(bkz: y.a b.i s.g)
devamını gör...

sokak oyunları. tebeşirle yere çizilen sek sek, elektrik kablosundan yada urgandan olan atlama ipi, plastik topla istop, herhangi bir nesneyle yağ satarım bal satarım, ebelemece, her deliğe güvenle saklanılabilen saklambaç, sokaktaki en güzel taşlarla oynanılan 9 taş, güçlü güçsüz analizinin yapıldığı yakan top, açık havada yapılan kim ne getirdiyse önemsenmeden yenen ve favori paketli ürünü "piknik" bisküvi olan piknikler, sokağın ortasına iple kurulan voleybol sahası, köşeye kadar bir tur bisiklet binmece( kimde varsa artık),sayamacağım ve unuttuğum niceleri ama en önemlilerinden akşam ezanı okunurken eve son sürat koşusu sokak oyunlarından sadece hatrımda kalanlar.
devamını gör...

halledicem diyorum ya niye inanmıyorsun
devamını gör...

hayatta çok sevdiğimiz insanların değerini bilmemeye dair düşünmemize sebep olan, başrollerinde gerard butler ve hilary swank'in oynadığı bir film.


herkesin "bir aşk filmi izleyeyim de kendime gözyaşları ile dolu bir işkence yaşatayım" diyerek başladığı ama* aşk filmi olmanın ötesinde bir filmdir.

ayrıca bu tür filmleri sevenlerin çoktan izlemiş olduğu ama izlememiş olanların da daha geç olmadan izlemesi gereken bir filmdir.


buradan sonra belki biraz spoilerımsı şeyler olabilir, yine uyarıyı ayrıca yapalım.


--! spoiler !--

.
.


hiç ummadığımız anda birini kaybetmenin bize yaşatacağı pişmanlığı çok güzel işlemiş bir film p.s. i love you. dün deliler gibi kavga ettiğimiz kişi bugün yanımızda olmayınca neyi nasıl ve neden yapacağımızı bile bilemiyormuşuz.

aşk filmlerindeki o güllük gülistanlık şeyleri bir kenara bırakıp hayatta ve aşkta aslında kavgaların da var olduğunu ve hatta bu kavgaların bizi birbirimize bağladığını gösterebildiği için ayrıca güzel geliyor izlemesi.

hayat arkadaşım dediğimiz kişiyi kaybetsek bile hayatın devam etmek zorunda olduğunu, karşımıza mutlaka yeni insanların çıkacağını da bir güzel işliyor. eh, ölenle ölünmez diyenlerin bir bildiği vardır mutlaka.


.
.

--! spoiler !--
devamını gör...

doğrudur.
kadınlar düzenli aralıklarla tıraş olmalılardır.
devamını gör...

ben değilim.

nolur bana mesaj atmayın. kimse kimseye mesaj atmasın. tanım girelim. beğendiklerimizi oylayalım çıkalım gidelim.
devamını gör...

bazen aklımdaki pek çok düşünceden kaçmak istediğimde kafa sözlüğe uğrarım. neşeli, bilgilendirici ve düşündürücü tanımlarla karşılaşacağımı bildiğim için iyi bir tercih oluyor bu mecra. teşekkürler yoldaş.
devamını gör...

özlediğiniz insanı rüyada görmek.
devamını gör...

ne halde olduğuma tam anlam veremediğim zamanlarda kullanmaktan keyif aldığım ve içinde bulunduğum o anları en iyi şekilde anlattığını düşündüğüm sözdür.

kanımı alkolle seyreltip pembeleşinceye kadar ateşte beklettiğim tek boynuzlu at zamanlarımda çok kullanırım bu cümleyi. ama kafam nasıl güzel olur! yerimi yurdumu bilmem, zaten hiç bilemedim. gökyüzüne çıkıp alemi seyrettiğim de olur yeryüzüne inip kimsenin bana bakmadığını anlayarak hüzünlendiğim de.

alkol damarlarımda en hızlı tur zamanını elde edip poll pozisyonu kazandığında yağış yüzünden ağırlaşan zeminde ilk kazayı ne zaman yapacağımı düşünmeye başlarım hemen. çünkü tek kazada parçalanmam ben kolay kolay.

bazen de öyle nostaljik bir melankoli vurur ki beni alkol bir tercih nesnesi bile olmaz. kendiliğinden sarhoş portatif bir ruhla işporta tezgahında gelmeyecek alıcıları bekleyen çağın gerisinde kalmış plastik bir oyuncak şekline bürünürüm.

arş-ı alada ya da yerin yedi kat dibinde olmaklığım kurduğum saçma cümlelerde belli eder en çok kendini. bu akşam yerimi biliyorum çünkü yukarıda hiç saçmalamadım. burası başta çok serindi ama girince alıştı bedenim. boy veriyorum. jules verne abiyi saygıyla selamlayarak.
devamını gör...

dilimize pelesenk olmuş bazı kelimelerin ne yazık ki bir muadili yok, olsa dahi kullanım alanına uydurmak zor. çoğunluğun inançlı olduğu bir ülkede yaşıyoruz örneğin sevdiğiniz bir bebeğe, çocuğa çok tatlıymış, çok şekermiş dedikten sonra arkasından o maşallahı demezseniz sizi taşlarlar, niye çünkü demezseniz nazar değer, çocuk yataklara düşer bir şeyler olur. yani duruma göre kullanmak mecburiyetinde kalabilirsiniz. haricinde maşallah, inşallah dedik diye sihirli bir değnek ile inançlı ilan edilmiyoruz değil mi?
devamını gör...

su verin.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
en sevdiğim
devamını gör...

sadece bir kişi sağ çıktı o evden. izleyip dalga geçip gülüp geçtiğimiz doğu perinçek'in p.şt dediği ertuğrul kürkçü.

denizler mahirler gitti. solculuk p.ştlara kaldı.
devamını gör...


seziyorum ki kaçacaksın..
yalvaramam koşamam
ama sesini bırak bende
biliyorum ki kopacaksın
tutamam saçlarından
ama kokunu bırak bende
anlıyorum ki ayrılacaksın
cok yıkkınım yıkılamam
ama rengini bırak bende
duyumsuyorum ki yiteceksin
en büyük acım olacak
ama ısını bırak bende
ayrımsıyorum ki unutacaksın
acı kurşun bir okyanus
ama tadını bırak bende
nasıl olsa gideceksin
hakkım yok durdurmaya
ama kendini bırak bende
devamını gör...

psikolojinize dokunan durumu 1 ile 10 arasında puanlayın. eğer 7 veya daha düşükse aşağıdaki adımlara bir göz atın, faydalı olacağını düşünüyorsanız deneyebilirsiniz. daha yukarıda ise mutlaka bir uzmanla görüşmelisiniz. ayrıca aşağıdakiler sizin bünyenize ve kendi şartlarınıza bağlı gerçekleşecektir.

1- her şeyi kendine saklamamalısın.
2- her şeyi şakaya vurmamalısın.*
3- zihnin zaten bir milyon doluysa önce düzensizce aklına gelen her şeyi bir süre sonra okumak üzere yazmalısın.
4- her şeyi yazmayı bitirdiğinde artık kendini bir süre rahat bırakabilirsin. nasılsa deftere yazdın kaybolmayacaklar. şimdi güzelce uyumalısın.
5- uyku, bir onarım süreci ve hayatının yansımasını yaşadığın alemdir. yazdıklarının üzerinden rahatça uyandığın en az 2 uyku geçmeli.
(yani, yazma işini 5 günde tamamladın ve yazmaya başladığın günden bir hafta sonra uyandığında kendini huzurlu ve hafif veya rahat hissettin.)
6- kendine bir masumiyet karinesi çıkart: bilmeden yaptıkların için, elinde olmayan şeyler için, aklının ermediği zamanlar için... vs. çıkardığın bu masumiyet karinesiyle kendini suçladığın/kabullenemediğin noktalarda denetleme yap.
7- yazdıklarını sakince okumaya başla. mümkünse konuları sınıflandır ve sana olan etkilerini çoktan aza sırala. ilk ve en etkilendiğin meseleyi en öne al, konuyla ilgili yazdıklarını oku, yazacakların varsa ekle... bunu yaparken o anlarda neler hissettiğini göz önünde bulundur. bu kısım biraz sancılı ve uzun sürebilir. daha çok yüzleşme içerdiği için. o anda dışarıdan kendini izleyen biri olmak iyidir.
8- odaklandığın konu geçmişte mi kaldı? öyleyse düşün ve masumiyet karineni göz önünde bulundur ve seni neden böylesine etkilediğini tespit etmeye çalış. bu gününe etki eden hangi davranışa sebep olduğunu kestirmeye çalış... (bu kısımda sık sık 6. maddeye dönebilirsin.)
9- zamanın akmasına izin ver. akan su nasıl fazlalıkları aşındırır, çamuru temizler, suyu berraklaştırır. zaman da böyledir. seni fazlalıklardan arındırır, berraklaştırır.
10- rahat uyandığın uykular olana dek izin ver zamana. kalbini dinle. huzurlu ve güçlü hissedene kadar... rüyalar ayna tutacaktır o yüzden endişelenme veya takılma.
11- yeteri kadar iyi hissettiğinde kendine dosdoğru bir yön çiz. inatla veya hırsla değil. olması gereken sakinlikte bir çözüm planı..
12- çözüm planından kasıt; sorun varsa yazmak, sonra asıl olması gerekeni yazmak ve çözüm için araştırma yapmaktır. daha sonra uygun bir zamanda çözüm uygulamaya başlamaktır.

not: durumunuz ağırsa, 10 üzerinden 100 diyebiliyorsanız psikoloğa gitmelisiniz. şahsi öneriler bütünüdür ve uygulamada siz şahsi serbestiyete sahipsiniz... ayrıca yukarıdaki önerilerde aklınıza takılan olursa veya yardım ararsanız mesaj kutum açıktır ve hayır, psikolog değilim.*
devamını gör...

insan ne denli derin düşünebiliyorsa sevgisi o denli derindir. o denli doyumsuzdur. ve acısı da o denli büyük .
tezer özlü
yaşamın ucuna yolculuk
devamını gör...

his değil maalesef gerçektir.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

geçmiş insanın peşini öyle kolay kolay bırakmaz. insan ne kadar unutmaya çalışırsa çalışsın geçmişini asla unutamaz. hep bir iz, bazen küçük, bazense büyük bir iz kalır onda. bu yüzden öyle kolay kolay silemezsin. kimi zamanda herşeyi unutmuş gibi görünür. ama hep küçük bir parça vardır. ona tüm geçmişi hatırlatan.
devamını gör...

sırf vajinamız ve bir çift mememiz var diye kendimizi ulaşılmaz görmüyoruz. kendimizi değerli görüyoruz, çünkü öyleyiz. birtakım aksi hareketlerimiz olsa da ufacık detaylara kalbimizi bırakabiliyoruz. merhametliyiz, vicdanımızın sesini duyuyoruz, en önemlisi tecavüz etmiyor ve de insan haklarını yok etmiyoruz.

kadınlara vajinadan/memeden oluşmuş gibi bakmayın. her neyse, sinirlerim gerildi.

bir kadın olarak şahsımın en uyuz olduğu kadın davranışı gelgitli ruh halidir.
devamını gör...

"çocuklarımız, bu heykelleri görüp korkabilir.'' sözünün özetlediği çalışma.

ne çocuğu yahu! ben bile korktum, bu ne! *

partisi falan önemli değil. beceremediği işi yapmamalı insanlar.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim