hidden figures
8 mart dünya emekçi kadınlar günü'nde başlığını açma şerefine eriştiğim 2016 yapımı film.
katherine johnson, dorothy vaughan ve mary jackson adlı üç siyahi kadın matematikçinin 1960'larda nasa'daki çalışmalarını anlatıyor.
katherine johnson'ı taraji p. henson, dorothy vaughan'ı octavia spencer, mary jackson'ı janelle monae canlandırıyor. filmin yönetmenliğini theodore melfi yapıyor.
ingilizcede hidden figures hem gizli kişiler hem de gizli sayılar anlamına geliyor. türkçe'ye gizli sayılar olarak çevrilince nasa'nın uzay görevlerinde önemli görevler yapan ama siyahi ve kadın oldukları için o dönemde görmezden gelinen gizli kahramanları konu alan filmin adının verdiği anlamın büyük bölümü kaybolmuş.
katherine johnson, dorothy vaughan ve mary jackson adlı üç siyahi kadın matematikçinin 1960'larda nasa'daki çalışmalarını anlatıyor.
katherine johnson'ı taraji p. henson, dorothy vaughan'ı octavia spencer, mary jackson'ı janelle monae canlandırıyor. filmin yönetmenliğini theodore melfi yapıyor.
ingilizcede hidden figures hem gizli kişiler hem de gizli sayılar anlamına geliyor. türkçe'ye gizli sayılar olarak çevrilince nasa'nın uzay görevlerinde önemli görevler yapan ama siyahi ve kadın oldukları için o dönemde görmezden gelinen gizli kahramanları konu alan filmin adının verdiği anlamın büyük bölümü kaybolmuş.
devamını gör...
kokulu mum
ortam ambiyansını olumlu bir şekilde değiştiren, sevgililer günü yaklaşırken birçok kişinin aklında bulunan güzel kokulu mum çeşidi.
insanın ister istemez romantik olası geliyor. kaliteli olanlar şart tabii.
insanın ister istemez romantik olası geliyor. kaliteli olanlar şart tabii.
devamını gör...
bir yazarın tüm entrylerini okumak
yazmaktan daha çok yaptığım, oldukça da keyif aldığım ve bu konuda yalnız olmadığımı öğrendiğim başlık.
deli misin nesin deyip duruyordum kendi kendime. iyi geldi bu başlık ve tanım:))
deli misin nesin deyip duruyordum kendi kendime. iyi geldi bu başlık ve tanım:))
devamını gör...
termodinamiğin ikinci yasası
düzensizliğin sürekli artmasıdır. ds/dt>=0 formülüyle gösterilir. burada gösterilen s entropidir. formül birim zamanda üretilen entropinin sıfırdan küçük olamayacağını söylemektedir. verimin hiçbir zaman 1 olamamasının temel sebebidir. termodinamik yasaları sadece termodinamik başlığı altında incelenmek için fazla kapsamlıdır. ikinci yasa en basit tabirle, her şey zaman içinde bozulmaya mahkumdur der, düzensizlik hep artar. yani insanlar yaşlanır, eşyalar eskir, kullanılabilir enerji kullanılamaz hale gelir. bir sistem bir t anında ne durumda olursa olsun +dt'de başka bir durumda olacaktır. o yüzden ds/dt>=0 olmak zorundadır. bana göre bilinen en acı verici yasadır.
kullanılabilir enerjinin kullanılamaz enerjiye dönüşen kısmına entropi denir. kullanılabilir enerjiye de ekserji denir. peki enerjinin kullanılabilir ya da kullanılamaz olduğunu belirleyen nedir? işin gerçekleşeceği ortamdaki ortalama enerji seviyesinden yüksek enerji kullanılabilirdir, bu sadece ısı için değil tüm enerji tipleri için geçerlidir. işin gerçekleşeceği ortamdaki ortalama enerjiye ölü nokta denir. 50 derecede içmek istenen bir bardak çay olduğunu düşünelim. bu çay 30 derece olan bir odada bulunursa sıcaklığı ortamdan 20 derece yüksek olacak ve durum eşitlenene kadar entropi üreterek ekserjisini tüketecek ve sonunda ölü noktaya ulaşarak maksimum düzensizliğe kavuşacak. peki oda 55 derece olsaydı? o zaman da oda çaya göre ekserji sahibi olacak ve çay enerji kazanarak ölü noktaya ulaşacaktı.
entropinin sürekli artmasının en sonunda evrenin sonunu getireceğini öngören bir teori bile mevcuttur: (bkz: büyük donma).
kullanılabilir enerjinin kullanılamaz enerjiye dönüşen kısmına entropi denir. kullanılabilir enerjiye de ekserji denir. peki enerjinin kullanılabilir ya da kullanılamaz olduğunu belirleyen nedir? işin gerçekleşeceği ortamdaki ortalama enerji seviyesinden yüksek enerji kullanılabilirdir, bu sadece ısı için değil tüm enerji tipleri için geçerlidir. işin gerçekleşeceği ortamdaki ortalama enerjiye ölü nokta denir. 50 derecede içmek istenen bir bardak çay olduğunu düşünelim. bu çay 30 derece olan bir odada bulunursa sıcaklığı ortamdan 20 derece yüksek olacak ve durum eşitlenene kadar entropi üreterek ekserjisini tüketecek ve sonunda ölü noktaya ulaşarak maksimum düzensizliğe kavuşacak. peki oda 55 derece olsaydı? o zaman da oda çaya göre ekserji sahibi olacak ve çay enerji kazanarak ölü noktaya ulaşacaktı.
entropinin sürekli artmasının en sonunda evrenin sonunu getireceğini öngören bir teori bile mevcuttur: (bkz: büyük donma).
devamını gör...
bu kitapların hepsini okudun mu diye soran tip
tabi ki hayır, sırf sen etkilen ve kendini mal gibi hisset diye başka işim gücüm yok kitap alıp alıp eve yığıyorum. çünkü neden yapmayayım ki, değil mi? bu da benim sadistliğim. ruhunun ezilmesinden keyif alıyorum.
devamını gör...
bir masum mor menekse
reisçi bir arkadaş.
tertemiz kafa ***iyor. bir de özel mesajda hakaret etme özelliği var yanında standart geliyor. engellemeyin, çok da ciddiye almayın bunu. zira kendisi allah ın sizi böyle yaratmadığı için bakıp bakıp dua etme sebebi.
tertemiz kafa ***iyor. bir de özel mesajda hakaret etme özelliği var yanında standart geliyor. engellemeyin, çok da ciddiye almayın bunu. zira kendisi allah ın sizi böyle yaratmadığı için bakıp bakıp dua etme sebebi.
devamını gör...
misafirliğe gidilen ev sahibinin sinir eden davranışları
sürekli dolanıp durması.
başım dönüyor, ben ondan fazla yoruluyorum. üstüne rahat edemiyorum. yardım etmek için kalksam mı kalkmasam mı arada kalıyorum.
yahu bi otur da sohbet falan edelim, kusana kadar yemek içmek için ya da sen ortalık toplarken seni izlemek için gelmedim. oturayım mı gideyim mi, ben n’apayım diye düşünürken pişman oluyorum gittiğime.
ekleme: bir de yediğinizi içtiğinizi sayan tipler var ki evlerden ırak. bazen mecbur kalıp gitmek zorunda kalıyorsunuz işte.
ekleme 2: sürekli bir şeyleri dökecekmişsiniz gibi davranan ya da koltuğun yastıklarını bozduğunuzu belli edercesine dik dik bakanlardan da nefret ediyorum.
başım dönüyor, ben ondan fazla yoruluyorum. üstüne rahat edemiyorum. yardım etmek için kalksam mı kalkmasam mı arada kalıyorum.
yahu bi otur da sohbet falan edelim, kusana kadar yemek içmek için ya da sen ortalık toplarken seni izlemek için gelmedim. oturayım mı gideyim mi, ben n’apayım diye düşünürken pişman oluyorum gittiğime.
ekleme: bir de yediğinizi içtiğinizi sayan tipler var ki evlerden ırak. bazen mecbur kalıp gitmek zorunda kalıyorsunuz işte.
ekleme 2: sürekli bir şeyleri dökecekmişsiniz gibi davranan ya da koltuğun yastıklarını bozduğunuzu belli edercesine dik dik bakanlardan da nefret ediyorum.
devamını gör...
bir erkeğin bağımlılık yapabilecek özellikleri
ilgisi. kesinlikle bu.
flörtünüz varsa ilgiye boğun onu - tabi taciz gibi değil. -
çoğu kadını etkiler.
flörtünüz varsa ilgiye boğun onu - tabi taciz gibi değil. -
çoğu kadını etkiler.
devamını gör...
favori butonu
sözlükte + oydan daha da az kullanılan buton. basanı dövüyorlar sanki.
devamını gör...
kar körlüğü
kar, buz, deniz, kum gibi ortamlardan yansıyan güneş ışığının, gözde oluşturduğu geçici hasar. duruma göre, kalıcı körlüğe de neden olabilir.
uygun gözlük kullanmadan kaynak yapanlarda da görülür.
eskimolar da bu durumdan korunmak için basit gözlükler kullanırlar:
uygun gözlük kullanmadan kaynak yapanlarda da görülür.
eskimolar da bu durumdan korunmak için basit gözlükler kullanırlar:

devamını gör...
ansızın kendinizi idam sehpasında bulsanız son isteğiniz ne olur sorunsalı
idam mahkumlarının arkasından helva dağıtılıyor mu? arkamdan helva dağıtırlarsa kağıt helva dağıtsınlar tadı güzel en azından...
devamını gör...
gözlük kullananların korkulu rüyası
-gözlükle banyoya girmek
-gözlükle uyumak
-yağmur yağarken ıslanması
-basketbol ve futbol oynamak
-yatmadan önce uyku sersemliğiyle gözlüğü rastgele bir yere koyup sabah kalkıldığında körebe oynar gibi korkuyla karışık gözlüğü aramak.
-gözlükle uyumak
-yağmur yağarken ıslanması
-basketbol ve futbol oynamak
-yatmadan önce uyku sersemliğiyle gözlüğü rastgele bir yere koyup sabah kalkıldığında körebe oynar gibi korkuyla karışık gözlüğü aramak.
devamını gör...
edinilmiş en kıymetli hayat tecrübesi
ne kadar iyi olursan ol en küçük hatanda en kötü sensin.
devamını gör...
normal sözlük aşık atışması
bu bayram da bitti kahveyle, filmle, diziyle
baklava yiyemedik yine tatile gidicez diye abidin çizilir mi mutluluğun resmi böyle?
karbonhidratsız bir dünya benim neyime.
baklava yiyemedik yine tatile gidicez diye abidin çizilir mi mutluluğun resmi böyle?
karbonhidratsız bir dünya benim neyime.
devamını gör...
kısırlı gün toplantılarında büyümek
onca kadın neden her hafta toplanıp hunharca kısır yer hiç anlamadığım ama zevkle katıldığım aktiviteydi o yıllarda. orada konuşulanlara kulak kabartip, özellikle alçak tonda konuşulanları dinlemek için can atardım.eskinin dedikoduları bile güzeldi. ah ne tehlikeli oyunlar bunlar.
velhasıl keyifliydi. komşu çocuklarıyla oynanan oyunlar , pasta börek kısır üçlüsüne gömülmek, bol dedikodu çok cazip gelirdi.
bir de bunun babaanneyle büyüyorsan mevlüt toplantıları olanı vardır. orada herşey daha sükunet içinde, sonu tavuklu pilav, ayran ve pilava bulaşmış tulumba tatlısı eşliğinde biter , her yer gül suyu kokardı.
velhasıl keyifliydi. komşu çocuklarıyla oynanan oyunlar , pasta börek kısır üçlüsüne gömülmek, bol dedikodu çok cazip gelirdi.
bir de bunun babaanneyle büyüyorsan mevlüt toplantıları olanı vardır. orada herşey daha sükunet içinde, sonu tavuklu pilav, ayran ve pilava bulaşmış tulumba tatlısı eşliğinde biter , her yer gül suyu kokardı.
devamını gör...
ağladıktan sonra yüze gelen güzellik
devamını gör...
kolu alçıda gezmek
hiç yaşamadığım ve yaşamak istemediğim bir durumdur.
hayatı kısıtlanır insanın.
hayatı kısıtlanır insanın.
devamını gör...
seni sen yapan özelliklerin
renkli olmak. çocuksuluk.
devamını gör...