hala spawn meriç mi değil mi yorumunu göremediğim başlığa sahip, hala sürmekte olan yayın.
devamını gör...

insanın başına gelebilecek en güzel şeylerden biridir.
içimizdeki eksiklik ve yetersizlik duygularının çoğunu öldürür bu durum.
sizi hayata, yaşama tekrar bağlar.
ben de varım ve hissediyorum varlığımı dersiniz.

çocukken hele değer alma kotanız dolduysa hayatta kolay kolay duygusal olarak zorluk çekmesiniz.
doğduğunuz evde aileniz en savunmasız, küçük ve yardıma muhtaç halinizle bile size değer verdiyse işte o zaman değerli bir varlık olduğunuz zihninize kazılır.
yetişkinlik döneminde - özellikle duygusal yönden. meslek, iş, aşk, dostluk vs- tercihleriniz daha sağlıklı ve tutarlı olur.
kendinize olan inancınız daha yüksektir.
değersiz hissettiğiniz hiç bir ortamda zorunluluk olmadığı sürece fazla kalmazsınız.
işte bu yüzden çok önemlidir değer görmek.

eğer hayatınızda kendinizi değersiz hissettiren kişiler var ise
umarım en kısa zamanda kurtulursunuz.

umarım bizi iten, döven, söven, hakaret eden insanlar yerine yüzümüzü okşayan, saçımızı koklayan, varlığımıza saygı duyan ve çizgilerimizi geçmeyen, sırtımızı sıvazlayan insanlarla hayatımızın her alanında, her yaşımızda karşılaşırız.
devamını gör...

...hoşgelmiş seksist uğursuzluklar... erkekler kendilerine hakim olamıyor, sorunu olarak günümüze taşınmış batıl inanış...
devamını gör...

o kadar samimi, içten bir insan ki kendisi...
bi orta şekerli randevumuz var, ayrıca çok örnek alınası bir hayatı ve kişiliği var dinlediğim kadarıyla.
birgün iç güzelliğinin yüzüne yansıdığı kendisini görmek dileğiyle. ^^
sevgilerimle balık.....
devamını gör...

bunu siz istediniz
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

sürekli dolanıp durması.

başım dönüyor, ben ondan fazla yoruluyorum. üstüne rahat edemiyorum. yardım etmek için kalksam mı kalkmasam mı arada kalıyorum.

yahu bi otur da sohbet falan edelim, kusana kadar yemek içmek için ya da sen ortalık toplarken seni izlemek için gelmedim. oturayım mı gideyim mi, ben n’apayım diye düşünürken pişman oluyorum gittiğime.

ekleme: bir de yediğinizi içtiğinizi sayan tipler var ki evlerden ırak. bazen mecbur kalıp gitmek zorunda kalıyorsunuz işte.

ekleme 2: sürekli bir şeyleri dökecekmişsiniz gibi davranan ya da koltuğun yastıklarını bozduğunuzu belli edercesine dik dik bakanlardan da nefret ediyorum.
devamını gör...

'nasıl hissediyorsa öyledir' diye cevap verdiğim sorunsal.

'ah bu türk yanım benim
hititlerden başlayarak…
ah bu ermeni yanım
çok konuşkanım, çok susarak…
ah, bu azeri yanım benim
yalnızlığı türkülere katarak…
bu gürcü yanım benim
ekmek ve şarabı kutsayarak…
ah, bu rum yanım benim
ağıt söyler oynayarak…
ve ah bu laz yanım,
hoyrat, lacivert, matrak…
ah, bu arnavut yanım benim
sevdasını yüreğine bir bıçakla kazarak…
ah bu boşnak yanım benim
yarasına zeytin dalı sararak…
ah, bu tatar yanım benim,
atımın toynaklarında savrulur toprak…
ah bu yahudi yanım benim
çalışırım tapınarak,
tapınırım ağlayarak…
ah, bu arap yanım benim
mümin,cesur, korkak…
ve kürt yanım
yoksulluktan kaçarak,
dağlara sığınarak…
ah bu çerkes yanım benim ah
bin yıldır savaşarak
ah bu insan yanım benim
ah bu insan yanım
boynumda bir çıngırak…'

anadolu/ ( çetin öner)
devamını gör...

insan hayatında trajik olan bazı durumların çizime yansımasıyla durumun trajikomik hale gelmesini sağlayan çizim sanatıdır. birçok karikatürde kendi yaşanmışlığımızı görüyoruz, bu yüzden ilginç ve çekici geliyor. gayet sıradan bir olayın karikatürize edilmiş halini gördükten sonra karikatür okumaya ilgim artmıştı. insana farklı bir bakış açısı ve mizah anlayışı kazandırıyor.
devamını gör...

yine, yeniden, her zamanki gibi muhteşem bir yayın oldu.

yayıncımıza ve katılan tüm yazarlara, seçtikleri güzel parçalar ve gönüllerinden süzülen muhteşem anonsları ile bu gecenin böylesine güzel geçmesini sağladıkları için teşekkürler.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

insanlar değişmez, siz zamanla görmeye başlarsınız.
devamını gör...

evet yanlış okumadınız adamın evinin bir odasını komşusu kendi dairesine katmış.(bkz: swh)gün geçmiyor ki bir gariplik yaşanmasın güzel ülkemde.
(link:mobile.twitter.com/odatv/st...)
devamını gör...

dil düşünceyi geliştirir ya da kısırlaştırır. düşüncenin ise dili amaç ve hedef doğrultusunda yönetmesi beklenir. çevremde çok zaman duymuşumdur: ''biz, toplum olarak bu kadar değerlerimize yabancı değildik, kaba-saba insanlar değildik !'' derler. sebebini bir ölçüde dilde arıyorum. eskiden türlü incelikleri ifade eden kelime ve terkiplerimiz vardı. bu söz varlığımız, sosyal hayatımıza hâkim olan değerlerimizi târif edip adlandırırdı. ancak, günümüz konuşma diline dikkatimizi çevirdiğimizde, eskiden lügatimizde olmayan pek çok kaba söyleyişlerin, küfürlerin ve argo ifade tarzının, istisnâları olsa da toplum iletişiminin esasını teşkil ettiğini görüyoruz. zira, bir şeyin adını unuttuğumuzda onun beyan ettiği, tanımladığı bir güzelliği, bir inceliği, bir farkı da unutmuş oluyoruz. sonra da unutulanların boşluğunu vatansız sözler ve sövgüler; soylu düşüncelerimizin yerini ise tamamen süflî, diğerini önemsemeyen, ben merkezci, kırıcı, yıkıcı değerlendirmeler ve hükümler dolduruyor.
devamını gör...

rus yazar nikolai semyonovich leskov tarafından yazılmış olan eser. dilimize günay çeteo kızılırmak tarafında mtsensk ilçesi'nin lady macbbeth'i olarak çevrilmiştir. eserin ismi bariz bir william shakespeare göndermesi olmasının yanı sıra ivan sergeyeviç turgenyev'in a sportsman's sketches koleksiyonunda yer alan hamlet of the shchigrovsky district'e de bir atıftır aynı zamanda. leskov üslup bakımından shakespearean adledilemez elbette ama eserin konusu shakespeare trajedilerini aratmayacak cinstendir. katerina ve sergei'nin arasındaki gizli ilişkinin bu iki karakteri nasıl birer katile dönüştürdüğü çok hızlı sekanslar ile anlatılır ve altı çok dolu gösterilmez. yine benzer bir temanın ürünü olan emile zola'nın meşhur thérèse raquin isimli eseri lady macbeth of the mtsensk district'e göre daha başarılı bir eserdir bu açıdan. thérèse ve laurent'in arasındaki çarpık ilişki iki karakterin kendi arzuları üzerinden gayet anlaşılabilir bir şekilde işlenirken thérèse ile benzerlik gösteren katerina daha altı boş bir karakter izlenimi sunar yine de sergei gibi bir karaktere göre cinayet sebeplerinin -en azından boris ve zinovy için konuşursak- daha makul olduğu kuşkusuz. yine de eseri bir karşılaştırmadan çıkarıp kendi içinde değerlendirirsek oldukça temiz bir üslup ile aktarılmış olduğunu söylemek gerek. dönem rusya'sında shakespeare'i yaşatmanın etkili bir yolu. sonu oldukça trajik biten eserin bir de operası bulunmakta ki aşağı yukarı 2.30 saate tekabül eden bir başyapıt.


katerina lvovna was now ready, for the sake of sergei, to go through fire, through water, to prison, to the cross. he made her fall so in love with him that her devotion to him knew no measure. she was out of her mind with happiness; her blood boiled, and she could no longer listen to anything.
devamını gör...

"aşk başladığında, sevdiğimiz kişinin gözünde, sevebileceği yabancı olarak kalmak isteriz, ama ona ihtiyaç duyarız; bedeninden çok dikkatine, kalbine dokunma ihtiyacı hissederiz."
marcel proust - çiçek açmış genç kızların gölgesinde
devamını gör...

sayın soylu'nun geçen hafta patlayan yeşilyurt belediyesi'nin yaptığı insan kaçakçılığı skandalı yüzünden kaç gündür ortadan kaybolduktan sonra o konuyu millete izah etmek yerine böyle bir konu ile ortaya çıkıp suç bastırması gözlerden kaçmıyor.
devamını gör...

öz disiplin problemi olan biri olarak, akademik hedefimi bu sorumsuzlukla başaramayacağımı fark ettim. ajanda yöntemine başvurdum, benim için olaylar oyunlaşmaya başladı. tik atmak hiç bu kadar zevkli olmamıştı. bu sayede o gün yapmam gereken işleri yazıyor ve bunları bitirene kadar çabalıyorum, çünkü biliyorum ki bugün bitiremediğim şey yarın yükümü arttıracak. bu sayede, çok düzene girdi hayatım. çağ atladım resmen, ilacım ajanda tutmak ve bunu aksatmadan uygulamakmış meğer. aynı problemden muzdarip arkadaşlara denemelerini öneririm.
devamını gör...

öğretmenlik-varis ve boğazla ilgili hastalıklar,
polis, asker ve jandarma- psikolojik rahatsızlıklar,
psikolog, psikiyatrist- psikolojik rahatsızlıklar,
gardiyanlık- psikolojik rahatsızlıklar,
devlet memurları- boyun fıtığı vb.
devamını gör...

çocukluğumda annemin kapaklı telefonunda sık sık oynadığım, benim için (bkz: çocukluğumuzu yemiş oyunlar)dan biridir.

hatta bu oyuna özenip 3 metrelik bir yerden atlamıştım. her tarafım yara bere olmuştu. çocukluk işte. o günden sonra annem de oyunu sildi telefonundan ve o güzel oyunla bir daha karşılaşmadık.
devamını gör...

ahilik teşkilatı'nın kurucusu olan ahi evran'ın eşidir.

kendisi de ahilik teşkilatı'nın bir kolu olan (bkz: bâcıyân-ı rûm)un kurucusudur.
devamını gör...

asgari ücretlinin, hayal bile edemeyeceği iki durumdur. para biriktiremez. kazancı boğazını ancak doyuruyordur. kredi de çekemez, oturulabilecek ev fiyatları ortalama 600.000 liralara dayanmışken, ne banka kredi verir, verse de yüksek taksitleri ödeyemez. *
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim