yazarların yaşamak isteyeceği kitaplar
alice harikalar diyarında
devamını gör...
yazarların takipçilerine söylemek istedikleri
sevgili takipçilerim sayenizde nisan ayının 3.yazarı oldum. daha bir şevk geldi bana. size layık olamaya çalışacağım. daha neşeli, daha aydınlatıcı, daha samimi olacağım. en azından deneyeceğim.
olur da başaramazsam bana gülebilirsiniz. alınmam, bozulmam, gocunmam,ağlamam, çığlık atmam.
olgun kalırım her halükarda.
tekrar tekrar denerim yılmam.
maksat sözlük yaşasın, maksat sözlük yazarlarının ufku iki üç katına çıksın.
size ne desem az. hürmetlerimi sunuyorum size velinimetlerim benim. gönlünüzden geçen tüm dilekler-dualar kabul olsun.
esenlikler dilerim.
beni takip etmeye devam edin.
olur da başaramazsam bana gülebilirsiniz. alınmam, bozulmam, gocunmam,ağlamam, çığlık atmam.
olgun kalırım her halükarda.
tekrar tekrar denerim yılmam.
maksat sözlük yaşasın, maksat sözlük yazarlarının ufku iki üç katına çıksın.
size ne desem az. hürmetlerimi sunuyorum size velinimetlerim benim. gönlünüzden geçen tüm dilekler-dualar kabul olsun.
esenlikler dilerim.
beni takip etmeye devam edin.
devamını gör...
yazarların yalnız olma nedeni
günümüz koşullarında insanların artık "insanlara" ihtiyacının kalmamasından ötürü.
eskiden insanlar eğlenmek, iş görmek.. gibi insan yaşamındaki gerekli her şey için diğer insanlara ihtiyaç hissediyordu çünkü başka çareleri/alternatifleri yoktu. günümüzde ise eğlenmek için oyun, film, hobi... vb gibi tek başına vakit geçirebilmeye yarayan bir sürü şey var. işleri makineler yapıyor insan gücüne ihtiyaç minimum seviyede. sevgi için ise artık insanların yerini evcil hayvanlar aldı.
eskiden insanların maddi olanakları birbirine yakındı, olmasa bile kimse birbirine gösteriş yapmıyordu ; gösteriş/hava/beğeni için saçıp savurmuyordu. aslını isterseniz olanaklar günümüzdeki kadar birbirinden farklı değildi ya da bu kadar göze batmıyordu/batırılmıyordu. bundan dolayı insanlar arasında kıskançlık/haset/kibir gibi kötü duygular bu kadar yoğun değildi.
eskiden insanlar arasında sevgi/saygı/hürmet/bağlılık ve vefada kusur çok düşük seviyede idi çünkü nüfus az olduğundan herkes birbirini tanıyordu. yapılan bir yanlış toplum tarafından ayıplanırdı. bu yüzden insanlar buna cesaret edemiyordu. ve insan çevresinde gördüğünü uygulayan bir canlı olarak çevresine ayak uyduruyordu.
gönül ilişkilerine gelince karşı cinse ulaşmak çok zordu, emek istiyordu, duygular gerçek niyetler halisti.next diye bir kavram yoktu.
günümüzde ilişkiler artık sadece karşışıklı çıkar ve menfaate dayalı, tahammül, sabır, saygı ve sevgi yok sadece ben - ben - ben var.
eskiden insanlar eğlenmek, iş görmek.. gibi insan yaşamındaki gerekli her şey için diğer insanlara ihtiyaç hissediyordu çünkü başka çareleri/alternatifleri yoktu. günümüzde ise eğlenmek için oyun, film, hobi... vb gibi tek başına vakit geçirebilmeye yarayan bir sürü şey var. işleri makineler yapıyor insan gücüne ihtiyaç minimum seviyede. sevgi için ise artık insanların yerini evcil hayvanlar aldı.
eskiden insanların maddi olanakları birbirine yakındı, olmasa bile kimse birbirine gösteriş yapmıyordu ; gösteriş/hava/beğeni için saçıp savurmuyordu. aslını isterseniz olanaklar günümüzdeki kadar birbirinden farklı değildi ya da bu kadar göze batmıyordu/batırılmıyordu. bundan dolayı insanlar arasında kıskançlık/haset/kibir gibi kötü duygular bu kadar yoğun değildi.
eskiden insanlar arasında sevgi/saygı/hürmet/bağlılık ve vefada kusur çok düşük seviyede idi çünkü nüfus az olduğundan herkes birbirini tanıyordu. yapılan bir yanlış toplum tarafından ayıplanırdı. bu yüzden insanlar buna cesaret edemiyordu. ve insan çevresinde gördüğünü uygulayan bir canlı olarak çevresine ayak uyduruyordu.
gönül ilişkilerine gelince karşı cinse ulaşmak çok zordu, emek istiyordu, duygular gerçek niyetler halisti.next diye bir kavram yoktu.
günümüzde ilişkiler artık sadece karşışıklı çıkar ve menfaate dayalı, tahammül, sabır, saygı ve sevgi yok sadece ben - ben - ben var.
devamını gör...
kafa kadınlarından erkeklere nasihatlar
herkesin içinde verilen öğüt, öğüt değil hakarettir.*
devamını gör...
euro truck simulator 2
altı senedir bıkmadan, usanmadan hala oynadığım bilgisayar oyunu. ilk oynamaya başladığımda versiyon 1.1.1'di. mercedes çakması majestic, volvo çakması valiant, daf çakması dav vardı. her güncellemeden sonra markaların lisansları alındı ve son versiyonlar da lisanslar tamamlandı. her güncellemede yeni çekiciler, parçalar, yollar, yerler, özellikler eklendi. oyun ben ve birçok oyuncuyu ayrı bir hevesle içine çekti. şimdiyse yüzlerce çekici ve şöförüm, onlarca garajım var. artık yaptığım işleri para için değil farklı yük tipleri ve farklı ülkeleri görmek için yapıyorum. menüler arası geçişler artık bu zenginliği kaldırmıyor.
eğer bu oyunda büyümek istiyorsanız yapmanız gereken bazı şeyler var.
1. klavye ile oynamayın direksiyonla oynayın imkan yoksa mouse ile.
2. tek seferlik işlerle oyunu iyice öğrenin.
3. kredi seçeneği gelince ödeyebileceğiniz kadar kredi çekin haciz gelmesin.
4. yetenek olarak değerli ve hassas yük seçeneklerini eşit olarak artırın bunların bitmesine yakın uzun yol becerilerine geçin.
5. km başına verilen ücretin en fazla olduğu işleri yapın.
6. fazla kaza yapmayın yavaş ve emniyetli sürün. oyunun başında fren gücünü en yükseğe getirin ani frenlerde hemen durmak için.
7. tır konusunda tek seferlik işlerde en çok hoşunuza gideni alın ama benim önerim volvo ve scania'dır.
8. yetkinliğiniz varsa ağır yük görevleri yapın parası iyidir.
9. oyunun başlarında şirket olayını çok takmayın ileri seviyede uğraşın.
10. kendiniz en iyi çekiciyi kullanın şoförlerinize daf ve iveco gibi en ucuzlarını verin.
neyse wheller dealers her zaman güvenle yolda. en son ne zaman kaza yaptığımı hatırlamıyorum o kadar iyi sürücü oldum. eskiden kazancımın hepsini kaza masrafına verirdim.
en sevdiğim yollar ve rotalar
italya-fransa-isviçre arasındaki dağ geçitleri
isveç, norveç, finlandiya, danimarka'nın çift şeritli orman yolları.
italya'nın dar caddeleri (en favori sürüş yerim)
bu yolları v8 730 beygirlik bir scania, arkada ağır bir yük ve radyoda güzel bir müzikle gitmek ayrı bir tat veriyor.
eğer bu oyunda büyümek istiyorsanız yapmanız gereken bazı şeyler var.
1. klavye ile oynamayın direksiyonla oynayın imkan yoksa mouse ile.
2. tek seferlik işlerle oyunu iyice öğrenin.
3. kredi seçeneği gelince ödeyebileceğiniz kadar kredi çekin haciz gelmesin.
4. yetenek olarak değerli ve hassas yük seçeneklerini eşit olarak artırın bunların bitmesine yakın uzun yol becerilerine geçin.
5. km başına verilen ücretin en fazla olduğu işleri yapın.
6. fazla kaza yapmayın yavaş ve emniyetli sürün. oyunun başında fren gücünü en yükseğe getirin ani frenlerde hemen durmak için.
7. tır konusunda tek seferlik işlerde en çok hoşunuza gideni alın ama benim önerim volvo ve scania'dır.
8. yetkinliğiniz varsa ağır yük görevleri yapın parası iyidir.
9. oyunun başlarında şirket olayını çok takmayın ileri seviyede uğraşın.
10. kendiniz en iyi çekiciyi kullanın şoförlerinize daf ve iveco gibi en ucuzlarını verin.
neyse wheller dealers her zaman güvenle yolda. en son ne zaman kaza yaptığımı hatırlamıyorum o kadar iyi sürücü oldum. eskiden kazancımın hepsini kaza masrafına verirdim.
en sevdiğim yollar ve rotalar
italya-fransa-isviçre arasındaki dağ geçitleri
isveç, norveç, finlandiya, danimarka'nın çift şeritli orman yolları.
italya'nın dar caddeleri (en favori sürüş yerim)
bu yolları v8 730 beygirlik bir scania, arkada ağır bir yük ve radyoda güzel bir müzikle gitmek ayrı bir tat veriyor.
devamını gör...
deriko
gaziantep yöresine ait bir türküdür. modern folk üçlüsü’nden ilk defa duymuştum ama dilan ekinci ve paul dwyer yorumu bir harika olmuş. aslında hüzünlü olup keyifli gibi hissettiren bir eser...
“deriko saçın örmezler
seni de bana vermezler...”
“deriko saçın örmezler
seni de bana vermezler...”
devamını gör...
keratosis pilaris
insanlarda cildin, noktalar halinde keratin ve ölü deri biriktirmesine ve tüyleri alınmış tavuk görünümüne sahip olmasına sebep olan kalıtsal durum*.
genelde sırtta, kalçada, üst kollarda, yüzde uyluk bölgesinde kendisini kuru ve sürtünme kat sayısı büyük pürüzler şeklinde gösterir. keratin ve ölü deri biriktikçe kıl folikülünün deri dışına çıkması zorlaşır ve kıl, kıl kanalı içerisinde ters döner. genellikle su kaybının bolca yaşandığı dönemlerde bu semptomlar kendisi gösterir.
kıl kanallarındaki ölü derinin tam olarak neden atılamayıp tıkanıklığa sebep olduğu henüz bilinmemektedir. kalıtsal olduğundan tam anlamıyla tedavisi yoktur. zararlı da değildir ayrıca. kişi, görüntüden rahatsız olacak olursa eğer kökten çözüm olmamakla beraber geçici çözüm medikallerde değil kozmetiklerdedir.
genelde sırtta, kalçada, üst kollarda, yüzde uyluk bölgesinde kendisini kuru ve sürtünme kat sayısı büyük pürüzler şeklinde gösterir. keratin ve ölü deri biriktikçe kıl folikülünün deri dışına çıkması zorlaşır ve kıl, kıl kanalı içerisinde ters döner. genellikle su kaybının bolca yaşandığı dönemlerde bu semptomlar kendisi gösterir.
kıl kanallarındaki ölü derinin tam olarak neden atılamayıp tıkanıklığa sebep olduğu henüz bilinmemektedir. kalıtsal olduğundan tam anlamıyla tedavisi yoktur. zararlı da değildir ayrıca. kişi, görüntüden rahatsız olacak olursa eğer kökten çözüm olmamakla beraber geçici çözüm medikallerde değil kozmetiklerdedir.
devamını gör...
kafa sözlük renk modu güncellemesi
aniden değişti, körlük böyle bir şeymiş demek ki.
devamını gör...
umut
"umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim - atatürk.
peki nedir umut?
yunan mitolojisine göre zeus, insanlara götürülmesi yasak olan ateşi, tanrılar katından çalarak yeryüzüne indirip insanlara götürdüğü için prometheus’u cezalandırır.
zeus ateşten yararlanan insanoğlunu da cezalandırmak ister.
tanrısal güzellikteki pandora’yı prometheus’un kardeşi epimetheus’a eş olarak gönderir.
gönderirken de yanına topraktan yapılmış kapalı bir küp verir. epimetheus, ağabeyi prometheus’un zeus’dan gelecek hiçbir şeyi kabul etmemesi uyarısına karşın pandora’nın güzelliğine dayanamaz ve onunla evlenir.
pandora bir zaman sonra merakına yenik düşer ve küpün kapağını açar. açmasıyla birlikte küpün içindeki kötülükler dünyaya yayılır.
pandora son bir çabayla küpün kapağını kapatır. içeride yalnızca umut kalmıştır.
küpün içinde kalan umut insanların içindeki umudu temsil eder.
“ne yaparsan yap, ama adalıların rüyalarını çalmaya kalkma... bir umuda bağlanmak isteyen komşularına bunun yalan olduğunu söyleme, kimseyi gerçekçi olmaya çağırma...çünkü bunalan insanların, yalan bile olsa bir umuda sığınma ihtiyaçları, gerçeği söyleyenlerden nefret etmesine yol açıyor...aradan bir süre geçip haklı çıksan bile bir şey ifade etmiyor bu...çünkü o zamana kadar başlangıçtaki koşulları unutmuş oluyorlar” - zülfü livaneli.
şili'nin kuzeyinde bulunan dünyanın en kurak çölü olan atacama çölü’nde ot bitmezken bir yağmur umut verir…çöl çiçeklerle donanır. çöl bile bir gün yağmur yağacak diye umut içinde beklerken kimi insan ise umudunu yitirmiştir.
“bir insan parasını kaybetmişse, hiçbir şeyini kaybetmemiş demektir, sıhhatini kaybetmişse, hayatının yarısını kaybetmiş demektir, umudunu kaybetmişse, her şeyini kaybetmiş demektir” - konfüçyüs.
umut her zaman vardır. peşinden gitmeye cesaretiniz varsa, bütün umutlarınız gerçekleşebilir. umudunuzu her zaman koruyun. dünyadaki en güzel duygu, ihtimallerin sonsuz olduğunu bilmektir.
peki nedir umut?
yunan mitolojisine göre zeus, insanlara götürülmesi yasak olan ateşi, tanrılar katından çalarak yeryüzüne indirip insanlara götürdüğü için prometheus’u cezalandırır.
zeus ateşten yararlanan insanoğlunu da cezalandırmak ister.
tanrısal güzellikteki pandora’yı prometheus’un kardeşi epimetheus’a eş olarak gönderir.
gönderirken de yanına topraktan yapılmış kapalı bir küp verir. epimetheus, ağabeyi prometheus’un zeus’dan gelecek hiçbir şeyi kabul etmemesi uyarısına karşın pandora’nın güzelliğine dayanamaz ve onunla evlenir.
pandora bir zaman sonra merakına yenik düşer ve küpün kapağını açar. açmasıyla birlikte küpün içindeki kötülükler dünyaya yayılır.
pandora son bir çabayla küpün kapağını kapatır. içeride yalnızca umut kalmıştır.
küpün içinde kalan umut insanların içindeki umudu temsil eder.
“ne yaparsan yap, ama adalıların rüyalarını çalmaya kalkma... bir umuda bağlanmak isteyen komşularına bunun yalan olduğunu söyleme, kimseyi gerçekçi olmaya çağırma...çünkü bunalan insanların, yalan bile olsa bir umuda sığınma ihtiyaçları, gerçeği söyleyenlerden nefret etmesine yol açıyor...aradan bir süre geçip haklı çıksan bile bir şey ifade etmiyor bu...çünkü o zamana kadar başlangıçtaki koşulları unutmuş oluyorlar” - zülfü livaneli.
şili'nin kuzeyinde bulunan dünyanın en kurak çölü olan atacama çölü’nde ot bitmezken bir yağmur umut verir…çöl çiçeklerle donanır. çöl bile bir gün yağmur yağacak diye umut içinde beklerken kimi insan ise umudunu yitirmiştir.
“bir insan parasını kaybetmişse, hiçbir şeyini kaybetmemiş demektir, sıhhatini kaybetmişse, hayatının yarısını kaybetmiş demektir, umudunu kaybetmişse, her şeyini kaybetmiş demektir” - konfüçyüs.
umut her zaman vardır. peşinden gitmeye cesaretiniz varsa, bütün umutlarınız gerçekleşebilir. umudunuzu her zaman koruyun. dünyadaki en güzel duygu, ihtimallerin sonsuz olduğunu bilmektir.
devamını gör...
normal sözlük'te sürekli ekşi muhabbeti dönmesi
tam içimi okuyarak açılan başlıktır. sürekli sözlük kıyaslaması yapılması saçmadır.
devamını gör...
başka bir şehirde yeni bir hayata başlamak
yeni bir hayat yok. insan nereye giderse gitsin kafası da kendiyle geliyor.
devamını gör...
mabel matiz
31 ağustos 1985 doğumlu türk şarkıcı ve besteci ve diş hekimi.
neredeyse bütün şarkılarının sözü ve müziği ve yönetmenliği kendisine ait olan, her şarkısı kısa metrajlı film tadı veren, işini en iyi şekilde yapan, albümüne annesinin adını * verecek kadar güzel bir insan. çukur isimli şarkısında da babasının fotoğrafı vardı sigara tablasında. o sıralar babası vefat etmişti sanırım... ne kadar duyarlı bir insan olduğunu bir kez daha anlamıştım... asıl adı fatih karaca...
neredeyse bütün şarkılarının sözü ve müziği ve yönetmenliği kendisine ait olan, her şarkısı kısa metrajlı film tadı veren, işini en iyi şekilde yapan, albümüne annesinin adını * verecek kadar güzel bir insan. çukur isimli şarkısında da babasının fotoğrafı vardı sigara tablasında. o sıralar babası vefat etmişti sanırım... ne kadar duyarlı bir insan olduğunu bir kez daha anlamıştım... asıl adı fatih karaca...
devamını gör...
türk kürt kardeştir yalanı
içinden 40 seneden beri bu milletin asker, polis, öğretmen, doktor demeden gencecik çocuklarının vatan toprağına düşmesine sebep olan bir örgüte anket yapsanız %70-80 arası destek çıkacak bir halkla ne kadar kardeş olunabilirse o kadar olur.
devamını gör...
kimsenin en yakın arkadaşı olmamak
güven duygusu fazlasıyla zedelenmiş insanların tercih ettiği eylem..kimseye ne yakın ne uzak olmakta denebilir..
devamını gör...
hayat mı yorar insanlar mı sorunsalı
hayattan zevk almasını bilmeyen, bilmediği için de başkalarının hayatını da mahveden insanlar yorar.
devamını gör...
mitosfer
moderasyonun tek erkek üyesi olarak parıl parıl parlamaktadır. yazdıklarıyla da ne kadar değerli biri olduğunu gerek tanımlarından gerekse mesajlarından anladım. iyi ki varsın kardeşim.
devamını gör...
pame radyo yayını
pame'de bu hafta rock tınıları var.
yunan müziğinde rock ve entehno arası gelip giden, kimi zaman blues'a, kimi zaman da pop müziğe yakınsayan rock türünde şarkılar geçmişten günümüze ilginç serüvenleriyle bu akşam saat 22:30'da pame radyo yayınında olacak. bekliyoruz.
blog.normalsozluk.com/
yunan müziğinde rock ve entehno arası gelip giden, kimi zaman blues'a, kimi zaman da pop müziğe yakınsayan rock türünde şarkılar geçmişten günümüze ilginç serüvenleriyle bu akşam saat 22:30'da pame radyo yayınında olacak. bekliyoruz.
blog.normalsozluk.com/

devamını gör...
ikna kabiliyeti
sevemediğim bir kabiliyet. şöyle ki, her konuşma bir yerde iknadır. ikna kısa sürede ve kolayca gerçekleştiğinde değersizleşir. nihayetinde karşı tarafın belli bir düşünce yapısı ve düşünsel birikimi olduğunu kabul edersek, bunlardan kolay bir şekilde cayması, ne kendinde var olan düşünceyi ne de var olacak düşünceyi aslında benimsememiş olduğuna işarettir. son olarak karşındaki kişinin bir anda senle aynı düşünceye gelmesini beklemek de hoş değil. karşındakini yok saymaktır bu. özgürlükten yana bazı şeylerden bahsedip, karşıdaki kişinin de hemen bu noktaya gelmesini beklemek de ironik bir durum. önce kendisi muhakeme etsin sonra versin kararını. sen en azından kendi görüşünden bahsedip bir tohum ekmiş, tohum da değil, bir alternatif göstermiş olup karşıdakini özgür bir seçim yapma noktasına getirebilirsin ancak.
ayrıca ikna için kişinin kendinden de ödün vermesi gerekir. belki yaptırmak veya düşündürmek istediğiniz şeyden ödün vermezsiniz ama her durumda kişiliğinizden ödün verirsiniz. böyle olunca karşılıklı durumlar dengeleniyor, hem sizden hem ondan gidiyor. ne gerek var oysa eğip bükmek için eğilip bükülmeye. boş vermek gerek. aksi halde dışı güzel içi çirkin bir şeye dönüyoruz.
ayrıca ikna için kişinin kendinden de ödün vermesi gerekir. belki yaptırmak veya düşündürmek istediğiniz şeyden ödün vermezsiniz ama her durumda kişiliğinizden ödün verirsiniz. böyle olunca karşılıklı durumlar dengeleniyor, hem sizden hem ondan gidiyor. ne gerek var oysa eğip bükmek için eğilip bükülmeye. boş vermek gerek. aksi halde dışı güzel içi çirkin bir şeye dönüyoruz.
devamını gör...
başörtülülerin bu ülkeden özür dilemesi gerekiyor
ne başörtülülerin ne de diğer başı açık kadınların bu ülkeden özür dilemesi gerekmiyor. çok saçma bir beyan olsa gerek. ayrıca bu ülkede başı açık olup da akp’ye oy veren kadınlar da var, ne yani onlar da mı özür dilesin o zaman ülkeden? ben akp seçmenine bir şey diyemem zira bazıları hakikaten cahil, körü körüne oy atan seçmenlerdir, kandırılmaya müsaitler. yani bazıları bilinçli şekilde oy atsa bile bazıları da bilinçsiz şekilde oy atıyor ve hiçbir şey diyemiyorum.
yargısız infaz yapmak iyi değildir her zaman belirtmek istedim.
yargısız infaz yapmak iyi değildir her zaman belirtmek istedim.
devamını gör...