yani uzun sözün kısası; hem entellik hem de trollük mevzusu bir kesim tarafından fazla ciddiye alınıp, fazla keskin çizgili algılanıyor. sonuçta da işte kişileri olumlu olumsuz yaftalayıp, belli bir kalıba sokup, aslında kendisinin o kalıplar içinde çırpınması sonucu kargaşa oluyor. herkese biraz daha relakslık diliyorum.
devamını gör...

bahsettiği kesim tarafından gerçekten yazıları için takip edilen kadın.

ne sanıyorsunuz? kimin ne amaçla takip ettiğini anlamadığımızı mı? iyi kötü kimin gerçekten okuduğunu da, kimin okumadan p*çlik amaçlı oyladığını da, kimin "yürüdüğünü" de gayet iyi anlayabiliyoruz merak etmeyin. iyice salak yerine koydunuz bizi.

ayrıca bizi takip edenlerin hepsi erkek değil. kadın kadına kendi aramızdaki hukukumuza da karışmayın bir zahmet.
devamını gör...

ne eksik ne fazla.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ben de buradayım! çok eğleneceğiz hissediyorum. *
devamını gör...

hülya avşar
devamını gör...

türkiye kendi vatandaşı dışında herkesi desteklemeyi hazırdır zaten. kyk borçluları, işsizler, bir lira ucuza alabilmek için saatlerce halk ekmek kuyruğu bekleyenler, atanamayanlar, kepenk kapatan esnaf, işten çıkarılanlar, hem çalışıp hem okumaya çalışanlar var ama olsun itibar önemli sonuçta. gelsinler bir ara ejder meyveli smoothiemizi de içsinler.
devamını gör...

gülşen’in aynı adı taşıyan ve 1996 yılında piyasaya çıkan albümünün a yüzündeki ilk şarkıdır.

albümdeki şarkıların büyük çoğunluğunda olduğu gibi bu şarkıda da söz ve müzik özkan turgay’a aittir. be adam albümüyle çıkış yapan gülşen ilk klibini gel çarem şarkısına çekmiş ama asıl patlamayı be adam şarkısının klibinin televizyonlarda yayınlanması ile gerçekleştirmiştir.

bu klip piyasaysa çıktığında henüz yirmi yaşında olan gülşen be adam klibinde daha sonraki yıllardaki kliplerinde izleyenlere göstermek istediği seksi kadın imajından çok uzaktadır.

daha önce slow bir şarkıya klip çekerek kendi gösteren gülşen. o klibinde saçlarına taktığı tokalarla dikkat çeken gülşen. be adam klibinde de klip boyunca giydiği çizgili pijamalarla izleyenleri hem şaşırtmış hem de büyük ilgi görmüştür.

şarkıda bir türlü kendisine açılmadığı için hoşlandığı adamın pısırıklığından yakınan gülşen’in klibi de bire bir aynı konuyu işletmektedir. gülşen’in cici kız olduğu dönemlerden kalan klip birçok insanda ve o zamanlar gülşen klibi çıksa de izlesem diye bekleyen şahsımda büyük izler bırakmıştır.

be adam
devamını gör...

bilmece.
sana soracaklar neden bilmece?
işte asıl bilmece bu.
devamını gör...

(bkz: alarko carrier gerçek konfor)
(bkz: savunmadım)
(bkz: ne oldi saa ne oldi boyle)
devamını gör...

taraf tutmadan bakabilen hiç bir kimsenin şarkılarına ve sesine laf edeceğini düşünmüyorum. türkiye'nin yetiştirdiği büyük bir sanatçıydı kendisi.

ideolojik görüşünü bilemem, hiç bir zaman o kısımla ilgilenmedim, ama tavsiye ediyorum çatal bıçak fırlatılan ödül töreninin videosunu bir daha izleyin. (kürtçe bir şarkı yapacağım bunu da yayınlayacak yürekli insanlar var biliyorum demişti)

o günün türkiyesi için ağır laflar imiş, bugün bakınca aslında o denli linç edilecek bişey de dememiş ki.

türkiye cumhuriyetinin cumhurbaşkanı ve eşi megri megri diyerek halay çekmediler mi?

siyaset ile işim olmaz inanıyorum ki türküleri yapanlar yasaları yapanlardan daha güçlüdür.


devamını gör...

bir gezegen insanı ukdesi.

babamın ısrarlarına rağmen kabul etmeyip olmayı kaçırdığım efsane nesil. ama arkadaşlarımın anlattığına göre ustanın dayağı da efsaneymiş*.
devamını gör...

bir poşete ekmek koyup sakin sakin gezmek.
devamını gör...

yeni sözlüğün yeni radyosunun yönetimidir.
yanlış kabul etmez bir yönetimdir ama olsun çalışıyorlar emek veriyorlar.
durumu anladığım kadarıyla rock tribe yazarımız radyoya entegre faklı bir sistemle iki radyoyu birbirine bağlama gibi bir şey önermiş.
bu pek mantıklı gelmedi açıkçası bana da.
kendisi bir program yapıp " ben de radyoda yayın yapmak istiyorum" deseydi ben inanıyorum ki hiç kimse hayır demezdi.
bu arada gerçekten radyo ile uğraşan moderasyon ekibi yoldaştan daha çok yoruluyor ve vakit bulamıyor olabilirler.
devamını gör...

(bkz: kafa sözlük yazarlarının her zaman büyük resmi görmesi) sonucu oluşan durum.
tanımları, başlıkları konuşmak yerine artılayanların kim olduğunu merak ediyoruz, peki neden?
devamını gör...

sabahattin ali’nin en güzel şiirlerinden biridir.
çocuklar gibi
bende hiç tükenmez bir hayat vardı
kırlara yayılan ilkbahar gibi
kalbim hiç durmadan hızla çarpardı
göğsümün içinde ateş var gibi
bazı nur içinde, bazı sisteyim
bazı beni seven bir göğüsteyim
kah el üstündeydim, kah hapisteydim
her yere sokulan bir rüzgar gibi
aşkım iki günlük iptilalardı
hayatım tükenmez maceralardı
içimde binlerce istekler vardı
bir şair, yahut bir hükümdar gibi
hissedince sana vurulduğumu
anladım ne kadar yorulduğumu
sakinleştiğimi, durulduğumu
denize dökülen bir pınar gibi
şimdi şiir bence senin yüzündür
şimdi benim tahtım senin dizindir
sevgilim, saadet ikimizindir
göklerden gelen bir yadigar gibi
sözün şiirlerin mükemmelidir
senden başkasını seven delidir
yüzün çiçeklerin en güzelidir
gözlerin bilinmez bir diyar gibi
başını göğsüme sakla sevgilim
güzel saçlarında dolaşsın elim
bir gün ağlayalım, bir gün gülelim
sevişen yaramaz çocuklar gibi.
devamını gör...

umut ;
her seferinde sürünmeye ve düşmeye , tekrardan umut edip bir daha sürünmeye yol açan şey...tekrar, tekrar öldürmeyip süründüren en büyük şey umut etmek.
devamını gör...

yaşlı bir adamın kendini ikna etme çabası ve sanrıları. bazı ilkel toplumlarda dahi görülebilen benzer ahlak kuralları çerçevesinde hareket etme durumunu iç dinamiklere değil de dışarıdan gelen bir itici güce bağlayan voltaire açık ara sayfalar boyunca durmaksızın saçmalıyor. bir noktaya kadar kendimce mantık çerçevesinde değerlendirmeye çalışsam bile bu hususta kal geldi artık. pek çok sanatkârın, yazarın ve filozofun geç dönem eserleri şüphesiz şaheser niteliğindedir zira bunca yılın yetkinliği ve birikimi ama haklı ama haksız kendi ekollerinin güçlü örneklerini vermelerini sağlar -elbette bu bir genelleme ve aksinin görüldüğü durumların da epey yaygın olduğunu kabul etmem gerekir- meyve artık ham değil, olgunlaşmıştır. gel gelelim voltaire eser boyunca huysuz yaşlı bir adam gibi kolayca çürütülebilecek düşüncelerine yalnızca kendi kendini inandırmaya çalışıyor gibi görünüyor. en anlamsız eylemlerimize ve fikirlerimize bile onlar üzerine yeterince düşünürsek kendimizce makul sebepler bulabileceğimiz gerçeğine ve hatta tuzağına, bu kadar yetkin bir filozofun kapılması talihsizlik mi yoksa bu durum olağan mı bilemiyorum.

tarafsızca baktığım zaman; filozof ve toplum ilişkisi hakkındaki görüşlerini kısmi bir gerçeklik ve gözlem ürünü olarak kabul edebilirim ki bu düşüncemde etkin rol oynayan şey; feuerbach üzerine tezler'de marx'ın üzerinde durduğu: filozofların dünyayı çeşitli biçimlerde yorumladığı ama esas meselenin onu değiştirmek olduğu düşüncesine yakın bir görüşte duruyor olmam. voltaire'nin kendine has iğnelemelerinin ve tespitlerinin yer yer güldürdüğünü de inkar edemem fakat hepsi bu.
devamını gör...

acilen uçurulması gerektiğini düşündüğüm yazardır. nerede cinsiyetçi, ayrıştırıcı başlık varsa hepsi başının altından çıkıyor.
devamını gör...

hz ali diyor ya; "asla sahip olmadığın şeyler için üzülme! kısmetinde varsa, onlar seni bulur zamanı gelince"
"her şey gelip geçici ey gönül. bak az önce aldığın nefes bile geldi geçti."
devamını gör...

ekmeği bölüp yemekte fayda var.

edit: başlığı alman bir kızla yemeğe çıkacaklara tavsiyeler diye açsam sıkıntı yoktu değil mi? iki yüzlüler. yine mağdur oldular.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim