türk erkeklerinin; görmemişlikten, güzelliklerine ve rahatlıklarına vuruldukları rus kadınlarının türk kadınlarıyla kıyaslandığı giridir. türk kadınlarından beklediklerini rus kadınlarından beklemedikleri için, zaten varolan yabancı hayranlıkları pik yapar. kendi içlerinde tutsalar bu hayranlığı sorun yok ama sürekli ifade ettikleri için tipik rus kadınları da kendilerini türk kadınlarından üstün görüyorlar.
izlediğim yemek programındaki rus kadın, genç türk kadını kendisini kıskanmakla itham etti. yemek programı orası. balık dudakları, pörtlek renkli gözleri, uzun sarı postişiyle anlamsızlaştırdığı yüzündeki alaycı gülümsemeyle, kıskanmasının son derece doğal ve beklenilen bir şey olduğunu söyledi. terbiyesizliğin dik alası. neyse, demem o ki bu durum; bu kadının cüretkarlığı ve küstahlığı, ağzı açık ayran budalası türk erkeklerinin eseridir.
devamını gör...

senin ulaşamadıklarını ben meşgule alıyorum.
devamını gör...

kullanmadığınız muhabbet kuşu varsa alabilirim
devamını gör...

psikoloijk sorunlarınız varsa iyi bir psikoloji öğrencisi olabilirsiniz insan önce kendini tanır çünkü.
devamını gör...

son günlerde değişik konusu ve işleyişi ile popüler olan kore yapımı dizi.

dizi başrol olan abimizin ne kadar borç batağında olduğunu göstererek başlıyor. rezil bir hayat yaşıyor annesinin sırtından geçinen bir adam. bu abimiz metro istasyonunda tanıştığı abimizle bir kart oyunu oynuyor ve abimiz oyunun sonunda kendisine bir şansı olduğunu söyleyerek kart veriyor. abimiz ilk başta sallamıyor tabii ama sonrasında ne kadar rezil hayat yaşadığının farkında olarak numarayı aramaya karar veriyor ve kendini 456 kişilik bir odada buluyor. işte bu sahneden sonra dizi tamamen seviye atlayarak bambaşka bir şeye dönüşüyor. bu koreliler harbi manyak dedirtiyor adeta.

açık konuşmak gerekirse ilk başta (bkz: alice in borderland) derland)gibi bir şey izleyeceğimi düşünmüştüm fakat dizi beni oldukça şaşırttı. en son ne zaman bir oturuşta dizi bitirdim hatırlamıyorum. tek kelime ile efsaneydi. senaryosundan görseline kadar her şeyine bayıldım. özellikle 6. bölümde gözlerim kızarana kadar ağladım. şimdi sizlerle diziyi izlerken yakalayamadığımız mükemmel detayları paylaşmak istiyorum.



metro istasyonundaki adam başrol abimize bir kart seçmesini istiyor iddialara göre kırmızıyı seçseydi maskeli adam olarak uyanacaktı fakat maviyi seçtiği için oyuncu olarak uyanıyormuş.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel


bir diğer fark etmediğimiz detay ise oyuncuların oynayacakları oyunların aslında gözümüzün önünde olmasıymış bunu fark ettiğimde çıldırdım. bir kez daha saygı duydum diziye.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

devamını gör...

kollarını açmış beni beklemekte olan izin...
iyi bakın kendinize*.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

(bkz: her şey)
devamını gör...

arka koltuğun rahat olmamasının sebebi öndeki ayıların koltuğu sonuna kadar arkaya çekmesidir.
devamını gör...

bir ikizler burcu olarak sık sık karşılaştığım durumdur. beni burcuma göre yargılayanlara cevaben: "en azından yapmacık değilim!" diyorum. insanların hoş olmayan davranışlarına karşı müsamaha göstermek zorunda olmayıp anında tepkimi koyuyorum ortaya. bu nedenle de dengesiz ya da çift karakterli olarak değerlendirilmekten rahatsızlık duymuyorum.
devamını gör...

benim için dünyanın en güzel fıkrasını içinde barındıran bir quentin tarantino filmidir.

--! spoiler !--

mia: vincent! tilki gücü 5'teki fıkramı duymak ister misin?
vincent: elbette. ama hala gülemeyecek kadar sersemlemiş haldeyim.
m: yok, zaten komik olmadığından gülmeyeceksin. ama yine de duymak istiyorsan söylerim.
v: sabırsızlanıyorum.
m: peki. 3 domates sokakta yürüyormuş. baba domates, anne domates ve bebek domates. bebek domates geride kalmaya başlamış. ve baba domates de çok sinirlenip onu sıkarak "catch up" demiş.
v: anlamlı bakışlar ve uçan öpücük.

--! spoiler !--

*
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
yollarda kaybolmamak lazım
devamını gör...

gridir.. beyaz olan hissetme yetisi oldukça temiz ve safken hissettikleri onu kirletip bu renge çevirir.
devamını gör...

bana göre dünyadaki en güzel keyf ikilisidir efenim. bu hazzı çok az şey veriyor şu hayatta. mümkünse bol köpüklü türk kahvesiyle daha bir hoş olur. yorgunluk alır, sakinleştirir...
devamını gör...

o konuşur siz ağlar, o konuşur siz güler, o konuşur siz hak verirsiniz. türk sinemasının çok önemli oyuncularından biridir. hele bir sözü var ki ilk duyduğumdan beridir yıllardır hayatımda kullanıyorum.

'' sokak köpeklerine selam vermek, adam olmaya çeyrek var demektir.'' ne zaman kedi, köpek görsem işaret ve orta parmağımı kaşımın üzerine koyarak selam veriyorum.

ne demiş cames bond diyerek söylemeye başladığı atasözleri de bir hayli güzeldir.
devamını gör...

- töre
- namus
- intikam.
(bkz: murat soner)
devamını gör...

diğer pek çok şeye olan nefretin sebebi gibi, feminizm hakkında fikir sahibi olmamak.
bir feminist olarak belirtmeliyim ki ülkemizde kendini feminist olarak tanımlayan bazı akademisyenler bile tam olarak anlayamamıştır bu feminizm akımını.
devamını gör...

türkiye feminisliğiyse yokum. zira türkiyede erkekler ölsün yaşasın kadınlar, saçlarımı kestim kıllarımı almayıp paylaştım güçlü kadın oldum diye tanımlanır

normalde de diilim. bu entry'i neden yazdım bilmiyom. hadi bay
devamını gör...

homeros benjamini yokluyor olabilir ama şuan eminim bu açıklamadan sonra sessizce ağlıyordur.
(bkz: #126572)
devamını gör...

orada karşı çıkan insanları görünce mutlu oldum gerçekten. böyle aptal saptal konuşan insanımsılara ağızlarının payını vermek lazım.
devamını gör...

ilgi bağımlısı olma hastalığı.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim