanız da; kitaplarında kullandığı o naif dil, hayatını anlatırken ki içtenliği, doğallığı ve samimiyeti zaten sizi kendisine müptela yapacaktır.
üstat anlatsa ben dinlesem diye düşünerek kitabı elinizden düşürmeden okumaya devam edecek ardından oyunlarını izleme isteği duyacak ve nihayetinde sizde ferhan şensoy hayranı olacaksınız.
şunu da söylemeden duramayacağım bana kalırsa yazsın, hep yazsın. evet oyunculuğu da güzel ama bence yazarlığı daha da güzel.
devamını gör...

altmetni dehşet verici bir şekilde gerçekçi, çekici ve bir o kadar da korkutucu dizi. hakikati bağırıyor! hele de 21. yüzyıl distopyasına... izlenmelidir. birkaç yüzyıl sonra anılacak dizilerden birisidir. şaheser! * oyunculuklar zaten mükemmel. anthony hopkins ve ed harris var daha ne olsun yahu!

devamını gör...

kafamı çat çat pata küte cama çarptığım için moda giremiyorum. girsem o hüzün gelir de işte..
devamını gör...

yaaa ben geldiiim :3 ama bu kadar üst üste yazmak istemezdim ama bu kadar erken gelmeyi de beklemiyordum. yani arada siz kesin konuşursunuz dedim ama konuşmadınız benim suçum mu? bu arada ismi uzun yazarımız bengaripsengüzeldünyaumutlu. beni bence bilerek ilk sıralara koydu. bu şarkıyı seçerken arabada öğlen vakti gideceğimiz yere yol almışız öyle dinliyormuşum gibi hissederek seçtim. umarım sevmişsinizdir.
devamını gör...

bazı kitap kahramanlarının yazarının adının önüne geçmesi durumudur. dünya edebiyat tarihinde örneklerine çok rastlanmıştır. aklıma gelen birkaç örnek:

1. frankenstein: marry shelly’nin kaleminin gücüyle ortaya çıksa da dr. frankenstein yazarı gölgede bırakmıştır. ancak doktorum şanssızlığı herkesi romandaki canavarın adını frankenstein sanmasıdır.

2. don quijote: la mancha’nın bağrından kopup gelmiş bu şövalye yazarı cervantes’in önüne geçmiş ve adını tarihe altın harflerle yazdırmıştır.

3. dracula: transilvanya yöresinden kana olan iştahıyla tanıdığımız bu soylu şahısın ismi de yazarı bram stoker’ın isminden önce gelir.

4. oblomov: içine kök salmış tembelliği kadar uşağı zahar’dan çok çekmiş olan tembellerin piri yazarı gonçarov’u neredeyse edebiyat tarihinden silmiştir.

5. küçük prens: popüler kültür tarafından sömür sömür sömürülen bu kafası karışık küçük adam da yazarı exupery’yi fersah fersah aşan bir üne sahiptir.
devamını gör...

"tekrar duyduğun gün sesimi gök kubbede
hatırla ki mahşer günüdür
ortalığa düşmüşüm seni arıyorum"
devamını gör...

eminim herkes efsane patates kızartma tarifleri biliyordur. yok önce suyunu al, sonra buzlu suda beklet, sonra bir kızart, sonra bi daha kızart filan. hepimiz masterchef izledik evet. ama bütün bunlar nafile.

benim için en güzeli bayram sabahı, köy yerinde, alüminyum tencerede böyle bol yağda ama daha da bol patates kullanılarak yapılan, nihayetinde patateslerin iyice hamurlaşıp sonra da çıtırdadığı ve böyle değişik bir form aldığı kızartmadır. sarımsaklı yoğurt, taze ince yeşil soğan ve güzel bir köy peyniri ile tüketilirse daha da büyük keyif verir.

evet biraz garip oldu ama eminim dediklerimi kıyısından köşesinden yakalayan çıkacak.
devamını gör...

yine olmadığım listelerden biri. küstüm oynamıyorum.
devamını gör...

yüzlerindeki tebessümün hepsinde aynı olması. gülüşlerinin bir bayram sabahı gibi insanın içini rahatlatması.
devamını gör...

doktoradan bir tık daha az hırpalayan akademik eğitim. illa akademisyen olacağım demiyorsanız yapmayın. yok ben akademik kariyer yapacağım diyorsanız hayatta kalma mücadelenizde başarılar dilerim. yükseği bitirip doktoradan da sağ çıkanı hayatta 50 level ileride görüyorum.
devamını gör...

arapça "seni seviyorum" demektir.

/

edit:

anlamadığım bir konu var; kiril alfabesi ile açılan başlığa bu kadar tepki göstermediniz ama konu arapça olunca tepki gösteriyorsunuz. kiril alfabesi ile başlık yazan yazarı da tebrik ediyorum sayesinde güzel bir bilgi edindim/edindik. kiril alfabesine sempati duyarken arapçaya karşı fraksiyon almanız şaşırtıcıdır.
devamını gör...

caylaklarin halinden anlayan yazarlardir. kendilerine tesekkuru bir borc bilirim (gulucuk).
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
nice beraber senelere olsun madem. ben böyle kutladım.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel


1978 yapımı türk filmidir. senaryosunu sadık şendil yazmıştır. filmin yönetmeni ise orhan aksoy'dur. başrollerinde iki büyük sinema emekçisi adile naşit ve münir özkul vardır.
oyuncu kadrosunda birbirinden değerli isimler vardır. şener şen, oya aydoğan, ahmet sezerel, ihsan yüce, ayşen gruda, ahmet arıman, yaman çoşkun gibi isimler filmde karşımıza çıkar.

film turşuculuk yapan geçimsiz iki çiftin ayrılmasını ve sonrasında gelişen komik olayları anlatır. münir özkul ve adile naşit geçimsiz çift rolünü harika oynamışlar. her izlediğimde ayrı keyifleniyorum.

bu film herkesin televizyonda denk geldiği ve sonrasında kanalı değiştiremediği bir filmdir. sıcacık ve samimi bir filmdir. daha önce defalarca izlediğim bu filmi ilk defa açıp izledim. netflixten açtım ve televizyon olmadan izledim. eski günleri hatırladım. tebessüm ettim. müzikleriyle keyiflendim. filmin müziklerini melih kibar yapmıştır. kendisi hababam sınıfı filminin müziklerini yapan değerli bestecidir.

oyunculardan adile naşit ve münir özkul mükemmel oynasalar da şener şen'de onlardan ayrı kalmamıştır. ziya karakteriyle acayip bir performans sergileyip senelerdir akıllardan çıkmamıştır. ziyaaaa repliğini hepimiz biliriz. jiletçi sahnesini hepimiz bilir. aslan avlama sahnesini hepimiz biliriz. akıllardan çıkmayan bir oyunculuk performansı sergilemiştir.

bu film 2 şubat 2020 senesinde gündeme gelmişti. twitterda baya olay olmuştu. show tv bazı sahnelerini sansürleyip tartışmalara sebep olmuştu. ziya karakteriyle kazım karakterinin tartıştığı esnada “içişleri bakanı arkadaşımdır, çok sıkışırsam ona telefon ederdim" sahnesi kesilmiştir. sansüre uğramıştır.

filmin alt metni yani hakikati aile denilen kavramın ne kadar önemli olduğudur. aile her şeydir. kardeşlik ve bir evin aile olması çok önemlidir. bunları komik bir dille anlatır.
açın ailenizle izleyin. açın arkadaşlarınızla izleyin. en güzel türk filmlerinden bir tanesidir. tavsiye ederim.


6 kardeşin gezi parkında eylem yapması çok hoş bir sekanstır. izlerken ister istemez günümüzü düşünüyor insan. şu an öyle bir şey olsa o 6 kardeşi copla döver evlerine yollarlardı.

devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim