yetişkinlere bu isimler normal gelse de ergenlerin şakalaşmalarında kullandıkları komik ilaç isimleri...
bengay: kas gevşetici…amcam “ben gay” dedi.
relaxol: antidepresan ilacı…manitam bana “relax ol” dedi.
esram: antidepresan ilacı…esra isimli kıza esram diyerek kızdırıyorum, ilaç ismi diyorum.
aferin: soğuk algınlığı tedavisinde kullanılır. hastalanınca aferin diyorlar
emedur: mide bulantılarını önlemekte kullanılır. "doktorun biri halama eme dur” diye yazı yazmış. eniştem çok sinirlenmiş.
biokadin: fitil. “biyonik kadın”.
vermidon: ağrı kesici bu ilacı ergenler “ver bi don” diye söyler.
lansor: mide yanmasını giderir. “lan sor” denirken lan kelimesi yüksek sesle söylenir.
antepsin: mide ilacıdır. “antep değilim, ismim kerim” derler.
urfamycin: antibiyotiktir. “urfa değilim, sen laz mısın”.
nibulen: mantar kremi. ne bu len, anlamadım?
anadur: nandrolon fenopropionat ampul: anadur denince teyze “niye durayım ki, ana dur diyorsun.
saridon: analjezik. doktor sari don verdi, oysa hep beyaz don giyerdim.
popolin: pişik kremi. yaşlılar bu kelimeyi söylerken ergenler güler.
ma ka ta: hemoroid ilacı.
aminomix novum: serum. ergenler hızlı söyleyip güler.
gotu kola: şifalı bir bitki olarak gıda takviyesi olarak alınır. kola kelimesini kolla diye okuyup gülerler.
penisilin: antibiyotik.
cafergot: kas gevşetici. ismi cafer olanlar ile dalga geçmekte kullanırlar.
sonra da kendileri farklı ilaç isimleri uydurur, photoshop yöntemi ile de sahte ilaç resimleri oluştururlar. yeri geldiğinde biz de güleriz onların uydurduğu ilaç isimlerine.
devamını gör...

özledim.
devamını gör...

tıfılaki bu senin için dediğim zeybekiko.

ikiyi bitirdim, yerime dönerken kulaklıkta bu başladı, hakkını verdim, iki döndüm, alkışı da kaptım haberin olsun!

notis sfakianis imzalı bir şarkı, zeybekiko!

semt basmane, kafa xios, araç spotify!
devamını gör...

sevgiliyle evde takılırım diyordum ama sevgilim yok. geçen sene de aynısıydı böyle şanssızlığın…
devamını gör...

birkaç farklı ağızdan, birkaç farklı şekilde olsa da beni hiçbir biçimde ikna etmeyen ve hangisini beğenirseniz ona inanın tarzında verilmiş yanıtlardır.

şöyle ki cumhurbaşkanı bu paranın büyük bir kısmının ekonomik savaş ve pandemi için harcandığını söyledi. nurettin canikli ise bir kısmıyla altın ithal edilip, bir kısmının da bankalarda gerçek ve tüzel kişilerin hesaplarında olduğunu açıkladı. ee be mübarekler, madem böyle devasa bir kaynağımız var ve pandemi için harcanmışsa neden iban verip milletten para istediniz? bu devasa parayla nüfüsun tamamı iki doz aşı olabilecekken neden daha nüfusun sadece yüzde onunu aşıladınız? ekonomik savaş için harcandıysa kurlar ve faziler neden bu halde? ee peki altınlar nerede, kimde? kim bu gerçek ve tüzel kişiler? neden bu kişilerin hesabında bu para? neden bu açıklamalarla ilgili tek bir kayıt kuyut yok? neden neden neden?

haa bu arada tüm bunlar olurken yiğit bulut hala inatla merkez bankasında böyle bir paranın olmadığını iddia edip duruyor. sanırım bu açıklamalardan henüz haberdar olmadı. bugün bir güncelleme ile o da yeni bir açıklama getirir muhtemelen. kimbilir belki o daha inandırıcı bir bahane bulur.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

aşırı haklı bir isyan
devamını gör...

otobüs şoförüyüm ben. patronuma otobüs sürmek bana terapi gibi geliyor dersem maaşımı vermez hatta benden maaş alır bir de sigorta yapmamı ister. susun.
devamını gör...

ben unutmadım.
devamını gör...

onların yaşındayken bana hep ''keşke senin yaşında olsamda işte şu kadar borcum olsa, vallahi razı olurdum'' derlerdi. şimdi dönüp bakıyorum da geriye; evet bende çok isterdim o yaş gurubuna dahil olmayı ama borçsuz(gülücük) kıymetini bilin sevgili kardeşlerim. sizin bizden ve bizimde sizden öğreneceğimiz çok şey var. kaleminiz tükenmesin. yazın ha yazın.. sağlıcakla kalın. selamlar
devamını gör...

yazacaklarım makro bir perspektifte yazılmış olup, futboldaki iç durumumuz kadar dünyada ve avrupada şu an geldiğimiz duruma bakış açısını da yansıtmaktadır.

•ortalama 10-15 sene öncesinde ilgi pik seviyelere çıktı çünkü umut vardı, alınan anlık başarılar her yıl artarak devam edecek gibi düşünülüyordu ve aynı zamanda türk futbolu’nun yıllar geçtikçe gelişeceği de düşünülüyordu, şimdi o umut bitti çünkü;

taraftarı mutlu etmek adına yıllarca yapılan gereksiz transfer harcamaları kulüpleri borç batağına soktu, alt yapılara hiçbir şekilde önem verilmemesi doğrultusunda sadece transfer ile başarının gelmeyeceğinin anlaşılması ve aslında başarının “gerçek” uzun dönemli topyekün yönetim sistemine endeksli olması fakat kendi pr’ı adına günü kurtarma peşinde olan yöneticilerin bu basireti gösterememesi ve bundan böyle de göstermeyeceğinin taraftarlar tarafından da idrak edilmesi taraftarların umudunu ve istikrarlı başarının geleceği inancını yok etti.

bu umut ve inancın yok olması “başarının gelmeyeceği” ve aslında iyi olmadığımız bir sporu izlemenin de gereken hazzı vermemesi durumunu yaratmıştır bu hazzın olmaması sonuç olarak ilginin azalması olarak karşımıza çıkmıştır.

aslında yazılacak çok fazla alt başlık ve etken var, bir kısmını yazmaya çalıştım...
devamını gör...

üzen başlıktır. hayvan sevin, çiçek yetiştirin, ağaca yaslanın, çocuklara gülümseyin. onların sevgisi çok boldur*.
devamını gör...

"ülkem yok, cinsim yok, soyum yok, ırkım yok; ve bunlara mal ettirici biricik güç, inancım yok. hiçlik tanrısının kayrasıyla kutsanmış ben yalnızca buna inanabilirim, ben."

yıllar önce bir dergide bu sözüne denk gelmiş, tam olarak anlayamamıştım neden böyle dediğini. şimdi o kadar iyi anlıyorum ki; hiçbir yere ait olamama duygusunu, varoluş sancılarını, içine düştüğü boşluğu. başta tatlı gelen o özgürlük hissinin yerini zamanla yalnızlığa bırakmasını ve artık o sancıları çekmiyormuş gibi yaşamanın ne kadar zor olduğunu.
devamını gör...

psikanalitik çocuk psikolojisinin kurucusu ve babasının kızıdır. sigmund ve martha çiftinin son ve istenmeyen çocuğu olarak bilinir. babası bilinç dışıyla ilgilenirken kızı da bilinç dünyası ve güdülerin kontrol edilebileceği fikri ile çalışmalar yürütmüştür. bununla ilgi bir merkez de kurmuştur.

torinoatı ukdesidir.
devamını gör...

1944 izmir doğumlu yazar, düşünür ve akademisyen.

kendisiyle tanıştığım 1999 yılında ve sonrasında heyecanla okuduğum, ancak son zamanlarındaki siyasal islam'a yakın duruşu
ve saçmalamalarıyla beni hayrete düşürmüş yazardır. tv'de ve yaptığı açıklamalarda bu cümleleri sarf edebilmiştir.
“anadolu dünyayı kurtarır.”, “ iyi ki cahiliz yoksa shakespeare’den başka yazar okumazdık.”, “ türkiye rönesans sürecinde.” ''türkiye dogma'nın sakatlayamadığı bir yerdir'' "george orwell yaşasaydı rte'yi ayakta alkışlardı"

ne oldu da cehaleti bu denli yüceltmeye, hamaset, batı düşmanlığı ve milliyetçilik yapmaya başladığını
sanırım hiç anlayamayacağım. bu kadar parlak bir beynin düzene ayak uydurmuş olmasını aklım almıyor.

yaşar kemal'in dediği gibi '' o güzel insanlar, o güzel atlara binip gittiler'' meydan'da kendi deyimiyle bu paçoz'a kaldı.


“aydın despotizmi 1985
“yaseminler tüter mi hala?” 1985
“işkenceci” 1987
“viva la muerte” 1992
“nuke türkiye!” 1993
“valla kurda yedirdin beni” 1993
“ok musti, türkiye tamamdır!” 1993
“kadere karşı koy a.ş.” 1995
“eylül 1998” 1999
“schrödingerin kedisi, kabûs,” 2000
“schrödingerin kedisi, rüya” 2001
“aydınlanma değil, merhamet” 2004
“dünya nöbeti” 2004
“ey uhniyem! ey uhyniyem!” 2004
“hollywood’u kapattığım gün” 2009
“funda’nın mutfak rehberi” 2011
“beyaz türkler küstüler” 2013
“batıya yön veren metinler“
“ben böyle düşünüyorum demekle olmuyor!” 2018
devamını gör...

mutluluğu, pozitifliği kendinden başka bir tarafa kanalize etme durumu.

kimisi bunu kişilerden, canlılardan ziyade nesnelere de yükleyebilir; farketmez, her şekilde geri dönecektir.

bazen de fazlasıyla.
devamını gör...

hoblayan robod yabmışlar.
devamını gör...

bütün bunlara kill bill serisini eklemezsek ayıp olur dostlar.
devamını gör...

aslında bir çok neden vardır insanın mutsuz olabilmesi için
bence mutsuz olmak,mutlu olmayı becerememektir
beceriksizliktir....
şahsen ben beceremiyorum mutlu olmayı
erken verilmiş kararlar
başkasını kırdım mı acaba?
yoksa bana gücendi mi?
kafayı çok.takmam veya takıntılı birisi olmam mutsuz olmamın en büyük nedenleridir...
devamını gör...

hukuk okuyanların kendisini, gerçekte ne için içeride yattığını anlayamayacağı, hukuktan çok anlayanlar(?) tarafından dile getirilen hukukçu, siyasetçi.

mevcut konjonktürde işini korkusuzca yapan kimi aktivist siyasetçi ve gazetecilerin, hukukçuların da kendisini desteklemesi az buçuk resmini çizer aslında tablonun. demirtaş'ın da hdp'lilerin de gerçekte niye içeride olduğunu kestirmek zor değildir manidar zamanlamasıyla.

binaenaleyh alışagelmiş milliyetçi kafayla, terörize ederek sezar'ın hakkı sezar'a vermeyip bu kez gerçekten siyaseti dağa taşır, keyfi tutuksuz yargılamalara zemin hazırlayıp yağ sürersiniz birilerinin ekmeğine.

bunu da yarım yüzyıl daha yapacağız gibi duruyor görünüşe bakılırsa. iyi olur zahar.
devamını gör...

hayatta çok sevdiğimiz insanların değerini bilmemeye dair düşünmemize sebep olan, başrollerinde gerard butler ve hilary swank'in oynadığı bir film.


herkesin "bir aşk filmi izleyeyim de kendime gözyaşları ile dolu bir işkence yaşatayım" diyerek başladığı ama* aşk filmi olmanın ötesinde bir filmdir.

ayrıca bu tür filmleri sevenlerin çoktan izlemiş olduğu ama izlememiş olanların da daha geç olmadan izlemesi gereken bir filmdir.


buradan sonra belki biraz spoilerımsı şeyler olabilir, yine uyarıyı ayrıca yapalım.


--! spoiler !--

.
.


hiç ummadığımız anda birini kaybetmenin bize yaşatacağı pişmanlığı çok güzel işlemiş bir film p.s. i love you. dün deliler gibi kavga ettiğimiz kişi bugün yanımızda olmayınca neyi nasıl ve neden yapacağımızı bile bilemiyormuşuz.

aşk filmlerindeki o güllük gülistanlık şeyleri bir kenara bırakıp hayatta ve aşkta aslında kavgaların da var olduğunu ve hatta bu kavgaların bizi birbirimize bağladığını gösterebildiği için ayrıca güzel geliyor izlemesi.

hayat arkadaşım dediğimiz kişiyi kaybetsek bile hayatın devam etmek zorunda olduğunu, karşımıza mutlaka yeni insanların çıkacağını da bir güzel işliyor. eh, ölenle ölünmez diyenlerin bir bildiği vardır mutlaka.


.
.

--! spoiler !--
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim