yeni yıla girdiğimizden beri* ajanda kullanıyorum. henüz yeni kullanıyor olmama rağmen etkisini ve faydasını o kadar çok gördüm ki. hayatım düzene girdi resmen.

itiraf edeyim ben de bir zamanlar ajanda kullanamayan insan topluluğuna üyeydim. ama şuan anlıyorum ki meğer ben kullanmasını bilmiyormuşum *.
bir öğrenci olarak bahsedeyim. iki hafta içerisinde neler yaptım, neleri gözden geçirdim, kaç soru çözdüm gibi şeylerin hepsi elimin altında oluyor. böylece eksikliklerimi kolayca fark edebiliyorum. bu mükemmel bir şey, anlatabiliyor muyum?

kısaca kullanın kullandırtın efenim.
devamını gör...

eğer insan bunu sıkılmadan yapabiliyorsa kendini gerçekleştirme yolunda ciddi bir ilerleme kaybetmiş insan eylemidir.

#1675061 materpiece’in yaptığı alıntı tam da benim düşüncemi özetlemiş. kendi başınıza kaldığınızda, kendi kendinizle zaman geçirdiğiniz anlarda yalnız kalmış ya da yalnız bırakılmış hissi yaşıyorsa bir yerlerde doğru gitmeyen bir şeyler var demektir sizinle ilgili.

kendi başına zaman geçirirken eğlenemeyen insanların başkaları ile eğlenceli zaman geçirebileceklerine de inanmıyorum. siz bile kendinizden sıkılırken emin olun diğer insanlar sadece sizin varlığınıza katlanıyordur.

benim için resmî olan en yakın arkadaşım gördüğüm kişi benim. evet, erkek kardeşimi en yakın arkadaşım olarak görüyorum tabii ki ama ben kendimle daha uzun bir zamandır arkadaşım ve bu arkadaşlıktan da büyük bir keyif alıyorum.

en büyük hayallerimden ve korkularımdan biridir aslında bir gün herkesin beni dünyada yalnız bırakıp gitmesi ama bu olası eylemin çekici bir yanı da var. eğer gerçekten cehennem başkaları ise herkes gidip ben yalnız kaldığımda ve bu korkudan bir şekilde sıyrıldığımda kendi kişisel cennetimin inşasını başlayabilirim.

benim için kendimle vakit geçirmek korkak bir robinson crusoe olarak tek kişilik tamamen özgür bir dünyada yaşadığımın bir ütopya mı yoksa distopya mı oluğuna karar vermektir.
devamını gör...

en büyük çocuk olmaktan iyidir. birinin "evin büyüğü olacağıma köpeği olsaydım" dediğini duymuştum.
devamını gör...

terbiyesizliktir efenim. neden çöl faresi diyerek fareleri zan altında bırakıyorsunuz? ben direk çöl yamyamları diyorum, bence en doğrusu bu.
devamını gör...

tam bir tipsiz *

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

sakinleştirdiğini düşünerek dinlediğim ağır ritmli şarkıların yavaş yavaş beni depresif hale getirmesidir. oysa sözlük radyoda olduğu gibi iki ağır şarkı arasında bir oynak şarkı dinlesem daha delimsek bir insan olup rahatlayacağım. rutinler her zaman ruh sağlığını olumsuz etkiliyor zannımca. ne zaman günlük rutinlerimi yerine getirmesem akşam mutsuz yatıp sabah mutsuz kalıyorum. hedonist bir tavırla olmasa da insanın ruh sağlığını koruması için araçlarla amaçları iyi ayırt etmesi gerekir.oysa hiç kimseyi mutlu etmek zorunda değiliz öyle değil mi sözlük?
devamını gör...

genellikle yönelimi anlaşılan lgbt bireylere iş imkanı sağlanmaz, aileden ve toplumdan tecrit edilir. acımsızca yargılanırlar. oysa bilinmez ki bize gösterilen lgbt bireylerin sadece bir yüzüdür. her lgbt birey taşkın hareketler yapmaz, teşhirciliği amaçlamaz. eminim ki pek çok insan günlük hayatında lgbt bir bireyle pek çok kez karşılaşmış fakat onun yöneliminin kendi alışılmışının dışında olduğunu anlamamıştır bile. bir insanın lgbt olması onu insan olma durumundan ya da eylemlerini her insan gibi gerçekleştirme imkanından soyutlamaz. medyanın insanlara dayattığı pek çok yanlış algı var bu konuda. en yaygını gay karakterler mevzu bahis olduğunda gerçekleştirilir mesela. ağzı yayarak konuşma, şekerim canım benzeri ifadeler kullanma, çok renkli kıyafetler tercih etme, ciddiyetsizlik medyanın bizde oluşturduğu genel gay insan kalıbıdır. elbette bu davranışları sergileyen gay bireyler vardır ama bu her bireye mal edilemez, tıpkı her heteroseksüel bireyin aynı özelliği, karakteri taşımadığı gibi.
örgütlü harekete katılımın temel nedeni lgbt bireylerin yalnız ve çaresiz bırakılması, ötekileştirilmesidir. insanlar benzer durumları, mücadeleleri ve tecrübeleri paylaştıkları için birbirine yaslanarak hareket ederler. lgbt bireyler bir keyfiyetin değil var olmanın mücadelesini vermektedir çünkü.
devamını gör...

insanın normalde yememesi gereken toprak, kil, kül, saç, boya gibi maddeleri en az bir ay kadar süreyle ısrarla yeme durumu. daha çok çocuklarda görülse de yetişkinlerde de görülebilen, ucundan döndüğüm sendrom. zira yağmur yağdığındaki toprak kokusunu duyduğumda bana bir haller oluyor. birkaç defa yediğimi söyleyebilirim fakat sağlığımı bozma korkusu ağır basmış olacak ki bir daha ağzıma sürmedim.

cıva zehirlenmesi, libido düşüklüğü, nörolojik bozukluklar gibi sağlıksal sorunlara yol açan sendromun tedavisi farklı yöntemlerle yapılabilmektedir.

halk arasında toprak yeme alışkanlığı olarak bilinen sendromun neden oluştuğu konusu ise muammadır. bazı doktorlara göre kansızlığın toprak yeme sendromuna neden olduğu düşünülse de, bazı doktorlar ise toprak yeme alışkanlığının kansızlığa neden olduğunu savunmaktadır.

belirtileri ise şu şekildedir;
karın ağrısı
kabızlık, ishal, bağırsak tıkanması veya yırtılması
dışkıda kan görülmesi
yenilen maddeye göre oluşabilecek enfeksiyonlar
kurşun zehirlenmesi

latincede saksağan anlamına gelen ''pika'' saksağanların bulduğu her şeyi yemeleri nedeniyle hastalığın ismine ilham olmuştur.

kulağa garip gelse de pika sendromuna sahip insanlar için instagramda kil ve toprak satışı yapan bir sayfa bile var. incelemek isteyenler için
buradan
devamını gör...

gerçek adı; (bkz: hieronymus van aeken)'dır. doğrudu şehir, hertogenbosh'un bosh'u adına eklenmiştir.
muhafazakar bir şehir olan, , hertogenbosh'ta yaşamış büyümüş ve ölmüştür. koyu bir katoliktir. rönesans sanatçıların arasında en sevdiğim sanatçıdır. çağın ötesindedir. aslında döneminin ressamlarına baktığınızda, onlarla arasındaki farkı çok net görüyorsunuz. resimlerinde tamamiyle düşsel mekanlar, yarı insan yarı hayvan olan öğeler yer alır. bu resimlerde, ahlakçı katolik ressam; iyi-kötü, cennet-cehennemi büyük bir ustalıkla anlatır. anlatımlarındaki fantastik öğeler, inanılmaz ayrıntılı bir tasvirle anlatılmıştır.
bazı resimleri;

1480 yılına ait proda müzesinde bulunan yedi ölümcül günah;

resim kare tablo içindeki 5 daireden oluşur. dairelerden en büyüğü merkeze , diğer dördü ise tablonun köşelerine yerleştirilmiştir.
aslında tablonun adı; ''yedi ölümcül günah ve diğer dördü'dür.
merkezdeki, büyük dairenin merkezinde isa, isanın etrafında ise 7 ölümcül günah betimlenmektedir. bu büyük daire tanrının gözüdür.
köşelerdeki dörtlü ise, ölüm , son yargı, cennet ve cehennem tasviridir.
bildiğiniz gibi yedi ölümcül günah, öfke, kibir, şehvet, tembellik, oburluk, açgözlülük, kıskançlıktır.
''
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel''

aklımı başımdan alan diğer resmi; 1500 yılında yaptığı ve proda müzesinde bulunan
yeryüzü zevkleri bahçesi'dir.

resim üç bölümden oluşmakta, merkezdeki dünyada, insanın bugün dünyada yaşadığı dünya tasvir edilmiştir. buradaki insanların çıplak olması, cinsellik, oburluk gibi günahlara vurgu yapılmaktadır.
sol taraftaki cenette yaratılış ve cennetten kovulma anlatılmaktadır. insanın dünyevi zevlerinin sonunda, yani sağda ise cehennem bizi beklemektedir.
inançsız insanları bile etkilemeyi başaran bir tablo bana kalırsa. gerçekten muhteşem..

''
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel''

1500 yılında yaptığı saman arabası, ispanya kralı ıı. felipe tarafından alınmış . yazmaktan yoruldum o yüzden burada bırakıyorum.
günah ve günahın cezalandırılmasına vurgu, dini tasvirler, günahlar gene burada da ön planda. en çokta açgözlülük.

''
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel''
devamını gör...

cabbar bir soru sormamış ama cabbara ithafen,
gel bir de bunu boz :) demek isterim..

ben bu oyunu devam ettirmeli miyim.?
devamını gör...

bu biraz insanın yapısıyla ilgili bir durum. aynı olay karşısında verilen tepkiler farklıdır.bunu çok boyutlu düşünmek gerekir.olayı algılayış biçimimiz doğup büyünülen çevre, aile ilişkileri,arkadaşlık ilişkileri, geçmiş deneyimler,bilişsel kapasite ve daha birçok faktör etki edebiliyor.farklılıklarımız bu noktada ortaya çıkıyor.hüzün belirtisi gösteren kişi'ye, ne üzülüyorsun canım git toparlan bir an önce dememiz pek tesirli olmayacaktır çünkü senin içinde hissettiğin güç onda mevcut değildir.melankoliği sevmeyen vaktini melankolik insanlardan uzak durarak ve çevresinde kendisi gibi olan bireyleri arayıp bulmaya çalışarak geçirebilir.melankolikler zaten çok olduğu için kendi gibi biriyle gün içerisinde muhakkak karşılaşacaktır.yaşadığımız zaman dilimi ve bulunduğumuz coğrafya bu durumun oluşumuna çok müsaittir. savaşamayanlar ve içinde savaşma gücünü yitirenler de cümlemin sonunda sarılıp ağlayabilirler..
devamını gör...

tek eksiğim, neyimin eksik olduğunu idrak edemiyor oluşum. bilsem yol çizicem de, karmakarışık bir insanım.
devamını gör...

insanlık olarak genelleme yapmayı, tek kişinin hatasını tüm gruba yüklemeyi bıraktığımız zaman 50 yıl ileri gideceğiz.
devamını gör...

you son of a me.
devamını gör...

ben efendiyim onlar da köle.... nasıl soru bu ya ?
devamını gör...

günümüz dünyasında aşırılıkları ile bilinen ehlisünnet vel cemaate tabi olduğu iddia edilen mezhep. ameli açıdan; ehlisünnete tabii olsalar da, itikadi açıdan; ehlisünnet'in benimsediği eşari ve maturidi düşüncenin tam zıddı bir konumda konumlandırılmalıdır.

temel metodolojisi; islamın çağa ve şartlara göre yorumlanmaması, yorumlanması halinde özünden sapacağı tehlikesi ile karşı karşıya kalacağı düşüncesidir. kur'an ve hadis, selefi metodolojinin beslendiği iki kaynaktır. hadis kavramının bağlayıcılığı; "o heva ve hevesinden konuşmaz" * ayetidir. yani hadis ilminin, selefi düşüncede zemin bulması kur'ani hükmün gereğidir. icma, kelam, mantık ve felsefe gibi ilimlerin islamın temel kavramlarına muhalefet olduğu düşüncesi selefi mezhebinde kabul gören genel bir anlayıştır.

bu mezhebi değerlendirirken mezhebin değişim ve gelişim sürecinin iyi anlaşılması gerekir.

çıkış noktasının hakem olayı olduğu varsayılmaktadır. bu olay kısaca şöyledir;

hz.ali ve muaviye arasında gerçekleşen sıffin savaşında muaviye ordusunun generallerinden olan amr bin as ordunun yenilmek üzere olduğunu görünce, muaviye nin de emriyle kur'an sayfalarını mızraklara geçirilmesini emreder. sloganları ise; "gelin aramızda kur'an hakem olsun" şeklindedir. bunun akabinde hz. ali nin ordusundan bir grup; "biz kur'an ile savaşmayız" der ve hz. ali ile muaviye arasında sulh olması için hz. ali' yi muaviye ile anlaşmaya mecbur bırakırlar. bu olayın akabinde amr, hile ile muaviye yi halife ilan edince; iki taraf birbirine biat etmeden bölgelerine çekilir. çekilirler çekilmesine ancak, amr'ın hilesi hz. ali ordusunda bölünmelere yol açmıştır. ilk ayrışmanın adı; ibadiyye hareketidir. bu hareket hariciliğin temelini oluşturur. ibadiyye hareketi 12000 kişilik bir ordu ile hz. ali ile savaş hazırlığına girişir. ancak ordunun büyük bir kısmı nehrevan savaşı başlamadan önce abdullah ibn abbasın gayretiyle, hz. ali'nin ordusuna katılır. 12000 kişilik ordudan geriye 4013 kişi kalmıştır. rivayetlere göre ordudan sadece 9 kişi sağ kurtulmuş, kurtulanlardan biri olan abdurrahman ibn mülcem, hz. ali yi suikast düzenleyerek şehid etmiştir.

böylece ibadiyye hareketi kısmen de olsa etki alanını yitirmiştir.

abbasiler döneminde;

abbasi halifelerinin islami düşünce sisteminde; felsefe, mantık, kelam gibi ilim dallarının da değerlendirilmesi gerektiği savına karşı; ahmed ibn hanbel islamın özünün sahabe, tabiin ve etbaı tabiin in uygulamaları olduğu savını desteklemiştir. bu durum ahmed ibn hanbel'in islami toplum tarafından sevilip sayılmasına ve abbasi sultanlarının da, o'na saygı göstermesine neden olmuştur. abbasi saltanatı, ahmed ibn hanbel i karşısına almış olsaydı, muhtemelen bu durum abbasi hilafetinin sonu olurdu. abbasiler, ehlibeyt (as) taraftarları ve mutalipoğulları ile zaten mücadele halindeydi. üçüncü bir cephe açmamak için, bir nevi geleneksel selefiliğin yaygınlaşmasına göz yumdular. bu yüzden geleneksel selefiliğin imamı ahmed ibn hanbel dir der isek yanlış bir çıkarım yapmış olmayız. ibn teymiye ve öğrencileri, ahmed ibn hanbel den yaklaşık 5 asır sonra, geleneksel selefi anlayışın sistematiğini oluşturmuştur. ahmed ibn hanbel, selefi düşünceyi korumuş, ibn teymiye ve öğrencileri ise yaygınlaşmasına ön ayak olmuştur.

geleneksel selefi anlayışı muhammed ibn abdülvehhab'ın dönemine kadar varlığını sürdürmüş, devletleşmesi abdülvehhab ın fikirleri, suud ailesinin siyasi ve ekonomik desteği ile hayat bulmuştur. abdülvehhab' ı geleneksel selefi anlayışından ayıran en önemli konu; şirk ve küfür konusunda günah işleyen müslümanları çok kolay bir şekilde suçlaması olmuştur. ahmed ibn hanbel ve ibn teymiye nin aksine; abdülvehhab, fısk ve günah gibi kavramların yerine irtidat, küfür ve şirk gibi suçlamalara çok kolay bir şekilde fetva veriyordu.

örneğin; yalan söyleyen bir müslüman sünni/şii ahkamında fısk suçu ile değerlendirilirken, vahhabi ahkamında küfür olarak değerlendiriliyordu. türbe ziyareti, şefaat ve tevesül gibi kavramlar çok kolay bir şekilde şirk olarak değerlendirilebiliyordu.

sonuç olarak; günümüz selefi düşüncesi genel manada vehhabiliğin kontrolünde olup, geleneksel selefilikten ziyade, hariciliğe daha yakındır. vehhabi düşünce için çağdaş haricilik der isek yanlış bir çıkarım yapmış olmayız. nitekim el kaide, ışid ve benzeri örgütlerin zeminini hazırlayan ve örgütlere katılımın daha yüksek olduğu bölgeler incelenir ise; vehhabi mezhebinin yaygın olduğu toplumları gözlemleyebiliriz.

eleştiri;

kur'an ve sahih sünnetin uygulanması, ihya edilmesi için mücadele eden bir düşüncenin, bu denli vahşi ve katı olması peygamberimizin(saa) sahih sünnetinde yer almaz. peygamberimiz, mekke fethi sırasında evine sığınan, müşrikliği tescilli olduğu halde, birçok kişiye merhamet etmiş aman vermiştir. bu düşünce ise; dilinde kelime i tevhid olan, zahirde müslüman olan kişilerin; işlediği günahların büyüklüğüne, küçüklüğüne bakılmadan şirk koşmakla itham etmiştir.
devamını gör...

sizi toplayıp miting yapsam kaçınız oy verirsiniz? 53 kişisiniz biriniz verir herhalde.
devamını gör...

cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan'nın ayasofya camii’nde cuma namazının ardından açıklamalarda bulunması hadisesi.
sayın cumhurbaşkanının açıklamaları şu şekilde ;
--- alıntı ---

yaptığımız görüşmeler neticesinde 3 milyon aşı geldi, serisi devam edecek. hedefimiz çin'den 50 milyon almanya'dan bir o kadar daha gelmesi söz konusu. vatandaşlarımızın bir takvim çerçevesi içinde aşıya karşı olan tutarlılığı ve vaka sayılarını inşallah bir temenni olarak söylüyorum, azaltacaktır. 
almanya'yla yaptığımız görüşmelerde ortak üretim söz konusu. buradan olumlu gelişmeler var. rusya'yla yaptığımız çalışmalar da var ayrıca türkiye'nin kendi bünyesinde yaptığı çalışmalar var. 
yasakları keyfimiz için değil vatandaşımızın sağlığı için istiyoruz.
biontech'le tübitak başkanımız görüşmeleri yapıyorlar, bu görüşmeler neticesinde takvim belli olacak ve adımlar atılacak. 
(fikri sağlar)bu zat artık bu çağda yaşamıyor, çok gerilerde kaldı. ne yazık ki chp zihniyetinin faşizan anlayışının geçmişte olduğu gibi bugüne yansımasıdır. bu faşist anlayış hala sürdürüyor. başörtülü kızlarımız üniversitelerin kapılarından çevrildi yıllarca. insanın giyimine kuşamına göre değerlendirmeye kalkacak olursak bunu fikir özgürlüğü olarak anlatmak mümkün değildir. bunları sorduğun zaman inanç özgürlüğünden bahsediyor. nasıl bir inanç özgürlüğü bu? bırakın bu işleri... 40'lı 50'li yıllardaki chp'nin olduğunu, hala insanların yaşam tarzlarına müdahale etmesini istemiyoruz. 
bay kemal yanına iki tane başörtüsü alıp milleti aldatma sürecini de bıraksın. yanına 20 tane başörtülü koysan, senin ne olduğunu gayet iyi biliyorlar. burada hakim, savcı, polis, her kurumunda bunları görecekler. başörtülü olan polis, savcı olamaz... böyle bir şey var mı? hangi kuruma hangi şartlarla gelinir bu bellidir. bunlar çok şeyler görecekler daha. oy almak için başörtülü birkaç kişiyi yanlarında adete vitrin mankeni gibi koymak kimseyi aldatmıyor, geçti o işler. parlamentoda nice başörtülü bayanlarımız var. bay fikri, buralara kadar gelindi, sen çağın dışında kaldın. tabii bay kemal bir şey söyleyemiyor.  
(süleyman girgin) bay kemal niçin bunu cevapsız bıraktı? bunların sorunları var, taciz tecavüz, hırsızlık var. chp'nin nereden nereye geldiği açık. en güzel dersi 2023'te milletim sandıkta bunlara verecekler. 
(sözcü'nün ayasofya haberi) ben sözcü gazetesi okumuyorum, kimse de buna lüzumsuz yere para verip almasın. ayasofya 2020 yılının taçlı yıldızıdır.
  


--- alıntı ---
kaynak
devamını gör...

entry içeriğinin, sadece beğeni amaçlı girilmesi; sebeplerden sadece bir sebeptir.

öyle mahlas sahipleri vardır ki; iki harf yazıp yayınlasa, yine de beğeni yağmuruna tutulur. ( örneğin; "a" harfi türkçedeki ilk harftir. yazmış ve onlarca beğeni almıştır.)

ve ne yazık ki, öyle mahlas sahipleri de vardır ki; emek verip yazdığı entryler kıymet bilinmeden ziyan olmuştur. ( "a" harfinin etimolojik kökeninden girip, kullanıldığı dillerde, kullanış şekline kadar ansiklopedik bilgi girmiştir. yine de yukarıda bahsedilen mahlas sahibinin beğenildiği kadar beğenilmemiştir.)

karma puan sistemi iyi düşünülmüş olsa da; puan kasmak için açılan başlıklar, sözlüğün kalitesini düşüren sebeplerdendir.

okunmadan beğenilen entryler, takipçi kasma yarışı vs vs bu düşüşün sebeplerindendir.
devamını gör...

ne yapalım arkadaşlar allasen sokağa çıkıp ben koca arıyorum diye mi bağıralım?
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim