jethro tull
grup adını, aslında avukat olan 1674-1741 tarihleri arasında yaşamış ingiltere' de icat ettiği insan gücüne dayanmayan mekanik tarım aletleri ile yeni tarım teknikleri geliştiren jethro tull isimli ingiliz tarım öncüsünden alır. tohum delici ve atlı çapa gibi icatları ile modern ve çok daha verimli ingiliz tarımının temellerini atmıştır. geliştirdiği tarım yöntemini, 1731 yılında yayımlanan atla çapalama tarımcılığı adındaki kitabında anlatmıştır.
grubun beyni ian anderson adı nereden aldıklarını meşhur olduktan sonra şöyle anlatmış:
1968 yılının şubatında londra’da değişik barlar ve klüplerde sahne alarak kendimizi ispatlamaya, ünlü ve zengin olmaya çalıyorduk. o kadar kötüydük ki aynı mekanda iki kez üst üste çıkabilmek için grubumuzun adını hemen hemen her hafta değiştirmek zorunda kalıyorduk. londra’daki ünlü marquee club’dan ikinci kez sahneye çıkma teklifini aldığımız performansımızda grubumuzun adı jethro tull idi ve artık bu ismi değiştirmek için çok geçti. jethro tull ismini daha önce tarih eğitimi almış o dönemki menejerimiz teklif etmişti.
grubun beyni ian anderson adı nereden aldıklarını meşhur olduktan sonra şöyle anlatmış:
1968 yılının şubatında londra’da değişik barlar ve klüplerde sahne alarak kendimizi ispatlamaya, ünlü ve zengin olmaya çalıyorduk. o kadar kötüydük ki aynı mekanda iki kez üst üste çıkabilmek için grubumuzun adını hemen hemen her hafta değiştirmek zorunda kalıyorduk. londra’daki ünlü marquee club’dan ikinci kez sahneye çıkma teklifini aldığımız performansımızda grubumuzun adı jethro tull idi ve artık bu ismi değiştirmek için çok geçti. jethro tull ismini daha önce tarih eğitimi almış o dönemki menejerimiz teklif etmişti.
devamını gör...
baş ucu eserleri
düşünce çok güzel* ama varsayılan olarak görüntülenmesi çok kötü. bu hâliyle profili açar açmaz görüntülenen "son tanımları" bölümünü tamamen kapatmış ve listeye ulaşmak da yukarıdaki bütün tanımları listeleyen "tanım: x" butonundan yapılabiliyor anca. böyle çok kullanışsız bana kalırsa.
bunun yerine aşağıdaki gibi bir geçiş butonuyla sağlansa daha hoş olurdu:

muhtemelen anlatamadım ama deneyin, garipseyeceksiniz siz de.
bunun yerine aşağıdaki gibi bir geçiş butonuyla sağlansa daha hoş olurdu:

muhtemelen anlatamadım ama deneyin, garipseyeceksiniz siz de.
devamını gör...
sözlük yazarlarının olmak isteyeceği ünlü yazarlar
tabi ki arthur rimbaud olurdum.
boşuna mahlasımızı rimbaud yapmadık.
boşuna mahlasımızı rimbaud yapmadık.
devamını gör...
beraber
teklikten çokluğa geçiş anaforu.
anafor çünkü bir kere içine girdiğinizde çıkması çok zor, bazen çok güzel bazen de çok yıkıcı bir anafor.
tehlikeli bir kelime biraz da "belli olmayan zamanlara ait verilmemiş sözler" içeriyor, bağlayıcı.
ama çok güzel, yaşayana, yaşatana, alttakine şükür.*
anafor çünkü bir kere içine girdiğinizde çıkması çok zor, bazen çok güzel bazen de çok yıkıcı bir anafor.
tehlikeli bir kelime biraz da "belli olmayan zamanlara ait verilmemiş sözler" içeriyor, bağlayıcı.
ama çok güzel, yaşayana, yaşatana, alttakine şükür.*
devamını gör...
kadınların evlenince iki soyad kullanması
evlenince hâlâ kadının aile adının değiştiğini gösteren demode bir uygulamadır(bence). kadın bir soya bağlı değil gibi evlenince soy adı değişir.
devamını gör...
bu sabah nasıl uyandınız sorusu
dersim yoktu bu gün. annemin "haadiii kahvaltı hazır haadiiii" diye bağırışı ile uyandım. ne kadar mutlu olursam olayım bağırışla uyanınca insan sinir krizleri geçiriyor.
devamını gör...
yök'ün etik dışı ödev ve tez yazanlara kamu davası açması
akademisyenlere 2 bin liradan 20 bin liraya kadar değişen fiyatlarla tez yazıp ödev hazırlayan internet siteleri hakkında yök, kamu davaları açıyormuş. şimdiye kadar neredeydi bilemiyorum ama geç de olsa güzel bir gelişme. bu yolla kimbilir kaç akademisyen(!) akademisyen olmuştur.
türkiye'de bu yolla, ekip kurarak parayla tez yazan en az 520 şirket varmış ve 2 bin liradan 20 bin liraya kadar değişen ücretlerle tez yazan bu firmalar yılda yaklaşık 160 milyon liralık gelir elde ediyormuş. dolandırıcılık'tan 1 yıldan 5 yıla, 'nitelikli dolandırıcılık'tan da 3 yıldan 10 yıla kadar hapis cezaları söz konusu imiş.
kaynak: www.memurlar.net/haber/9488...
türkiye'de bu yolla, ekip kurarak parayla tez yazan en az 520 şirket varmış ve 2 bin liradan 20 bin liraya kadar değişen ücretlerle tez yazan bu firmalar yılda yaklaşık 160 milyon liralık gelir elde ediyormuş. dolandırıcılık'tan 1 yıldan 5 yıla, 'nitelikli dolandırıcılık'tan da 3 yıldan 10 yıla kadar hapis cezaları söz konusu imiş.
kaynak: www.memurlar.net/haber/9488...
devamını gör...
chinese li hua kedisi
--- alıntı ---
chinese li hua, adında da anlaşıldığı gibi çin’de görülen bir kedi türüdür. ancak adı li hua (lee-wah) olarak telaffuz edilmektedir. sebebi ise çin’in gayri resmi kedi türü olmasıdır. ayrıca yüzyıllardır çin’de yaşadığı bilinmekte olup, chinese li hua kedisi en eski kedi türlerinden bir tanesi olduğu varsayılmaktadır. ancak son zamanlarda bir cins olarak görülmektedir.
chinese li hua kedisi şubat 2010 yılı itibari ile cat fanciers association tarafından miscellaneous class sınıfı kedi olarak kabul edilmiştir. doğal bir ırk olma özelliğine sahip olan chinese li hua kedisi aynı zamanda li mao, lu hua mau, li hua, fragon li, li hua mau ve chinese li hua olarak adlandırılmaktadır.
chinese li hua kedisi oldukça akıllı, sadık ve sevecen kişilikleri ile insan ilişkileri bir hayli kuvvetli bir kedi türü olarak bilinmektedir. ancak asıl onları ünlü yapan fare ve haşerelere karşı avcı bir yeteneğinin bulunması ve kemirgenleri dahi alma becerisi olmaktadır.
rivayete göre chinese li hua kedisinin sabah saatlerinde gazeteyi almayı öğrendiği iddia edilmektedir. ayrıca chinese li hua sahibi olan çinlilerin onlar için bir tören düzenlediği söylenmektedir.
chinese li hua kedisi kısa ve kalın tüy yapısı ile oldukça sağlıklı bir görünüme sahiptir. tüy yapısında yer alan farklı renk tonları ile chinese li hua genellikle kökten siyah, ortası açık sarı ve uçları kahve tonlarına sahiptir. bazen mouse coat olarak da tarif edilmektedir.
chinese li hua yüz yapısı altıgeni andırmaktadır. ağzın üst köşesinde yer alan siyah lekeler li hua’ya gülümseme görünümü katmaktadır. gözleri ise oldukça parlak ve büyük olup yeşil, sarı ve kahverengi tonlarına sahiptir. olgunlaşma süreci oldukça yavaş ilerleyen chinese li hua kedisi yaklaşık olarak 3 yaşına kadar gelişimini tamamlaması sürmektedir.
--- alıntı --- buradan


chinese li hua, adında da anlaşıldığı gibi çin’de görülen bir kedi türüdür. ancak adı li hua (lee-wah) olarak telaffuz edilmektedir. sebebi ise çin’in gayri resmi kedi türü olmasıdır. ayrıca yüzyıllardır çin’de yaşadığı bilinmekte olup, chinese li hua kedisi en eski kedi türlerinden bir tanesi olduğu varsayılmaktadır. ancak son zamanlarda bir cins olarak görülmektedir.
chinese li hua kedisi şubat 2010 yılı itibari ile cat fanciers association tarafından miscellaneous class sınıfı kedi olarak kabul edilmiştir. doğal bir ırk olma özelliğine sahip olan chinese li hua kedisi aynı zamanda li mao, lu hua mau, li hua, fragon li, li hua mau ve chinese li hua olarak adlandırılmaktadır.
chinese li hua kedisi oldukça akıllı, sadık ve sevecen kişilikleri ile insan ilişkileri bir hayli kuvvetli bir kedi türü olarak bilinmektedir. ancak asıl onları ünlü yapan fare ve haşerelere karşı avcı bir yeteneğinin bulunması ve kemirgenleri dahi alma becerisi olmaktadır.
rivayete göre chinese li hua kedisinin sabah saatlerinde gazeteyi almayı öğrendiği iddia edilmektedir. ayrıca chinese li hua sahibi olan çinlilerin onlar için bir tören düzenlediği söylenmektedir.
chinese li hua kedisi kısa ve kalın tüy yapısı ile oldukça sağlıklı bir görünüme sahiptir. tüy yapısında yer alan farklı renk tonları ile chinese li hua genellikle kökten siyah, ortası açık sarı ve uçları kahve tonlarına sahiptir. bazen mouse coat olarak da tarif edilmektedir.
chinese li hua yüz yapısı altıgeni andırmaktadır. ağzın üst köşesinde yer alan siyah lekeler li hua’ya gülümseme görünümü katmaktadır. gözleri ise oldukça parlak ve büyük olup yeşil, sarı ve kahverengi tonlarına sahiptir. olgunlaşma süreci oldukça yavaş ilerleyen chinese li hua kedisi yaklaşık olarak 3 yaşına kadar gelişimini tamamlaması sürmektedir.
--- alıntı --- buradan


devamını gör...
düşmanı küçümseme gafleti
ava giderken avlanmak deyimini hatırlatır.
"düşmanın karınca ise de hor bakma" demiş atalarımız.
"düşmanın karınca ise de hor bakma" demiş atalarımız.
devamını gör...
sıcak çikolata
genellikle evde kendime hazırladığım, çaydan sonra sevdiğim ikinci içecektir.
devamını gör...
can yücel
şiirin bir kısmını koyayım şuraya dedim; yetmedi. *
özledim seni…
ayrılık yüreğimi uyuşturuyor karıncalandırıyor nicedir.
beynimi uyuşturuyor özlemin…
çok sık birlikte olmasak bile
benimle olduğunu bilmenin
bunca zamandır içimi ısıttığını
yeni yeni anlıyorum
yokluğun,
hatırladıkça yüreğime saplanan bir sızı olmaktan çıkıp
mütemadiyen bir boşluğa
sabahları seni okşayarak başlamaları
akşamları her işi bir kenara koyup
seninle baş başa konuşmaları özlüyorum;
oynaşmalarımızı,
yürüyüşlerimizi,
sevimli haşarılığını,
çocuksu küskünlüğünü…
nasıl da serttin başkalarına karşı
beni savunurken;
ve ne kadar yumuşak
bir çift kısık gözle kendini
ellerimin okşayışına bırakırken
gitmeni asla istemediğim halde
buna mecbur olduğunu görmek
ve sana bunları söylemeden
”git artık” demek
”beni ne kadar çabuk unutursan, o kadar çabuk kavuşacaksın mutluluğa”
demek sana ne de zor
seni görmemek ve belki yıllar sonra
karşılaştığımızda
bana bir yabancı gibi bakmanı istemek senden…
yeni bir sevdayı yasakladığım kalbime söz geçirmek….
can yücel
özledim seni…
ayrılık yüreğimi uyuşturuyor karıncalandırıyor nicedir.
beynimi uyuşturuyor özlemin…
çok sık birlikte olmasak bile
benimle olduğunu bilmenin
bunca zamandır içimi ısıttığını
yeni yeni anlıyorum
yokluğun,
hatırladıkça yüreğime saplanan bir sızı olmaktan çıkıp
mütemadiyen bir boşluğa
sabahları seni okşayarak başlamaları
akşamları her işi bir kenara koyup
seninle baş başa konuşmaları özlüyorum;
oynaşmalarımızı,
yürüyüşlerimizi,
sevimli haşarılığını,
çocuksu küskünlüğünü…
nasıl da serttin başkalarına karşı
beni savunurken;
ve ne kadar yumuşak
bir çift kısık gözle kendini
ellerimin okşayışına bırakırken
gitmeni asla istemediğim halde
buna mecbur olduğunu görmek
ve sana bunları söylemeden
”git artık” demek
”beni ne kadar çabuk unutursan, o kadar çabuk kavuşacaksın mutluluğa”
demek sana ne de zor
seni görmemek ve belki yıllar sonra
karşılaştığımızda
bana bir yabancı gibi bakmanı istemek senden…
yeni bir sevdayı yasakladığım kalbime söz geçirmek….
can yücel
devamını gör...
ağlayarak uyumak
hemen hemen her insanın belli dönemlerden geçtiği durum , bu ara bende böyle dönemden geçiyorum o kadar.
devamını gör...
bekçi terörü
tipe göre adam seçip kimlik soruyorlar, ulan ne yapayım çirkin olmak benim suçummu yani..
devamını gör...
17 şubat 2021 uludağ'da intihar eden doktor
insanlar o kadar kaba, o kadar kendini bilmez, işinizi zorlaştırmaya çalışan, yeri gelince kıskanç ve bencil ki... ve bu huylarıyla öyle güzel övünüyorlar ki...
bu doktor ölmeyi düşünmedi, düşündürüldü. buna intihar demek güç, bu bir cinayet. hem de birden fazla katili olan bir cinayet.
6 sayfa ya, gitmeden önce içindekileri ve düşüncelerini dökebilmek için 6 sayfa harcamış. son yazısını 6 sayfalık yazmış. 1 sayfa değil, 2 değil, 3, 4, 5 değil. 6 sayfa! kalbi ne kadar kırıldıysa tam 6 sayfada bunu açıklamaya çalışmış.
bir intihar olunca 'bunalımdaymış' deyip geçiliyor. insan hiçbir şey yokken kolay kolay bunalır mı? biri intihar ediyor, 'zaten depresyondaymış' oluyor. kimse o kişiye neler yaşatıldığının peşine düşmüyor. çünkü biliyorlar, eğer düşerlerse bu intihar değil, cinayet olacak. katili de bir iki kişi değil, onlarcası çıkacak. hatta bir sır vereyim mi? yapılan her türlü baskıya göz yumdukları için yüzlercesi suçlu sayılacak.
eh, biz de aptal değiliz neticesinde. yüzlerce suçlusu olan bir cinayeti açığa çıkarmak istemeyip ismine ''intihar'' diyoruz. o kadar da aptal değiliz, o kadar da değil...
bu doktor ölmeyi düşünmedi, düşündürüldü. buna intihar demek güç, bu bir cinayet. hem de birden fazla katili olan bir cinayet.
6 sayfa ya, gitmeden önce içindekileri ve düşüncelerini dökebilmek için 6 sayfa harcamış. son yazısını 6 sayfalık yazmış. 1 sayfa değil, 2 değil, 3, 4, 5 değil. 6 sayfa! kalbi ne kadar kırıldıysa tam 6 sayfada bunu açıklamaya çalışmış.
bir intihar olunca 'bunalımdaymış' deyip geçiliyor. insan hiçbir şey yokken kolay kolay bunalır mı? biri intihar ediyor, 'zaten depresyondaymış' oluyor. kimse o kişiye neler yaşatıldığının peşine düşmüyor. çünkü biliyorlar, eğer düşerlerse bu intihar değil, cinayet olacak. katili de bir iki kişi değil, onlarcası çıkacak. hatta bir sır vereyim mi? yapılan her türlü baskıya göz yumdukları için yüzlercesi suçlu sayılacak.
eh, biz de aptal değiliz neticesinde. yüzlerce suçlusu olan bir cinayeti açığa çıkarmak istemeyip ismine ''intihar'' diyoruz. o kadar da aptal değiliz, o kadar da değil...
devamını gör...
les dieux ont soif
fransız yazar anatole france tarafından 1912 yılında kaleme alınmış ve dilimize tanrılar susamışlardı olarak çevrilen roman. bütün olayların iki hatta zaman zaman daha çok tarafı vardır, bundan dolayı bir şeyi tam olarak kavrayabilmek için her yönü ile ele almak gerekir. france, les dieux ont soif'de fransız devriminin sonrasını ve fanatizmin şiddetini daha geniş bir perspektiften okuyucuya aktarıyor. bir şeye karşı duyulan tutkunun dozu biraz aştığı zaman yalnızca insanları değil bütün bir milleti de nasıl büyük hatalar ve haksızlıklar silsilesine sürüklediğini devrimin diğer tarafından aktarmış anatole france. yine de abartı ile boyanmış karakterleri -özellikle hikayenin ana karakteri évariste gamelin- bana oldukça sığ geldi ama aşırıya kaçan her şeyin bir noktada insanı zıvanadan nasıl çıkardığının güzel bir örneği denilebilir eser için. yine sıkça dile getirilen bir düşünceye göre -ki bana gayet makul geldiğini belirtmem gerekir- maurice brotteaux, anatole france'in fikirlerinin bir yansıması olarak yazılmıştır. karakterleri sığ bulmuş olsam bile france'in dönemi, yozlaşmış insan ilişkilerini ve aşırıya kaçan tutkunun ne gibi durumlara sebebiyet vereceğini en iyi şekilde aktardığı tartışılmaz. düşmanlarını eleştirmek kolaydır, dostlarını eleştirebilmek daha büyük bir özveri ister. yalnızca bu düşünceden bile yola çıkarsak aslında romanın bir noktada olabilecek en tarafsız şekilde aktarıldığını söylemek mümkün.
la nature nous enseigne à nous entre-dévorer et elle nous donne l'exemple de tous les crimes et de tous les vices que l'état social corrige ou dissimule. on doit aimer la vertu ; mais il est bon de savoir que c'est un simple expédient imaginé par les hommes pour vivre commodément ensemble. ce que nous appelons la morale est une entreprise désespérée de nos semblables contre l'ordre universel, qui est la lutte, le carnage et l'aveugle jeu de forces contraires. elle se détruit elle-même et plus j'y pense, plus je me persuade que l'univers est enragé.
la nature nous enseigne à nous entre-dévorer et elle nous donne l'exemple de tous les crimes et de tous les vices que l'état social corrige ou dissimule. on doit aimer la vertu ; mais il est bon de savoir que c'est un simple expédient imaginé par les hommes pour vivre commodément ensemble. ce que nous appelons la morale est une entreprise désespérée de nos semblables contre l'ordre universel, qui est la lutte, le carnage et l'aveugle jeu de forces contraires. elle se détruit elle-même et plus j'y pense, plus je me persuade que l'univers est enragé.
devamını gör...
bilgisayara yüklenen ilk oyun
(bkz: gta vice city)
devamını gör...



