direkt yerine direk yazan insan
belki de 'direk' kelimesini kasteden kişidir.
devamını gör...
güneşli günlerde hissedilenler
ben kendimi aşık zannediyorum ay pardon hissediyorum.
güneş enerjisiyle çalışınca bünye, fazla dolumdan salakça şeyler hissediyor işte.
karar aldım, bundan sonra güneşli günlerde kimseyi arayıp sormak yok. arayan soran olursa da cevap yok.
güneş enerjisiyle çalışınca bünye, fazla dolumdan salakça şeyler hissediyor işte.
karar aldım, bundan sonra güneşli günlerde kimseyi arayıp sormak yok. arayan soran olursa da cevap yok.
devamını gör...
kadın nicklerini 100 metre öteden tanımak
inanamıyorum, bu nasıl bir yetenektir böyle. nasıl yapıyorsunuz, lütfen söyleyin.
devamını gör...
insanoğlunun en yakın akrabasının goril ve şempanze olması
devamını gör...
öldürmeyip süründüren şeyler
imkansızlıklar.
devamını gör...
geceyarısı çocukları
salman rushdie’nin destansı romanı. dilimize, geceyarısı çocukları diye çevrilmiş ve basılmıştır. bazen belgesellerde hindistan’ın adeta bir aktar dükkânını andıran renkli kültürünü izleriz. roman, bu fantastik dünyayı masalsı bir anlatımla sunuyor bize.
15 ağustos 1947, geceyarısı saat on ikide, tam da hindistan'ın ingiliz sömürüsünden kurtulup bağımsızlığının ilan edildiği anda 1001 tane çocuk dünyaya gelir. romanımızın kahramanı salim sina bunlardan biridir. salim, basında ilgi odağı olur ve başbakan nehru tarafından kendisine mektup yazılır ve kutlanır. ancak bu tesadüf, kahramanımız için beklenmedik sonuçlar doğuracaktır. zira kendisi gibi aynı saat doğmuş bin çocukla telepati kurmak ve tehlikeleri koku alma duyusuyla sezmek yetenekleri bahşedilmiştir kendisine. başbakanın da mektubunda belirttiği üzere salim’in kaderi hindistan’ın kaderi olacaktır. sömürge toplumlarının, sömürgeci sonrası ruh halini çarpıcı bir şekilde alt metinde işliyor yazar. bunu yaparken kendi iç dünyasından, hayatından yola çıkıyor. 700 sayfalık bu destanı, hem metis yayınları'ndan hem de can yayınları'ndan okuma şansına sahip oldum. can yayınları'nın çevirisi daha çok hoşuma gitti. geniş bir zamanda sindire sindire okumanızı tavsiye ediyorum.
“doğrunun ne buyurulmuşsa o olduğu bir ülkede gerçeğin varlığı sona eriyor bu yüzden de bize doğru olduğu söylenen şey dışında her şey mümkün kılınıyordu; hindistan'daki çocukluğumla pakistan'daki ergenliğim arasındaki fark buydu belki de - ilkinde sonsuz sayıda alternatif gerçeklikle kuşatılmışken, ikincisinde yine sonsuz sayıda sahtelik, gerçekdışılık ve yalan arasında serseri mayın gibi gezinip duruyordum.”
15 ağustos 1947, geceyarısı saat on ikide, tam da hindistan'ın ingiliz sömürüsünden kurtulup bağımsızlığının ilan edildiği anda 1001 tane çocuk dünyaya gelir. romanımızın kahramanı salim sina bunlardan biridir. salim, basında ilgi odağı olur ve başbakan nehru tarafından kendisine mektup yazılır ve kutlanır. ancak bu tesadüf, kahramanımız için beklenmedik sonuçlar doğuracaktır. zira kendisi gibi aynı saat doğmuş bin çocukla telepati kurmak ve tehlikeleri koku alma duyusuyla sezmek yetenekleri bahşedilmiştir kendisine. başbakanın da mektubunda belirttiği üzere salim’in kaderi hindistan’ın kaderi olacaktır. sömürge toplumlarının, sömürgeci sonrası ruh halini çarpıcı bir şekilde alt metinde işliyor yazar. bunu yaparken kendi iç dünyasından, hayatından yola çıkıyor. 700 sayfalık bu destanı, hem metis yayınları'ndan hem de can yayınları'ndan okuma şansına sahip oldum. can yayınları'nın çevirisi daha çok hoşuma gitti. geniş bir zamanda sindire sindire okumanızı tavsiye ediyorum.
“doğrunun ne buyurulmuşsa o olduğu bir ülkede gerçeğin varlığı sona eriyor bu yüzden de bize doğru olduğu söylenen şey dışında her şey mümkün kılınıyordu; hindistan'daki çocukluğumla pakistan'daki ergenliğim arasındaki fark buydu belki de - ilkinde sonsuz sayıda alternatif gerçeklikle kuşatılmışken, ikincisinde yine sonsuz sayıda sahtelik, gerçekdışılık ve yalan arasında serseri mayın gibi gezinip duruyordum.”
devamını gör...
günaydın sözlük
günaydın sözlük.
astrolojik hava durumu ile karşınızdayım.
bugün saat 3 buçuk sularına kadar ay koç burcunda ve boşlukta ilerliyor. başlayacağımız işler hava da kalabilir. ayrıca aşk ve ilişki gezegenimiz venüs, dikbaşlı asi gezegen uranüs ile çatışıyor. istenmeyen sözler ve ani çıkışlardan uzak durmaya çalışalım. ilişkilerde sonlanmalar yaşanabilir aman aman.
neyse ki üç buçuktan sonra ay boğa burcuna geçecek, daha sakin ve sabırlı bir ruh haline bürüneceğiz.
neptün etkinliği devam ediyor. şiddetli yağışlar ve su baskınlarına karşı önlemler alınsın.
evden çıkacaksanız yanınıza mavi puantiyeli şemsiyenizi alın.trenyolu ürün yerleştirme
beni sorarsanız ben hep evdeyim çocuklar kısıtlanmış hissediyor
astrolojik hava durumu ile karşınızdayım.
bugün saat 3 buçuk sularına kadar ay koç burcunda ve boşlukta ilerliyor. başlayacağımız işler hava da kalabilir. ayrıca aşk ve ilişki gezegenimiz venüs, dikbaşlı asi gezegen uranüs ile çatışıyor. istenmeyen sözler ve ani çıkışlardan uzak durmaya çalışalım. ilişkilerde sonlanmalar yaşanabilir aman aman.
neyse ki üç buçuktan sonra ay boğa burcuna geçecek, daha sakin ve sabırlı bir ruh haline bürüneceğiz.
neptün etkinliği devam ediyor. şiddetli yağışlar ve su baskınlarına karşı önlemler alınsın.
evden çıkacaksanız yanınıza mavi puantiyeli şemsiyenizi alın.trenyolu ürün yerleştirme
beni sorarsanız ben hep evdeyim çocuklar kısıtlanmış hissediyor
devamını gör...
z kuşağı sözlükten uçurulsun kampanyası
2005li olmak benim suçum değil. lütfen biraz anlayışlı olun.
devamını gör...
kadın hakemlerin futbol sahalarında artması
fransız stephanie frappart, uefa şampiyonlar ligi'nde maç yöneten ilk kadın hakem olup, başarılı olunca bu mesleğe kadınların ilgisi artmaya başladı. güzel hakem görünce oyuncuların daha iyi oynamaları, kadın hakemlerin futbolcular ile şakalaşıp iyi diyaloglar kurması, erkekler arasındaki kavgayı kolaylıkla ayırması, kararlarına itirazın az olması, kazayla oluşan sert hareketlerde bile kendilerini çabuk toparlamaları, seyircinin ilgisinin artması vb. faktörler “kadın hakemler maçları yönetse daha iyi olur” görüşüne neden oldu.
bir zamanlar dünya kupası’nda 3. olmuş a milli takımımız geçen sene uefa uluslar c ligi’ne düşmüştü. avrupa kupalarında güçlü rakiplerini ezip geçen futbol takımlarımız ise son senelerde zayıf rakipleri karşısında hezimetlere uğramıştı. liglerin kalitesinin çok düşmesi, halkın futboldan soğuması vb. sebeplerden ötürü “futbola kadın eli değerse düzelir” düşüncesi ağırlık kazanmaya başladı.
merkez hakem kurulu “kadınların futbolun içinde çoğalması gerek, bunun destekçisiyiz” diye açıklama yapmıştı.
türkiye’de hem hakemlik hem de futbol üzerine doktora yapan tek kadın olan prof. dr. lale orta 2003 yılında uefa tarafından avrupa’nın en iyi 17 hakeminden biri olarak seçilmişti. fıfa kokartlı bazı kadın hakemlerimizin görüşleri.
cansu tiryaki: biz maç yönetince futbolcular, teknik adamlar, yöneticiler, seyircilerin itirazları sert ve yüksek olmuyor.
neslihan muratdağı: biz erkek hakemlerden daha çok çalışıyoruz.
mürvet yavuztürk: seyircilerden birisi bana küfür edince diğerleri “bak oğlum, o bizim bacımızdır' diye bağırınca çok duygulanmıştım.
seçim demirel: futbolcuların “hocam, çok güzelsiniz, gözleriniz çok güzelmiş hocam” gibi sözlerle beni etkileri altına almaya çalıştıkları oldu.
bir zamanlar dünya kupası’nda 3. olmuş a milli takımımız geçen sene uefa uluslar c ligi’ne düşmüştü. avrupa kupalarında güçlü rakiplerini ezip geçen futbol takımlarımız ise son senelerde zayıf rakipleri karşısında hezimetlere uğramıştı. liglerin kalitesinin çok düşmesi, halkın futboldan soğuması vb. sebeplerden ötürü “futbola kadın eli değerse düzelir” düşüncesi ağırlık kazanmaya başladı.
merkez hakem kurulu “kadınların futbolun içinde çoğalması gerek, bunun destekçisiyiz” diye açıklama yapmıştı.
türkiye’de hem hakemlik hem de futbol üzerine doktora yapan tek kadın olan prof. dr. lale orta 2003 yılında uefa tarafından avrupa’nın en iyi 17 hakeminden biri olarak seçilmişti. fıfa kokartlı bazı kadın hakemlerimizin görüşleri.
cansu tiryaki: biz maç yönetince futbolcular, teknik adamlar, yöneticiler, seyircilerin itirazları sert ve yüksek olmuyor.
neslihan muratdağı: biz erkek hakemlerden daha çok çalışıyoruz.
mürvet yavuztürk: seyircilerden birisi bana küfür edince diğerleri “bak oğlum, o bizim bacımızdır' diye bağırınca çok duygulanmıştım.
seçim demirel: futbolcuların “hocam, çok güzelsiniz, gözleriniz çok güzelmiş hocam” gibi sözlerle beni etkileri altına almaya çalıştıkları oldu.
devamını gör...
7 gün savaşı
mısır ile israil arasında geçen savaş. 7 gün denir ama gerçekte ilk 30 dakikada bitmişti. israil, havadan baskınla mısır uçaklarını havalanamaz hale getirmiş. 50 milyon arap nüfusu 4 milyon israil nüfusu karşısında mağlup olmuştu.
devamını gör...
hırsızlar ordusu
efsanevi ve açılamaz olduğu iddia edilen kasalar. bunları açmak için harekete geçen bir ordu. hırsızlar ordusunun ise tek eksiği var. kasa açıcı.

sebastian ise bir banka memuru. düzenli bir hayatı var. evden işe, işten eve şeklinde monoton bir düzene sahip. öğle yemeklerini evde hazırladığı bir sandviçle tek başına yapan yalnız bir adam. bu sıkıcı hayatında severek yaptığı tek şey kilitleri açmak, hobi olarak. küçüklüğünden beri pratik yapan ve bununla ilgili videolara yayınlayan bu adama orduya katılması için teklif gelir. peki hayatında hiçbir şey çalmayan, etliye sütlüye karışmadan yaşayan bu adam görevi başarabilecek midir?
film gerilim kategorisinde gözükse de daha çok aksiyon ve macera gibi geldi bana. iki saat uzun bir süre. daha kısa olabilirdi. benim çok boş vaktim var, bir film açayım ve sadece keyifli zaman geçireyim derseniz izleyebilirsiniz. beklentinizi yükseltmeyin. sadece bu tür filmler izlemeyi seven insanlar çok sevebilir. aileyle de izlenebilir bir film.
genelde tarzım olmayan bir film ama eşim sevdiği için romantik ruhumuz katlandı ve izledi. en azından sadece hıa hıa dıkş dıkş sesleri olan filmler kadar işkence dolu saatler yaşatmadı bana.*

sebastian ise bir banka memuru. düzenli bir hayatı var. evden işe, işten eve şeklinde monoton bir düzene sahip. öğle yemeklerini evde hazırladığı bir sandviçle tek başına yapan yalnız bir adam. bu sıkıcı hayatında severek yaptığı tek şey kilitleri açmak, hobi olarak. küçüklüğünden beri pratik yapan ve bununla ilgili videolara yayınlayan bu adama orduya katılması için teklif gelir. peki hayatında hiçbir şey çalmayan, etliye sütlüye karışmadan yaşayan bu adam görevi başarabilecek midir?
film gerilim kategorisinde gözükse de daha çok aksiyon ve macera gibi geldi bana. iki saat uzun bir süre. daha kısa olabilirdi. benim çok boş vaktim var, bir film açayım ve sadece keyifli zaman geçireyim derseniz izleyebilirsiniz. beklentinizi yükseltmeyin. sadece bu tür filmler izlemeyi seven insanlar çok sevebilir. aileyle de izlenebilir bir film.
genelde tarzım olmayan bir film ama eşim sevdiği için romantik ruhumuz katlandı ve izledi. en azından sadece hıa hıa dıkş dıkş sesleri olan filmler kadar işkence dolu saatler yaşatmadı bana.*
devamını gör...
serotonin
serotonin insanda mutluluk, canlılık ve zindelik hissi veren bir nörotransmitterdir. eksikliğinde depresif, yorgun ve sıkılgan bir ruh hali görülür. yapısal olarak monoamin grubuna girer ve triptofan aminoasitinden sentezlenir.
devamını gör...
konusu açıldığında strese sokan şeyler
geçmişim hakkında konuşmayı hiç sevmiyorum gerçekten de. yani neresinden tutsam elimde kalıyor. dolayısıyla;
- çocukluğun nasıldı, gençliğin nasıl geçti, nasıl bir yetişkinlik hayatın oldu tarzı sorular sorulunca ister istemez boyun bükülüyor.
- çocukluğun nasıldı, gençliğin nasıl geçti, nasıl bir yetişkinlik hayatın oldu tarzı sorular sorulunca ister istemez boyun bükülüyor.
devamını gör...
kendinle aran nasıl sorunsalı
iyiyiz aslında ama hep bi muhalif hep bi tartışma dönüyor
devamını gör...
ramazan ayının olmazsa olmazı
devamını gör...
la bu islam ne etti size
bu ülkede yaşayıp, bana bir şey yapmadı diyen net iki yüzlüdür. mahallede, evde, okulda şurda burda inançsızlar düşüncelerini bastırmak zorunda kaldı ve bu hala devam ediyor. yalansa yalan diyin
devamını gör...
bacısı güzele gardaş olaydım
gardaş derken burada muhtelemen "broluk" kavramından bahsediyor, kankito olaydım da bacısına yürüyeydim az falan diyordur. yoksa sıkıntı.
devamını gör...
bağlaç olan de'yi bitişik ek olan de'yi ayrı yazan kişi
aslında doğrusu çok basittir.
de'yi çıkardığınızda, cümlenin anlam bütünlüğü bozulmuyorsa ayrı yazılır.
ama eğer bozuluyorsa birleşik yazılması gerekir. hemen bir örnek verelim:
- senin kalemin bende. şimdi buradaki de'yi çıkardığımızda, cümlenin anlam bütünlüğü bozulur.
- ben de seni seviyorum. buradaki de'yi çıkardığımızda, gördüğünüz üzere cümlenin anlam bütünlüğü bozulmuyor.
yazmadan önce kafanızda çok ufak bir muhakeme yaparsanız doğru şekilde yazarsınız.
de'yi çıkardığınızda, cümlenin anlam bütünlüğü bozulmuyorsa ayrı yazılır.
ama eğer bozuluyorsa birleşik yazılması gerekir. hemen bir örnek verelim:
- senin kalemin bende. şimdi buradaki de'yi çıkardığımızda, cümlenin anlam bütünlüğü bozulur.
- ben de seni seviyorum. buradaki de'yi çıkardığımızda, gördüğünüz üzere cümlenin anlam bütünlüğü bozulmuyor.
yazmadan önce kafanızda çok ufak bir muhakeme yaparsanız doğru şekilde yazarsınız.
devamını gör...
ilk göz ağrısı
ilk torun için de kullanılan tabir.
diğerleri için hep bir minik kıskançlığa sebep verir çocukken. rahmetli babaannem, ablamı hep böyle severdi. bizler için de güzel güzel lakaplar vardı ama işte insan 'ilk göz ağrısı' ile yarışamıyor, bir sıfır geride başlamış olma hisssiyatından da kurtulamıyor.
diğerleri için hep bir minik kıskançlığa sebep verir çocukken. rahmetli babaannem, ablamı hep böyle severdi. bizler için de güzel güzel lakaplar vardı ama işte insan 'ilk göz ağrısı' ile yarışamıyor, bir sıfır geride başlamış olma hisssiyatından da kurtulamıyor.
devamını gör...

