jagermeister
yurt dışındayken kış aylarında letonyalı arkadaşla birer şişe alıp iş çıkışı dikerek eve gittiğimiz likör.
devamını gör...
experience
bu şarkı hayatımı değiştirdi. kendimi tanımama ve hayatı anlamama vesile oldu. her duyduğumda çok derin hislere kapılıyorum. deneyim hayatın en önemli hazinesidir benim görüşüme göre. deneyim kazanılmamış bir hayat yaşanılmamış bir hayattır. unutmayın ki deneyimler,insanları zafere götürür.
devamını gör...
geceye bir söz bırak
ilk izlenim çok önemlidir. ilk iki dakika kocaman bir yüreği var sanırsın. sonra bir ömür o yürekte ilk iki dakikayı ararsın.
ilhan berk.
ilhan berk.
devamını gör...
1 ocak 2021 normal sözlük'te patlayan havai fişekler
ankara pavyonları kıskandı valla bizi sözlük. *
aşırı hoşuma gitti, kahkaha atıyorum.
aşırı hoşuma gitti, kahkaha atıyorum.
devamını gör...
evladiyelik
genel olarak ev eşyaları için söylenen, çok sağlam çok dayanıklı ömürlük gider anlamına gelen tanım. en son kuaförümden fön makinası aldığımda o söylemişti; biz dükkanda yıllarca kullanıyoruz, normal kullanıma evladiyelik gider diye.
devamını gör...
dalay lama
basit bir gülümseme. bu kalbinizi açmanın ve başkalarına şefkatli olmanın başlangıcıdır. demiştir.
devamını gör...
herkes 07 kullanırken 05 kullanan kişi
bu kadar hiddetlenecek ne olduğunu anlamadığım başlıktır. daha ince yazmak için 0.5 uçlu kalem almış, alırken insanlardan izin mi istemesi gerekiyordu?
devamını gör...
23 şubat 2021 kanada'nın uygur soykırımını tanıması

kanada parlamentosunun, çin'in doğu türkistan'daki uygur türklerine yönelik etnik temizlik çalışmalarını ''soykırım'' olarak tanımasıdır. 338 sandalyeli kanada parlamentosunda, bu tasarı için oturuma 266 parlamenter katılmış ve tamamı tasarı lehine oy kullanmıştır. oturuma katılmayan 72 milletvekilini tamamı da kanada başbakanı justin trudeau'nun liberal partisinden. zaten trudeau, oylama öncesinde çekimser olduklarını söylemiş. çin de kanada'yı bu kararından ötürü kınamış.
tr.euronews.com/2021/02/22/...
devamını gör...
takipçisi olmayan yazar
her şeyin ne kadar kişi tarafından takip edildiğiniz ile ölçüldüğü sanal bir dünyada* 0 olan yazardır. evet koca bir 0. bu hayatta dahil olmadığım nadir loser gruplarından olduğundan kendimde bu yazarlarla güçlü bir dalga geçme arzusu duyuyorum. evet sizi biri takip edene kadar başlıkta yazıldığı gibi koca bir 0'sınız. entrimi bu yazarlar için şu bakınızı bırakarak sonlandırmak istiyorum:
(bkz: kafacıların favori kötü adam gülüşleri)
(bkz: kafacıların favori kötü adam gülüşleri)
devamını gör...
doğarken kaç kiloydun sorunsalı
1 kilo 450 gr sözlük evet doğru marketten alınan domates kadar bile değilmişim. hala o hastanede doğan en küçük bebeğim ehe.
devamını gör...
uzak yakınlık
“yarısı yenmiş bir elmaydık bana sorarsan
ikimizdik, iki kişi değildik
bakıyorsak birlikte bakıyorduk gözlerimin içine
birlikte gözlerinin içine bakıyorduk senin
yanlıştı, doğruydu, hiç bilmiyorum
sanki bir bakıma ayrılık böyle.”
edip cansever şiiri.
ikimizdik, iki kişi değildik
bakıyorsak birlikte bakıyorduk gözlerimin içine
birlikte gözlerinin içine bakıyorduk senin
yanlıştı, doğruydu, hiç bilmiyorum
sanki bir bakıma ayrılık böyle.”
edip cansever şiiri.
devamını gör...
id ego süperego
freud’a göre kişiliğin üç katmanı. kısaca; id kişinin nefsi, ego kişinin frenleyen mantığı, süperego ise insanın vicdanıdır.
devamını gör...
yaprak sarma
ınsanın aklına geldiğinde olsa da yesek diye iç geçirilen, insanlar arasında yaprağı benden sarması senden diye latife edilen, etli ve zeytinyağlı olarak genellikle asma yaprağına, yer yer lahana yaprağına sarılan yemek türü.
devamını gör...
çocuklarla girilen komik diyaloglar

canlı derste "u sesi ile başlayan kelimelerin resmini yapalim." dedim. herkes uğurböceği,uçurtma, uçak yapmış aynı zamanda öğrencim olan benim oğlan adam çizmiş. "herhalde uykuyu çizmeye çalıştın" dedim.
"hayır." dedi.
"o zaman insan mı çizdin? ama u ile başlayan şeyler çizeceksin." dedim. "off yaaa neden anlamıyorsun, dikkatli baksana biraz , usta çizdim işte." diyor. *
devamını gör...
sözlüğü terk ediyoruz kampanyası
kafa sözlüğe kök salanların/salmak isteyenlerin dingin bakışlarla yazılanları okuduğu başlık.
(bkz: daha karpuz kesecektik)
(bkz: daha karpuz kesecektik)
devamını gör...
yazarların çocukluk travması
ilkokul ve ortaokulda zorbalığa maruz kalmak benimki. yıllarca özgüven sorunu yaşadım sayelerinde.
devamını gör...
konu neydi radyo yayını
bu gece yaptıkları röportaj ile daha fazla heyecan ile beklediğim program. her çarşamba dinliyor olacağız efenim.
devamını gör...
son görülmesi ve mavi tiki kapalı insan
okundu bilgisi dahil hepsi kapalı .. rahatlık ..
devamını gör...
ağladığınızda arkadaşınızın söylediği en saçma şey
öf bee çok çirkin oluyorsun ağlayınca.
devamını gör...
yedinci kıta
haneke reisin izleyiciyi güzelce bi tokatlayan ilk uzun metraj filmi. uyku getiriyor mu, evet, orası şüphesiz. mecburuz.
üç bölümden oluşuyor: ilk bölümde ailenin hayatı, işi gücü vesaire, ikinci ve en sıkıcı olan bölümde artık bu rutinlerin nirvanasına erişleri ve bundan mütevellit derin bir bunalıma sürüklenmeleri, son bölümde de işbu bunaltıcı durumların çözümünü anlatıyo daha çok. tokadı tam olarak bu bölümde yiyoruz.
eyvallah günlük rutinlerin zaten ne kadar can sıkıcı ve baskıcı olduğunu biliyoruz da yüzümüze de bu kadar vurmana gerek yoktu diye mektup yollayasım geldi haneke'ye.
bitirdikten sonra lan vay anasını eden bi film.
annenin kızı öldürmesi olsun, aile içi soğukluk olsun bana biraz abartı geldi reisülcumhurumuzun dediği gibi. ama film sonuçta ne yapsın adam.. sanki haneke bilmiyor anasını satıyım hayatın anlamsızlığının bir ailenin kendi kendini katletmesine kolay kolay yol açmayacağını..
monotonluğun arşıalasında olsan bile o paraları klozete atıp sifonu kimse çekmez.. yani bu coğrafyaya biraz ters bi film. kıçı rahata erince pek varoluşsal sancılar olmaz bu topraklarda.. adamlar sıkıcılık ve anlamsızlık yüzünden intihar ediyo ya hali vakti yerlerinde bi de.. garip.. tabii intiharın sebebi bu kadar basite indirgemiyorum ama özünde bu yani birbirimizi kandırmaya gerek yok..
küçük kızın "sütün tadı acı" dediği sahne biraz iç burkmadı değil.. ama niyeyse balıkların ölümü daha sarsıcıydı..
sana puanım 10 üzerinden 9 yedinci kıta.
tavsiye: izlemeyin.
üç bölümden oluşuyor: ilk bölümde ailenin hayatı, işi gücü vesaire, ikinci ve en sıkıcı olan bölümde artık bu rutinlerin nirvanasına erişleri ve bundan mütevellit derin bir bunalıma sürüklenmeleri, son bölümde de işbu bunaltıcı durumların çözümünü anlatıyo daha çok. tokadı tam olarak bu bölümde yiyoruz.
eyvallah günlük rutinlerin zaten ne kadar can sıkıcı ve baskıcı olduğunu biliyoruz da yüzümüze de bu kadar vurmana gerek yoktu diye mektup yollayasım geldi haneke'ye.
bitirdikten sonra lan vay anasını eden bi film.
annenin kızı öldürmesi olsun, aile içi soğukluk olsun bana biraz abartı geldi reisülcumhurumuzun dediği gibi. ama film sonuçta ne yapsın adam.. sanki haneke bilmiyor anasını satıyım hayatın anlamsızlığının bir ailenin kendi kendini katletmesine kolay kolay yol açmayacağını..
monotonluğun arşıalasında olsan bile o paraları klozete atıp sifonu kimse çekmez.. yani bu coğrafyaya biraz ters bi film. kıçı rahata erince pek varoluşsal sancılar olmaz bu topraklarda.. adamlar sıkıcılık ve anlamsızlık yüzünden intihar ediyo ya hali vakti yerlerinde bi de.. garip.. tabii intiharın sebebi bu kadar basite indirgemiyorum ama özünde bu yani birbirimizi kandırmaya gerek yok..
küçük kızın "sütün tadı acı" dediği sahne biraz iç burkmadı değil.. ama niyeyse balıkların ölümü daha sarsıcıydı..
sana puanım 10 üzerinden 9 yedinci kıta.
tavsiye: izlemeyin.
devamını gör...