pandemide kadına şiddet tolere edilebilir seviyededir
her siyasinin potansiyel bir kara mizahçı olduğunun güncel beyanı.
devamını gör...
içinde gitme kelimesi geçen şarkı
devamını gör...
köylü yazardan ironiler
%100 eminim. yazılan eleştirilerin hepsinin onu kıskananlar tarafından yazıldığını düşünüyor. çok net bu egoya sahip. hatayı kendisinde aramıyor. hep kendisi haklı.
aynı akpliler gibi.
bu entrylere verdiği cevap tarzı da çok alıştığımız bir tarz. karşıdakini hor görme, hiçbir done olmadan üste çıkma çabası. aşağılayıcı tavır.
aynı akpliler gibi.
edit: hatta şunu söyleyeyim. şu an sol framede kendi ismini gördükçe yükseliyordur. yükseldikçe yükseliyordur. biri tutsun.
aynı akpliler gibi.
bu entrylere verdiği cevap tarzı da çok alıştığımız bir tarz. karşıdakini hor görme, hiçbir done olmadan üste çıkma çabası. aşağılayıcı tavır.
aynı akpliler gibi.
edit: hatta şunu söyleyeyim. şu an sol framede kendi ismini gördükçe yükseliyordur. yükseldikçe yükseliyordur. biri tutsun.
devamını gör...
cehenneme gidildiğinde yapılacak ilk aktivite
dünyanın en kafa insanlarıyla birlikte alemlere akmaktır.
islam inancına göre kant, hegel, michelangelo, da vinci, schopenhauer, michael jackson, marilyn monroe, chris cornell, chester bennington, frida kahlo, richard wagner, virginia woolf, margaret hamilton, vera rubin, karen horney vs.
falan hep cehennemde olmalılar. swh.
özellikle cehennemde yüzeyden dibe doğru indikçe entelektüelliğin de dibini görmek mümkün yanisi. sgdhcjhkvjvkvjcjbkd.
islam inancına göre kant, hegel, michelangelo, da vinci, schopenhauer, michael jackson, marilyn monroe, chris cornell, chester bennington, frida kahlo, richard wagner, virginia woolf, margaret hamilton, vera rubin, karen horney vs.
falan hep cehennemde olmalılar. swh.
özellikle cehennemde yüzeyden dibe doğru indikçe entelektüelliğin de dibini görmek mümkün yanisi. sgdhcjhkvjvkvjcjbkd.
devamını gör...
prisoner (yazar)
süt kurabiye ile de iyi gider. hem çikolata parcacıklısı da var. starbucks iyi yapıyor deyollağ...
devamını gör...
bir başkadır
şimdi üçüncü bölüm bitti ve direkt sözlüğe koştum . abi siz napıyorsunuz üçüncü bölümün sonundaki sahne ne kadar güzel televizyondan gelen ses babanın horlaması yavaş yavaş koltukta uyuyakalması kendimi odanın içinde hissettim diziyi bitirince tanımımı düzenlerim iyi gidiyor. evet an itibariyle diziyi bitirdim kendimce bir şeyler yazayım yazarım ne de olsa. şimdi diziye gelelim neden bu kadar sevildi neden bu kadar tuttu bu dizi. sebebi bence şu dizi bir toplum analizi biz o ekranda kendimizi seyrettik aslında bir dışavurum izledik insanlar kendi yaşadığı şeyleri gördü dizide . bir başkadır dizisinde gördüğümüz insanlar bizim eşimiz dostumuz tanıdığımız belki yan komşumuz türbanlı arkadaş aynı şeyleri yaşıyor . dedemizin cahil tarafları yok mu ? . çok okumuş dindar kafayı ütüleyen eşimiz dostumuz yok mu. o karakter çok ince düşünülmüş çok güzel işlenmiş adam okuduğu bilgileri paylaşmak kusmak istiyor çünkü çevresinde o bilgileri paylaşabileceği insanlar yok. insan bulunca saçma sapan mantıklı mantıksız kusuyor bütün bilgileri. buraya kadar spolier verdiğimi düşünmüyorum burdan sonra spolier geliyor. --! spoiler !--
--! spoiler !--dizi bize cahilliğin tarafı olmadığını tokat gibi yüzümüze çarpıyor baskının ne kadar büyük bir şiddet olduğunu suratımıza tokat gibi çarpıyor. psikolog hanım okumuş bir insan bu devirde psikolog olmak kolay mı kendisi zeki bir kadın ama türban takan insanlardan haz etmiyor cahil çünkü ne kadar okuduğunun bir önemi yok . diziyi izlerken o evin içindeki çocukları düşündüm o çocukların psikolojisini düşündüm bunlar türkiyede yaşanan vahim durumların bir örneği . karakterleri tek tek incelemeyi çok isterdim ama üşeniyorum. dizi bir süre sonra içinize öyle bir işliyor ki kendinizi tutamıyorsunuz 7. bölümde içinizde olan duygu dışa çıkıyor çünkü karakterler çok gerçek ve çok iyi işlenmiş. mesela psikologla meryemin konuşmasında psikolog ağlamıştı orda o kadar çok sarılmalarını istedim ki ekrana bağırdım sarılın lütfen diye haykırdım . çünkü o ferahlığın gelmesini biz 7 bölüm bekledik 7 bölüm üzüldük . dizi boyunca diyalogları seyrederken zihninizden geçen cümleleri meryem karakteri zaten konuşuyor ama içine konuşuyor kısık sesle o öyle tepkiler verince ekran başında iyi dedin kız meryem diyorsun. o bahsettiğim rahatlama duygusunu yasin çocuğuyla oynarken hissettim çünkü evin içinde olan olaylara o kadar üzülüyorsunuz ki bir süre sonra evin içinde olan en ufak mutluluk belirtisinde tebessüm ediyorsunuz. diziye bir isim verme şansım olsaydı memleketimden insan manzaraları ismini verirdim kesinlikle çünkü gerçekten öyle. birazda işin teknik kısmına gelelim . tek kelimeyle yönetmenin yaptığı işe hayran oldum . çekim teknikleri müziği kullanması doğallığı harika aktarmış bizlere. dizinin sonunun hep monoton bitmesi hayatın da öyle normal akışında devam etmesi çok güzel yansıtılmış. ya hiç mi bu dizinin kötü yanı yok dediğinizi duyar gibiyim tabi ki var. mesela sonu saçma ve aceleye gelmiş gibi geldi bana dizi 7. bölümde bitseydi harika olurmuş gibi düşündüm. bazı karakterler çok güzel yaratılmışken bazı karakterler çok özensiz yaratılmış . tabi ki yönetmenin senaristin böyle bir düşüncesi yoktur bilmiyorum ama bazı sahneler çok tribüne oynanmak için yapılmış gibi geldi bana . onun dışında bahsettiğim gibi gayet güzel bir diziydi. türkiyeyi seyrettik . 6 sene okuyup doktor olup cahil kalan periyi seyrettik. iyi kalpli yasinin çok şefkatli bir yüreği olmasına rağmen ona dayatılan öğretilen maço tavırları egemen tavırları seyrettik. meryem karakterinin yetiştirilme tarzını bunalmışlığını seyrettik içine atmasını seyrettik . imam amcanın evlatlık kızına duyduğu şefkati seyrettik . iyisiyle kötüsüyle cahiliyle bir başkadır benim memleketim işte biz onu seyrettik .
--! spoiler !--dizi bize cahilliğin tarafı olmadığını tokat gibi yüzümüze çarpıyor baskının ne kadar büyük bir şiddet olduğunu suratımıza tokat gibi çarpıyor. psikolog hanım okumuş bir insan bu devirde psikolog olmak kolay mı kendisi zeki bir kadın ama türban takan insanlardan haz etmiyor cahil çünkü ne kadar okuduğunun bir önemi yok . diziyi izlerken o evin içindeki çocukları düşündüm o çocukların psikolojisini düşündüm bunlar türkiyede yaşanan vahim durumların bir örneği . karakterleri tek tek incelemeyi çok isterdim ama üşeniyorum. dizi bir süre sonra içinize öyle bir işliyor ki kendinizi tutamıyorsunuz 7. bölümde içinizde olan duygu dışa çıkıyor çünkü karakterler çok gerçek ve çok iyi işlenmiş. mesela psikologla meryemin konuşmasında psikolog ağlamıştı orda o kadar çok sarılmalarını istedim ki ekrana bağırdım sarılın lütfen diye haykırdım . çünkü o ferahlığın gelmesini biz 7 bölüm bekledik 7 bölüm üzüldük . dizi boyunca diyalogları seyrederken zihninizden geçen cümleleri meryem karakteri zaten konuşuyor ama içine konuşuyor kısık sesle o öyle tepkiler verince ekran başında iyi dedin kız meryem diyorsun. o bahsettiğim rahatlama duygusunu yasin çocuğuyla oynarken hissettim çünkü evin içinde olan olaylara o kadar üzülüyorsunuz ki bir süre sonra evin içinde olan en ufak mutluluk belirtisinde tebessüm ediyorsunuz. diziye bir isim verme şansım olsaydı memleketimden insan manzaraları ismini verirdim kesinlikle çünkü gerçekten öyle. birazda işin teknik kısmına gelelim . tek kelimeyle yönetmenin yaptığı işe hayran oldum . çekim teknikleri müziği kullanması doğallığı harika aktarmış bizlere. dizinin sonunun hep monoton bitmesi hayatın da öyle normal akışında devam etmesi çok güzel yansıtılmış. ya hiç mi bu dizinin kötü yanı yok dediğinizi duyar gibiyim tabi ki var. mesela sonu saçma ve aceleye gelmiş gibi geldi bana dizi 7. bölümde bitseydi harika olurmuş gibi düşündüm. bazı karakterler çok güzel yaratılmışken bazı karakterler çok özensiz yaratılmış . tabi ki yönetmenin senaristin böyle bir düşüncesi yoktur bilmiyorum ama bazı sahneler çok tribüne oynanmak için yapılmış gibi geldi bana . onun dışında bahsettiğim gibi gayet güzel bir diziydi. türkiyeyi seyrettik . 6 sene okuyup doktor olup cahil kalan periyi seyrettik. iyi kalpli yasinin çok şefkatli bir yüreği olmasına rağmen ona dayatılan öğretilen maço tavırları egemen tavırları seyrettik. meryem karakterinin yetiştirilme tarzını bunalmışlığını seyrettik içine atmasını seyrettik . imam amcanın evlatlık kızına duyduğu şefkati seyrettik . iyisiyle kötüsüyle cahiliyle bir başkadır benim memleketim işte biz onu seyrettik .
devamını gör...
sevgiliyle aynı boyda olma rezaleti
iki taraf da kısa boyluysa sevimli;
iki taraf da orta boyluysa iyiiii güzel;
iki taraf da 1.80 ve üzerindeyse kavgaya gelmiş gibi
oluyorsunuz.
iki taraf da orta boyluysa iyiiii güzel;
iki taraf da 1.80 ve üzerindeyse kavgaya gelmiş gibi
oluyorsunuz.
devamını gör...
jóga
devamını gör...
kendine iyi bak çünkü devletin malısın
yukarıda arkadaşın bahsettiği gibi. devlet sizden faydalanır sömürür sizi hakkınız olanın yarısını verir sizde senelerce devlete kapak attım oh ya diye yaşarsınız . devlete kapak atmaya çalışmayın çünkü devlet size kapak atmış oluyor. tabi devletin iyi yaptığı şeylerde vardır ama o buranın tanımı değil .
devamını gör...
liberal demokrat parti
liberal demokrat parti (kısaca ldp), 26 temmuz 1994 tarihinde besim tibuk liderliğinde kurulan türk siyasi partisidir.
devamını gör...
toplu taşıma araçlarında gıcık olunan tipler
o kadar boş yer varken anlamsızca insanın yanına oturan insanlar, fırsatçı tacizciler.
devamını gör...
bir masum mor menekse
iyk... saf aktroll. hiç sevmem.
(bkz: aktroll)
(bkz: aktroll)
devamını gör...
ateist bir canlı neden yaşar sorusu
ateistlerin yaşam amacını bulması diğer inanışlara göre daha zor. ateizme göre cennet, cehennem, ruh, tanrı, ahiret, kader, kaza gibi kavramlar yok. diğer inanışlarda-çoğunda- bu gibi kavramlar insanın yaşam amacının başlıca sebebini oluşturur. iyi bir insan olursan cennete gidersin, kötü olursan cehenneme gidersin. bu nedenle "iyi biri olmalıyım ve dünyada yaşadığım sıkıntılara katlanmalıyım böylece tanrı beni mükâfatlandırır ve öbür dünyada sonsuz mutluluğa ulaşırım". diye düşünürler. böylece hayat katlanılabilir olur. atesitler için ise kişinden kişiye değişir bence. kısa zaman önce ateist oldum ve çok düşündüm ben niçin yaşıyorum diye. sonunda bir sonuca vardım. ben kendim için yaşıyorum. kendimi bulmak, keşfetmek, tanımak, neler yapabileceğimi ve ne kadar ileri gidebileceğimi görmek için yaşıyorum. sonumum geleceği zamana kadar kendi kimliğimi bulmak için yaşıyorum. evreni ve doğayı anlamak için yaşıyorum. bunlar benim sebeplerim, dediğim gibi kişinden kişiye çok farklılık gösterebilir.
devamını gör...
hayatı fazla ciddiye almak
o da sizi ciddiye alır ve sonunda öldürür. eksik olmasın.
devamını gör...
nick değiştirme
tanık koruma programına alınmak gibi insanın farklı bir kimliğe bürünmesidir.
farklı farklı sebeplerle böyle bir karar alınmış olsa da artık hiçbir şey eskisi gibi değildir. yeni bir düzen yeni bir başlangıçtır.hayırlısı olsundur.
*
farklı farklı sebeplerle böyle bir karar alınmış olsa da artık hiçbir şey eskisi gibi değildir. yeni bir düzen yeni bir başlangıçtır.hayırlısı olsundur.
*
devamını gör...
florence nightingale
florence nightingale (1820-1910), ingiliz sosyal reformcu, istatistikçi ve hemşiredir. hemşireliğe son derece olumlu bir itibar kazandırmış ve viktorya kültüründe bir ikon olmuştur. kırım savaşı'nda yaralanan askerlerle ilgilenmek için 1854'te istanbul'a, üsküdar'daki selimiye kışlası'na gelmiştir. gece gündüz demeden elinde lamba ile yaralı askerlere baktığı için kendisine "lambalı kadın" denmiştir.
döneminde hastaneler hijyenik olmadığından ailesi bir hastanede çalışma isteğine karşı çıktı ama o pes etmedi. hastaneleri dolaşıp hastaları gözlemleyerek şartların iyileştirilmesi ile ilgili çalışmalar yaptı. mesleğine duyduğu aşk öyle büyüktü ki zerafeti ve güzelliğine karşı koyamayan pek çok erkeğin evlilik teklifini reddetti ve mesleğine idealist biri olarak devam etti.
1860 yılında nightingale, londra'da st thomas' hospital'da kendi hemşirelik okulunun kurulmasıyla profesyonel hemşireliğin temellerini atmıştır. 1907 yılında ingiliz liyakat nişanı alan ilk kadındır.
britanya halkı, askerlere gönderilmek üzere, gemiler dolusu çarşaf, bandaj ve yiyecek bağışladı. ne var ki beceriksiz sağlık memurları bunların dağıtılmasını engelliyorlardı. florence nightingale malzeme depolarının kapaklarını çekiçle kırarak açmış ve gelen malzemeyi hastalara dağıtarak çekiçli kadın ünvanını da almıştır.
yeni hemşireler nightingale andı ile onurlandırılmaktadır. doğum günü olan 12 mayıs tüm dünyada hemşireler günü olarak kabul edilir. florence nightingale madalyası 1912'de uluslararası kızılhaç komitesi tarafından kuruldu. hemşirelere verilen en yüksek uluslararası ödüldür.
"bırakın her bir kişi kendi deneyimlediğinden çıkardığı gerçekliği açıklasın."
tanrının en değerli armağanı olan hayat, çok defa hemşirenin ellerine terk edilmiştir.
"ben hastabakıcı olmak istiyorum, kimsesi olmayan insanların kimsesi olmak istiyorum."
döneminde hastaneler hijyenik olmadığından ailesi bir hastanede çalışma isteğine karşı çıktı ama o pes etmedi. hastaneleri dolaşıp hastaları gözlemleyerek şartların iyileştirilmesi ile ilgili çalışmalar yaptı. mesleğine duyduğu aşk öyle büyüktü ki zerafeti ve güzelliğine karşı koyamayan pek çok erkeğin evlilik teklifini reddetti ve mesleğine idealist biri olarak devam etti.
1860 yılında nightingale, londra'da st thomas' hospital'da kendi hemşirelik okulunun kurulmasıyla profesyonel hemşireliğin temellerini atmıştır. 1907 yılında ingiliz liyakat nişanı alan ilk kadındır.
britanya halkı, askerlere gönderilmek üzere, gemiler dolusu çarşaf, bandaj ve yiyecek bağışladı. ne var ki beceriksiz sağlık memurları bunların dağıtılmasını engelliyorlardı. florence nightingale malzeme depolarının kapaklarını çekiçle kırarak açmış ve gelen malzemeyi hastalara dağıtarak çekiçli kadın ünvanını da almıştır.
yeni hemşireler nightingale andı ile onurlandırılmaktadır. doğum günü olan 12 mayıs tüm dünyada hemşireler günü olarak kabul edilir. florence nightingale madalyası 1912'de uluslararası kızılhaç komitesi tarafından kuruldu. hemşirelere verilen en yüksek uluslararası ödüldür.
"bırakın her bir kişi kendi deneyimlediğinden çıkardığı gerçekliği açıklasın."
tanrının en değerli armağanı olan hayat, çok defa hemşirenin ellerine terk edilmiştir.
"ben hastabakıcı olmak istiyorum, kimsesi olmayan insanların kimsesi olmak istiyorum."
devamını gör...
sözlükte yazan kadınların birbirini çekememesi
yaw he he.
kurban olun siz kadınların birbirini korumasına kollamasına.
asıl erkekler birbirini rakip olarak görüyor.
kurban olun siz kadınların birbirini korumasına kollamasına.
asıl erkekler birbirini rakip olarak görüyor.
devamını gör...


