luis fonsi ve daddy yankee'nin şarkısıdır. youtube'de en çok izlenen videodur. an itibariyle 7.324.945.396 görüntülemeye sahiptir.
devamını gör...

hayatının büyük çoğunluğu okyanusta geçen, beyaz renkli, estetik ve gürültücü kuşlardır.
devamını gör...

en sevdiğim çizgi film olan ve hala izlemeye devam ettiğim ve muhtemelen her zaman da izleyeceğim winnie the pooh’taki canım ciğerim eşektir.

winnie the pooh’un ve tabii ki christopher robin’in en yakın arkadaşlarından biri olan eeyore çizgi dizideki acıların çocuğudur. sürekli yalnız kalmak isteyen, hep tuhaf bir mızmızlıkla sarmalanmış olan eeyore’un hayatındaki eksikler de hiç bitmez.

eeyore sanki bir özdemir asaf şiirinden fırlamıştır: kime sorsan evinde bir oda eksik. ama eeyore seçim olsa da tapu alsak diye bekleyen gecekonducular gibi durmadan derme çatma bir ev yapar ve bu ev sürekli kentsel dönüşüme uğrar.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
bu da yetmez elbette. eeyore aynı zamanda pin the tail on the donkey oyunundaki eşektir. yani bir kuyruğu olmadığı için yapay bir kuyruk rantiye ile tutturulmuştur eeyore’un ardına. yazıktır.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
orijinal dilinde seslendirme yapan kişi bud luckey’dir. sanki usta sanatçı eeyore’un kötü şansına gönderme yapmak için seçilmiştir. türkçede seslendirmesini yapan ise optimus prime’ı da seslendiren ayhan kaya’dır.

eeyore için söylenecek son söz; ona bir ev verin ama istediği zaman çıkıp gidebilsin.
devamını gör...

"yalnız, benim omuzlarımın bunca ağır bir yükü kaldıracak kadar geniş olmadığını vurgulamam gerek..."
(bkz: theo'ya mektuplar)
devamını gör...

bir insanı nasıl tanıyacağınızı biliyor musunuz?
ne okuduğuna bakın,
ne seyrettiğine bakın,
duvarlarına ne astığına,
raflarına ne koyduğuna,
nasıl konuştuğuna,
nasıl dinlediğine bakın.
yapmanız gereken tek şey bakmaktır.
bunlar size onun ruhunun nerede olduğunu gösterir.

| ramtha
devamını gör...

doğru düzgün bir başlık açılsa dahi saniyeler içinde sol framede aşağılarda kaybolmasından dolayı "ortalık bi sakinleşsin hele" diye bekleyen yazarlardan bahseden başlıktır.
devamını gör...

öyle olması gerek, alışmalıyız çünkü özünde tek başımızayız
devamını gör...

bir gün çalışmasa evine ekmek götüremeyecek insanların yine yok sayıldığı bir karardır. oysa bu ülkenin büyük bir kısmı yoksul ve bunu en iyi iktidardaki yağmacılar bilir. şimdi bu karar sonrasında bu insanlar kara kara düşünüyor, ne yapacaklar? nasıl geçinecek, ne yiyip içecekler?
iktidarın klasik sorumsuzluğudur bu. muhalefet zaten evlere şenlik. ne bir öneri ne bir adam akıllı eleştiri. haklarını savunamayan bu çaresiz insanlara tek bir faydalı hamleleri yok. çareleri katkıları yok.
milyonlarca yoksul insan 15 gün ne yapacak şimdi. tek bir yardım tek bir destek yok.
elbette önce sağlık, ama tek bir kuruş destek vermeden emekçileri zat zor geçinenleri evlerine kapatmak nasıl bir düşüncesizliktir.
bu insanlar ne yapacaklar diye düşünmek iktidarın görevidir. bu fakir insanlar , açlıkla yoklukla daha ne kadar imtihan edilecek. patates soğan dağıtmakla milyonlarca insanın sıkıntısı çözülebilir mi?
allah herkese gani gani sabır versin.
hukuksuzluğu şiar edinmiş iktidar yine yüzlerce insanın katıldığı cenazelerden, kongre ve toplantılardan , iftarlardan vazgeçmeden, sorumsuzca davranmayı sürdürüp , çaresiz insanlara ceza keserek devam ederek bu problemi çözebileceğini düşünüyor ise , bunun adı ikiyüzlülüktür, sahtekarlıktır ve insanları aptal yerine koymaktır.
haydi yine evli evine, köylü köyüne durumu olmayanlar da cehennemin dibine..,
devamını gör...

ne yazık ki bu da olmuştur. dunyasozluk.com/dunya-sozlu... artık tüm yazarları buraya gelir sanırım. 9 yıldır yazarıydım kötü oldum.
şimdi ordaki tanımlar başka yere yazılmaz da namaz ile ilgili bir tanım yazacaksın başka sözlükte hemen ateistler atlıyor. bozuyor ortamı. orası dindar yazarların çoğunlukta olduğu tek yerdi. manevi ve milli değerlerden taviz verilmiyordu.

edit:2.5 ay sonra yeni yazılımla tekrar açılacakmış.
devamını gör...

sırf bu dünyayı düşünmeyen öteki alemi düşünen, sırf puan düşünmeyen sevap isteyen yazarlara hitap eden mistik, nurlu puanlar olabilir.
tabi aksi de olabilir.
niyet ettim, şu yazara güzel bir nick altı yazmaya diye başlamakda faide var.
devamını gör...

kapitalist sistemin bayram ettiği bir gündür. lakin her şeye rağmen güzeldir. adında sevgi olan bir günün çirkin olması mümkün mü?
devamını gör...

1642-1651 yılları arasında, ingiltere de yaşanmış olan iç savaştır. bu iç savaşın yaşandığı dönemde ingiltere kralı 1.charles tahtta oturmaktadır. koca ülkeyi iç savaşa götüren olaylar silsilesi ise bizzat bu kral tarafından başlatılmıştır.

kral, parlemento'dan izinsiz asker toplamaya kalkınca, parlamento bunun yasalara aykırı olduğunu ileri sürdü. 1.charles çok kızdı ve parlamento'nun liderini tutuklattı. bunun üzerine parlamento londra halkını ayaklandırdı ve bir kısmına silah verdi. kral bu gelişmeler üzerine londrayı terk etmek zorunda kaldı.bu gelişmeler üzerine kral ile parlamento arasında , amansız bir iç savaş başladı. asilzadeler, protestan ve katolik rahipler kral'ın tarafını tutuyordu. parlamentodan yana olanlarsa genel olarak halk ve bir kısım tacirlerdi. irlandılılar kral'ın, iskoçlar parlamentonun tarafındaydı.

savaş, dini ve siyasi karakterini de ortaya koymaya başladı. kral'ın ordusuna karşı, olivier cromwell adlı bir milletvekili, halktan asker topladı ve kindar bir zihniyetle kralcıları ezmeye başladı. "yuvarlak kafalılar" veya "perukasızlar" olarak da bilinen cromwell'in bu başıbozuklardan oluşan ordusu, kral'ın kendilerini eninde sonunda cezalandıracağını bildiklerinden, hükümetin ve kralın vatana ihanet ile yargılanması için parlamentoyu ciddi anlamda tesirleri altına aldılar. bu hengamede devleti tamamen ele geçirmek isteyen cromwell, bir darbeyle, kralcı olan 140 milletvekilini parlamento'dan uzaklaştırdı. diğer milletvekilleri de dehşete kapılarak bu diktatöre boyun eğdiler ve kralın yargılanması için oy vermek zorunda kaldılar. londra dışında kalan halk, krala sadık fakat kudretsizdi.

yüksek burjuva, armatör ve tacirlerse, devletçilik yapacağından korktukları krallarına karşı cephe almışlardı. tüm bu gelişmeler üzerine, 9 şubat 1649'da 1.charles, "zalim, vatan haini, katil ve memleket düşmanı" gibi dört ayrı sıfatla yargılandı ve idama mahkum edilip cezası infaz edildi.

ingiltere'de cumhuriyet ilan edildi. fakat gerçekte olan cromwell'in saltanatının başlangıcıydı.
devamını gör...

habeş maymunu adıyla bilinen iri bir maymun cinsi. köpeklere benzeyen burunları ile bazı kaynaklarda köpeksi maymun ismini de almıştır. aile bağları çok gelişmiş olup, dişiler yavrularını hiç bırakmazlar. sürüler halinde dolaşan bu maymunlar etçildirler.
devamını gör...

kavga etmek, dalga geçmek, aşağılamaktır. ama bunu sadece ben yapabilirim. başkası asla.
devamını gör...

kitabevi işletiyorum. müşterilerim genellikle arkadaşlarıyla veya ailesiyle geliyor. iştahla rafları dolaşıp, kitaplara dokunan, kurcalayan her müşterinin yanında bir tane de gönülsüz, uzaktan öyle eblek eblek bakan bir yakını oluyor. sevmiyor okumayı veya ilgisini çekmiyor...

sessizliği bölmek için soruyorum:
+siz ne tarz okuyorsunuz?

cevap hazır. yüz kez duyduğum klişe:
-benim boş vaktim olmuyor pek.

bu diyaloğu her gün yaşıyorum. ancak bir kez bile kitap boş vakitte okunmaz diyemedim. gerginlik yaratmak istemiyorum. insanlar yeterince gergin zaten.

bakın gerçekten de kitap okumak için vakit ayırmak gerekir arkadaşlar. şakaya gelmez kitap okumak. kimi insanlar stresli zamanlarında sular seller gibi okur, kimiyse sakin, relax zamanında okur. okumak isteyen zaman bulur. bu dediğimi konformist bir düşünce olarak algılamayın, ayıp edersiniz.

canınız tehlikede değil veya kitapların itfaiyeciler tarafından yakıldığı bir gerçeklikte yaşamıyorsanız okuyun abilerim ablalarım.
devamını gör...

farklı bir kültüre sahibim. ailem türkiye'ye göç edeli pek uzun zaman olmamış. anaerkil bir topluluk içinde büyüdüm. olayı tamamen tarafsız gözler ile inceleme şansım var bence.

türkiye'de kadın olmak zor. cinayete kurban gidiyorsun o adamı seçmeselermiş diyorlar, tecavüze uğruyorsun o saatte orada ne işi varmış? türkiye'de genellikle erkekler suçsuz bulunuyor ki ne iğrenç bir sistem bu anlamış değilim.

çoğu erkek net olarak çakal. bunu böyle kabul etmek lazım. adamla tanışıyorsun, son derece efendi, iyi eğitimli, anlayışlı ve maço olmaktan uzak bir tavırla yaklaşıyor. hediyeler, güzel sözler, üstün bir anlayış gören kadın kaçınılmaz şekilde aşık oluyor. aha düştü avcumun içine diyen erkeğin kadına gerçek yüzünü gösterdiği bir an geliyor sonra. ilgiyi çekiyor, maço tarafı açığa çıkıyor, küfürler başlıyor ve işler şiddete kadar uzanıyor. kadın aslında hiç tanımadığı bir adama aşık olduğu için iyice şaşırmış oluyor ve kafa karışıklığı yüzünden doğru kararları vermesi uzun sürüyor. yani kadınların çoğu efendi görünen erkeklere aşık oluyor ve maço erkeklerden şiddet görüyorlar.

yani kadınlar ilk başta bahsedilen erkek tipine düşüyor çoğunlukla ama ilişkiyi sürdürdüğü erkek tipi tam tersi haline geliyor. konu bu. çoğu arkadaşım bunu yaşıyor. çoğu kaba, şiddet düşkünü ve iğrenç erkek tipi seçiyor gibi görünüyor böyle olunca. alakası yok. tecrübesizliklerinin kurbanı oluyor. anormal gelmiyor bana bu. hayatları boyunca hep erkeklerden kaçarak büyüdüler çünkü ailelerinden korkuyorlardı. karşılarına çıkan ilk erkeğe düşüyorlar ve iyi kötü ayrımı olmadığı için olaylar üzücü yerlere ulaşıyor.

ben olaya çok genel baktım. sahiden efendiliğini koruyabilen erkek varsa ve tercih edilmiyorsa onu farklı şekilde değerlendirmek gerekiyor. bir insan sadece efendi ve iyi olduğu için tercih edilmeli mi? birkaç özellik tercih edilmesi için yeterli mi? ya da elbette tercihi maço olan ve şiddetten hoşlanan azınlık vardır, bunlar tüm türk kadınını etiketlemek için yeterli mi? sonuçta bunlar karışık konular. bence öyle.
devamını gör...

oranlı sayı olarakta geçer, en basit şekilde a bir tam sayı olmak şartıyla b de 0 dan farklı bir tam sayı olmak şartıyla a/b şeklinde yazılabilen sayılardır. b nin 0 dan farklı olmasının sebebi hiç bir sayının 0 a bölünememesidir. sayı bölü 0 bildiğiniz gibi tanımsızdır. ancak örneğimizde a sayısı 0 a eşit olabilir yani payı 0 olan sayı paydası 0 olmadığı sürece her zaman 0 a eşittir.

tüm tam sayılar aynı zamanda rasyonel sayılardır. çünkü tam sayının aslında paydası (yukarıdaki örnekte b sayısı) 1 dir. dolayısı bir tam sayıyı a/1 şeklinde yazabilirsiniz.

oranlı sayıarın negatif olması durumunda bunlara negatif rasyonel sayı denir.(örnek -3/5 , bu negatif bir rasyonel sayıdır)

ondalıklı sayılar ve devirli ondalıklı sayılar kesir olarak yazılabildiği için rasyonel sayılardır. (örnek: 0,3 bu sayı 3/10 şeklinde yazılabilir,rasyonel sayıdır. virgülden sonra 7 nin devam ettiği 2,7777777..... sayısı da rasyonel sayıdır.)
devamını gör...

biraz sonra enine boyuna anlatacağım versus. karşılaştırmak mantıklıdır. iki grup da aynı dönemde heavy metal, biraz daha özelleştirirsek thrash metal yapmaktadırlar.

şimdi, önce müzikaliteten gidelim. metallica'nın müziği daha kolay icra edilebilirdir.
ee master of puppets çalmak, üstüne söylemek kolay mı? derseniz cevabım hayır olur. ancak megadeth şarkılarını çalmak, üstüne söylemek daha zordur. mesela mop'tan gidelim hadi.

master of puppets'ın muadili olan holy wars'a bakabilirsiniz. gitar çalmaya uğraşan bir ergen olduğum için ikisini de çalmaya çalıştım. master of puppets'ın tablarına bakıp biraz uğraştım. introyu hallettim. ikinci riffi de mükemmel olmasa da çalabiliyorum. ancak gerisi zaten allahlık. bilmem anlatabildim mi?

bir de holy wars'un tablarına baktım. o kadar. sadece baktım. çalmak imkansız. aynı şeyi bazı iron maiden şarkılarında da yaşadım. çalmak için en az bir dave mustaine olmalısınız.

şimdi de biraz lirikaliteden bahsedelim. megadeth savaş karşıtı, anarşik sözler yazar. daha siyasidir. metallica'nın lirikleri de kötü değildir ancak bence o konuda bir megadeth değildir.

biraz da vokalden bahsetmek istiyorum. dave'in sesi hiç kötü değildir, özellikle go to hell'deki sesine hayranım. ancak papa het'in sesinin yanında hiç bir şeydir. daha iyi bir metal vokali bilmiyorum. bruce dickinson'dan bile daha iyi olduğunu düşünüyorum.

sololarda megadeth daha komplike ve anlaşılması güç sololar yazar. ancak metallica'nın soloları *daha akılda kalıcıdır. bu konuda oyumu metallica'ya veriyorum.

sahne konusunda bence berabere kalırlar. tabii kirk'ün yaptığı hataları* saymazsak. o kadar zor şarkıları çalmak tabii ki kolay değildir ama megadeth şarkılarını stüdyo kaydıyla neredeyse birebir çalar.

sonuç olarak, her ikisi de güzel grup. ancak megadeth daha güzel bir grup.*
devamını gör...

hayır ağlamıyorum, yüzüme tükürüyor gözlerim..
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim