sofmusic
gitme sebebini bildiğim için anladığım ama buradaki yazarları özlettiğini de belirtmeden edemeyeceğim yazar aynı zamanda meslektaşım.
enerjisi yüksek, saatlerce muhabbet edebileceğiniz ve hiç sıkılmayacağınız ender kişilerdendir. *
müzik bilgisi gerçekten çok geniştir kendilerinin.
bana tavsiye ettiği müzikler sayesinde repertuarımı yeni kattığım müziklerle genişletmiştir.*
özlendiniz efendim, gelince görüşmek üzere..
enerjisi yüksek, saatlerce muhabbet edebileceğiniz ve hiç sıkılmayacağınız ender kişilerdendir. *
müzik bilgisi gerçekten çok geniştir kendilerinin.
bana tavsiye ettiği müzikler sayesinde repertuarımı yeni kattığım müziklerle genişletmiştir.*
özlendiniz efendim, gelince görüşmek üzere..
devamını gör...
sci-hub
bilimsel makalelere ücretsiz olarak ulaşılmasını amaçlayan web sitesi. alexandra elbakyan isimli kazakistan vatandaşı bilgisayar programcısı tarafından kurulmuştur.
site şöyle çalışır; normalde ulaşamadığınız ücretli bir makale vardır bu makaleye erişim için en ucuz 40-50 € gibi bir ücret talep edilir. kimi üniversitelerin büyük yayın evleri ile yaptığı anlaşmalarla (aylık binlerce dolar aidat ücreti alırlar tabi ki) üniversite personeli ücretli makalelere kurum hesapları ile ücretsiz olarak erişebilirler. burada bu kurumlardan bir arkadaşınız yoksa sci-hub kullanmak kaçınılmazdır.
makalenin sci-hub'da aratılabilmesi için doi numarası, makale adı veya linki yeterlidir. aramayı yaptığımızda sci-hub makaleyi bir başka korsan içerik sağlayıcı libgen.is sitesinde aratır. eğer aradığımız makale bu serviste mevcut değilse daha önceden "sözde bağışlanmış" kurumsal akademisyen hesaplarından makaleye ulaşarak kullanıcıya sunar. sistem ilk defa bulunan makalenin bir kopyasını otomatik olarak libgen.is serverlarına kaydettiğinden artık o makale için bir daha kurumsal hesaplara ihtiyaç kalmaz.
burada kurumsal akademisyen hesapları için özellikle "sözde bağışlanmış" dedim çünkü bu hesap bilgilerinin büyük çoğunlukla .edu uzantılı maillere yapılan phinising saldırılarıyla elde edildiği iddia ediliyor.
bu servisten özellikle akademik yayıncılıkta neredeyse tekelleşmiş olan elsevier en büyük zararı görmektedir.
site şöyle çalışır; normalde ulaşamadığınız ücretli bir makale vardır bu makaleye erişim için en ucuz 40-50 € gibi bir ücret talep edilir. kimi üniversitelerin büyük yayın evleri ile yaptığı anlaşmalarla (aylık binlerce dolar aidat ücreti alırlar tabi ki) üniversite personeli ücretli makalelere kurum hesapları ile ücretsiz olarak erişebilirler. burada bu kurumlardan bir arkadaşınız yoksa sci-hub kullanmak kaçınılmazdır.
makalenin sci-hub'da aratılabilmesi için doi numarası, makale adı veya linki yeterlidir. aramayı yaptığımızda sci-hub makaleyi bir başka korsan içerik sağlayıcı libgen.is sitesinde aratır. eğer aradığımız makale bu serviste mevcut değilse daha önceden "sözde bağışlanmış" kurumsal akademisyen hesaplarından makaleye ulaşarak kullanıcıya sunar. sistem ilk defa bulunan makalenin bir kopyasını otomatik olarak libgen.is serverlarına kaydettiğinden artık o makale için bir daha kurumsal hesaplara ihtiyaç kalmaz.
burada kurumsal akademisyen hesapları için özellikle "sözde bağışlanmış" dedim çünkü bu hesap bilgilerinin büyük çoğunlukla .edu uzantılı maillere yapılan phinising saldırılarıyla elde edildiği iddia ediliyor.
bu servisten özellikle akademik yayıncılıkta neredeyse tekelleşmiş olan elsevier en büyük zararı görmektedir.
devamını gör...
şifre
kim olduğunuzu kanıtlamak için başka bir kişiyle veya bir bilgisayarla iletişim kurarken kullanılan gizli bir kelime veya harf ya da rakam kombinasyonuna verilen isimdir.
etimolojik olarak fransızca chiffrer "rakamlaştırmak, bir yazıyı anlaşılmaması için kodlayarak yazmak" fiilinden alıntıdır. fransızca fiil fransızca chiffre "sayı, rakam" sözcüğünden türetilmiştir. bu sözcük italyanca ciffra "1. sıfır, 2. arap rakamları" sözcüğünden alıntıdır. italyanca sözcük arapça ṣifr صفر "sıfır" sözcüğünden alıntıdır.
çoğu insan benzer kalıpları takip ettiği için şifreler kolayca ele geçirebiliyorlar. web’in başlangıcında ve şifreler ilk kullanıldığında en popüleri ‘12345’ti. bugünkü en yaygın şifre bundan daha uzun olabilir, ancak daha güvenli olduğu söylenemez, çünkü kendisi: "123456". ek olarak, araştırmalar, kadınların şifrelerinde kişisel isim kullanmakla ünlü olduğunu ve erkeklerin hobilerini tercih ettiğini ortaya koydu.
insanların% 59'u her yerde aynı şifreyi kullanmaktadır. insanların% 91'i şifre geri dönüşümünün büyük güvenlik riskleri oluşturduğunu biliyor, ancak% 59'u her yerde aynı şifreyi kullanmaya devam ediyor. bu nedenle, bir hacker bir şifreyi kırarsa, diğer tüm hesaplara kolayca erişebilir. ve şifrelerin% 90'ını altı saatten daha kısa bir sürede kırmak mümkün.
kaynak 1, 2
etimolojik olarak fransızca chiffrer "rakamlaştırmak, bir yazıyı anlaşılmaması için kodlayarak yazmak" fiilinden alıntıdır. fransızca fiil fransızca chiffre "sayı, rakam" sözcüğünden türetilmiştir. bu sözcük italyanca ciffra "1. sıfır, 2. arap rakamları" sözcüğünden alıntıdır. italyanca sözcük arapça ṣifr صفر "sıfır" sözcüğünden alıntıdır.
çoğu insan benzer kalıpları takip ettiği için şifreler kolayca ele geçirebiliyorlar. web’in başlangıcında ve şifreler ilk kullanıldığında en popüleri ‘12345’ti. bugünkü en yaygın şifre bundan daha uzun olabilir, ancak daha güvenli olduğu söylenemez, çünkü kendisi: "123456". ek olarak, araştırmalar, kadınların şifrelerinde kişisel isim kullanmakla ünlü olduğunu ve erkeklerin hobilerini tercih ettiğini ortaya koydu.
insanların% 59'u her yerde aynı şifreyi kullanmaktadır. insanların% 91'i şifre geri dönüşümünün büyük güvenlik riskleri oluşturduğunu biliyor, ancak% 59'u her yerde aynı şifreyi kullanmaya devam ediyor. bu nedenle, bir hacker bir şifreyi kırarsa, diğer tüm hesaplara kolayca erişebilir. ve şifrelerin% 90'ını altı saatten daha kısa bir sürede kırmak mümkün.
kaynak 1, 2
devamını gör...
fener
haliç'in batı yakasında, balat ile ayakapı arasında yer alan, yığma binaları, dar sokakları ve rum asıllı sakinleriyle tarihi bizans zamanına kadar uzanan, istanbul'un en eski semtlerinden biridir.
sırtlarına çıkıp, etrafa bakınca insan daracık sokaklar, çoğu yıkılacak aşamaya gelmiş 3 - 4 katlı cumbalı, yaşlı ve yorgun kagir evler görüyor. bu evlerde yaşayanlar evlerin kırık, dökük, çatlağını renkli badanalar ile kapatmaya çalışıyor. karşılıklı gerilmiş iplerdeki çamaşırlar haliç dolaylarından esen rüzgarla dalgalanıyor.
rum patrikhanesi ve ortodoks kilisesi'nin de bulunduğu semtte en önemli yapılardan biri olarak da halk arasında kırmızı okul diye de bilinen ve semtin kendine has atmosferini bütünleyen fener rum erkek lisesi de bulunmaktadır. osmanlı zamanında yoğun bir şekilde rum vatandaşlar yaşamış. cumhuriyet döneminde de bu özelliğini sürdüren tarihi semt, bahtsız bir biçimde 6-7 eylül 1955 olaylarından sonra rumların büyük gruplar halinde ülkeden gitmeleri ve kırsal kesimlerden göç eden türk vatandaşlarının bu semtin yeni sakinleri olması sonucu yavaş yavaş kimliksel değişim yaşamıştır.
sırtlarına çıkıp, etrafa bakınca insan daracık sokaklar, çoğu yıkılacak aşamaya gelmiş 3 - 4 katlı cumbalı, yaşlı ve yorgun kagir evler görüyor. bu evlerde yaşayanlar evlerin kırık, dökük, çatlağını renkli badanalar ile kapatmaya çalışıyor. karşılıklı gerilmiş iplerdeki çamaşırlar haliç dolaylarından esen rüzgarla dalgalanıyor.
rum patrikhanesi ve ortodoks kilisesi'nin de bulunduğu semtte en önemli yapılardan biri olarak da halk arasında kırmızı okul diye de bilinen ve semtin kendine has atmosferini bütünleyen fener rum erkek lisesi de bulunmaktadır. osmanlı zamanında yoğun bir şekilde rum vatandaşlar yaşamış. cumhuriyet döneminde de bu özelliğini sürdüren tarihi semt, bahtsız bir biçimde 6-7 eylül 1955 olaylarından sonra rumların büyük gruplar halinde ülkeden gitmeleri ve kırsal kesimlerden göç eden türk vatandaşlarının bu semtin yeni sakinleri olması sonucu yavaş yavaş kimliksel değişim yaşamıştır.
devamını gör...
1. normal sözlük kampı
buradan yazması kolay, kamp yapsak utanırım dediğim durum.*
devamını gör...
üstteki yazarın mahlasını cümle içinde kullanmak
tolgamental olarak çöküşte olduğunu düşünüyor.
devamını gör...
normal sözlük'ün sansürde rtük'ü sollaması
bunu bilerek geldiğiniz sözlüğü bu konuda eleştirmeniz çok komik. bir düzen oluşturulmaya, saygıyı üst seviyede tutmaya çalışılıyor ve sizin keyfinize uymadığı için bunun değiştirilmesini beklemeniz ne kadar doğru sizce?
devamını gör...
burnun insanın kötü tasarlanmış organı olması
o sümük kıl olmasa çok yaşamazdın yeğennn!
devamını gör...
yazarların en sevdiği söz
şerefle bitirilmesi gereken en önemli görev hayattır.
devamını gör...
4-3-3 oynatan aykut
nicki ile bizi gülümseten, futbol konusundan başka nice konularda da bilgili olduğunu yazılarından açıkça görebildiğimiz nadide sözlük yazarı. profilini ziyaret ettikten sonra nickinin yanına tik attığım yazarlardan biridir. varlığı daim olsun.
devamını gör...
eminevim vs finansevim vs fuzulev vs birev
geçen sene bunlardan birine iş görüşmesine gitmiştim.temsilcinin evi satmak için nasıl yalan söylediğine şahit oldum.
devamını gör...
bu başlıkta kendimizi kandırıyoruz
türk ekonomisi sürekli büyüyen , gelişen , tüm paydaşlara çokomel desteği veren bir ekonomidir.
devamını gör...
yazarların yağmur yağarken hissettikleri
hele sağanaksa, deniz kıyısında olmayı istediğim hatta uzanıp çift açıdan ıslandığım bir halet içerisine girdiğim anlar silsilesi.
devamını gör...
hedef
hedefler, hayallere ulaşma ihtiyacından kaynaklanır. doğduğumuz andan itibaren kendimize hedefler belirleriz ve bunları başarmak için elimizden geleni yaparız. kendimiz için geleceği kurgularken kendimize nasıl hedefler koymuş ve onlara ne kadar ulaşmışsak , başarımızı ona göre değerlendiririz . kurgulanmadan planlanmadan elde edilenlere başarı demek mümkün değildir. en önemlisi hedef olmadan elde edilenler, mutluluk hissetmemizi engeller. çünkü;
mutlu hissedebilmek için , kendimizin, yaptıklarımızın farkında olabilmemiz gerekir.
richard bach'ın "martı" isimli bir hikaye kitabı vardır. hikayenin başkahramanı jonathan levingston isimli martı, büyük düşünüyordu . yıllar boyunca uçtukları sahilde nüfusları çoğalmıştı. daracık deniz kenarında yeterince balık kalmamıştı.
jonathan, gökyüzünün yükseklerinde uçan diğer kuşlara baktı. onlar gibi yükselmeli ve başka dünyaları keşfetmeliydi. genç arkadaşlarına bu büyük hedefini anlattı. jonathan'ı heyecanlandıran bu hedef, arkadaşları tarafından alaya alındı. arkadaşları , "atalarımız hep burada yaşadı. buradan daha iyi bir yer bulamayız . hem atalarımıza ihanet mi edeceğiz ? " dediler. jonathan'ın çabaları sonuçsuz kaldı.
biliyordu ; uzaklarda, yükseklerde, ötelerde heyecan dolu bir dünya vardı.
sonunda yalnız kalsa da bu maceraya atılma cesaretini gösterdi.
uçtu, yükseldikçe yükseldi. sıra dışı zenginliklerle dolu denizler keşfetti. "arkadaşlarım, içinde yaşadıkları hapishaneden kurtulabileceklerini görselerdi ! buradaki müthiş zenginlikleri öğrenebilselerdi " diye düşündü. oysa akrabalarına göre jonathan ; ihanet etmişti.
halbuki jonathan ihanet edip kaybetmedi . jonathan verdiği dersle ve hayallerine ulaşma noktasındaki gayretiyle hep hatırlanacak.
ve unutmayınız ki "salonda suladığınız çiçek nasıl yeşerirse kalbinizde tekrarladığınız hedef de öyle güçlenir."
mutlu hissedebilmek için , kendimizin, yaptıklarımızın farkında olabilmemiz gerekir.
richard bach'ın "martı" isimli bir hikaye kitabı vardır. hikayenin başkahramanı jonathan levingston isimli martı, büyük düşünüyordu . yıllar boyunca uçtukları sahilde nüfusları çoğalmıştı. daracık deniz kenarında yeterince balık kalmamıştı.
jonathan, gökyüzünün yükseklerinde uçan diğer kuşlara baktı. onlar gibi yükselmeli ve başka dünyaları keşfetmeliydi. genç arkadaşlarına bu büyük hedefini anlattı. jonathan'ı heyecanlandıran bu hedef, arkadaşları tarafından alaya alındı. arkadaşları , "atalarımız hep burada yaşadı. buradan daha iyi bir yer bulamayız . hem atalarımıza ihanet mi edeceğiz ? " dediler. jonathan'ın çabaları sonuçsuz kaldı.
biliyordu ; uzaklarda, yükseklerde, ötelerde heyecan dolu bir dünya vardı.
sonunda yalnız kalsa da bu maceraya atılma cesaretini gösterdi.
uçtu, yükseldikçe yükseldi. sıra dışı zenginliklerle dolu denizler keşfetti. "arkadaşlarım, içinde yaşadıkları hapishaneden kurtulabileceklerini görselerdi ! buradaki müthiş zenginlikleri öğrenebilselerdi " diye düşündü. oysa akrabalarına göre jonathan ; ihanet etmişti.
halbuki jonathan ihanet edip kaybetmedi . jonathan verdiği dersle ve hayallerine ulaşma noktasındaki gayretiyle hep hatırlanacak.
ve unutmayınız ki "salonda suladığınız çiçek nasıl yeşerirse kalbinizde tekrarladığınız hedef de öyle güçlenir."
devamını gör...
yoldaş'ın bu saatte minnoşluklar yapması
an itibariyle fark ettiğim durumdur. bir kaç yazar ve modun nick6sına minnoş minnoş yazarak kederli olduğunu düşünüyorum. radyo ağır gelmiş veya 14 şubat yalnızlığı da olabilir.
devamını gör...
kafadandeniz
konuşmasıyla, hayata bakış açısıyla ve müzik kültürü ile beni kendine hayran bırakmış yazardır ve yayıncıdır. kendisi ile radyo üzerine tanıştık iyi ki tanıştık! playlistlerine çökmek gibi planlarım var eh bunu buradan dile getireyim. yayınların güzellikle dolsun sevgili kafadandeniz! *
devamını gör...
ali babacan'ın anayasanın ilk dört maddesini değiştirmek isteriz açıklaması
arkadaşlar neden a haber izleyicisi misali, atılmış bir başlığa dayanarak yersiz yorumlarda bulunuyorsunuz? evet siyasal islamcılardan ben de nefret ediyorum fakat adam bu konunun gündemlerinde olmadığını ve ''değiştirmek isteriz'' asla demedi.
kendilerini günahım kadar sevmem ( hatta ali babacan hakkında tanım bulunuyor) fakat videonun tamamını izlemiş bir insan olarak açıkça söyleyebilirim ki; adamın ağzından kesinlikle değiştiririz lafı çıkmadı. hatta özellikle toplum mutabakatından bahsediyor.
nevşin hanımı çok sevmeme rağmen gereksiz bir ısrarlar soruyu tekrarlıyor ve hatta sonunda kendince yorum yapıp ''değiştiririz diyorsunuz'' diyor. ali bey'in dikkatinden kaçtı sanırım, düzeltmedi. buna gerçekten gerek var mıydı nevşin hanım?
nevşin mengü: genişletilmiş parlamenter sistem üzerine çalışıyoruz dediğiniz, yeni anayasa değişikliği üzerine çalışıyorsunuz, öyle değil mi?
ali b: yeni anayasa demiyoruz, anayasanın yürütme, yargı ve yasama ile ilgili bazı maddelerinin parlementer sistemi güçlenderimesi, parlamenter sistemin türkiyeye getirilmesi için değiştirilmesini çalışıyoruz. meclis iç tüzüğünün, siyasi partiler yasasının ve seçimle ilgili yasaların değiştirilmesi üzerine çalışıyoruz. aslında 6 alt başlığı olan bir konu bu, bu 6 alt başlığın 3'ü anayasa ile ilgili, üçü diğer yasal düzenlemeleri ilgilendiriyor.
nevşin m:ilk dört madde ile ilgili spekülasyon çok.
ali b.: bizim gündemimizde o yok
nevşin m: mesela hdp'den böyle bir talep gelse?
ali b: bunları tartışmak için uygun bir iklim yok.
nevşin m: uygun iklim olsa tartışır mısınız?
ali b: ülkede ciddi çatlaklar var, germe siyaseti, ötekileştirme siyaseti ülkemizde yaralar açtı bla blaaa.
nevşin m: daha iyi anlamak için soruyorum, zemin değişse ilk dört maddeyi de tartışırız mı diyorsunuz?
ali b: o gün geldiğinde tartışılması gerekirse, tartışılır. toplumsal mutabakat o dört maddeyi koruma olarak da şekillenebilir. farklı şekilde de şekillenebilir. bugünden çok ileriye doğru tahminler yapmak doğru değil dolayısiyle o konular bugün için gündemimizde yok. yani ne demek, o maddeleri değiştirmek gündemimizde yok, biz sadece sistem değişikliğiyle bugün meşgulüz. günün birinde zemin ve şartlar daha uygun olduğunda hepsi konuşulabilir. ama konuşmak demek değiştirmek anlamına gelmez, konuşulur tekrar ülkedeki mutabakat o maddelerin korunması şeklinde de olabilir.
nevşin m: olmazsa da değiştiririz diyorsunuz. ( dünyanın en mal el hareketi ve herbokolog edası ile bakıyor)
ali b: önemli olan şu anda asgari müşterekte buluşabilmek, ülkeyi bazı konularda germek değil. işe bazı çatlaklarla başlamak değil.
ya anlayamıyorum, her gün takip ettiğim, takdir ettiğim kadın neden yersiz bir yorumda bulunur. nevşin hanım umarım bu hatasını düzeltir. gereksiz gündem yaratılmasında rol oynaması bizi üzer.
kendilerini günahım kadar sevmem ( hatta ali babacan hakkında tanım bulunuyor) fakat videonun tamamını izlemiş bir insan olarak açıkça söyleyebilirim ki; adamın ağzından kesinlikle değiştiririz lafı çıkmadı. hatta özellikle toplum mutabakatından bahsediyor.
nevşin hanımı çok sevmeme rağmen gereksiz bir ısrarlar soruyu tekrarlıyor ve hatta sonunda kendince yorum yapıp ''değiştiririz diyorsunuz'' diyor. ali bey'in dikkatinden kaçtı sanırım, düzeltmedi. buna gerçekten gerek var mıydı nevşin hanım?
nevşin mengü: genişletilmiş parlamenter sistem üzerine çalışıyoruz dediğiniz, yeni anayasa değişikliği üzerine çalışıyorsunuz, öyle değil mi?
ali b: yeni anayasa demiyoruz, anayasanın yürütme, yargı ve yasama ile ilgili bazı maddelerinin parlementer sistemi güçlenderimesi, parlamenter sistemin türkiyeye getirilmesi için değiştirilmesini çalışıyoruz. meclis iç tüzüğünün, siyasi partiler yasasının ve seçimle ilgili yasaların değiştirilmesi üzerine çalışıyoruz. aslında 6 alt başlığı olan bir konu bu, bu 6 alt başlığın 3'ü anayasa ile ilgili, üçü diğer yasal düzenlemeleri ilgilendiriyor.
nevşin m:ilk dört madde ile ilgili spekülasyon çok.
ali b.: bizim gündemimizde o yok
nevşin m: mesela hdp'den böyle bir talep gelse?
ali b: bunları tartışmak için uygun bir iklim yok.
nevşin m: uygun iklim olsa tartışır mısınız?
ali b: ülkede ciddi çatlaklar var, germe siyaseti, ötekileştirme siyaseti ülkemizde yaralar açtı bla blaaa.
nevşin m: daha iyi anlamak için soruyorum, zemin değişse ilk dört maddeyi de tartışırız mı diyorsunuz?
ali b: o gün geldiğinde tartışılması gerekirse, tartışılır. toplumsal mutabakat o dört maddeyi koruma olarak da şekillenebilir. farklı şekilde de şekillenebilir. bugünden çok ileriye doğru tahminler yapmak doğru değil dolayısiyle o konular bugün için gündemimizde yok. yani ne demek, o maddeleri değiştirmek gündemimizde yok, biz sadece sistem değişikliğiyle bugün meşgulüz. günün birinde zemin ve şartlar daha uygun olduğunda hepsi konuşulabilir. ama konuşmak demek değiştirmek anlamına gelmez, konuşulur tekrar ülkedeki mutabakat o maddelerin korunması şeklinde de olabilir.
nevşin m: olmazsa da değiştiririz diyorsunuz. ( dünyanın en mal el hareketi ve herbokolog edası ile bakıyor)
ali b: önemli olan şu anda asgari müşterekte buluşabilmek, ülkeyi bazı konularda germek değil. işe bazı çatlaklarla başlamak değil.
ya anlayamıyorum, her gün takip ettiğim, takdir ettiğim kadın neden yersiz bir yorumda bulunur. nevşin hanım umarım bu hatasını düzeltir. gereksiz gündem yaratılmasında rol oynaması bizi üzer.
devamını gör...
cesare pavese
italyan şair, romancı, çevirmen ve eleştirmen.
kendisine lise edebiyatçısı deyip eleştirenleri bulabilirsiniz fakat itimat etmeyiniz dediklerine. çok güzel bir dili vardır.
--- alıntı ---
"uçurumdan kurtulmanın tek yolu ona bakmak, derinliğini ölçmek ve kendini o boşluktan bırakmaktır."
--- alıntı ---
kendisine lise edebiyatçısı deyip eleştirenleri bulabilirsiniz fakat itimat etmeyiniz dediklerine. çok güzel bir dili vardır.
--- alıntı ---
"uçurumdan kurtulmanın tek yolu ona bakmak, derinliğini ölçmek ve kendini o boşluktan bırakmaktır."
--- alıntı ---
devamını gör...
önemli birinin yanında saçmalamak
müdürün yanında küfür etmek kadar kötü değildir.
devamını gör...



