yalova’da bolca aşılı fidanı bulunan meyve. fidanı da meyvesi de pahalı sayılır.

iğde desen değil, elma desen değil. çok sulu bi’ yapısı da yok. tadı, aroması var mı, o da yok. ama yemeye bir kere başlayınca şişene kadar durduramıyor insan kendini. tam da zamanı, her bahçeye lazım. ağaçtaki görüntüsü de şu şekilde*;
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
ağacının dalları çok kırılgan, meyvesini taşıyamayınca dalları kırılıveriyor. dikenli bir ağacı var ve dikenleri de çok fena, batınca bırakmıyor insanı ve battığı yeri de epey ağrıtıyor. yaprakları yuvarlakımsı, parlak. çiçekleri minicik. meyve oluşup biraz büyüyene kadar anlaşılmıyor neredeyse.

faydası da pek çok. şeker düzenleyici özelliği olduğu biliniyor. kabızlığa da faydalı. c vitamini ve magnezyum açısından da oldukça zengin. annem de sırf kalp damar sağlığına iyi geliyor diye ekmişti.

şöyle de bir şey;
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
bu aşılı olduğu için biraz büyük, normalde iğdeden biraz büyük oluyor ve asıl faydalısı da o.

yiyin, yedirin.
devamını gör...

sembolü h+ (human +) gösterilen ve nedense bir din ya da tarikat sanılan, ama asıl amacı insanların sahip olduğu bedensel dezavantajlardan, hastalıklardan kurtarmak ve daha ilerisine geçip süper insan ütopyasını kurmak isteyen düşüncedir. basit bir örnekle protezler, extremiteleri olmayan insanlara kolaylık sağlar ve bu amaca hizmet eder. yapay organlar, beyne takılan piller vs bu amaca hizmet eder. hastalık harici en büyük hedeflerinden biri insanları sınırlayan bedensel aktivitelerden kurtulup, cyborg ve daha ötesinde bilinci ve beyni bilgisayar yazılımlara geçirebilmektir. yani bir tarikat ve din değildir. toplanıp planlar yapmaz, labaratuvarlarda sabahlarlar.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel mafya bir kediyle karşı karşıyayım.
devamını gör...


baba bugün dağlar yeşil boyandı
kim yaktı kim uyandı
gözlerim agam kalbime ataş düştü
içinde yar da yandı
gözlerim agam su serptim ataş sönsün
serptigim su da yandı
aman amaaan, amaaan amaaan amaan
amman amman aman elinden
di gel otur o güzel boyuna ben de ölem

baba bugün dağlar başı dolu kar
benzim sarı ufkum dar
gözlerim agam her gelen benzim sorar
bilmez kalbimde ne var
aman amaaan, amaaan amaaan amaan
amman amman aman elinden
di gel otur o güzel boyuna ben de ölem.


devamını gör...

en geçerli sebebi kitap okumamak ve araştırmamaktır.

kitap okumak diksiyonu da düzeltir, hitabeti de yükseltir.

kitap okumak bilgi almanızı da sağlar.

kitap tavsiyesi isteyen varsa portakal atabilir. olabildiğim kadar yardımcı olmaya çalışırım.
devamını gör...

waldemar fink - gece eve dönüş
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

leyla köşesi

bir de bakalım leyla köşesinden
aşkın kadın adlı penceresinden
bırakmıştı kendini yazılmış olana
susmak ve konuşmamak denen cana
evlenmişti ve görünüşte mutlu
şimdiden memnun ve gelecekten umutlu
fakat bir eksiklik ufacık bir nokta
kalbi kurcalıyordu hala
mecnun ne olmuştu neredeydi
nasıldı ne yapıyordu hali neydi
geceleri loş gölgeler arasında
kum tepelerinde ay yarasında
mecnuna benzeyen hayaller olurdu
bu anlarda sanki kalbi dururdu
bitmiş olan bir daha mı başlayacak
ne çare başlayan başlamamış
bitmiş bitmemiş olacak
gibi gelirdi ona
ürküntü geçmiş ama erememişti huzura
karanlık bitmiş fakat erememişti huzura
ay tutulmuş tutulmuş kurtulmuştu
gçnlu zaman zaman tutmuştu mustu
gün kırmıştı siyah çerçevesini
yarmıştı ışıkta ötesini berisini
baskın korkusuyla ürperen çadırların
bugün düzen ve güven, ama yarın!!
yarına bir güvence olmayan
neye yarar böyle bir şimdiki zaman
acıyla da olsa dopdolu olan hayat
boşalmıştı zemberegi boşalmış bir saat
gibi. dönmüştü bomboş bir kagıda
agızdaki tad benzemiyor eski tada
ırmak kurumuş rüzgar esmiyor
yakıcı güneşi bir parçacık bulut örtmüyor
arzu ve korku iki karanlık duygu
yüreginde birbirini kovalayıp duruyordu
ya bir gün geri dönerse mecnun
yine altüst olursa ortalık bütün
daha mi iyi olur daha mi kötü bilmiyordu
bir umut vardı gönlünde eksilmiyordu
sonra kızıyordu kendine kınıyordu kendini
kapamak istiyordu içinde eskinin kepengini
eski oldu diyelim ama neydi yeni
ve nasıl eskitmeli eskimiyeni
nasıl öldürmeli ölmeyeni
nasıl diri sayarsın ölü olanı
eski bir zehirdi belki ama yeni
andırıyordu tatsız tuzsuz bir yemegi
beklemek neyi bekledigini bilmeden
gün günü ay ayı kovalarken
beklemek bir vaktin dolusunu
öç alan kaderin zalim oyunu
her şey akılla kurulu akılla düzgün
ama aklın içinde olmalı baharat gibi
bir parça delilik
oysa mecnun almış bütün deliligi gitmiş
kupkuru bir hayat kalmış ve adeta oyun bitmiş
arzulanan zenginlik, at kumaş ve ziyafet
yetmez olur insana bir gün elbet
insan hep birşey umar bekler
ne oldugunu bilmez fakat
fakat sonradan duruldu leyla
tevekkülle huzuru buldu leyla
ruhta kopan fırtınalar dindi
gökten gönle sükunet indi
anladı ki acı tatlı soguk sıcak
geçmiş ve gelecek ayrılmak ve kavuşmak
hep aynı varoluşun dönüşümleri
aydınlanışları ve sönüşümleri
her şey havada döner durur
sonunda tanrı varlıgında yok olur
ruh hürdür vücut esir
ruh baldır beden zehir
ruh hürdür tanrı aşkıyla
baglı degil yer ve zaman kaydıyla
farketmez gelse gelmese kays (mecnun) ona
gitse gitmese ona leyla
tanrı katında buluşmuşlardır
hakikat yurduna kavuşmuşlardır
sezai karakoç
devamını gör...

öğleden sonraları hep bi afallarım
hemen koşar kahvemi alırım
etraftan ürkek ceylan olarak anılmaya başladım
kanma, yanılırsın delikanlım.
devamını gör...

(bkz: biz bunları hep tanımlarımızda yazdık)

ben eksi vermeyi seven bir insan değilim. bu yüzden 2 butona çok kolay alıştım. eksi butonu gelirse ben eksi vermem çünkü ilgi çekme ihtiyacı içinde olan bazı ergen ruhlular trollük yaparak sözlüğü kullanılmaz duruma getiriyor.

bu nedenle en güzeli hiç olmaması. başlığın ve tanımın okunma sayısı gibi bir gösterge gelirse, kişi oylanmasa da gerek takipçi sayısı gerek tanımın görülme sayısı ile kendine bir yol çizer.

karma ile de desteklenirse emek verilen tanımlar yazılır. bir de son olarak asgari karakter girme şartı getirilsin. mesela 120 karakterin altında olan ve bakınız olmayan tanımlar kaydedilemesin.
devamını gör...

kıyaslanmalarının yasaklanması gereken karakterler. gördüğünde sarılma isteği uyandıran dobby ile bir kaşık suda boğmak istenen gollum...
devamını gör...



-türkçe dilidir.
bu arşivde ve diğer trt arşivlerinde o kadar güzel türkçe konuşuluyor ki hayran kalmamak elde değil.
bizim dilimiz gerçekten çok güzel bir dil.
bugün deneme sınavında denk geldiğim paragraftan da bir kesit paylaşmak istiyorum.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

belki bildiğim için güzel geliyordur.
bizim türkçemizde çok güzel anlamlara gelen kelimeler de bulunuyor biliyorsunuz.
daha bilmediğimiz ve gün geçtikçe öğrendiğimiz kelimeler var.
devamını gör...

kolunda saati dahi olmayan karakterdir,saatin kaç olduğunu geçmekte olan trenden anlar. dilenciden borç para alabilecek kadar rahat,kendini öldürtmek için kiralık katil tutabilecek kadar da kaygısız bir adamdır.
devamını gör...

sözlükte sıkça bulunmalarını istediğim insanlardır. biraz pozitif enerji yaysınlar.
zaten gerçek hayatta bıkmış vaziyetteyim. ben ve bir çok kişi.
devamını gör...

nickaltıma yazdığın şaheser tanım sebebiyle çok doğal olarak doğan cevap hakkımı kullanmayacağımı mı sandın sayın domestic?
elbette benim de diyecek iki çift lafım olacak sana...*

asıl bu bir dramdır öncelikle, sen bana önce fotoğraf at, gel buyur de, sonra tabakları sil süpür alttaki fotoğrafı yolla...*
sonra da dondurma bittiği için (fotoğraf atmadım diye) beni bencil ilan et ve tüm sözlüğe duyur, pes vallahi. senden korkulur.*
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
ayrıca öyle alelade kuş diye bahsettiğin benim oğlumdur, canımdır, marşımıza eşlik edecek kadar takımına bağlı, fenerbahçe'li cengaver bir delikanlıdır. kime laf attığımıza dikkat edelim lütfen.*
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
tabii ki ben de iyi niyetlerle bitireceğim bu nickaltını;
elini attığın tüm biberler acının da acısı çıksın,
tuzluklar hep nemli olsun tuz dökeme yediklerine,
bira almaya git ama bir tane bile soğuk bira kalmamış olsun, hatta en sevdiğin bira üretimden kalksın *
uğraşma benimle, uğraşırım seninle... *
devamını gör...

aşko.
devamını gör...

ev insanıyım.

pandemiyle beraber eve kapanıp market alışverişime kadar aklınıza gelecek her şeyi evden yapmaya başladım. (aslında pandemiden önce başladım ben eve kapanmaya. buna daha önce değinmiştim tekrardan değinmek istemiyorum.)zaten işimde evdendi ki bu ara onu da bıraktım. iyice yaydım eve mabadımı.
devamını gör...

5-d sınıfından berke'nin yolda bulduğu monami kutusuna dandik pastel boya koyması.
devamını gör...

artık günümüzde insanlar toplum içindeki görev ve iş bölümüne dayalı sosyal statülerinden çok; sahip oldukları gelirler ve harcama güçleri ile sınıflandırılarak sosyo-ekonomik statüleri tanımlanmaktadır.

uluslararası sosyo-ekonomik statü: en üstten başlayarak a,b,c,d,e. ve bunların birbirlerine geçmiş kırılımları.
ülkemizde ise genellikle üst-orta-alt gelir grubuna dahil olma şeklinde sınıflandırma yaygındır ve orta sınıf gitgide erimektedir.
devamını gör...

tarihin seyrini değiştiren ve dört kitaptan oluşan rousseau eseri. ayrıca bu eser , rousseau 'yu bu fikrin babası konumuna yükseltmiştir fakat hobbes , locke hatta suarez 'in fikirleri üzerine şekillendirilmiş bir eserdir. okunduktan sonra rousseau'nun ; ' l'homme est né libre, et partout il est dans les fers'aforizmasına hak vermemek elde değil.

--- alıntı ---

ıl y a donc trois sortes d'aristocratie : naturelle, élective, héréditaire. la première ne convient qu'à des peuples simples ; le troisième est le pire de tous les gouvernements. la deuxième est le meilleur ; c'est l'aristocratie proprement dite.

--- alıntı ---
devamını gör...

çay içiyoruz..
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim