anonim olmanın faydaları
arkadaşlar onu bunu geçtim, akrabalarınız sizi asla bulamaz bundan güzel fayda mı var
devamını gör...
mutlu etmek
mutluluğu, pozitifliği kendinden başka bir tarafa kanalize etme durumu.
kimisi bunu kişilerden, canlılardan ziyade nesnelere de yükleyebilir; farketmez, her şekilde geri dönecektir.
bazen de fazlasıyla.
kimisi bunu kişilerden, canlılardan ziyade nesnelere de yükleyebilir; farketmez, her şekilde geri dönecektir.
bazen de fazlasıyla.
devamını gör...
kürtçe konuşan birini görünce allah'a bağlılığım artıyor
cem yılmaz mesleği bıraksın artık bu tipler yeterince komikler zaten.
devamını gör...
kafa sözlük instagram hesabına atılan dolandırıcılık mesajı
yoldaş'ın verdiği linke de tıklayamadım. hiç güven vermedi.
devamını gör...
normal sözlük moderasyonu
"ateistler necis pislik varlıklardır, onların varlığı dünyaya zarar" yazan kişi tarafından sansürcü olmakla suçlanan moderasyondur. allah o ateiste bu dünyada ekmek, su nasip etmiş, sana mı kaldı onların varlığını sorgulamak?
devamını gör...
pablo picasso
pek bilinmez ama uzun bir dönem seramik de yapmış olan sanatçıdır. suzanne ve georges ramie çiftinin atölyesinde onların tornada ürettiği seramikleri yeniden yorumlayarak daha çok figür ağırlıklı işlere dönüştürmüştür.
ayrıca picasso'nun çalışma süreci yönetmen henri georges clouzot tarafından bir belgesel olarak çekilmiştir. bu yaratım sürecine seyirci olarak bile dahil olmak çok keyif verici, ilgililere tavsiyemdir. (bkz: the mystery of picasso)
ayrıca picasso'nun çalışma süreci yönetmen henri georges clouzot tarafından bir belgesel olarak çekilmiştir. bu yaratım sürecine seyirci olarak bile dahil olmak çok keyif verici, ilgililere tavsiyemdir. (bkz: the mystery of picasso)
devamını gör...
sait faik abasıyanık
vefatının üzerinden 67 yıl geçmiş. buna rağmen sözcükleri, ifadeleri, tasvir ettiği haller halen içimizde bir yerlere dokunabiliyor.
havada bulut adlı kitabındaki öyküleri trt tarafından dizileştirilmişti, ben ilk çekildiği sıralar izleyememiştim. her şeyin bir zamanı var sahiden de, sakin bir kafayla izlediğimde sanki kitabının sokaklarında yürür gibi hissettim. bir eserin hem kendini hem farklı yorumlarını izledikçe esere dair bir evren oluşuyor akıllarda, bu evrenin gücünün yaratıcısına bağlı olduğunu kanıtlayan bir anlatıcıdır sait faik, bu nedenle türk edebiyatında apayrı bir yeri vardır.
havada bulut'un dizisi için:
havada bulut adlı kitabındaki öyküleri trt tarafından dizileştirilmişti, ben ilk çekildiği sıralar izleyememiştim. her şeyin bir zamanı var sahiden de, sakin bir kafayla izlediğimde sanki kitabının sokaklarında yürür gibi hissettim. bir eserin hem kendini hem farklı yorumlarını izledikçe esere dair bir evren oluşuyor akıllarda, bu evrenin gücünün yaratıcısına bağlı olduğunu kanıtlayan bir anlatıcıdır sait faik, bu nedenle türk edebiyatında apayrı bir yeri vardır.
havada bulut'un dizisi için:
devamını gör...
madecassol
ciltteki hasar, tahriş, yara veya yanıklarda kullanılan bir tür kremdir
devamını gör...
sözlük dergisi duyuruları
bugün dergimizi şereflendiren yazarımız:
aldatılmakile yaşamanınacemisi bir solukta okunacak bu güzel yazıya buradaki öne çıkanlardan ulaşabilirsiniz.
kategori sınırlaması olmadan her türden yazılarınızı, denemelerinizi, dışavurumlarınızı ve iç dökmelerinizi de [email protected] adresine gönderebilirsiniz. iyi okumalar diliyoruz.
aldatılmakile yaşamanınacemisi bir solukta okunacak bu güzel yazıya buradaki öne çıkanlardan ulaşabilirsiniz.
kategori sınırlaması olmadan her türden yazılarınızı, denemelerinizi, dışavurumlarınızı ve iç dökmelerinizi de [email protected] adresine gönderebilirsiniz. iyi okumalar diliyoruz.
devamını gör...
fikir çürütmek
artık ilgimi çekmeyendir. kendimi çürütsem yeter, bi de mezar yeri bulduk mu tamamdır.
devamını gör...
güne bir söz bırak
büyük üstad ozan güvenin meşhur sözüdür.
--- alıntı ---
kaç yaşındasın sen kaç yaşındasın sen bi dakka kaç yaşındasın sen hayır kaç yaşındasın sen kaç yaşındasın sen bana yaşını söyle hayır yaşını söyle bana kaç yaşındasın sen hayır kaç yaşındasın sen kaç yaşındasın söyle kaç yaşındasın sen.
--- alıntı ---
--- alıntı ---
kaç yaşındasın sen kaç yaşındasın sen bi dakka kaç yaşındasın sen hayır kaç yaşındasın sen kaç yaşındasın sen bana yaşını söyle hayır yaşını söyle bana kaç yaşındasın sen hayır kaç yaşındasın sen kaç yaşındasın söyle kaç yaşındasın sen.
--- alıntı ---
devamını gör...
huzursuzluğun kitabı
''hissetmek ne renktir acaba?''
-fernando pessoa.
-fernando pessoa.
devamını gör...
sözlük yazarlarının telefon rehberlerinde kayıtlı en garip isim
tusmer kadın.
devamını gör...
dolmalık biber
dolma biber diye de anılan ve çok emin olmamakla birlikte dolmada kullanılması dışında gastronomi aleminde çok da ciddiye alınmayan ve bana bir çocukluk travması yaşatmış olan bir karikatürün yardımcı oyuncusu olan biber çeşididir.
biber dolmasını severim, o çok ayrı bir konu. sevmek biraz iddialı bir duygu oldu. şöyle düzelteyim önüme konursa homurdanmadan yerim. kesinlikle pırasaya verdiğim saldırgan tepkiyi vermem kendisine. olmasa da aramam. biber dolması olsa da yesek sözünü ilk kez şimdi kullanmış oldum mesela.
dünyanın en saçma çocukluk travmalarını yaşamış biri olarak bana hiçbir travma akıldışı ya da mantığa aykırı gelmiyor. sonuçta bu dünyada kaç kişi dolmalık biber yüzünden travma geçirmiş olabilir ki. hayal gücü doğru ellerde mükemmel bir yaratıcı güç olabilirken bazı insanlarda kişinin kendine yönelmiş bir silaha dönüşebilir.
travmaya neden olan karikatürü bir türlü bulamadım internette çünkü üzerinden çok uzun bir zaman geçti. konusu şöyle idi; bir gün evin babası tıraş olup eve geldiğinde kafasının üzerinde dolmalık biberlerin ucu gibi bir çıkıntı belirir. bunun ne olduğunu soran eşine ise berberin saçlarını biraz fazla kısalttığını, artık bu sırrını saklayamayacağını söyler. sonra da yukarıdaki saptan tutup üzerindeki kabuğu soyar ve aslında kendisinin bir dolmalık biber olduğunu söyler.
belki de dünyanın en saçma karikatürü ama ben bu karikatürü okuduğum zaman 6 yaşında idim. o günden sonra babam ne zaman saç tıraşı olup eve gelse bir yolunu bulup kafasının üstüne bakmaya çalıştım. kapıdan girince babamın tıraş olduğunu anladığım an içimde bir korku başlıyordu her seferinde “ya babam dolmalık biberse” diye.
bu korkuyu atlattığımı sanıyorum ama hala berbere gidince üstleri fazla kısaltmamasını söylüyorum. her zaman tedbirli olmakta fayda var.
biber dolmasını severim, o çok ayrı bir konu. sevmek biraz iddialı bir duygu oldu. şöyle düzelteyim önüme konursa homurdanmadan yerim. kesinlikle pırasaya verdiğim saldırgan tepkiyi vermem kendisine. olmasa da aramam. biber dolması olsa da yesek sözünü ilk kez şimdi kullanmış oldum mesela.
dünyanın en saçma çocukluk travmalarını yaşamış biri olarak bana hiçbir travma akıldışı ya da mantığa aykırı gelmiyor. sonuçta bu dünyada kaç kişi dolmalık biber yüzünden travma geçirmiş olabilir ki. hayal gücü doğru ellerde mükemmel bir yaratıcı güç olabilirken bazı insanlarda kişinin kendine yönelmiş bir silaha dönüşebilir.
travmaya neden olan karikatürü bir türlü bulamadım internette çünkü üzerinden çok uzun bir zaman geçti. konusu şöyle idi; bir gün evin babası tıraş olup eve geldiğinde kafasının üzerinde dolmalık biberlerin ucu gibi bir çıkıntı belirir. bunun ne olduğunu soran eşine ise berberin saçlarını biraz fazla kısalttığını, artık bu sırrını saklayamayacağını söyler. sonra da yukarıdaki saptan tutup üzerindeki kabuğu soyar ve aslında kendisinin bir dolmalık biber olduğunu söyler.
belki de dünyanın en saçma karikatürü ama ben bu karikatürü okuduğum zaman 6 yaşında idim. o günden sonra babam ne zaman saç tıraşı olup eve gelse bir yolunu bulup kafasının üstüne bakmaya çalıştım. kapıdan girince babamın tıraş olduğunu anladığım an içimde bir korku başlıyordu her seferinde “ya babam dolmalık biberse” diye.
bu korkuyu atlattığımı sanıyorum ama hala berbere gidince üstleri fazla kısaltmamasını söylüyorum. her zaman tedbirli olmakta fayda var.
devamını gör...
çocukken yapılan salaklıklar
bütün arkadaşlarımı siyahi olalım diye karadutla boyamıştım. sonra arkadaşım olmadılar bir daha..
devamını gör...
seri oylamanın sözlüğe zarar verdiği gerçeği
açıkçası takip ettiğim yazarlara seri iltifat olarak seri oy veriyorum ama mutlaka o verdiğim tanımı vaktimin bolluğuna göre yavaş veya hızlı bir şekilde okuyorum.
bu sözlüğe çok emek veren ve aralarında gerçekten kendi fikrini başlıkla olağanüstü şekilde birleştirerek -nüktedan ya da bilgi verici farketmez- tanımını okutan yazarlar var. muhteşem seçilmiş şiirler paylaşan yazarlar var. bazen onların da boşluğa savurdukları tanımlar oluyor elbette, hani bakıyorum laf ola beri gele diye yazılmamışsa yine artı oyluyorum.
dünyayı güzellik ve emek kurtaracak, artı oylamak da güzelliktir.
bu sözlüğe çok emek veren ve aralarında gerçekten kendi fikrini başlıkla olağanüstü şekilde birleştirerek -nüktedan ya da bilgi verici farketmez- tanımını okutan yazarlar var. muhteşem seçilmiş şiirler paylaşan yazarlar var. bazen onların da boşluğa savurdukları tanımlar oluyor elbette, hani bakıyorum laf ola beri gele diye yazılmamışsa yine artı oyluyorum.
dünyayı güzellik ve emek kurtaracak, artı oylamak da güzelliktir.
devamını gör...
geceye bir şarkı bırak
huzurumu bozan kadın! hay o sesine renk veren nefes tellerine senin....
funda arar
içinde “gurbet” geçen her şarkı, türkü benim için özeldir.
“gurbet eller bana, bir mesken oldu.
gelemem sevdiğim, kader bağlıyor
huzurum kalmadı! fani dünyada,
yapıştı canıma, bir kara sevda.”
“sevdadandır dedi annem. aldırma!”
bir süre mola dostlar.
funda arar
içinde “gurbet” geçen her şarkı, türkü benim için özeldir.
“gurbet eller bana, bir mesken oldu.
gelemem sevdiğim, kader bağlıyor
huzurum kalmadı! fani dünyada,
yapıştı canıma, bir kara sevda.”
“sevdadandır dedi annem. aldırma!”
bir süre mola dostlar.
devamını gör...


