kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
huzur mekanı
devamını gör...

bir kez daha anlamış bulunuyorum ki bu adamlar siyaseti sadece ve sadece kendilerine körü körüne bağlı insanlar için yapıyorlar.
adamın söylediği hiçbir şeye ben ikna olmuyorum olmamda olanlar buyursunlar efendim.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ünlü düşünür bana ait söz kalıbı.
devamını gör...

sözlüğün en sevdiğim bildirimi. takibe alınmamız, tanımlarımızın hak ettiği değeri bulduğunu göstermektedir.
devamını gör...

kişisel hijyende zirve noktası.
m.haber365.com.tr/iranda-ya...
devamını gör...

ilk olarak almanya'da mı yoksa abd'de mi keşfedildiği konusundaki tartışmaların, günümüzde bile devam ettiği yiyecek. "hamburg" kelimesinden dolayı etimolojik olarak almanya gibi gelse de, bilmediğim konuda fazla yorum yapmak istemiyorum. baktım, wiki bile tam emin değil zaten.

onun yerine bildiğimiz konudan konuşalım. o da yapılış şekli.

düzgün yapıldığında şahane, kötü yapıldığında bildiğin bok gibi olan yiyecek.

içine karamelize soğan ve mantar genellikle harika gider. mantarlar çok ince kesilmiş ve az miktarda olmalıdır. ballı hardal ve barbekü sos ile yenilmesini tavsiye ediyorum. ketçap & mayonez isteğe bağlıdır.

burger dediğin şey malzeme kalitesiyle konuşur. domates ve marul gibi bileşenleri günlük olmalıdır. eğer cheeseburger versiyonunu yapacaksak kaşar yerine cheddar kullanılması tavsiye edilir.

pişirirken köftesine kesinlikle bastırmamak gerekir.

ideal köfte gramajı 150-200 gram arası olmalıdır.

köftesi kesinlikle fazla pişirilmemelidir. burger eti medium olmalıdır. eti pişirmeden önce tuz ve çekme karabiber ile seasoning yapan pişman olmaz.

içine yeşil biber ya da acı (pul biber vs) kesinlikle koyulmaz. acı istiyorsak bunu sadece jalepeno ekleyerek yapmak gerekir.

sırf bunu yapmak için bir tane kalın dökme ızgara alıcam evime. yiyecek olanlar parmaklarını da yiyecekler.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

güzelim ülkeyi yiyip bitirmişken insanlar nasıl olur da hala bu adama oy verir dediğim lider. türkiye'den umudu tek adam rejimine "evet" denildikten sonra tamamen kesmişimdir.
ayrıca kendisi icraatlerinden bahsetmekten (aslında gerçekleştirmekten) çok mitinglerde "bay kemal" veya "eeey tanzanya" demekle meşguldür. kuzular koyunlar bu adama "reis" derler genelde. bu size belki (bkz: führer)'i hatırlatır.
devamını gör...

(bkz: iyi hissetmek (kitap))
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

yapayalnız, kimsesiz ve tek başına anlamlarına gelen bir deyimdir.
devamını gör...

sözlüğe üye olan çok sayıda ünlü sima, şair ve edebiyatçılardan bahsediliyor. hele şu bilmem - x sanatçının kafa sözlük yazarı olması - gibi başlıklara artık ciddiyetle yaklaşmaya başladım.
devamını gör...

o kadar ki nefes alamamak. boşuna duygularıma ket vurmuyorum ki ben, gerçekten biraz güçlü olmazsaydım şimdiye imamın kayığına çokttannn binmiştim. ali rıza bey olduk çıktık şu yaşta, önünde sonunda dalaleyaaa eşliğinde gömecek bunlar beni, anca rahatlarlar.
devamını gör...

herkesin bir sevdası, aşkı vardır. benim kitaplarıma ve eşime olduğum gibi.
her yerde, her şeyde aşkı görebiliriz. doğayı, hayvanları, vatanı, bir şehri, arkadaşları, anneyi, babayı, kardeşi, aileyi, varlığı yüce olanı büyük bir aşkla sevebiliriz.

aşk, kutsal bir olgudur. türk dili ve edebiyatında da aşkı görebiliriz. mesela sıfatlar isimlere aşık kelimelerdir. ( insanoğlu da sıfatlara aşıktır.) zarflar, ( belirteç )  fiilimsilere, fiillere, sıfatlara, hatta kendi türüne belirteçlere aşık kelimelerdir. zarfların bu aşkı sıfatların, fiillerin, fiilimsilerin durumunu, miktarını, zamanını, gittikleri yeri yönünü belirtir.

insanoğlu bu zarf türlerinden miktar zarflarını çok severler. onlardan biri de 'daha' zarfıdır. çünkü her zaman daha fazlasını istedikleri için. bu istekleri ahiret gününe kadar da bitmeyecektir.  daha iyi iş, daha iyi maaş, daha iyi araba, daha iyi ev, daha iyi makam, daha iyi eş, daha iyi sevgili... bu örnekleri çoğaltabilirim. her bir zarf türüyle insanlara, emperyalizme ateş edebilirim.

insanların nefsinin daha  sevdası hiçbir zaman bitmeyecek. bu sevda uğruna herkesi her şeyi harcayabiliyorlar. acımasızlık, yalan, riya, kibir, güç sevdası insanları bozuyor.

keşke diyorum, bazı zamanlarda. keşke iş güvenliği uzmanı olacağıma türk dili ve edebiyatı okusaydım. derdimi, duygularımı yazarak daha iyi anlatırdım. benim için güzel bir eylem.
devamını gör...

adam bildiğiniz mitolojik karakter. utanmasa zeus ile aşık atacak. adamın tüm hikâyesi bir lider kültü yaratma projesi kapsamında oluşturulmuş. normal bir insan değil zaten. yarı tanrı bir zat diyebiliriz. adamın doğum tarihi ve adı bile sıkıntılı. il-sung ''güneş olmak'' anlamına geliyor ki adamın doğum günü resmi bayram. güneş günü olarak kutlanıyor. çünkü o, kuzey kore'yi aydınlatan ve ısıtan muazzam bir tanrı. güneş tanrısı ra'nın yeryüzündeki en büyük rakibi. sayın @karanliktakimum kendisinin yaratılış efsanesinden biraz bahsetmiş. tanrıların hikâyeleri insanların hikâyelerine pek benzemez. söylendiğine göre ailesi cidden japonlara karşı direnişe katılmış ama öyle gariban bir aile değiller. ebeveynleri mançurya'nın hatırı sayılır, önde gelen eczacılarıymış. kendisinin de çin-japon savaşında direnişe katıldığından bahsediliyor lakin 200 kişilik küçük bir ekibin başındaymış. kaçak göçek orada burada takılmışlar. tabi o esnada amerika ve sovyetler, japonlara ''yettiniz gari !''diyerek savaş açınca bizim kim'in bahtı açılmış. yanındaki ekiple birlikte kızıl ordu kamplarına katılmışlar ve eğitim görmüşler. 200 ıspartalı *efsanesi de bu sayede doğmuş. japonlara karşı vur-kaç taktikleriyle savaşarak adlarını duyurmaya başlamışlar. tabi bu noktada sovyetler ve amerika açısından savaş sonrasındaki paylaşım mücadelesi mühim. sovyetler kendine yakın adanmış bir adamın kore'de onların işine yarayacağını düşünüyor ve 2. dünya savaşı bitince sovyetler kendi kontrolü altındaki kuzey kore'nin liderini bulmuş oluyor. sonrası zaten malum. savaş sonrası cadı avı. liderlik iddiası olabilecek tüm gerilla önderleri ve fikir adamları sözde mahkemelere çıkarılıp ya idam ediliyor ya da hapishanelerde çürütülüyor. bu esnada bizim yarı tanrı iyice gaza geliyor. başlarım sovyetlere başlarım mao'ya en büyük benim ulan! bu dünyada benden başkası yalan diyerek olimpos'un tepesine kuruluyor.

juche ideolojisi dediğiniz şey de öyle çok özel bir tarif değil. evvela kısık ateşte marksizm öğretisini biraz kavuruyorsunuz. üzerine kuşbaşı leninizm serpiştirdikten sonra iyice kızıllaşana kadar kavuruyorsunuz. arkasından ince doğradığınız maoizm acı biberlerini tavaya ekleyip kavurmaya devam ediyorsunuz. biberin acı tadını biraz azaltmak için de iki üç diş konfüçyüs öğretisi ekleyip yemeğe son halini veriyorsunuz ve karşınıza tanrıların yemeği çıkıyor. afiyet olsun! bu muazzam yemek, tanrıların yemeği olduğu için ''güneş tanrısı kim'' bu yemekten halkına zırnık koklatmıyor. zaten kendisi hem tanrı hem de ulusun babası olduğu olduğu için konfüçyüs öğretisinin aileye ve babaya bağlılık ilkesini çok net şekilde milletin zihnine kazıyor. biat edeceksiniz! babayı sorgulamayacaksınız! yalnız şunun altını çizmem lazım; adamla ilgili afişler manyak güzel. harika film afişi olur bunlardan. mesela şuraya sevdiğimiz bir afişi koyalım. güneş tanrısının melek * * * sıfatı ile yeryüzünde zuhur ettiği ve halkını koruyup kolladığı muazzam bir çalışma;

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

ölümüyle birlikte ''sevgili lider'' statüsünü de cukkalayan kim abimiz, tanrıların ölümsüz olmadığının ispatı haline gelmiştir. ruhu şad, melek kanatları daim olsun. *
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

romalı denemeci ve tarihçi plütarch’tan “et yemek üzerine”, alman besteci ve kuramcı richard wagner’den “yiyecek olmama hakkı” ve “avcı insan ve acıya-empati”, ingiliz kuramcı william andrus alcott’tan “et yiyicilik ve insan katliamı” ve fransız anarşist kuramcı élisée reclus’tan “vejetaryenlik üzerine” gibi eski klasik metinlerle, princeton üniversitesi bioetik profesörü peter singer'dan "hayvanlar acıyı hisseder mi?" ve "vejetaryen bir felsefe", felsefe profesörü deane curtin'den "bağlamsal ahlakçı vejetaryenlik", çevrebilim ve felsefe profesörü dale jamieson'dan "hayvanat bahçelerine karşı" gibi çağdaş klasik metinlerin bir araya getirildiği kitap.

editörü, kamil savaş. metinleri çeviren ise, hacer kılıçaslan.
devamını gör...

ben de yaptım öyle şeyler. iki güne pişman olurum çok şey etmeyelim.
devamını gör...

sevmediğim tiplerle özellikle akraba denen yaratıklarla bir arada olmak.araya çin seddi örsem de zaman zaman karşılaşınca sinirleniyorum.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim