z kuşağı bir kanser türüdür
2043 yılı ne kadar da uzak değil mi? hiç gelmeyecek gibi uzak. bakıyorum ekşideki 1999'da 2000'de açılmış başlıklara, bazıları günümüzde konuşulmaya devam eden abuk sabuk tartışmalar, bazıları tam da bu başlık altında konuşulan kuşak eleştirileri. o başlıklara yazan 25 yaşındaki gençler şu an 47 yaşındalar, tartıştıkları şeylerin büyük kısmı nasıl da önemsizleşti birden. neleri düşünmüşüz, neleri umursamışız diyorlar mıdır acaba? 2021 çok uzak geliyor muydu onlara da?
kuşak çatışması sümer tabletlerinde dahi yer alıyor, her yeni gelen bir öncekinin güncellenmiş versiyonu olarak doğduğu için eskiler ayak uyduramayıp fütursuzca kötüleme işine girişiyorlar. ekşideki y kuşağı başlığının ilk entrysi "bi de y cenerasyonu cikti ki ba$imiza sormayin", bunu yazan muhtelemen bir x kuşağı ve y kuşağından hoşnutsuz. şu anki y kuşağı ise aynısını x kuşağına yapıyor, x kuşağı alfa kuşağına, alfa kuşağı beta kuşağına yapacak. bizler sonsuz zaman dilimi içerisinde rastgele denk geldiğimiz maksimum 100 yılımızı tamamladığımızda her şey öylesine basit ve çabasız gelecek ki inanamayacağız. yana yakıla tartıştığımız birçok mesele gençliğimiz ellerimizden acımasızca kayıp giderken yerini sükunete bırakacak. siz en iyisi bırakın şu cart curt kuşağı işlerini de kendi işinize bakın. sure grandma, sure grandpa diyecekler bize, az kaldı.
kuşak çatışması sümer tabletlerinde dahi yer alıyor, her yeni gelen bir öncekinin güncellenmiş versiyonu olarak doğduğu için eskiler ayak uyduramayıp fütursuzca kötüleme işine girişiyorlar. ekşideki y kuşağı başlığının ilk entrysi "bi de y cenerasyonu cikti ki ba$imiza sormayin", bunu yazan muhtelemen bir x kuşağı ve y kuşağından hoşnutsuz. şu anki y kuşağı ise aynısını x kuşağına yapıyor, x kuşağı alfa kuşağına, alfa kuşağı beta kuşağına yapacak. bizler sonsuz zaman dilimi içerisinde rastgele denk geldiğimiz maksimum 100 yılımızı tamamladığımızda her şey öylesine basit ve çabasız gelecek ki inanamayacağız. yana yakıla tartıştığımız birçok mesele gençliğimiz ellerimizden acımasızca kayıp giderken yerini sükunete bırakacak. siz en iyisi bırakın şu cart curt kuşağı işlerini de kendi işinize bakın. sure grandma, sure grandpa diyecekler bize, az kaldı.
devamını gör...
soğuk baklava
normalde baklavaya çok düşkün değilim. ama eğer ilkel çağ da olsaydım ve soğuk baklavayla karşılaşsaydım tapardım. o nasıl harika bir taddır. ne yoruyor ne şişiriyor. bir kaşık süte mutluluk ve sevgi katmak gibi bir şey. insanın aşık olası geliyor. yeme de yanında yat sözü var ya tam olarak soğuk baklava için söylenmiş. ama yemeden de duramazsınız. keşke yedikçe bitmeyen bir tatlı olsaydı. keşke musluklardan soğuk baklava aksaydı. eğer idam sehpasında olsam ve son arzumu sorsalar soğuk baklava isterim. tarihin en iyi tatlısıdır. bunun için kurşun atar kurşun yerim.
devamını gör...
öğle arası
ülkemizde işçiyseniz uygulanmayan hatta ve hatta işveren tarafından iç edilen bir şeydir öğle arası. son zamanlar da çıkarılmaya çalışılan kanunlarla bunu daha nasıl esnetiriz onun derdine düşmüş bir hükümet herkesin malumu.
devamını gör...
cinayet
bazılarınca sanat olarak sayılabilen insanın yaşamını sonlandıran eylem.
her ne kadar toplum henüz buna açık değilse de... toplumun her konuya kapalı olduğu gibi. nitekim nitelikli zihinler çok azdır. olsalar bile koltuklarına gömülmüşlerdir.
evet, doğru duydunuz. sanat. nitekim diyalektik bir süreç içerisindeyseniz ve doğru anda, doğru mekanda cinayet işleyebilirseniz, bazıları buna sanat der.
lakin günümüz portesin içinde böyle bir şeyin sanat olarak görülemeyeceğini biliyoruz... öbür yandan günümüz portesi dışında da sanat olarak görülmeyeceği kanaatindeyim. anlam arayan insanın gösteriş merakını andırır bu durum, bu soyutlama.
(bkz: güzel sanatların bir dalı olarak cinayet)
(bkz: thomas de quincey)
her ne kadar toplum henüz buna açık değilse de... toplumun her konuya kapalı olduğu gibi. nitekim nitelikli zihinler çok azdır. olsalar bile koltuklarına gömülmüşlerdir.
evet, doğru duydunuz. sanat. nitekim diyalektik bir süreç içerisindeyseniz ve doğru anda, doğru mekanda cinayet işleyebilirseniz, bazıları buna sanat der.
lakin günümüz portesin içinde böyle bir şeyin sanat olarak görülemeyeceğini biliyoruz... öbür yandan günümüz portesi dışında da sanat olarak görülmeyeceği kanaatindeyim. anlam arayan insanın gösteriş merakını andırır bu durum, bu soyutlama.
(bkz: güzel sanatların bir dalı olarak cinayet)
(bkz: thomas de quincey)
devamını gör...
immanuel kant
mezar taşında vasiyeti üzerine "üzerimde yıdızlı gök ve içimde ahlak yasası" yazan filozof. bunlar kant felsefesinin hayatı açıklamak bakımından en çok değer verdiği iki unsuru simgeler.
kendisini anmışken ödev ahlakından bahsetmemek olmaz. ödev; yapmayı, yerine getirmeyi kendi isteğimizle üstlendiğimiz, sorumluluğunu üzerimize aldığımız bir buyruktur. ona göre evrensel ahlak yasası mümkündür. fakat böyle bir yasa doğa yasası gibi olanı değil, olması gerekeni içeren bir yapıda olmasıyla mümkündür. bu yasa bizim içimizde var olan iradeyle gerçekleşir. bu, otonomidir. otonomi “yasası kendi içinde olmaktır.” ki bununla birlikte özgürlük ortaya çıkar. yani insan kendi ahlak yasasını kendi belirler. ödev ahlakına örnek vermek gerekirse trafik polisinin olduğu bir yerde, kırmızı ışık yanınca duran araba sürücüsü, trafik polisi olmadığı zaman da hatta gecenin ortasında, etrafta hiç kimse yokken bile ödev ahlakının gereği olarak kırmızı ışıkta durabilmelidir.
kendisi hakkında daha uzun bir yazı paylaşmak isterdim ancak felsefesine fazla hakim değilim.
kendisini anmışken ödev ahlakından bahsetmemek olmaz. ödev; yapmayı, yerine getirmeyi kendi isteğimizle üstlendiğimiz, sorumluluğunu üzerimize aldığımız bir buyruktur. ona göre evrensel ahlak yasası mümkündür. fakat böyle bir yasa doğa yasası gibi olanı değil, olması gerekeni içeren bir yapıda olmasıyla mümkündür. bu yasa bizim içimizde var olan iradeyle gerçekleşir. bu, otonomidir. otonomi “yasası kendi içinde olmaktır.” ki bununla birlikte özgürlük ortaya çıkar. yani insan kendi ahlak yasasını kendi belirler. ödev ahlakına örnek vermek gerekirse trafik polisinin olduğu bir yerde, kırmızı ışık yanınca duran araba sürücüsü, trafik polisi olmadığı zaman da hatta gecenin ortasında, etrafta hiç kimse yokken bile ödev ahlakının gereği olarak kırmızı ışıkta durabilmelidir.
kendisi hakkında daha uzun bir yazı paylaşmak isterdim ancak felsefesine fazla hakim değilim.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının çektiği fotoğraflar
yola 1 kala, dolmuş beklerken dostoyevski ile karşılaştık. "life [had] a logic" diyordu ki izban turnikelerinden geçildi, hayat her şeyin yerini aldı.
24 aralık 2018 / izmir
24 aralık 2018 / izmir

devamını gör...
hayat bilgisi
izledikçe insanın içini ısıtan bir gençlik dizisi. küçükken izleyip lise hayatına özenirdim, öyle bir lise hayatım olsun isterdim. neyse ki şanslıydım, lise yıllarım benim için çok güzel geçti. * şimdilerde de tekrardan izlemeye başladım, çok iyi geldi, bir bakıma o günlere döndüm.
devamını gör...
iskoçya'da pedlerin bedava olması
çok mantıklı bir karar.
bizde regl derken utanmamanın yollarını arayalım hala.
bizde regl derken utanmamanın yollarını arayalım hala.
devamını gör...
babanın aynı anıları ilk kez anlatıyormuş edasıyla yüz kere anlatması
baba şahsının, bir zamanlar başından geçmiş ilginç olay ve anekdotları, özellikle sofrada yeri gelince, yıllar içinde belki yüz defa anlatması, her seferinde de ilk kez anlatıyormuş gibi heyecanlanıp coşması, baba bunu yüz kere anlattıydın ya deyince de sinirlenip yeri geldi anlattım, ne yapayım yani diyerek olayı normazlize etme çabası. idare edin, suyuna gidin. hakkı ödenmez.
devamını gör...
vejetaryen
et tüketmeyen insanlara verilen ad. et yiyorum deyince de, bazılarının hayvan yiyorsun lan diye bir de acıtasyon yapmaları yok mu.. sanırsın hayvan kesilirken, "aman aman yapma abi" diyor. hayvanların kendisi bile hayatta kalmak için hayvan yiyor, bir insan yediğinde sorun oluyor. bir maymun, muz ararken, bunu "ulan acıktım be muz yesem iyi olur" diye düşünüp yapmaz, çünkü hayvanlarda düşünmek, anlamak, akletmek gibi bir şey yok. bir kedi, bir köpekten kaçarken, "allaaah..geliyor yine" demez. nitekim, bir koyun, bir inek de kesilirken, "elveda dünya.." falan demiyor yani. o zaman benim bunu yememek, lezzetini tatmamam için ne gibi bir gerekçem var? zararlı desen değil abi, vitamin deposu. hayvanlar da acı çeker orası ayrı, fakat hayvanlar acı çekiyorsa, kendileri gibi hayvan olan diğer canlılar onları yediğinde de acı çekiyorlardır. kabul edin etmeyin, insan da bir hayvandır. dolayısıyla diğer hayvanlar gibi, biz insan adı verilen hayvanların da, diğer hayvan türlerini yemesi kadar doğal bir şey olamaz. son olarak, gariptir ki, insanoğlu kendi gibi insan olanların acı çekmesinden bir hüzün duymazken, akletmeyi, düşünmeyi bilmeyen, insanlar gibi duygusal bir acı çekip-çekmediği bile henüz bilinmeyen diğer hayvan türlerinin kesilmesine oldukça hüzünlenir. aha bunu da et yiyerek yazdım. vesselam.
devamını gör...
kızların espri yapmayı becerememesi
çok güzel espriler yapıyoruz ama kimseye sövmeden ve zarar vermeden.
devamını gör...
sözler köşkü
akıl hastası nurculardan oluşan bir topluluk. içi boş ilkokul seviyesinde argümanlar ile ateistleri müslüman yaparlar bunlar. yolda insanlara zorla mikrofon uzatıp tartışma kazanmayı haklı olmak zannederler. bu adamların kötü niyetli olduğunu şuradan anlayabilirsiniz , tıpkı zamanındaki adı lazım olmayan örgüt gibi şimdi de bunlar , istanbul’a , izmir’de , bursa’da şube açıp gençlerin beynini yıkarlar. hedefler genellikle üniversite gençlerdir. bakın şimdiden peşin peşin uyarıyorum , devletin bunları acil temizlemesi gerekiyor. ileride (bkz: zippodan çıkan çınn sesi) demişti dersiniz...
devamını gör...
hep yaşın 19
mazhar alanson'un eşi biricik suden’e yazdığı, sözleri ayrı müziği ayrı güzel mfö'şarkısı.
"ne güzel şeysin sen, hep yaşın 19"
hadi bana sor
sevmek bu kadar mı zor
senden başka yok bildiğim yol
hadi bana sor
gezginci ruhumuz bir gün biterse
korkmadan deriz, gururluyuz
eksilirse ağlayanlar çevremizden
ya gerçeği söyleriz
ya da nasıl istersen
ne güzel şeysin sen, hep yaşın 19
gel yanıma sar beni, bugün var, yarın yokuz
"ne güzel şeysin sen, hep yaşın 19"
hadi bana sor
sevmek bu kadar mı zor
senden başka yok bildiğim yol
hadi bana sor
gezginci ruhumuz bir gün biterse
korkmadan deriz, gururluyuz
eksilirse ağlayanlar çevremizden
ya gerçeği söyleriz
ya da nasıl istersen
ne güzel şeysin sen, hep yaşın 19
gel yanıma sar beni, bugün var, yarın yokuz
devamını gör...
spirito libero (yazar)
nicki italyancada "özgür ruhlu" anlamına gelen, güzel yorumları ve edebiyat sevgisi ile sözlüğe renk katan, #342955 tanımı ile de gülümseten sözlük yazarı. var olsun.
devamını gör...
şato
franz kafka'nın en sevdiğim kitabıdır. kitabı bitirdiğimde, bir yandan kitabın hiç bir şey anlatmadığını bir yandan da her şeyi anlattığını düşünmüştüm. bay k.'nın kadastrocu olarak gittiği yerde tutunmaya çalışmasını anlatır. sonunda tutunur da, ama istediği bir şekilde mi tutunur, yoksa istemediği bir şekilde mi bilemeyiz. artık ne olursa olsun o yerde tutunmak ister ve kendinden ödün verir. tırmanmak için çıkılan yolda ne kadar mücadele ederse etsin yavaş yavaş aşağıya doğru kayar karakterimiz. kitabın sonunda bir yerlerde tutunur. hayat dediğimiz şey de böyle sanki.
devamını gör...
klasikleşmiş muhteşem yüzyıl replikleri
"bu kadın hep doğuracak mi"- gülşah
devamını gör...
pentagram
yurtdışında bu ad ile bilinen başka bir grup olduğundan mezarkabul olarak da tanınır. ogün sanlısoy da vokalliğini yapmıştı. asıl vokalleri murat ilkan'ın kardeşi aykan ilkan'da şebnem ferah'ın bateristidir. solo gitaristi metin türkcan'da şebnem ferah'ın solo gitaristidir. metin bir ara ogün ile de çalıyordu sonra aytek ile çalmaya başladı o da youtube de gitarkoçu diye bilinir. yahu arkadaş bu sektörde herkes birilerinin dıdısı heee. neyse pentagram demişken benim favorim linktedir.
(link: https://)
(link: https://)
devamını gör...