maddenin gaz halden katı haline ( sıvılaşmadan ) geçmesidir.
süblimleşme olayının tam tersidir.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

"şiirden şarkıya dönüşen eserler" temalı programımız pame'de çalınan şarkılar için çalma listesine şuradan erişebilirsiniz:
youtube.com/playlist?list=P...
devamını gör...

bir davet.
gidince ordan resim atarım.
sevdiğim bir şehir.
devamını gör...

günaydın sözlük.
kahvesini içen yollara düşmüşken ben hala azıcık daha uyumak istiyorum ama uyumak yok. çalan telefonla beraber tatlı rüyalarım bölündü zaten.
hala uyuyanlar iyi geceler, uyananlara tekrardan günaydın, diyorum ve gidiyorum. musmutlu günler*.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

mültecileri, potansiyel eş/sevgili/seks aracı olarak gören zihniyetlerin açtığı başlık. çünkü hayata tüm bakış açıları bununla sınırlı.

bu insanlara uzun uzun; eğitimsizliklerini, suç potansiyellerini, ileride beka sorununa sebep olabileceklerini, vergilerimizin bunları beslemek için harcanmasını, nüfus artışıyla dolaylı yoldan kira/ev fiyatları başta olmak üzere başta olmak üzere tüm gıda ve giyim/ayakkabı gibi birincil ihtiyaçlarınızın fiyatlarının dahi artmasını anlatmaya çalışmayın.

çünkü hep 50 liralık alıyorlar, onlar için değişen birşey yok.
devamını gör...

üst edit : 1 nisan tarihinde 800 tanıma ulaşan ilk 100 yazarımıza hediye çeklerimiz teslim edildi.
#665174

diğer etkinlikler için : (bkz: yazarak kitap kazan)

merhaba canım yazarlarım.
imece usulü ile topladığımız tanıtım & reklam bütçemizi bu şekilde değerlendirmeye karar verdik.
800 tanıma ulaşan ilk 100 yazarımıza d&r aracılığı ile 50 tl’ye kadar dilediği kitabı ya da eşyayı kargo dahil ulaştırıyoruz.

soru : 800 tanıma ulaştığımda ne yapmalıyım ?
cevap : herhangi bir moderatörümüz ile iletişime geçebilirsin. onlar kısa bir incelemeden sonra gerekeni yapacaklar.

soru : herkes yararlanabiliyor mu ?
cevap : elbette herkes yararlanabiliyor. yalnız bazı ufak şartlarımız var.
sürekli (bkz:) tanımlar ve kısa, manasız flood tanımlar bizi üzer.
biz isteriz ki her şey doğal akışında seyretsin.

soru : ne zaman gönderilir ?
cevap : 100. yazar da kotasını doldurduktan hemen sonra toplu olarak ulaştırmaya başlayacağız.
bu yarın da olabilir, yarından yakın da olabilir

soru : nereden geliyor bu değirmenin suyu benjamin bey ?
cevap : yukarıda da yazdığım gibi imece usulü ile bir şeyler yapmaya çalıştık, elbet gönlü bol, kafa sözlüğe inanan yazarlarımız var aramızda

soru : 1600 tanıma ulaşsam 2 kere alabilir miyim ?
cevap : maalesef hayır :/ zaten hepi topu 100 adetlik. onlar da eşit dağılsın isteriz.
tabi ki seni kastetmiyorum ancak, iko adlı teknik sorumlumuz sağ olsun, 100 yazarımız da 800 tanım kotasını doldurduğunda son bir ıp çakışmasına bakacağının sözünü verdi

soru : neden 100 yazarla sabit ?
cevap : şimdilik bütçemiz bu kadarına el verdi, ancak önümüzdeki günlerde yaşanacak gelişmelere göre bu sayıyı arttırabiliriz. biz de istiyoruz bunu.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

değerli hissettiriyor. her eve lazım.
devamını gör...

128 milyar dolar ve ceza*))
devamını gör...

efendi olmanın hiçbir şey kazandırmadığını, aksine, hayatta bazı şeylerden geri kaldığını gören kişinin ruhunu şeytana sattığı andır. en güzelidir. aman o kırılmasın, aman bu üzülmesin, yok efendim bunlar benim hakkımda yanlış düşünmesin diye diye bir ömür harcanmışken, bundan sonrasında zevk alma, haz odaklı bir hayata geçiş yapılır. efendilik sizde kalsın.
devamını gör...

çakırkeyif olmayı bekliyorum.
devamını gör...

giacomo papi’nin radikal şıkların sayımı isimli çok etkileyici kitabında adı geçen ve dünyada hala hüküm süren sorundur. bu sorunu, yazar doğru basittir, yanlış karmaşıktır şeklinde özetlemiştir.

entelektüel insanların radikal şıklar olarak görülmeye başlandığı bir dönemde ortaya koyulan sorun entelektüellerin sıradan halkın üzerinde bilgi, akıl ve mantığı kullanarak baskı kurmaya çalışması ve hatta utanmadan arlanmadan sıkılmadan onları düşünmeye, yorumlamaya ve hatta üretmeye zorlamaları olarak da açıklanabilir. yazmaya elim varmıyor ama bu radikal şıklar işi halka okuma sevgisi aşılmaya çalışmak gibi bir ahlaksızlığa kadar vardırmışlardır.

halbuki karmaşıklık halkı aşağılayan bir şeydir. karman çorman cümleler kurup halkın kullanmaktan imtina ettiği, gözünden bile sakındığı, pamuklara sarıp sarmalayarak zihninin sandıklarında sakladığı beynini kurcalamak akıl alır gibi değil.

ayrıca karmaşıklık hem sıkıcı hem de kibirlidir. insanların anlamayacağı ve anlamaya çalışırken yorulacağı kavramları kullanmak halkın zekasına bir hakaret değil midir? en son ilkokulda kitap okuyarak kendini gerçekleştirme konusunda bir arpa boyu yol almış olan halka kitap okuyarak yukarıdan bakmak mutlu cahiller tugayı tarafından cezalandırılması gereken bir suç değil midir?

basit olan her şey halk tarafından bilindiği için demokratik, karmaşık olanlar ise seçkinci bir tavır olduğu için antidemokratiktir. halk, neyi zorlanmadan anlıyorsa doğru odur ve o kadardır.

radikal şıkların halkı kandırmak için kulladığı bilgi, mantık ve akıl yararsızlıkları çok uzun zaman önce kanıtlanmış kavramlardır.

sözlüğün radikal şıklarından biri olarak ben de tövbe etmeye karar verdim. bundan sonra basit tanımlar yazıp kısa cümleler kuracağım. çünkü ignorance is bliss.
devamını gör...

göbiş ve pati
devamını gör...

yapacak bir şey yok gözler yaşlı....
devamını gör...

bir şey yap, güzel olsun.
çok mu zor?
o vakit güzel bir şey söyle.
dilin mi dönmüyor?
öyleyse güzel bir şey gör veya güzel bir şey yaz.
beceremez misin?
o zaman güzel bir şeye başla.
ama hep güzel şeyler olsun.
çünkü her insan ölecek yaşta.

şems-i tebrîzî
devamını gör...

1856-1925 yılları arasında yaşamış, amerikalı portre ressamı. özellikle ingiltere'de, önemli kişilerin portrelerini çizdiği eserleriyle ünlendi. 900 kadar yağlı boya ile 2000'den fazla sulu boya eseri bulunuyor. çizmiş de çizmiş kendisi.
sosyetenin önemli isimlerinden virginie gatrenau'nun portresini çizdiği ''madame x'' eseri döneminde skandala sebep olmuş. portrede, elbisenin askılarından birinin omzundan düştüğünü görüyoruz. kadının duruş biçiminin yansıttığı özgüven ve elbisenin dikkat çekici duruşu, o dönem fazla cüretkar ve uygunsuz görüldüğü için çok eleştirilmiş. ressam, o dönem paris salon'unda sergilenmekte olan eseri düzeltmiş ve omzuna askıyı eklemiştir.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel portrait of madame x (1884) x-ray ışınlarıyla görüntülenmiş orijinal hali(solda) ve düzeltilmiş hali (sağda).

fransa'da başarısızlığa uğrayınca ingiltere'ye taşınmış. amerika'ya figure in hammock florida (1917), italya'ya on the canal (1903), ispanya'ya el jaleo (1882) seyahat etmiş ve gittiği yerleri resmetmiş. ayasofya'yı da çizmiş interior of the hagia sophia (1891).
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel a dinner table at night (1884)

benim en sevdiğim eseri ise bu. lambanın kırmızı renginin masadaki eşyalara yansımasına ve arkaplandaki gölgelendirmeye, kırmızının rengine, karanlığa rağmen kadının kolyesinin ve tokasının zenginlik sembolüymüşçesine parlamasına, tablonun olağan bir akşam yemeği sonrası havasına hayranım. güzel kullanılan renkler benim bir tabloya bayılmam için sebep zaten.

''madame x'in portresi'' tablosuyla ilgili detaylı bilgi için buradan
diğer eserleri için buradan
kaynak
devamını gör...

daha önce kısa filmleriyle tanıdığımız yönetmen tufan taştan'ın ilk uzun metrajlı filmi "sen ben lenin" (you me lenin). filmin senaryosunu da tufan taştan ve barış bıçakçı birlikte kaleme almışlar.

melis birkan dışında oyuncu kadrosunu çok beğendim (melis birkan'ı genel olarak sevmem, yoksa bu filmdeki performansını bilmiyorum henüz filmi izlemediğim için). filmde kimler yok ki. usta oyuncular nur sürer, salih kalyon, barış falay, serdar orçin, saygın soysal, binnur kaya, serkan keskin, hasibe eren, sarp akkaya, sarp aydınoğlu, bige önal...

film, ahşap bir lenin heykelinin kıyıya vurduğu bir sahil kasabasında gelişen olayları konu alan bir kara mizah öyküsü. ki bu yönüyle de ilgimi çeken bir film çünkü sinemamızın kara mizah türüne çok yatkın olduğunu ve bu janra daha çok ağırlık vermemiz gerektiğini düşünenlerdenim. bu topraklar kara mizah yapmaya çok uygun bir zemine sahip ve bu bir lütuf sinemamız açısından.

prömiyerini 40. istanbul film festivali'nde yapan film, dünya prömiyerini ise 43. moskova film festivali'nde yaptı ve son olarak da 32. ankara film festivali'de "onat kutlar en iyi senaryo ödülü"ne değer görüldü.

ben henüz izlemedim filmi. izlediğimde yazımı günceller ve film hakkındaki görüşlerimi paylaşırım sizlerle naçizane.
devamını gör...

eski mesai arkadaşım ismail ölçer'dir. afyon'un bağrından kopmuş kendi üslubuyla sempatik tosun paşa. "ne olecek len ne olecek " mottosuyla başımıza hep sıkıntılı işler açmıştır. olsun yine bir araya gelelim. yine o dertleri aç. özlendin be ismail abi .
o gemi bir gün gelecek ve yine hepimiz bir araya geleceğiz.
devamını gör...

mustafa kemal atatürk 1927'den günümüzün gençliğine sesleniyor:

ey türk gençliği! birinci vazifen; türk istiklalini, türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.

mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. bu temel, senin en kıymetli hazinendir. istikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dâhilî ve haricî bedhahların olacaktır. bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin. bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. istiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. millet, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.

ey türk istikbalinin evladı! işte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.



20 ekim 1927 - mustafa kemal atatürk
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim