incinmişsin dedi
çok naif hasan abimize okumuş psikolog tarafından söylenen söz.
-psikologa gideceğdin naaptın ya?
+incınmıssın dedi.
-ne dediğğ?
+incınmıssın dedi.
-o ni dimeğk?
+okğumuş gadın, hayatını s**mşler diyemedi
-hanssnsıwıejjamaldjanwjsdjahahahhsn
+incınmıssın didi.
incinen adam
-psikologa gideceğdin naaptın ya?
+incınmıssın dedi.
-ne dediğğ?
+incınmıssın dedi.
-o ni dimeğk?
+okğumuş gadın, hayatını s**mşler diyemedi
-hanssnsıwıejjamaldjanwjsdjahahahhsn
+incınmıssın didi.
incinen adam
devamını gör...
merdümgiriz
dostlar bu kelimeyi yıllardır kendimle bagdaştirmam sonucunda bu sözlüğe girerken de bu nicki aldım. tam 2 aydır kullandığım bu nick artk adım gibi oldu. hatta adımdan bile daha çok duyar oldum bu kelimeyi. herkesin nick secme özgürlüğü var. herkes istediği nicki seçebilir. lakin bencil bir insan oldugum için merdumgiriz kelimesinin kullanılması beni bir tık* üzüyor. modlardan rica ediyorum. eğer bir daha merdumgiriz ile başlayan bir nick alınmaya çalıştığında " böyle bir nick kullanılamaz" uyarısı yapar mısınız? **
devamını gör...
her daim yanında şiir okuyan sevgili
"her daim yanımda şiir okuyan sevgilim" olsa oracıkta vururum ben onu, çok ciddiyim bak?
gider idama mahkum mu olurum, müebbet mi yerim bilmiyorum ama yaparım..
çekilir mi o ya, o ne öyle bokluca bülbülü gibi 24 saat carcarcar?
gider idama mahkum mu olurum, müebbet mi yerim bilmiyorum ama yaparım..
çekilir mi o ya, o ne öyle bokluca bülbülü gibi 24 saat carcarcar?
devamını gör...
kitap sayfalarını ayraç niyetine katlayan insan
genellikle ayraç kullandığım için olmadığım insandır ancak niye bir şeyi mutlaka yüceltip bir başka şeyi yerin dibine sokmamız gerekiyor anlamıyorum. kitabın altını çizerim, not alırım. çağrışım yapan bir başka eserle ilgili düşüncemi yazarım bulduğum bir boşluğa. olur ya, kitabı okurken yaşadığım hoş bir anıyı bir düşünceyi dahi kitaba dahil etmişliğim vardır. benim için kitap yaşayan bir şeydir, benim kitabımın benimle birlikte oluşan deneyimleri vardır. yeri gelir aceleyle bir sayfasını katlarım, yeri gelir yağmurda koşarken ıslanırız. tekrar tekrar açar okurum kitapları, notlarıma yeni notlar, pek alışkanlığım olmasa da katlanmış sayfalar eklenebilir. bu kadar basit bir eylemi ve eyleyeni yanlışlamıyorum bu nedenle.
devamını gör...
bir filmde başrol olsanız ne olurdu sorunsalı
ninja kaplumbağalar. dört karakterde olur.
fazla seçeneğim yok zira tosbağalara genellikle ya yan rol ya da figüranlık reva görülüyor.
hazır dört başrolü bir arada bulmuşken, hepsine talibim.
ekleme: bu arada değerli arkadaşımız evernevergreen sağolsunlar bana kırmızı kaplumbağa da başrol ayarlayabileceğimi söyledi.
birde kaplumbağalarda uçar filmini farklı şekilde yeniden çekecekmiş, orada da kaptım başrolü.
sonunda keşfettiler beni, kafama yatacak yeni projelere de açığım ama önce içime sinmesi lazım. *
fazla seçeneğim yok zira tosbağalara genellikle ya yan rol ya da figüranlık reva görülüyor.
hazır dört başrolü bir arada bulmuşken, hepsine talibim.
ekleme: bu arada değerli arkadaşımız evernevergreen sağolsunlar bana kırmızı kaplumbağa da başrol ayarlayabileceğimi söyledi.
birde kaplumbağalarda uçar filmini farklı şekilde yeniden çekecekmiş, orada da kaptım başrolü.
sonunda keşfettiler beni, kafama yatacak yeni projelere de açığım ama önce içime sinmesi lazım. *
devamını gör...
yoldaş benjamin levent gültekin podcast'i
levent gültekin kesinlikle çok doğru bir isim, başlangıç için, bende bir tanımımda kendisini konuk olarak önermiştim, ve geri çevirmeyeceğini düşünmüştüm,
büyük bir heyecanla açtığım yayın,
yoldaş benjaminin düşük ve cansız sesi, tonlamasız okuduğu cümleleriyle beni çok şaşırttı, sanırım çok heyecanlı olduğu için, sesi çıkamadı.. levent bey in şaşkınlığını hissettim sanki, yoldaş bir soru soruyor ve o kadar düz okuyorki, cümle bittimi diye bir süre beklemek durumunda kaldı her soruda, levent bey in programlarını izlerim, videolarını izlerim, yazılarını okurum, biraz hayal kırıklığı yaşadı, üzgünüm ama bende hayal kırıklığı yaşadım, ordan konuşması kolay diyebilirsiniz ama, kafa sözlüğü okuyup okumadığı bile sorulmadı, adam belki bakmıştır, fikri sorulmadı, diğer sözlükten bahsedildiğine de inanamıyorum, amatörlük tamamda, ya insan biraz özenir, çalışır, hazırlanır, o en sondaki tokat gibi "hoşçakal" ı duydum zaten, yok artık dedim, kovsaydınız adamı, belkide benim beklentim yüksekti bilmiyorum ama, akıcı da değildi, tutuk tutuk, sorulan sorular fena değildi ama donuk bir sohbetti, ben buna amatör diyemem, ruhsuzdu.
büyük bir heyecanla açtığım yayın,
yoldaş benjaminin düşük ve cansız sesi, tonlamasız okuduğu cümleleriyle beni çok şaşırttı, sanırım çok heyecanlı olduğu için, sesi çıkamadı.. levent bey in şaşkınlığını hissettim sanki, yoldaş bir soru soruyor ve o kadar düz okuyorki, cümle bittimi diye bir süre beklemek durumunda kaldı her soruda, levent bey in programlarını izlerim, videolarını izlerim, yazılarını okurum, biraz hayal kırıklığı yaşadı, üzgünüm ama bende hayal kırıklığı yaşadım, ordan konuşması kolay diyebilirsiniz ama, kafa sözlüğü okuyup okumadığı bile sorulmadı, adam belki bakmıştır, fikri sorulmadı, diğer sözlükten bahsedildiğine de inanamıyorum, amatörlük tamamda, ya insan biraz özenir, çalışır, hazırlanır, o en sondaki tokat gibi "hoşçakal" ı duydum zaten, yok artık dedim, kovsaydınız adamı, belkide benim beklentim yüksekti bilmiyorum ama, akıcı da değildi, tutuk tutuk, sorulan sorular fena değildi ama donuk bir sohbetti, ben buna amatör diyemem, ruhsuzdu.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının çektiği fotoğraflar
devamını gör...
normal sözlük iş ağı
bana da faydalı olmasını umduğum ağ.
4-5 yıllık senaryo (animasyon) ve metin yazarlığı geçmişine sahibim. iş arıyorum.
bunun yanında ps-ae-pr kullanabiliyorum.
edit : adettendir c1-c2 arası ingilizce'ye sahibim. beginner seviyede hintçe var. bu kadar.
4-5 yıllık senaryo (animasyon) ve metin yazarlığı geçmişine sahibim. iş arıyorum.
bunun yanında ps-ae-pr kullanabiliyorum.
edit : adettendir c1-c2 arası ingilizce'ye sahibim. beginner seviyede hintçe var. bu kadar.
devamını gör...
kağıt ev
erdal beşikcioğlu'nun ve nur fettahoğlu'nun başrollerinde oynadığı star tv dizisidir.
ilk bölümü olmasına rağmen çok uzun süre ekranlarda kalacağını düşünmüyorum. tipik bir erdal beşikcioglu dizi klasiği diyebiliriz. adı efsane dizisinde olduğu gibi ilk bölümler başarıyı yakalayıp sonradan birden bitti. keza yakin zamanda da çocukluk dizisinde de aynisi oldu.
kagit ev dizisine gelecek olursam yine karısını aldatan bir koca var. evlilikleri mutlu gibi görünse de aslında biten bir evlilik var. en azından koca da bitmiş.
karisini aldatan kart zampara koca,metresiyle bir gece geçiriyorlar. metres de her dizi de olduğu gibi hiç de gözünüzün tutamayacağı, sinsi bir tip (azra).
her şeyi başlatan ise sorunlu ve psikolojisi baya bozuk da bir evlat var. adı cemre.
babasının,annesini aldattığından şüphe ediyor. (telefon konuşmalarına şahit oluyor)
dizinin asıl konusu da burada başlıyor zaten. babasının, annesini aldattığını düşündüğü kadın ise evlerinde çalışan hizmetlinin kızı (ınci) . şüphe etmesinin nedeni babasının kiza yakin tavırları, aralarında muhabbet etmeleri ve kıza yardım etmesi.
ama halbuki babasının,annesini aldattığı kız o değil. psikopat evlat cemre ise "sen bunu anneme nasil yaparsın?" deyip inci'nin kafasını duvara çarpıyor ve en sonunda kızı itekleyerek kafasını yere çarpıyor.
daha da kötüsü anne (nur fettahoğlu) ve baba (erdal b) yerde öylece yatan kıza yardim etmektense bir depoya koyuyorlar. sirf kendi kızları hapse atılmasın, yargilanmasin diye olayın üstünü örtbas ediyorlar. daha da kötüsü var yerde yatan kızın babasıyla ilişkisi yok. yani b*k yoluna gitti inci. ayrica cemre'nin abisinin sevgilisi de ınci. anlayacaginiz durumlar karmakarışık.
masumiyet dizisi ile sadakatsiz dizisinin karışımı gibi bir şey olmuş. tutar mi ? maksimum 10 bölüm.
ilk bölümü olmasına rağmen çok uzun süre ekranlarda kalacağını düşünmüyorum. tipik bir erdal beşikcioglu dizi klasiği diyebiliriz. adı efsane dizisinde olduğu gibi ilk bölümler başarıyı yakalayıp sonradan birden bitti. keza yakin zamanda da çocukluk dizisinde de aynisi oldu.
kagit ev dizisine gelecek olursam yine karısını aldatan bir koca var. evlilikleri mutlu gibi görünse de aslında biten bir evlilik var. en azından koca da bitmiş.
karisini aldatan kart zampara koca,metresiyle bir gece geçiriyorlar. metres de her dizi de olduğu gibi hiç de gözünüzün tutamayacağı, sinsi bir tip (azra).
her şeyi başlatan ise sorunlu ve psikolojisi baya bozuk da bir evlat var. adı cemre.
babasının,annesini aldattığından şüphe ediyor. (telefon konuşmalarına şahit oluyor)
dizinin asıl konusu da burada başlıyor zaten. babasının, annesini aldattığını düşündüğü kadın ise evlerinde çalışan hizmetlinin kızı (ınci) . şüphe etmesinin nedeni babasının kiza yakin tavırları, aralarında muhabbet etmeleri ve kıza yardım etmesi.
ama halbuki babasının,annesini aldattığı kız o değil. psikopat evlat cemre ise "sen bunu anneme nasil yaparsın?" deyip inci'nin kafasını duvara çarpıyor ve en sonunda kızı itekleyerek kafasını yere çarpıyor.
daha da kötüsü anne (nur fettahoğlu) ve baba (erdal b) yerde öylece yatan kıza yardim etmektense bir depoya koyuyorlar. sirf kendi kızları hapse atılmasın, yargilanmasin diye olayın üstünü örtbas ediyorlar. daha da kötüsü var yerde yatan kızın babasıyla ilişkisi yok. yani b*k yoluna gitti inci. ayrica cemre'nin abisinin sevgilisi de ınci. anlayacaginiz durumlar karmakarışık.
masumiyet dizisi ile sadakatsiz dizisinin karışımı gibi bir şey olmuş. tutar mi ? maksimum 10 bölüm.
devamını gör...
trecho de lisboa com tejo

manzara ve natürmont ressamı francis smith tarafından yapılmış olup lizbon şehrinin mahalle havasını betimlediği eseri. orta köşedeki sarı bina şu ünlü balat fotoğrafı görüntüsüne nasıl da benziyor.
devamını gör...
200 tl ile sigara yakan ablalar
saatlerce tokatlamak istediğim insanlardır
devamını gör...
kitabı baskıdan okumak vs telefondan okumak
her zaman kitap okumak ..
devamını gör...
(tematik)
fıtnat hanım
divan edebiyatının kadın şairleri arasında en çok bilinenidir. şeyhülislam esat efendi'nin kızıdır.
şiirlerini çoğunlukla nazire şeklinde yazmıştır.
lugaz ve muamma (bilmece) yazmaktan oldukça hoşlandığı bilinmektedir.
şiirlerini çoğunlukla nazire şeklinde yazmıştır.
lugaz ve muamma (bilmece) yazmaktan oldukça hoşlandığı bilinmektedir.
devamını gör...
minimalizm
maddeden önce insanın ruhen uygulayabilmesi gerektiğini düşündüğüm akım.
devamını gör...
ankara
ankara’yı bilmeyen, gerçekten tanımayan insanların hakkında yorum yapmaması gereken şehirdir.
ankara herkesin alamayacağı tarçın ve ıhlamur kokuları taşır. bunu duymak, hissetmek içinse içinizde bir ateş yanması gerekir.
ankara kendine has bir seraph’ın ateşten kanatları ile sarar gelenleri.
ve ankara’da sarılmalar uzun sürer.
ankara herkesin alamayacağı tarçın ve ıhlamur kokuları taşır. bunu duymak, hissetmek içinse içinizde bir ateş yanması gerekir.
ankara kendine has bir seraph’ın ateşten kanatları ile sarar gelenleri.
ve ankara’da sarılmalar uzun sürer.
devamını gör...
aşk bir baharat olsaydı ne olurdu sorunsalı
tarçın olurdu. tatlı gibi kokuyor ama aslında acıdır. hiç aşık olmamış kişiler ağızlarına bir kaşık tarçın atarak deneyim kazanabilir.
devamını gör...
yazarların unutamadığı film replikleri
ailesiyle vakit geçirmeyen adam gerçek bir ‘adam’ değildir. (don vito corleone)
(bkz: the godfather)
(bkz: the godfather)
devamını gör...
edebiyat dedikoduları
lale devri sırasında halk sefalet içindeyken saray ve çevresi zevk ve sefa içindedir. bir süre sonra halk isyan eder ve patrona halil isyanı çıkar. dönemin eğlence ve zevk şairi olarak tanıdığımız nedim'in de damdan dama atlayıp isyancılardan kaçmaya çalıştığı ve bu sırada öldüğü söylenir.
devamını gör...
we could be the same
manganın 2010 eurovisionda ülkemizi başarı ile temsil ettiği 2. olan şarkıdır . açık açık hakkı yenmiştir. we are the winner no matter what they said.
devamını gör...

