tanrı'ya sorulacak tek soru
neden?
devamını gör...
bengaripsengüzeldünyaumutlu'nun hüzne gark eden yayınları
kaç haftadır çok sevdiğim bengaripsengüzeldünyaumutlu'nun radyo yayınından bir yandan güzel şarkılar dinlerken bir yandan kederden kendinden geçenlerdenim. arada efkarlanmaya varım ama bu kadarı bana da fazla gelmeye başladı sözlük ahalisi. neşe, daha çok neşe, daha da çok neşe istiyorum hepimiz için. ve 'neşeli şarkılar' konseptini büyük bir umutla bekliyorum.
t: içimizden geçen yayınlar...
t: içimizden geçen yayınlar...
devamını gör...
emre fel
anadolu rock tarzı ile keşfedilmesi, şarkılarının dilden dile dolaşması, hak ettiği değeri görmesini dilediğim şarkıcı.
merhabalar
yar bensiz
öleceksek ölürüz
merhabalar
yar bensiz
öleceksek ölürüz
devamını gör...
kitap kulübü hakkında her şey
henüz kitabın önsözü bitmemişken, sonunu konuya dahil edene öfkeyle bakmak için geldim.
biri bunu yapmalı değil mi? kesinlikle...*
biri bunu yapmalı değil mi? kesinlikle...*
devamını gör...
yogaya başlayacaklara tavsiyeler
vücut alışık olmadığı için başlangıçta en basit hareketler dahi kişiyi inanılmaz zorlayabilir. elleri parmak uçlarına dokundurma hareketini eğitmen su içmek kadar kolay yaparken siz parmaklarınızın ucuyla ancak diz kapağınıza dokunabilirsiniz. hiç mesele değil!
bir pratiği uygulayıp hemen diğerine geçmek için içi içine sığmaz insanın. iki gün birini uygulayıp pratik değiştirmenizi önermem. bir pratiği en az bir hafta hatta iki hafta uygulayın. vücudunuzun ne kadar esneyebildiğini ve değişimini fark edeceksiniz.
yogaya başlar başlamaz sirsasana yapacağım diye kendinizi zorlamayın. yoksa iki yıl önce benim yaptığım gibi kaloriferin üzerine ters bir şekilde düşüp ayağınızı sakatlayabilirsiniz.
bazı hareketleri yapmak sizi çok zorluyorsa eğitmenle birebir yapmak zorunda değilsiniz. daha rahat uygulamak için hareketi kendinize uyarlayabilirsiniz. ayak parmaklarınıza uzanamıyorsanız diz kapaklarınıza kadar dokunmak veya bacaklarınız bir harekette dümdüz olmuyorsa hafif bükük bırakmak gibi.
zemin önemli ama başlangıç seviyesinde aşağı bakan köpek duruşu ve surya namaskara dışında zeminde tutuculuk gerektiren çok fazla hareket yok bence. bu nedenle mat yerine bir havlu ile de yapılabilir fakat havlu uzun vadede sağlıklı bir seçim olmayabilir. yoga matı için decathlonda satılanları önerebilirim. diğer matlar ile yoga matı farklı doku ve yapılarda. bu nedenle başka bir amaç için üretilmiş bir mattan randıman almak güç olabilir. yoga matı terleme karşısında özellikle parmak uçlarının daha iyi tutunmasını sağlıyor ve kolay kolay kaydırmıyor. pilates matına nazaran daha kalın bir yapıda.
hayatıma yogayı dahil etmeden önce gün içindeki zamanımı yönetmekte güçlük çekiyordum. yoga ile sanki bir günde yaşadığım saat sayısı arttı, bu nedenle henüz yolun başındayken pes etmemenizi öneririm. ben ruhen, bedenen ve zihnen ciddi faydalarını görmeye dört beş pratik sonrasında başladım. ilk pratiklerimde vücudum alışık olmadığı için müthiş zorlanmıştım sadece. diyeceğim şudur ki, siz de çok zorlanırsanız bırakmaya karar vermeden önce kendinize birkaç pratik daha zaman tanıyın.
eğer videolar yardımıyla pratik yapacaksanız izlediğiniz eğitmenin her pozunu tarayın ve kendinizle karşılaştırın. uyguladığınızı sandığınız bir pozu bedeniniz siz farkında olmadan çok çok farklı gerçekleştirebilir. bu nedenle her daim bedeninizi gözlemleyin ve eğitmenle karşılaştırın.
benim düşünce şeklim şuydu, "bir hareket çok kolay geliyorsa muhtemelen yanlış yapıyorumdur.". bir hareketi yaparken aynı zamanda bazı kasları sıkmak ya da rahat bırakmak da gerekiyor. hareketi doğru yaptığınızdan emin olmaya çalışın.
yogadan önce ısınma hareketleri yapmayı unutmayın.
yoga yaptıktan hemen sonra duş almanız önerilmez. bir iki saat sonra almak daha iyi olacaktır.
son olarak bir kez de olsa bir eğitmen yardımıyla yoga yapmanızı öneririm. kişinin kendi yanlışını görmesi ve düzeltmesi çok zor olabiliyor. en azından bir kez ders almak o yanlışları görebilmekte çok yardımcı oluyor. neredeyse bütün yoga merkezleri bir kez ücretsiz deneme dersi imkanı sunuyor, bunu değerlendirebilirsiniz.
aklıma başka maddeler gelirse ekleme yaparım.
namaste!
bir pratiği uygulayıp hemen diğerine geçmek için içi içine sığmaz insanın. iki gün birini uygulayıp pratik değiştirmenizi önermem. bir pratiği en az bir hafta hatta iki hafta uygulayın. vücudunuzun ne kadar esneyebildiğini ve değişimini fark edeceksiniz.
yogaya başlar başlamaz sirsasana yapacağım diye kendinizi zorlamayın. yoksa iki yıl önce benim yaptığım gibi kaloriferin üzerine ters bir şekilde düşüp ayağınızı sakatlayabilirsiniz.
bazı hareketleri yapmak sizi çok zorluyorsa eğitmenle birebir yapmak zorunda değilsiniz. daha rahat uygulamak için hareketi kendinize uyarlayabilirsiniz. ayak parmaklarınıza uzanamıyorsanız diz kapaklarınıza kadar dokunmak veya bacaklarınız bir harekette dümdüz olmuyorsa hafif bükük bırakmak gibi.
zemin önemli ama başlangıç seviyesinde aşağı bakan köpek duruşu ve surya namaskara dışında zeminde tutuculuk gerektiren çok fazla hareket yok bence. bu nedenle mat yerine bir havlu ile de yapılabilir fakat havlu uzun vadede sağlıklı bir seçim olmayabilir. yoga matı için decathlonda satılanları önerebilirim. diğer matlar ile yoga matı farklı doku ve yapılarda. bu nedenle başka bir amaç için üretilmiş bir mattan randıman almak güç olabilir. yoga matı terleme karşısında özellikle parmak uçlarının daha iyi tutunmasını sağlıyor ve kolay kolay kaydırmıyor. pilates matına nazaran daha kalın bir yapıda.
hayatıma yogayı dahil etmeden önce gün içindeki zamanımı yönetmekte güçlük çekiyordum. yoga ile sanki bir günde yaşadığım saat sayısı arttı, bu nedenle henüz yolun başındayken pes etmemenizi öneririm. ben ruhen, bedenen ve zihnen ciddi faydalarını görmeye dört beş pratik sonrasında başladım. ilk pratiklerimde vücudum alışık olmadığı için müthiş zorlanmıştım sadece. diyeceğim şudur ki, siz de çok zorlanırsanız bırakmaya karar vermeden önce kendinize birkaç pratik daha zaman tanıyın.
eğer videolar yardımıyla pratik yapacaksanız izlediğiniz eğitmenin her pozunu tarayın ve kendinizle karşılaştırın. uyguladığınızı sandığınız bir pozu bedeniniz siz farkında olmadan çok çok farklı gerçekleştirebilir. bu nedenle her daim bedeninizi gözlemleyin ve eğitmenle karşılaştırın.
benim düşünce şeklim şuydu, "bir hareket çok kolay geliyorsa muhtemelen yanlış yapıyorumdur.". bir hareketi yaparken aynı zamanda bazı kasları sıkmak ya da rahat bırakmak da gerekiyor. hareketi doğru yaptığınızdan emin olmaya çalışın.
yogadan önce ısınma hareketleri yapmayı unutmayın.
yoga yaptıktan hemen sonra duş almanız önerilmez. bir iki saat sonra almak daha iyi olacaktır.
son olarak bir kez de olsa bir eğitmen yardımıyla yoga yapmanızı öneririm. kişinin kendi yanlışını görmesi ve düzeltmesi çok zor olabiliyor. en azından bir kez ders almak o yanlışları görebilmekte çok yardımcı oluyor. neredeyse bütün yoga merkezleri bir kez ücretsiz deneme dersi imkanı sunuyor, bunu değerlendirebilirsiniz.
aklıma başka maddeler gelirse ekleme yaparım.
namaste!
devamını gör...
apartman boşluğunun yayından kaldırılması hakkında
ohannes börgııır *
arkadaş, dünden beri iki kelam yazasım gelmiyor. istemsizce bir gıybetin, kavganın, husumetin ortasına düşmüşüm gibi hissediyorum. sözlük henüz bebe. ozianasi olarak ve ana gözüyle gerçekten bu çerçeveden baktığımda, bu bebeyi büyütürken sancılı süreçlerden geçecek herkes. yeri gelecek üstüne kusacak, yeri gelecek altına mıçacak, diş çıkarma dönemleri olacak, dönemsel büyüme atakları olacak v.s. herkes bir dönüp kendine baksın. hatalar olur, yanlış anlaşılmalar olur. olur da olur yani. ulu orta dallanıp, budaklandırmanın en çok da bebe sözlüğümüze zararı olur. ilk günden dış mihrakları sevindirmeyelim. hadi çiçeklerim, sarılıp öpelim birbirimizi.
(bkz: çok da şey yapmamak lazım)
(bkz: bunlar hep nazardan nazardan)
(bkz: güzel günler göreceğiz çiçekli günler)
arkadaş, dünden beri iki kelam yazasım gelmiyor. istemsizce bir gıybetin, kavganın, husumetin ortasına düşmüşüm gibi hissediyorum. sözlük henüz bebe. ozianasi olarak ve ana gözüyle gerçekten bu çerçeveden baktığımda, bu bebeyi büyütürken sancılı süreçlerden geçecek herkes. yeri gelecek üstüne kusacak, yeri gelecek altına mıçacak, diş çıkarma dönemleri olacak, dönemsel büyüme atakları olacak v.s. herkes bir dönüp kendine baksın. hatalar olur, yanlış anlaşılmalar olur. olur da olur yani. ulu orta dallanıp, budaklandırmanın en çok da bebe sözlüğümüze zararı olur. ilk günden dış mihrakları sevindirmeyelim. hadi çiçeklerim, sarılıp öpelim birbirimizi.
(bkz: çok da şey yapmamak lazım)
(bkz: bunlar hep nazardan nazardan)
(bkz: güzel günler göreceğiz çiçekli günler)
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının karalama defteri
"umut en tehlikeli duygudur." demişti bir arkadaşım. haklıymış. kendimi bildim bileli iyi biri olmaya çalıştım. hayatım hiç kolay olmadı. çocukluktan beri üzerime çok sorumluluk yüklendi ve hepsinin altından kalktım, kalkmak da zorundaydım. hiçbir zaman "banane, benim görevim değil, ben çocuğum vs" gibi cümleler kurmadım, kuramadım. hep çok düşünüp plan yapmak zorundaydım. şans da hiç yanımda olmadı. o yüzden hep çok çalıştım ve hep yedek plan yaptım. kimseye bırakmadan kendi işimi kendim hallettim. tüm bunlara rağmen hiç ama hiç bencil olamadım. kimseye bile isteye kötülük yapmadım. ayağına çelme takmadım, kuyusunu kazmadım. hayatımda yoluna koyamadığım birçok şey var. şimdiye kadar iyi bir insan olduğumu düşünüp, hep düzelecek diye umut ettim. hayallerimin gerçekleşeceğine, huzurlu yaşayacağıma, mutlu olacağıma dair içimde hep umut besledim. döner dolaşır bana gelir diye hep düşündüm. ama öyle değilmiş. umut denilen şey yalan gibiymiş. içi dolu boş bir balonmuş. her şey çöpmüş. hiç umut etmemek gerekliymiş. çünkü böyle düşünce daha kötü oluyor. bulutların üzerinden yere çakılmış gibi, bir girdabın içinde boğuluyormuş gibi hissettiriyor insana. olacakmış gibi olupta olmaması daha da mahvediyor insanı. hakikaten de tehlikeliymiş bu umut denilen şey. savurdu attı beni. bir amacım kalmadı. umut edemiyorum, etmiyorum artık. varın siz yapın ne yaparsanız. ben tutunamıyorum herhangi dala. bu kız düzlüğe nasıl çıkacak bilmiyorum. nasıl toparlanacak hiçbir fikrim de yok açıkcası. olacaksa kendiliğinden olsun, ben çabaladım olmadı..
devamını gör...
belleğin azmi
ressam salvador dali'nin eriyen saatleri tasvir ettiği ünlü tablosu. ressam, bu tabloyu çizerken peynirden ilham almış.
devamını gör...
kudüs'e asker gönderelim
gidip savaşmak isteyene kapı açık, madem bu kadar heveslisiniz kahramancılık oynamaya buyurun, önden buyurun. türk askeri şamar oğlanı mı lan? ne zaman orta doğu'da bir olay olsa 'hülooo goş askerim goş' yok ya?
devamını gör...
normal sözlük'te tüm yazarların evli olması
evet gençler, ilk kez tespitlerinize candan katılıyorum,
burası evli barklı, çoluk çocuk sahibi ağbi abla kaynıyor .
size hitap edecek bir yer değil.
o yüzden gidin hemen, başka sitelere, yaşınıza uyan yerlere gidin.
hem kendiniz hem bizim için büyük bir iyilik yapmış olursunuz...
burası evli barklı, çoluk çocuk sahibi ağbi abla kaynıyor .
size hitap edecek bir yer değil.
o yüzden gidin hemen, başka sitelere, yaşınıza uyan yerlere gidin.
hem kendiniz hem bizim için büyük bir iyilik yapmış olursunuz...
devamını gör...
erkek yazarlardan kadın yazarlara sorular
ilk mesaj değil genel sohbete bakarız.
trip atan kadın ilgi açlığı çeken kadındır, trip yiyorsanız biraz ilgi gösterince her konunun eskisi gibi tartışma meselesi haline dönüşmediğini fark edersiniz.
bence şehir efsanesi hiç bir erkeğin kalçasına bakmak aklıma gelmemişti. kendi adıma ilk baktığım yer dişleri oluyor.
yoğun olarak çevremden duyduğum kadarıyla romantik, düşünceli, fazla kız çevresi olmayan ve arkadaşlarının yanında değişmeyen kişiler belli başlı kriterler tabi kişiden kişiye değişir bence saygılı olması en önemlisi diyebileceğim soru.*
trip atan kadın ilgi açlığı çeken kadındır, trip yiyorsanız biraz ilgi gösterince her konunun eskisi gibi tartışma meselesi haline dönüşmediğini fark edersiniz.
bence şehir efsanesi hiç bir erkeğin kalçasına bakmak aklıma gelmemişti. kendi adıma ilk baktığım yer dişleri oluyor.
yoğun olarak çevremden duyduğum kadarıyla romantik, düşünceli, fazla kız çevresi olmayan ve arkadaşlarının yanında değişmeyen kişiler belli başlı kriterler tabi kişiden kişiye değişir bence saygılı olması en önemlisi diyebileceğim soru.*
devamını gör...
dedesinin mezar taşını okuyamayan tek toplum
çok meraklıysanız alfabe öğrenir okursunuz dediğim sözde sorundur. çok dert ettiysen öğren kardeşim, yasaklayan mı var.
devamını gör...
sevdiği halde vazgeçen insan
başka şansı kalmayan insandır. sadece sevgi ile bazen hiçbir şey çözülmüyor. özellikle tek taraflı bir sevgi ile
devamını gör...
keşke bizim de evimiz yansaydı
bunu diyen şahsın (akp'li belediye başkanı) evi yansaydı muhtemelen son bir haftadır kayıp olan bütün yangın söndürme uçaklarını söz konusu şahsın evinin semalarında su taşırken görebilirdiniz. swh*
tanım: bir belediye başkanı beyanı.
tanım: bir belediye başkanı beyanı.
devamını gör...
american psycho
patrick bateman, aileden zengin bir adamdır. gençliği ve yakışıklı olması, kendisine hem işinde hem de sosyal hayatında avantajlar sağlamaktadır. oldukça sıradan bir hayata kapılıp gidiyormuş gibi görünen bateman'ın hayatının karanlık tarafın ise oldukça derinliklidir. bateman, insanları sebepsiz yere öldürmekten hoşlanan ve öldürdüğü insanların vücutlarından hatıra olarak aldığı parçaları evinde saklayan bir akıl hastasıdır. film'de patrick'in elindeki testereyle koşma sahnesi akıllarda iz bırakmıştır.
filmin sonu benim için başarılı değildi ama kendini izlettirdi tabii ki de sayın bale'nin sayesinde. bu filmde ona aşık olmayanda ne bilim. crissstiin sen öyle değilsin bebeğim, tatlı pelteğim.
devamını gör...
evladına sen onu beceremezsin diyen ebeveyn
hep duyduğum sözdür.
neye heves etsem ne yapmayı planlasam ya böyle olumsuz konuşurlar ya da alaycı bi sesle "iyi yap bakalım."derler.
efendim bu ebeveynlern çocukları nasıl oluyor gelecekte diye merak ediyorsanız şayet ben canlı bir örneğiyim. 20.yıldan bildiriyorum size:
onu yapma, şunu beceremezsin gibi lafları duya duya tembelleştim. çok basit görevleri bile yapmıyorum.
kılımı kıpırdatmıyorum. tembelim diye de bir sürü laf duyuyorum tabii ama umursamıyorum artık. söylenip söylenip susuyorlar.
aciz değilim çok şükür her işi yapabilirim ama yapmamayı seçiyorum. bu onlara verdiğim tepki.
ee iletişim kurmayı denesen daha kolay olmaz mıydı sevgili yazar diye söylerseniz... *
iletişim mi? o ne?
kötü niyetli oldukları için yaptıklarını düşünmüyorum. her şeyin başı eğitim kısaca.
neye heves etsem ne yapmayı planlasam ya böyle olumsuz konuşurlar ya da alaycı bi sesle "iyi yap bakalım."derler.
efendim bu ebeveynlern çocukları nasıl oluyor gelecekte diye merak ediyorsanız şayet ben canlı bir örneğiyim. 20.yıldan bildiriyorum size:
onu yapma, şunu beceremezsin gibi lafları duya duya tembelleştim. çok basit görevleri bile yapmıyorum.
kılımı kıpırdatmıyorum. tembelim diye de bir sürü laf duyuyorum tabii ama umursamıyorum artık. söylenip söylenip susuyorlar.
aciz değilim çok şükür her işi yapabilirim ama yapmamayı seçiyorum. bu onlara verdiğim tepki.
ee iletişim kurmayı denesen daha kolay olmaz mıydı sevgili yazar diye söylerseniz... *
iletişim mi? o ne?
kötü niyetli oldukları için yaptıklarını düşünmüyorum. her şeyin başı eğitim kısaca.
devamını gör...
marketten çıkınca fişi kontrol etmek
hep yaparım eksik fazla varmi diye.
son zamanlarda da fiyat karşılaştırması yaparak fakirliğin ay pardon varoslugun dibine vuruyorum.
son zamanlarda da fiyat karşılaştırması yaparak fakirliğin ay pardon varoslugun dibine vuruyorum.
devamını gör...
evde kalmak
evlenmemeyi tercih eden insanların diğerlerinin gözündeki konumudur .
"evde kalmış"
şahsen mutsuz bir evlilik yapmaktansa "evde kalmayı" tercih ederim .
"evde kalmış"
şahsen mutsuz bir evlilik yapmaktansa "evde kalmayı" tercih ederim .
devamını gör...
