fremen
imparatorluğun verdiği isimle arrakis yerel ismiyle dune olan gezegenin yerlisi halk.
yoğun melanj rejimi dolayısıyla mavinin içinde mavi gözleriyle , çölün zorluklarıyla yaşamaya alışmış olmaktan kaynaklanan çelik gibi iradeleri ve muazzam fiziksel özellikleriyle dune evrenin en ilgi çekici ırkıdır fremenler.
siyeç (bkz: tabr siyeci) denilen ve çölde bulunan mağaralar sistemlerinde yaşayan fremenler çöl ile savaşmak yerine çölle birlikte yaşamaya alışmış bir topluluktur.
çöle ve getirilerine öyle uyum sağlamışlardır ki bir fremen çölden ayrı kalırsa öleceğine inanılır.
hem muazzam savaççılar hem radikal eylemciler hem zeki mucitler hem sadık hizmetkarlardır fremenler.
damıtıcı giysinin mucitleridir mesela.çünkü çölde su her şeydir.o kadar değerlidir ki su , ölülerinin arkasından ağlamak bile geleneklerinde yoktur, bir fremen ölünün arkasından ağladığında “ ölüye su bahşediyor” denir. bağlılıklarını ya da saygılarını bildirmek için tükürürler bu saygısızlık değil aksine vücudunun nemini paylaştığı için büyük bir övgüdür karşıdakine.
vücuttaki idrar ve dışkı da dahil olmak üzere nem ihtiva eden her zerreyi damıtarak geri dönüştüren bu muazzam giysiler doğru kullanıldıklarında bir günde sadece bir yüksük su kaybına neden olurlar.
aynı zamanda yüksek ülküleri olan dune’u ehlileştirme ve yeşertme fikrine sıkı sıkıya bağlı olan fremenler bu sayede eşsiz birer ekolojisttirler.
babası pardot kynes’in izinden giden liet-kynes’in çabaları, teşviki ve verdiği eğitimle , çölün yeşermesi fikrine adete saplantılıdırlar.
çölü ehlileştirmeyi deliler gibi isteseler de çölle yaşamakta da muazzam birer ustadırlar. örneğin aritmik bir yürüyüş şekli olan ve normal yürüyüş şekline göre çok daha doğal ve çöl sesleri çıkartan fremen yürüyüşünü bulmuşlardır.
çünkü solucanlar ritmik seslere çekilirler.
örneğin solucana binmeyi öğrenmişlerdir.
gümler isimli ses aygıtıyla bir yaratan çağırıp , yaratan kancaları ismi verilen metal kancalarla solucana tutunup binerler ve çölde çok uzun mesafeleri kat ederler.
örneğin öyle iyi savaşçı ve kılıç ustalarıdır ki ; evrenin en acımasız ve en iyi savaşçıları sayılan sardaukarlarla kolaylıkla başa çıkarlar.
bu özellikleri imparator padişah 4. shaddam tarafından arrakis’i yönetmek için “sürülen” dük leto atreides’in ilgisini çekmiş ve çöl gücünü oluşturmak istemesini sağlamıştır.
dük leto ,imparatorun kendisini zayıflatmak için harkonnenler tarafından adeta posasına kadar kullanılmış bu gezegene yolladığını bilmektedir ve evinin (bkz: atreides evi) yok olmaması için fremenlere ihtiyacı olduğunu bilmektedir.her ne kadar kendisi hayattayken bunu başaramasa da ,
bene gesserit rahibelerinin çağlar önce fremenler arasında yarattığı lisan-ul gayb
efsanesinin kehanetlerini taşıması sayesinde oğlu paul atreides (bkz: muad’dib) bu birlikteliği başarmıştır.
muad’dib’in ölümü ve ardından oğlu 2.leto’nun (bkz: dune’un tanrı imparatoru) yönetimi ele almasıyla çöl olan dune yeşermiş ve fremenler kendilerini fremen yapan özellikleri kaybetmiştir. ve müze fremen adıyla ve atalarının berbat birer takliti olarak yaşamışlardır.
kaynak : frank herbert / dune
yoğun melanj rejimi dolayısıyla mavinin içinde mavi gözleriyle , çölün zorluklarıyla yaşamaya alışmış olmaktan kaynaklanan çelik gibi iradeleri ve muazzam fiziksel özellikleriyle dune evrenin en ilgi çekici ırkıdır fremenler.
siyeç (bkz: tabr siyeci) denilen ve çölde bulunan mağaralar sistemlerinde yaşayan fremenler çöl ile savaşmak yerine çölle birlikte yaşamaya alışmış bir topluluktur.
çöle ve getirilerine öyle uyum sağlamışlardır ki bir fremen çölden ayrı kalırsa öleceğine inanılır.
hem muazzam savaççılar hem radikal eylemciler hem zeki mucitler hem sadık hizmetkarlardır fremenler.
damıtıcı giysinin mucitleridir mesela.çünkü çölde su her şeydir.o kadar değerlidir ki su , ölülerinin arkasından ağlamak bile geleneklerinde yoktur, bir fremen ölünün arkasından ağladığında “ ölüye su bahşediyor” denir. bağlılıklarını ya da saygılarını bildirmek için tükürürler bu saygısızlık değil aksine vücudunun nemini paylaştığı için büyük bir övgüdür karşıdakine.
vücuttaki idrar ve dışkı da dahil olmak üzere nem ihtiva eden her zerreyi damıtarak geri dönüştüren bu muazzam giysiler doğru kullanıldıklarında bir günde sadece bir yüksük su kaybına neden olurlar.
aynı zamanda yüksek ülküleri olan dune’u ehlileştirme ve yeşertme fikrine sıkı sıkıya bağlı olan fremenler bu sayede eşsiz birer ekolojisttirler.
babası pardot kynes’in izinden giden liet-kynes’in çabaları, teşviki ve verdiği eğitimle , çölün yeşermesi fikrine adete saplantılıdırlar.
çölü ehlileştirmeyi deliler gibi isteseler de çölle yaşamakta da muazzam birer ustadırlar. örneğin aritmik bir yürüyüş şekli olan ve normal yürüyüş şekline göre çok daha doğal ve çöl sesleri çıkartan fremen yürüyüşünü bulmuşlardır.
çünkü solucanlar ritmik seslere çekilirler.
örneğin solucana binmeyi öğrenmişlerdir.
gümler isimli ses aygıtıyla bir yaratan çağırıp , yaratan kancaları ismi verilen metal kancalarla solucana tutunup binerler ve çölde çok uzun mesafeleri kat ederler.
örneğin öyle iyi savaşçı ve kılıç ustalarıdır ki ; evrenin en acımasız ve en iyi savaşçıları sayılan sardaukarlarla kolaylıkla başa çıkarlar.
bu özellikleri imparator padişah 4. shaddam tarafından arrakis’i yönetmek için “sürülen” dük leto atreides’in ilgisini çekmiş ve çöl gücünü oluşturmak istemesini sağlamıştır.
dük leto ,imparatorun kendisini zayıflatmak için harkonnenler tarafından adeta posasına kadar kullanılmış bu gezegene yolladığını bilmektedir ve evinin (bkz: atreides evi) yok olmaması için fremenlere ihtiyacı olduğunu bilmektedir.her ne kadar kendisi hayattayken bunu başaramasa da ,
bene gesserit rahibelerinin çağlar önce fremenler arasında yarattığı lisan-ul gayb
efsanesinin kehanetlerini taşıması sayesinde oğlu paul atreides (bkz: muad’dib) bu birlikteliği başarmıştır.
muad’dib’in ölümü ve ardından oğlu 2.leto’nun (bkz: dune’un tanrı imparatoru) yönetimi ele almasıyla çöl olan dune yeşermiş ve fremenler kendilerini fremen yapan özellikleri kaybetmiştir. ve müze fremen adıyla ve atalarının berbat birer takliti olarak yaşamışlardır.
kaynak : frank herbert / dune
devamını gör...
guy fawkes
v for vendetta'da bahsi geçen katolik ingiliz askeri (1570 - 1606).
protestan devlet adamlarını hedef alan başarısız bir saldırı sonrası idam edilmiştir.
protestan devlet adamlarını hedef alan başarısız bir saldırı sonrası idam edilmiştir.
devamını gör...
yara bandı ilişkileri
terk edilen kişilerin içine düştükleri ilişki biçimi. bir kişiyi tam anlamıyla unutmadan girilen bu ilişki modelinde mutsuz son oranı yüzde 95 civarıdır. bunun sebebi yara bandı ilişkilerinde partnere aşırı ödün verilmesi ve terk edilmiş olmaktan kaynaklı gerçek olmayan bir sevgi beslenmesidir. sahte olan bu ilişki türünde ayrılık ketçap, mayonez gibi sebeplerden gerçekleşir.
daha önce terk edilmiş kişi bu sefer terk eden tarafta bile olsa acısı artık iki katına çıkmıştır. hem daha önce terk edildiği ilişkisinin acısını çekerken, hem de bu kadar taviz verdiği yeni ilişkisindeki başarısızlığının acısını çeker. ben yaptım siz yapmayın, çok kötü bişey.
daha önce terk edilmiş kişi bu sefer terk eden tarafta bile olsa acısı artık iki katına çıkmıştır. hem daha önce terk edildiği ilişkisinin acısını çekerken, hem de bu kadar taviz verdiği yeni ilişkisindeki başarısızlığının acısını çeker. ben yaptım siz yapmayın, çok kötü bişey.
devamını gör...
normal sözlük aşık atışması
rahbet eden olmaz da..
rağbet gosteren çok olur ermolettin..
atışma bu..
şiir zannetmene çok güldüm..
rağbet gosteren çok olur ermolettin..
atışma bu..
şiir zannetmene çok güldüm..
devamını gör...
antipati
''yıldızı barışmamak'' olarak da ifade edilen durumdur.
devamını gör...
hayatınızdaki insanlar için yaptığınız en büyük fedakarlık
hayatta kaybedecek bir şeyi kalmamış biri olarak, yetişebildiğim her insana iyilik yapmaya çalışıyorum. bundan dolayı da çok mutluyum. kim ne derse desin. herkes birbirini dışından görüyor sonuçta, içini allah bilir.
devamını gör...
kafa sözlük
bazı arkadaşlar hala olumsuz olumsuz yazıyorlar fakat yazdıkları yer hala burası.
beğenmiyorsanız gidersiniz arkadaş. kafa sözlükte zorlama yoktur. kimisi hayal kırıklığı yazmış kimisi şu zaman bu zaman ömür biçmiş. nasıl hayalleriniz var, ne yaşıyorsunuz iç dünyanızda yada bu kahinlik nereden geliyor anlayabilmiş değilim. hayallerin mi yıkıldı git kumdan tekrar inşa et. ömrü sana göre kısaldı mı, ölürse biterse içinde hapsolurum diye korkma bir önce gidiver. sanal alem bir derya, gidin ötede bir yerde bayılın ya..
buralarda azınlıksınız, sizin gibilerin onlarca katı buraya yazmaktan ve buraya yazılanları okumaktan memnun. format belli arkadaş şu çerçevenin dışına çıkmayacaksınız denmiş mi? denmiş.. çerçevenin dışına çıkmakta ısrarcıysanız buyurun buradan.
beğenmiyorsanız gidersiniz arkadaş. kafa sözlükte zorlama yoktur. kimisi hayal kırıklığı yazmış kimisi şu zaman bu zaman ömür biçmiş. nasıl hayalleriniz var, ne yaşıyorsunuz iç dünyanızda yada bu kahinlik nereden geliyor anlayabilmiş değilim. hayallerin mi yıkıldı git kumdan tekrar inşa et. ömrü sana göre kısaldı mı, ölürse biterse içinde hapsolurum diye korkma bir önce gidiver. sanal alem bir derya, gidin ötede bir yerde bayılın ya..
buralarda azınlıksınız, sizin gibilerin onlarca katı buraya yazmaktan ve buraya yazılanları okumaktan memnun. format belli arkadaş şu çerçevenin dışına çıkmayacaksınız denmiş mi? denmiş.. çerçevenin dışına çıkmakta ısrarcıysanız buyurun buradan.
devamını gör...
bıyığın insanı tamamen değiştirebildiği gerçeği
bıyık erkeği baba yapar. babaların bıyığı olur. babamın bıyığı vardır. bıyık, insana bir ağırlık verir.
devamını gör...
sürekli eleştiren insan
eleştiri sadece olumsuz bir şey olmadığından normal insandır.
devamını gör...
acaba sadece bana mı oluyor diye düşünülen şeyler
marketten bir şey almadan çıkınca hırsız sanılma psikolojisi.
devamını gör...
evlenirdim denilen roman karakterleri
sirius black. seni azkaban'a gittiğinde bile beklerdim çiçeğim.
devamını gör...
23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı
26 yaşındayım. her sene beni çocuk gibi heyecanlandıran gün. ne kadar şanslı oldugumuzu hatırlatir. kutlu olsun o zamaaann
devamını gör...
19 yaşındakilere tavsiyeler
ohoo ben 19 yaşında neredeydim ne yapıyordum hatırlayamadım bile.
üniversitede çok istediğiniz bölümü okuyun. kazanamadıysanız hiçbir şey okumayın. sırf okumak için okumayın yıllarınıza yazık, hayata atılın .
üniversitede çok istediğiniz bölümü okuyun. kazanamadıysanız hiçbir şey okumayın. sırf okumak için okumayın yıllarınıza yazık, hayata atılın .
devamını gör...
interval
klasik batı ve caz müziği terimi olarak da "aralık" anlamında kullanılan, sesler arasındaki ilişkiyi/bağı açıklayan, akorların ve armoninin temellerinden biri olan kelime.
örneğin; do ve re notaları ardışık oldukları, aralarında da d♭* olduğu için "majör ikili aralık/major 2nd interval" olarak adlandırılır.
aynı şekilde do* ve re bemol* notaları, yine ardışık oldukları fakat bu sefer aralarında başka bir ses olmadığı için "minör ikili aralık/minor 2nd interval" diye adlandırılır.
seslerdeki aralıklar bu şekilde ve mantıkta isimlerine göre; üçlü, dörtlü, beşli, altılı, yedili, oktav, dokuzlu, onlu, onbirli, onüçlü ve uzaklıklarına/aralarındaki diğer seslere göre de; minör, majör, eksik, artmış, tam vs şeklinde adlandırılır.
örneğin; do ve re notaları ardışık oldukları, aralarında da d♭* olduğu için "majör ikili aralık/major 2nd interval" olarak adlandırılır.
aynı şekilde do* ve re bemol* notaları, yine ardışık oldukları fakat bu sefer aralarında başka bir ses olmadığı için "minör ikili aralık/minor 2nd interval" diye adlandırılır.
seslerdeki aralıklar bu şekilde ve mantıkta isimlerine göre; üçlü, dörtlü, beşli, altılı, yedili, oktav, dokuzlu, onlu, onbirli, onüçlü ve uzaklıklarına/aralarındaki diğer seslere göre de; minör, majör, eksik, artmış, tam vs şeklinde adlandırılır.
devamını gör...
yazarların unutamadıkları dizi replikleri
şşş sakın. sakın tek bir kelime daha edeyim deme. sakın tek bir yalan daha söyleme. niye biliyor musun? çünkü inanırım.
devamını gör...
revolutionary girl utena (yazar)
çok şahane tanımlar yazan aynı zamanda da beğeni konusunda eli bol olan bir yazar arkadaşımızdır.
takipteyiz efendim.
takipteyiz efendim.
devamını gör...
tanrıça günlüğü
natsuo kirino kitabıdır.
kadınla erkek arasında her dönemde, her çağda, zamanın her diliminde, dünyanın her bir köşesinde büyük farklılıklar olmuştur ve olmaya devam etmektedir. bu farklılıklar hep erkek cinsinin lehine işlemektedir. ancak insanlar arasında sürekliliği hiç kesintiye uğramayan bu cinsiyetçi yaklaşımlar bir sona erer mi ermez mi diye düşünürken tanrılar ve tanrıçalar arasında da böyle cinsiyet ayrımcılığını göğe çıkaran yaklaşımlar olduğunu öğrenince umudum biraz kırılmadı desem yalan olur.
gözyaşı şeklinde bir ada düşünün. adanın içinde sürüp giden yaşamı. ama bu sıradan bir yaşam değil. kadınların mitolojik bir dünyada olsalar bile akıl almaz bir şekilde, sanki yüceltiliyormuş gibi gösterilip aşağılandığı bir yaşam.
kahinlik sırası bekleyen bir kız ve onun me olacağını bile bilemen kız kardeşinin yer altındaki kapkara dünyaya uzanan, ölülerle kol kola gezen, hapşırdığında bile yeni tanrılar ortaya çıkan büyük tanrılara şaşkınlıkla bakan hikayesi.
ne olursa olsun, kadın bir şekilde bedel ödemekle yükümlü. japon mitolojisine dokunarak bizi çağdaş dünyanın haksızlıklarına taşıyan bu roman tam da şu dönemde okunmalı.
kadınla erkek arasında her dönemde, her çağda, zamanın her diliminde, dünyanın her bir köşesinde büyük farklılıklar olmuştur ve olmaya devam etmektedir. bu farklılıklar hep erkek cinsinin lehine işlemektedir. ancak insanlar arasında sürekliliği hiç kesintiye uğramayan bu cinsiyetçi yaklaşımlar bir sona erer mi ermez mi diye düşünürken tanrılar ve tanrıçalar arasında da böyle cinsiyet ayrımcılığını göğe çıkaran yaklaşımlar olduğunu öğrenince umudum biraz kırılmadı desem yalan olur.
gözyaşı şeklinde bir ada düşünün. adanın içinde sürüp giden yaşamı. ama bu sıradan bir yaşam değil. kadınların mitolojik bir dünyada olsalar bile akıl almaz bir şekilde, sanki yüceltiliyormuş gibi gösterilip aşağılandığı bir yaşam.
kahinlik sırası bekleyen bir kız ve onun me olacağını bile bilemen kız kardeşinin yer altındaki kapkara dünyaya uzanan, ölülerle kol kola gezen, hapşırdığında bile yeni tanrılar ortaya çıkan büyük tanrılara şaşkınlıkla bakan hikayesi.
ne olursa olsun, kadın bir şekilde bedel ödemekle yükümlü. japon mitolojisine dokunarak bizi çağdaş dünyanın haksızlıklarına taşıyan bu roman tam da şu dönemde okunmalı.
devamını gör...
artı oylar gizli kalsın kampanyası
ifşa olmadan artı oy basmak istiyorum seri artı bastığımda geri dönüşler yanlış anlaşılabiliyor yanlıyorum sanıyorlar yada fikirlerimizin uyuşmadığı bir yazarın bir tanımını artıladım diye onunla aynı zihniyete sahibim sanılıyor. bu karışıklıklardan dolayı artı oy piyasası düşüyor. gizli olursa gönül rahatlığıyla seri artıya devam.
devamını gör...
sigara içmeyenlerin üzüldüklerinde yaptıkları şeyler
büyük bir yeşilaycı olarak üzüldüğümde, önce o duyguyu yaşarım, asla geçiştirmem. içime atmak yerine ağlamak yahut yazmak çözümü oluyor.
ardından çok alakasız pop müzik şarkılarıyla kendimi motive ederim. elbette araya eşle, dostla muhabbeti, çeşitli saç stillerini, makyaj ikonlarını sıkıştırmayı unutmam ve denerim.
ve olmazsa olmazı, alış-veriş. .. bunu da internet üzerinden deneyimler; normal şartlarda, yüksek bir meblağda olan bir ürünü, değerinin oldukça aşağısına aldığım anki mutluluk, derdimi de alır götürür.
bir de mezarlıklar vardır ki: orada, dünyayı unuturum.. beni bu dünyadan alıkoyan, günü gün, anı an olarak yaşamamı sağlayan, en rasyonal gerçeklik ise; odur. dünyada, ölüm dışında her şeyin bir çaresi elbetteki vardır..
çareyi, niçin kendimi öldürecek bir maddede arayım ki?..*
ardından çok alakasız pop müzik şarkılarıyla kendimi motive ederim. elbette araya eşle, dostla muhabbeti, çeşitli saç stillerini, makyaj ikonlarını sıkıştırmayı unutmam ve denerim.
ve olmazsa olmazı, alış-veriş. .. bunu da internet üzerinden deneyimler; normal şartlarda, yüksek bir meblağda olan bir ürünü, değerinin oldukça aşağısına aldığım anki mutluluk, derdimi de alır götürür.
bir de mezarlıklar vardır ki: orada, dünyayı unuturum.. beni bu dünyadan alıkoyan, günü gün, anı an olarak yaşamamı sağlayan, en rasyonal gerçeklik ise; odur. dünyada, ölüm dışında her şeyin bir çaresi elbetteki vardır..
çareyi, niçin kendimi öldürecek bir maddede arayım ki?..*
devamını gör...
