hayat kalitesini düşüren şeyler
tüm sağlık sorunları.
devamını gör...
3000 tl maaş alan erkeğin utanmadan sevgili yapması
başlıktan utandım
devamını gör...
erlik
özenli video hazırlayan youtube kanalı. vibio yılmaz güney'i öven bir video yaptktan sonra erlik yılmaz güney'in gerçek yüzünü gösteren bir video yaptı. vibio yılmaz güney'in videosunu kaldırdı. hatta sonra türklere yanlayan video attı (adamlar yaranmak için ne yapacağını şaşırmış) erlikin yılmaz güney videosunun sonu beni etkiledi ve takdir ettim. videonun sonunda şöyle diyordu;
yılmaz güneyin öldürdüğü yumurtalık hakimi nevşehirli hakim sefa mutlunun annesi hatice mutlu 2017 yılında 101 yaşında vefat etti. sefa mutlunun hesabını soracak kimse kalmadı. hâl böyle olunca artık vibio gibileri sahnenin onlara kaldığını sandı ama ben kaldım kardeş! ben kaldım.
yılmaz güneyin öldürdüğü yumurtalık hakimi nevşehirli hakim sefa mutlunun annesi hatice mutlu 2017 yılında 101 yaşında vefat etti. sefa mutlunun hesabını soracak kimse kalmadı. hâl böyle olunca artık vibio gibileri sahnenin onlara kaldığını sandı ama ben kaldım kardeş! ben kaldım.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının yazar olma süreleri
herkes yazsın yoksa darılırım.
benim 3 gün sürdü, dakikalar önce yazar olduğumu öğrendim.
herkes duysun istiyorum*
benim 3 gün sürdü, dakikalar önce yazar olduğumu öğrendim.
herkes duysun istiyorum*
devamını gör...
bir insanın kişiliğini anlamak
insan ilişkilerinde başarılı olmak için çok önemlidir ancak modern dünyanın kucağımıza bıraktığı önyargılar nedeniyle dikkat edilmelidir. peşin hükümlerden kaçınmak gerekir. şimdi bu konuya biraz eğilelim, başlıyoruz.
bizler iyi ve kötü özelliklerimizle bir bütünüz. hiçbir insan salt iyi veya kötü değildir. iyilik ve kötülük kavramları da kişilerin deneyimleri nispetinde değişiklik gösterir ve yoruma açıktır. söz gelimi hayatı boyunca sıkıntılarla boğuşmuş, sokaklarda büyümüş birinin yaşama tutunmak için yaptığı şeylere, hali vakti yerinde bir insan "kurnazlık" der. "bu kurnaz, bundan adam olmaz" denir. halbuki o, her şey gibi sizi de yaşamın ona sunduğu engellerden biri olarak algılamıştır. eğer doğru açıdan bakarsanız, o çocuğun tenhada bir garibana döner ekmek aldığını ve hevesle yiyişini izlerken mutlu olduğunu görebilirsiniz.
insan çok karmaşık bir yapıya sahip. o yüzden, bir yargıya varmak istiyorsak ya da yaklaşımlarımızı şekillendirmek istiyorsak karşımızdaki insanın bir yerinden temellenmek çok ama çok zor olur. o yüzden insan davranışlarımızda kendimizi temel almalıyız ve toplumsal olarak kabul görmüş bazı değerleri geliştirmeye çalışmalıyız. burada en önemli şey, karşımızda kim olursa olsun bu değerlere bağlı kalmamızdır. şu veya bu sebeple, popülerlik, zevk, ego tatmini gibi artık başımızın belası olmuş konular uğruna değerlerimizi eğip bükmemeliyiz.
eğer bizi biz yapan özelliklerimizi ufak tefek hesaplar için sağa sola çekiştirmeye başlarsak, kişiliğimiz oturmaz; ayaklarımız zemine inmez. zaman gelir, yaptıklarımızdan utanır oluruz. hatta öyle zamanlar gelir ki bir eylemi fark etmeden iğrenç bir şekilde gerçekleştirdiğimizi o anda anlarız. betimiz benzimiz atar. kendimizi tanıyamayız. kendisini iyi tanıyan, kişiliğini oturtan insanın kendisiyle bir sıkıntısı olmaz. çünkü yeni bir insana karşı da nesebi, meşrebi, üslubu ne olursa olsun aynı şekilde davranır. kökü derinlerdedir o edimlerin, sağlamdır. bunu bilen kişi, insan ilişkilerinde de karşısındakini gözlemlemek konusunda rahattır. istediği gibi pozisyon alabilir.
bunu kazanan insan, her olayın kendi içerisinde belli bir etik altyapısı olduğunu bilir. söz gelimi sevgilisinden yeni ayrılmış bir arkadaşınıza, yarasını deşecek sorular sormaz; sevgilinizle olan güzel anlarınızdan bahsetmezsiniz. bunun için zamana ihtiyaç olduğu bellidir. yapabilirsiniz ama yapmazsınız. işte burada bir etik altyapı vardır. bu kriterleri kafamızda otomatik kurarız ve insanların bu çizgiyi geçip geçmemesinden karakter analizlerini yapabiliriz. yine çok bildiğimiz, artık evrenselleşmiş olan kişinin kendini övmesi durumunun rahatsız ediciliği daha somut bir örnektir.
insanları kolay tanımak ve stabil ilişkiler kurmak için önce aynada zaaflarımızla, güçlü yönlerimizle kendimizi görmemiz lazım. sonrası kolay.
bizler iyi ve kötü özelliklerimizle bir bütünüz. hiçbir insan salt iyi veya kötü değildir. iyilik ve kötülük kavramları da kişilerin deneyimleri nispetinde değişiklik gösterir ve yoruma açıktır. söz gelimi hayatı boyunca sıkıntılarla boğuşmuş, sokaklarda büyümüş birinin yaşama tutunmak için yaptığı şeylere, hali vakti yerinde bir insan "kurnazlık" der. "bu kurnaz, bundan adam olmaz" denir. halbuki o, her şey gibi sizi de yaşamın ona sunduğu engellerden biri olarak algılamıştır. eğer doğru açıdan bakarsanız, o çocuğun tenhada bir garibana döner ekmek aldığını ve hevesle yiyişini izlerken mutlu olduğunu görebilirsiniz.
insan çok karmaşık bir yapıya sahip. o yüzden, bir yargıya varmak istiyorsak ya da yaklaşımlarımızı şekillendirmek istiyorsak karşımızdaki insanın bir yerinden temellenmek çok ama çok zor olur. o yüzden insan davranışlarımızda kendimizi temel almalıyız ve toplumsal olarak kabul görmüş bazı değerleri geliştirmeye çalışmalıyız. burada en önemli şey, karşımızda kim olursa olsun bu değerlere bağlı kalmamızdır. şu veya bu sebeple, popülerlik, zevk, ego tatmini gibi artık başımızın belası olmuş konular uğruna değerlerimizi eğip bükmemeliyiz.
eğer bizi biz yapan özelliklerimizi ufak tefek hesaplar için sağa sola çekiştirmeye başlarsak, kişiliğimiz oturmaz; ayaklarımız zemine inmez. zaman gelir, yaptıklarımızdan utanır oluruz. hatta öyle zamanlar gelir ki bir eylemi fark etmeden iğrenç bir şekilde gerçekleştirdiğimizi o anda anlarız. betimiz benzimiz atar. kendimizi tanıyamayız. kendisini iyi tanıyan, kişiliğini oturtan insanın kendisiyle bir sıkıntısı olmaz. çünkü yeni bir insana karşı da nesebi, meşrebi, üslubu ne olursa olsun aynı şekilde davranır. kökü derinlerdedir o edimlerin, sağlamdır. bunu bilen kişi, insan ilişkilerinde de karşısındakini gözlemlemek konusunda rahattır. istediği gibi pozisyon alabilir.
bunu kazanan insan, her olayın kendi içerisinde belli bir etik altyapısı olduğunu bilir. söz gelimi sevgilisinden yeni ayrılmış bir arkadaşınıza, yarasını deşecek sorular sormaz; sevgilinizle olan güzel anlarınızdan bahsetmezsiniz. bunun için zamana ihtiyaç olduğu bellidir. yapabilirsiniz ama yapmazsınız. işte burada bir etik altyapı vardır. bu kriterleri kafamızda otomatik kurarız ve insanların bu çizgiyi geçip geçmemesinden karakter analizlerini yapabiliriz. yine çok bildiğimiz, artık evrenselleşmiş olan kişinin kendini övmesi durumunun rahatsız ediciliği daha somut bir örnektir.
insanları kolay tanımak ve stabil ilişkiler kurmak için önce aynada zaaflarımızla, güçlü yönlerimizle kendimizi görmemiz lazım. sonrası kolay.
devamını gör...
alttaki yazara bir şarkı bırak
devamını gör...
iki türk müzesinin avrupa yılın müzesi ödülünü kazanması
en prestijli müzecilik ödülü olan ''avrupa yılın müzesi ödülleri''nden iki özel ödülü troya müzesi ve odunpazarı modern müze'nin kazanması hadisesi.
troya müzesi - odunpazarı modern müze
bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada şöyle denildi:
''avrupa konseyi'nin himayesinde avrupa müze forumu (emf) tarafından her yıl verilen en uzun soluklu ve en saygın müzecilik ödülleri olan 'avrupa yılın müzesi ödülleri' bu akşam sahiplerini buldu. troya müzesi, 2020 yılı avrupa yılın müzesi özel ödülü'nün sahibi oldu. troya müzesi'nin hemen ardından aynı kategoride '2021 yılı avrupa yılın müzesi özel ödülü' odunpazarı modern müzesi'nin oldu.
tebrikler troya, tebrikler odunpazarı modern müzesi. bayburt kenan yavuz etnografya müzesi de aynı yarışmada '2021 silletto ödülü'nü aldı."
avrupa’da yılın müzesi ödülleri (emya) jüri başkanı marlen mouliou; omm’u “herkese açık ve kapsayıcı bir ortam yaratmayı başaran, dünya çapında kültürlerarası bir platform” olarak niteledi. geçtiğimiz yıl emya jürisi omm – odunpazarı modern müze’ye bir ziyaret gerçekleştirmiş ve müze hakkında izlenimler edinmişti.
bayburt kenan yavuz etnografya müzesi de aynı yarışmada “2021 silletto ödülü”nü almaya hak kazandı.
kaynak 1
kaynak 2
troya müzesi - odunpazarı modern müzebakanlıktan yapılan yazılı açıklamada şöyle denildi:
''avrupa konseyi'nin himayesinde avrupa müze forumu (emf) tarafından her yıl verilen en uzun soluklu ve en saygın müzecilik ödülleri olan 'avrupa yılın müzesi ödülleri' bu akşam sahiplerini buldu. troya müzesi, 2020 yılı avrupa yılın müzesi özel ödülü'nün sahibi oldu. troya müzesi'nin hemen ardından aynı kategoride '2021 yılı avrupa yılın müzesi özel ödülü' odunpazarı modern müzesi'nin oldu.
tebrikler troya, tebrikler odunpazarı modern müzesi. bayburt kenan yavuz etnografya müzesi de aynı yarışmada '2021 silletto ödülü'nü aldı."
avrupa’da yılın müzesi ödülleri (emya) jüri başkanı marlen mouliou; omm’u “herkese açık ve kapsayıcı bir ortam yaratmayı başaran, dünya çapında kültürlerarası bir platform” olarak niteledi. geçtiğimiz yıl emya jürisi omm – odunpazarı modern müze’ye bir ziyaret gerçekleştirmiş ve müze hakkında izlenimler edinmişti.
bayburt kenan yavuz etnografya müzesi de aynı yarışmada “2021 silletto ödülü”nü almaya hak kazandı.
kaynak 1
kaynak 2
devamını gör...
yalnızlıkla yüz yüze getiren şeyler
seni anlayan birinin olmaması yalnızlığını yüzüne çarpar insanın.
devamını gör...
damad-ı şehriyarı
padişahların kızlarıyla evlenenlere verilen unvandır. ancak bu sadece babasının saltanatı döneminde evlenen kızların kocalarına uygulanmıştır. ayrıca aynı isimlerdeki birkaç veziri seçmek için de bu unvan kullanılmıştır. örnek verecek olursak kanuni sultan süleyman döneminde vezir-i azamlık yapmış olan rüstem paşa bir damad-ı şehriyarı diyebiliriz.
devamını gör...
pınar gültekin'i öldüren caninin iğrenç açıklaması
bu ve bunun gibi cinayetlerle aynı yöntem devreye sokuluyor. hunharca öldürülen maktulun özel hayatına girilmeye çalışılıyor. katledildiği yetmiyormuş gibi bir de hatırası kirletiliyor. bunu da çoğu kez katil zanlısının avukatı veya ailesi yapıyor. özel hayatıyla cinayeti hak ettiği algısı oluşturulup meşrulaştırılmaya çalışılıyor.
devamını gör...
the good place
öldükten sonra ne olacak sorusuna fantastik bir bakış açısı sunan amerikalı mizah dizisi. 13'er bölümden 4 sezon sürüyor ve her bölüm 20 dakika.
ölümden sonrasını telifli hikayesi yapmış bütün dini yazıtlardan daha somut bir öbür dünya evreninde ahlak ve etik felsefesiyle temellendirilmiş bir hikayeyi eğlenerek takip edebilirsiniz. ama bence asıl mevzusu başkadır efendim bu dizinin:
düşünün ki bir ilgi alanınız var. adı da fışırtı olsun. bu ilgi alanınızda kazandığınız kabiliyetler sizi daha iyi biri yaptı ve siz de bunu herkesin bilmesini istiyorsunuz. tabi ki fışırtı ilgi çekici bir konu değil ve arkadaşlarınız da sizin yemek ve içki sofralarında fışırtıyı anlatmanızdan bıktı. çünkü o anlayabilmek için çok emek harcanması gereken, özümsenmesi zor bir yol. aslında bir disiplin de denilebilir. siz de gidiyorsunuz fışırtıyı herkesin kolayca hazmedebileceği bir formatın dekoruna yerleştiriyorsunuz. artık sizi dinlemek istemeyen arkadaşlarınız o formatı sömürüp size "fışırtı neymiş abi yaa" demeye geliyorlar.
evet "the good place" de tam olarak böyle bir şey. aslında bir felsefe başlangıç paketi. 72 bölümde 70 tane felsefe kitabından bahsediliyor ve o kitapların kritiklerinin yapıldığı replikler var. biraz hikayeden sızdırdım ama olsun. rahat bir zamanımda diziyi tekrar izleyeceğim. ama ondan önce hızlı bir taramayla hangi bölümde hangi kitap konuşuluyor onun listesini tutacağım. önce kitap sonra bölüm. bölükpörçük felsefe okumalarından öteye gidemeyen bana felsefe disiplini kazandıracak olan bu diziye şükran borçluyum.
ölümden sonrasını telifli hikayesi yapmış bütün dini yazıtlardan daha somut bir öbür dünya evreninde ahlak ve etik felsefesiyle temellendirilmiş bir hikayeyi eğlenerek takip edebilirsiniz. ama bence asıl mevzusu başkadır efendim bu dizinin:
düşünün ki bir ilgi alanınız var. adı da fışırtı olsun. bu ilgi alanınızda kazandığınız kabiliyetler sizi daha iyi biri yaptı ve siz de bunu herkesin bilmesini istiyorsunuz. tabi ki fışırtı ilgi çekici bir konu değil ve arkadaşlarınız da sizin yemek ve içki sofralarında fışırtıyı anlatmanızdan bıktı. çünkü o anlayabilmek için çok emek harcanması gereken, özümsenmesi zor bir yol. aslında bir disiplin de denilebilir. siz de gidiyorsunuz fışırtıyı herkesin kolayca hazmedebileceği bir formatın dekoruna yerleştiriyorsunuz. artık sizi dinlemek istemeyen arkadaşlarınız o formatı sömürüp size "fışırtı neymiş abi yaa" demeye geliyorlar.
evet "the good place" de tam olarak böyle bir şey. aslında bir felsefe başlangıç paketi. 72 bölümde 70 tane felsefe kitabından bahsediliyor ve o kitapların kritiklerinin yapıldığı replikler var. biraz hikayeden sızdırdım ama olsun. rahat bir zamanımda diziyi tekrar izleyeceğim. ama ondan önce hızlı bir taramayla hangi bölümde hangi kitap konuşuluyor onun listesini tutacağım. önce kitap sonra bölüm. bölükpörçük felsefe okumalarından öteye gidemeyen bana felsefe disiplini kazandıracak olan bu diziye şükran borçluyum.
devamını gör...
pabucumun sanatisti
oldukça üretken ve pek de hoş bir normal sözlük yazarı.
okuyun okutturun, öyle bir yazar.
(bkz: kocaman alkış)
okuyun okutturun, öyle bir yazar.
(bkz: kocaman alkış)
devamını gör...
antarktika'da doğan ilk insan
antarktika kıtasında arjantin'e ait olan esperanza istasyonunda doğan ilk belgelenmiş kişi 7 ocak 1978 doğumlu arjantinli (bkz: emilio palma)'dır.
edit: kendisinin vatandaşlığı arjantin'dir.
edit: kendisinin vatandaşlığı arjantin'dir.
devamını gör...
gordion düğümü
kral midas'ın babası olan gordias tarafından bağlanan bu düğüm bazı kaynaklarda gordias düğümü olarak da karşımıza çıkar. çözülemeyen, kördüğüm olmuş durumların karmaşıklığıyla ilgili kullanıldığı gibi bu tür durumlar ile ilişiği birden kesmenin gerekliliğine de işaret eder. bu mitsel motife göre artık düğüm çözülemeyecek kadar karmaşıksa onunla bağ, birdenbire kesilmelidir, tıpkı büyük iskender'in yaptığı gibi.
düğüm motifi sırf tanınmış bir şahsiyete ait kurgulanmış veya yaşanmış bir hikaye değil. ortak bir miras, insan benliğiyle ilgili bir çıkarım mahiyetinde. fakir bir köylü iken hükümdar olan bir adam tarafından tanrılara teşekkür niyetiyle bağlanan bir arabanın düğümü bu. üstelik çözüldüğü takdirde dünya veya asya hükümdarlığı vaadi taşıyor, hem de neredeyse çözülemeyecek derecede güç bir düğüm. "korkunu fethet, sana söz veriyorum dünyayı fethedeceksin." diyen büyük iskender'den söz ediyorum. bu düğüm nihayetinde çözülmüş müdür? şüphesiz. bir kılıç darbesiyle. pek çok konuda insanların yapabilmek istediği gibi, artık o düğümün sadece düğüm vasfıyla değil materyali ile de uğaşın sonlandırılması, bağların kesilmesi gerekliliktir. nitekim öyle de olmuştur.
düğüm motifi sırf tanınmış bir şahsiyete ait kurgulanmış veya yaşanmış bir hikaye değil. ortak bir miras, insan benliğiyle ilgili bir çıkarım mahiyetinde. fakir bir köylü iken hükümdar olan bir adam tarafından tanrılara teşekkür niyetiyle bağlanan bir arabanın düğümü bu. üstelik çözüldüğü takdirde dünya veya asya hükümdarlığı vaadi taşıyor, hem de neredeyse çözülemeyecek derecede güç bir düğüm. "korkunu fethet, sana söz veriyorum dünyayı fethedeceksin." diyen büyük iskender'den söz ediyorum. bu düğüm nihayetinde çözülmüş müdür? şüphesiz. bir kılıç darbesiyle. pek çok konuda insanların yapabilmek istediği gibi, artık o düğümün sadece düğüm vasfıyla değil materyali ile de uğaşın sonlandırılması, bağların kesilmesi gerekliliktir. nitekim öyle de olmuştur.
devamını gör...
freddie mercury'nin vokal başarısızlığı
taş olursun taş.
devamını gör...
yazarların itiraf köşesi
bugün son görüsmemizin üzerinden 4 yıl geçti dostum. 4 koca yıl.
beni bilirsin ağlamayı pek sevmem yine de bu gece, gözyaşlarımla doldurduğum kadehi senin için kaldırıyorum. sana ve sensiz geçen 4.yılıma...
iyi ki doğdun birtanem. sevgim, hasretim ve acımla...
merdumgiriz.
beni bilirsin ağlamayı pek sevmem yine de bu gece, gözyaşlarımla doldurduğum kadehi senin için kaldırıyorum. sana ve sensiz geçen 4.yılıma...
iyi ki doğdun birtanem. sevgim, hasretim ve acımla...
merdumgiriz.
devamını gör...










