5 yaşındaydım bayram için köye gitmiştik. ortanca amcam bayram hediyesi olarak tüm kuzenlerime ve bana kıyafet almıştı.
benimkiler şeker pembe bir pantolon ve sarı bir bluzdu.
o kadar sevmiştim ki onları...
neşeyle giyinip, koştur koştur anneannemlere gitmek için yola koyuldum.
yolu yarılamışken köy meydanında küçük amcam bana seslendi. yanında köyün gençleri vardı. meydanın hemen karşısı kahvehane ve cami...
sevinçle elini öpmek için yanına koştum. tam eğildim elini öpeyim diye yüzümde bir alev, gözümde şimşekler çaktı. attığı tokatla hızla yere yapıştım. ellerime yerdeki taşlar battı.
bana; 'çabuk eve git bir daha pantolon giydiğini görmeyeceğim!" diye çıkıştı.
oradaki herkesten o kadar utandım ki, yüzümün acısı ayrı o kadar kişinin bakması ayrı üzmüştü. ağlayarak eve gittim. yol boyunca, gözyaşlarımdan önümü göremediğimi hatırlıyorum.

o pantolon giydiğim ilk ve son pantolon oldu...
devamını gör...

kendi şehrinde okumak.
devamını gör...

bir kız ismidir.
adı zülal olup, güzel olmayanı görmedim.
devamını gör...

stephen king'in mahşer adlı eseridir kesinlikle. kendisi bile kitabı ilk yazdığında bunu kimse okumaz deyip bazı bölümleri çıkarmış, sonra böyük yazar olunca benim kitaplarımı kim okumaz ki* deyip orijinal hâli ile piyasaya sürmüştür.

*
devamını gör...

çocukluğumda abimle olan muhabbetlerimin çoğunluğunu oluşturan sorunsal. tam güzel bir uyku çekeceksindir, ranzanın üst katından gelir bir soru... bir kere "anlat" ya da "anlatma" dediyseniz eyvah her şekilde yanlış yaptınız demektir. ipin ucu kaçar. gece parlayan, fosforlu dinozor kafalarının aşağıya iple sarkıtıldığı, "sana bir dinazor masalı anlatayım mı? " sorusuna evrilmişliği vardır bu sorunsalın.
günümüzdeki bir çok sorunsala karşı duyarlılık kazanmamı sağlayan ilk sorunsalımdır.
devamını gör...

şak şak şak sesiyle otobüste, metroda, sınıfta, cafe'de, duraklarda vb. toplu alanlarda sürekli tesbih çevirmesi. zikir çekse içim yanmayacak, onun bir amacı var dine hizmet ediyor en azından. bu olsa olsa gürültü kirliliği.
devamını gör...

iktidar partisinden gelen peş peşe istifalar sonucunda türk siyasi literatürüne giren tabirdir.
ilk başlarda işini düzgün(!) yapan siyasetçilerin, zamanla yaşadığı güç zehirlenmesi sonucunda kibirli birer insana dönüşmesini ve görevini layıkıyla ifa edememesi anlamına gelir.
devamını gör...

şimdi ananı laciverde boyadım.
devamını gör...

yerinde tespitleri olan ve bunu yazıya oldukça güzel dökebilen birisi. girdiği bilgi içerikli tanımlarla sadece benim değil, bir çok insanın dikkatini çekmeyi başarabilmiş olmasını buna bağlıyorum. kendisini okumak çok keyifli, dilerim her zaman buralarda olur.
devamını gör...

yazar oluyorum.
devamını gör...

(bkz: resultante importante)
devamını gör...

polisiye konusunda eline su dökülmeyecek bir ingiliz yazardır. kendisini daha yeni okumaya başladıysanız, katilin kim olduğunu asla çözemez ve kitabın sonunu görebilmek için tek seferde bitirirsiniz; ama bir koleksiyon yapıyorsanız agatha'nın düşünce yapısını çözdüğünüzden katili kitabın ortasında bulabilirsiniz. lakin katili bulmanıza rağmen olay örgüsü sizi şaşırtmaya devam eder.

agatha ile ilgili en şaşırtıcı olan ise 11 kayıp gününde istanbul'da ne yaptığıdır. araştırmalara konu olan bu gizem hala daha çözülebilmiş değildir. ayrıca bir dönem ilk kocasının metresini öldürmek istediği de söylenmiştir. hayatı da romanları kadar gizemli ve ilginçtir sizin anlayacağınız.

ilk kez okuyacaklara ufak bir tavsiye: on küçük zenci ile başlayınız. eminim diğer kitaplarını da okumak isteyeceksiniz.
devamını gör...

türkiye'de insanlara bile hayat hakkı tanınmıyor ki.
devamını gör...

kapı önüne kirli çocuk bezi bırakılması.iki adım yürü de çöpe at.kapıcı zaten yok. pislik seni.
devamını gör...

ilaç kullanıp hastalıklarla boğuşuyorsanız çok daha fazla yıpratır.beden,bu düzensizliği tolere edemez.
devamını gör...

trt'nin klasik, caz, blues müzikler yayınlayan radyo kanalı.
devamını gör...

umarım gelecekte minyon olmanın faydasını bu şekilde göreceğim. kendimi hep böyle avutuyorum.
devamını gör...

yönetici olduğum halde istediğim rozete bakmakla yetindiğim durumdur.


kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

david tennant sırasını savıp yerini matt smith'e bıraktığından beri izleyemediğim dizi. gerçi ondan sonra da bir sürü doktor geldi ama bir türlü dönemedim diziye. izleyenlerden daha çok david tennant üzülmüştür. buna eminim. çünkü doctor'ı oynamak çocukluk hayaliymiş. dizi hakkında bir kaç şey daha söylemek gerekirse, klasik bilim kurgu dizisi olmadığı kesin diyebiliriz. içinde hayata dair mesajlar daha ön planda sanki. belki de bu yüzden daha çok kişi tarafından anlaşılır bulunmuş ve sevilmiştir.

matt smith'in olduğu van gogh'u konu alan bölüm çok güzeldir. onu ayrıca belirtmek gerekir.
devamını gör...

evlilik muhabbeti
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim