bastırılmış üzüntü
içinizi, organlarınızı, beyninizi kemirir durur. bağışıklık falan kalmaz, bu psikolojik şiddet fiziki sağlığınızı da tehdit etmeye başlar.
devamını gör...
güne bir söz bırak
kendini yeniden inşa etmiş, yıkılmış bir kadından daha güçlü bir şey yoktur.
devamını gör...
erkeklerin sürekli fotoğraf istemesi
başlığı okurken sağ gözüm atmaya başladı sinirden. atacağım varsa da söyledikçe kaçıyor isteğim. bir de bunun video atsana diyen versiyonu mevcuttur. ayakları vura vura kaçmalık.
devamını gör...
barbaros hayrettin paşa
italyan asıllı değildir. "asıl adı hızır olduğu halde barbaros ve hayreddin lakaplarıyla tanınır. batılılar havuç rengine çalan kırmızı sakalından dolayı ağabeyi oruç’a verdikleri “barbarossa” adını daha sonra hızır için de kullandıklarından barbaros diye tanınmış, hayreddin lakabını ise kendisine yavuz sultan selim takmıştır."daha detaylı kaynak
preveze deniz muharebesinde kendi donanmasından sayıca çok üstün adrea doria kumandasındaki haçlı armadasını akdeniz' e gömmüş, donanma komutanı andrea doria ise gemisinin fenerlerini söndürmek suretiyle gece karanlığından faydalanarak reis'in elinden kurtulmuştur. akdeniz'i türk gölü haline getirmiş büyük türk denizcisi beşiktaş'ta medfun olup, donanmanın boğaz'dan geçerken barbaros hayreddin paşa'nın türbesini selamlama geleneği deniz kuvvetlerinin mavi vatan 2019 tatbikatından sonra tekrar başlamış, boğazdan geçen birliklerdeki görevli personelce çimavira diye adlandırılan denizci selamıyla selamlanmıştır.
preveze deniz muharebesinde kendi donanmasından sayıca çok üstün adrea doria kumandasındaki haçlı armadasını akdeniz' e gömmüş, donanma komutanı andrea doria ise gemisinin fenerlerini söndürmek suretiyle gece karanlığından faydalanarak reis'in elinden kurtulmuştur. akdeniz'i türk gölü haline getirmiş büyük türk denizcisi beşiktaş'ta medfun olup, donanmanın boğaz'dan geçerken barbaros hayreddin paşa'nın türbesini selamlama geleneği deniz kuvvetlerinin mavi vatan 2019 tatbikatından sonra tekrar başlamış, boğazdan geçen birliklerdeki görevli personelce çimavira diye adlandırılan denizci selamıyla selamlanmıştır.
devamını gör...
sinirlendiğinde çok kırıcı olabilen insan
sessiz sakin tabiata sahip olup, kolay sinirlenmeyen, patlama anına kadar olan zaman diliminde birçok şeyi alttan almış, içine atmış, son damlada ağzına ne geliyorsa söyleyen insandır.
devamını gör...
behind her eyes
bu kadar akmayan ve akmamasına rağmen 5. bölümde yaağni dedikten sonra 6. bölümde uuu beybi demenize sebep olacak psikolojik bir dizi. canınız sıkılıyorsa izlemeyin zaman geçmez ama hiperaktif falansanız sizi sandalyeden kaldırmayacak dizidir.
ayrınca
ayrınca
devamını gör...
uyarlama olan türk dizileri
menajerimi ara... on numara başladı tüm klişeleri yıkıyor derken reyting uğruna diğerlerinden farksız hale geldi. hala bu gerçekle yüzleşemiyorum takip ettiğim tek türk dizisiydi.
devamını gör...
tarihi şahsiyetler yazar olsa açacağı başlıklar
john dalton-üzümlü kek*
devamını gör...
gazete kuponu biriktirmek
o kadar sevdiğim bir aktiviteydi ki bu. çocukluğumda az hikaye kitabı, boyama kitabı almadım o kuponlarla. her gün inanılmaz bir dikkatle o kuponları keser, yatıp kalkıp kaç gün sonra hayalini kurduğum kitaba ulaşacağımı hesaplardım. çok güzeldi... keşke yeniden öyle güzel ürün kuponları olsa gazetelerde. ülkemizin ekonomisinin görece iyi olduğu günlerdi tabi o zaman.
devamını gör...
normal sözlük'ün gececi yazarları
gececiyiz gececi gececi gececi..
(bkz: kafa sözlük gecesever yazarlar veri tabanı)
(bkz: kafa sözlük gecesever yazarlar veri tabanı)
devamını gör...
iltifat sevmeyen insan
kibirden korkarım. iltifat duyunca ilk aklıma gelen bu oluyor ve hemen yangın alarmını çalıştırıp, en yakın acil çıkışından kaçıyorum.
devamını gör...
beyaz tenli kadınlar
kışın beyaz yazın bronz tenli bir kadın olarak ezber bozmakta üstüme yok galiba. *
devamını gör...
erdoğan'ın kanal istanbul’a karşı çıkanlar atatürk ve cumhuriyet düşmanıdır sözü
teröriste alıştık gari. yeni bi yafta lazım.
taaa antalya'dan 8 yaşındaki oğlumu anıtkabire götürmek için yola çıkıp, bi gece konaklayıp geri dönen ben atatürk düşmanıymışım.
bana bi gülme geldi, yazamayacağım.
taaa antalya'dan 8 yaşındaki oğlumu anıtkabire götürmek için yola çıkıp, bi gece konaklayıp geri dönen ben atatürk düşmanıymışım.
bana bi gülme geldi, yazamayacağım.
devamını gör...
8 mart dünya emekçi kadınlar günü
tüm kadınların 8 mart dünya kadınlar gününü kutlarım.
bu kutlamadan ziyade bir türlü azalmayan kadına şiddetin son bulması dileğiyle...
bu kutlamadan ziyade bir türlü azalmayan kadına şiddetin son bulması dileğiyle...
devamını gör...
bir insandan vazgeçmek
sen çok seversin o başkasını sevdiğini söyler... onun gözlerine baktığında başkasını görmektense onu hiç görmemeyi tercih edersin
devamını gör...
yanlış anlaşılmak
sözlüklerde sık yaşanan şey.
şurada yazıp çizdiğimiz 3-5 fikrimizle yargılanıyoruz çoğu zaman, bizi hiç tanımayanlar tarafından. bazen normal şartlarda karşılaşsak belki de çok seveceğimiz, çok iyi anlaşacağımız insanlarla burada gereksiz gerginlikler yaşıyoruz.
ben hiç tahammül edemiyorum yanlış anlaşılmaya ve mutlaka kendimi açıklama yoluna gidiyorum. cidden canımı en çok sıkan durumlardan biri bu. bir insan beni sevmese de olur ama yeter ki benim düşünmediğim, yapmadığım şeyleri düşündüğümü ya da yaptığımı iddia edip buna inanmasın. benim gözümde bunun iftiradan bir farkı yok çünkü. ben de bu konuda böyle saçma bir insanım işte, yapacak bir şey yok...
şurada yazıp çizdiğimiz 3-5 fikrimizle yargılanıyoruz çoğu zaman, bizi hiç tanımayanlar tarafından. bazen normal şartlarda karşılaşsak belki de çok seveceğimiz, çok iyi anlaşacağımız insanlarla burada gereksiz gerginlikler yaşıyoruz.
ben hiç tahammül edemiyorum yanlış anlaşılmaya ve mutlaka kendimi açıklama yoluna gidiyorum. cidden canımı en çok sıkan durumlardan biri bu. bir insan beni sevmese de olur ama yeter ki benim düşünmediğim, yapmadığım şeyleri düşündüğümü ya da yaptığımı iddia edip buna inanmasın. benim gözümde bunun iftiradan bir farkı yok çünkü. ben de bu konuda böyle saçma bir insanım işte, yapacak bir şey yok...
devamını gör...
kalıplaşmış anne cümleleri
ben karışmam babanla anlaşın.
devamını gör...
sözlükteki bazı yazarların densiz samimiyeti
tabiiki erkek, bazı yazarların, ortaya (sözlüğe) yazılmış bir yazıdan, kendisine "verilmemiş" haksız bir
"yüz bulma" durumu çıkarmasıdır...
hiçbir kadın yazarın densizlik yaptığını görmedim ben,
yazılan tanımdaki samimiyeti, üzerine alınıp, ahahahah "sen"demi filan yazan var,
okuduğunu anlamayıp, mesela tanımda yazdığım diyalog daki kişiyle nasıl konuşmuşsam artık, oradaki olay, durum, esas anlatılmak istenen konu filan hiç bir şey anlamamış zaten,
hikayedeki konu için, kişilerin birbiri ile samimiyeti oraya yazıldı diye, herkesle "hiç tanımadığı sen le bile öyle konuşur diye, bir şey yok...
ordan bir iki kelimeyi görünce gözleri büyümüş beyimizin belli, hemen mesaja koşmuş "ehe ühe yine gidiyomusun oraya, ee napıyosun" filan..
bu tanımları niye yazıyoruz acaba farkındalarmı.. tanım neydi.. *
*bir yazıyı okuyup, gülüyorsan, bir şey düşünüyorsan, bunu daha önce hiç tanışmadığın, ilk defa konuşacağın birine söyleyeceksen, bunun bir kültürü vardır, bir tane şekli vardır, ve sadece buna "hakkın" vardır...
senden bağımsız, habersiz, orada yaşadığı olayı yazan kişi, senin okuduğunu bilmiyor, seni tanımıyor, sende onun yazısında, başkası ile samimiyetini, okudun/gördün diye, mesaj yoluyla ulaşabiliyorsun diye, istediğin esneklikte konuşamazsın...
başkası ile olan samimiyetini okumana izin vermesi, sana da aynı şeyi sağlayacağını göstermez, sana da izin vereceği anlamına gelmez...
her durumda, bir insana önce siz diye hitap edilir, sen demek istiyorsan sorman gerekir,
her durumda...
edit : buradaki "sen" çoğul anlamda, yani sen diye konuşanların hepsini temsil etmesi için bir ironi, yazdığım konu da "sen/siz" olunca, açıklama gereği duydum.
"yüz bulma" durumu çıkarmasıdır...
hiçbir kadın yazarın densizlik yaptığını görmedim ben,
yazılan tanımdaki samimiyeti, üzerine alınıp, ahahahah "sen"demi filan yazan var,
okuduğunu anlamayıp, mesela tanımda yazdığım diyalog daki kişiyle nasıl konuşmuşsam artık, oradaki olay, durum, esas anlatılmak istenen konu filan hiç bir şey anlamamış zaten,
hikayedeki konu için, kişilerin birbiri ile samimiyeti oraya yazıldı diye, herkesle "hiç tanımadığı sen le bile öyle konuşur diye, bir şey yok...
ordan bir iki kelimeyi görünce gözleri büyümüş beyimizin belli, hemen mesaja koşmuş "ehe ühe yine gidiyomusun oraya, ee napıyosun" filan..
bu tanımları niye yazıyoruz acaba farkındalarmı.. tanım neydi.. *
*bir yazıyı okuyup, gülüyorsan, bir şey düşünüyorsan, bunu daha önce hiç tanışmadığın, ilk defa konuşacağın birine söyleyeceksen, bunun bir kültürü vardır, bir tane şekli vardır, ve sadece buna "hakkın" vardır...
senden bağımsız, habersiz, orada yaşadığı olayı yazan kişi, senin okuduğunu bilmiyor, seni tanımıyor, sende onun yazısında, başkası ile samimiyetini, okudun/gördün diye, mesaj yoluyla ulaşabiliyorsun diye, istediğin esneklikte konuşamazsın...
başkası ile olan samimiyetini okumana izin vermesi, sana da aynı şeyi sağlayacağını göstermez, sana da izin vereceği anlamına gelmez...
her durumda, bir insana önce siz diye hitap edilir, sen demek istiyorsan sorman gerekir,
her durumda...
edit : buradaki "sen" çoğul anlamda, yani sen diye konuşanların hepsini temsil etmesi için bir ironi, yazdığım konu da "sen/siz" olunca, açıklama gereği duydum.
devamını gör...
onkoloji
türkçe'de kanser bilimi olarak ifade edilen, kanserin oluşumunu, tedavi yöntemlerini, kanserden korunma yöntemlerini inceleyen bir tıp dalıdır.
devamını gör...
