sinop inceburun
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

leblebinin öğütülmesiyle ortaya çıkan efsane lezzet. bir dönemin çocuklarının en sevdiği yiyecek olmasıyla bilinir. ayrıca yaşınızı ele verir bir tarafı da vardır. *

(bkz: pipetle leblebi tozu yemiş nesil)
devamını gör...

acı ölçer; cornell üniversitesi tarafından geliştirilen bu alete latince 'acı' anlamına gelen 'dolor' kelimesinden yola çıkılarak dolorimetri adı verilmiştir. ölçü birimi olarak 'dol' kullanılmaktadır. alette en düşük acı 0 dol. en yüksek acı ise 10,5 dol. olarak belirlenmiştir.
devamını gör...

utanmazlıkta arşa çıkmak. artık bu soruyu duyduğumda 'istemiyoruz çocuk' cevabı asla kesmediği için 'olmuyor, yapamıyoruz, kısırız' diyorum.
devamını gör...

sadece farkındalık değildir. şimdiki zaman farkındalığı ya da bilinçli farkındalık olarak nitelendirilebilir. yani farkındalığı sağlarken şuanda gerçekleşen olaylara tarafsız bir şekilde yaklaşabilme becerisidir. geçmişe ve geleceğe itimat etmeden bilinçli bir şekilde anda kalmamızı sağlar.
devamını gör...

yaraları benzer olduğundandır, aslında bu süreç çoğu zaman bilinçdışında gerçekleşir. en acıklısı, bir bağımlı ile narsist arasındaki ilişkidir. bağımlı, narsistten en temel duygusal ihtiyaçlarını * karşılanmasını beklerken, narsist ise bağımlının hayranlığını kazanarak yaşam enerjisini sömürür. arada sevgiye değil, korkuya dayalı bir ilişki vardır, genelde kadın bağımlı iken, erkek ise narsisttir. bağımlı, günden güne solan bir gül gibidir, her şey narsisti mutlu etmek içindir, kendisi yoktur, kendini yok sayar, benliğini, ruhunu, her şeyini narsisti mutlu etmeye adar ama karşılığında hak ettiği değeri asla görmez çünkü narsist, en derinlerde kendini o kadar değersiz hisseder ki "benim gibi değersiz biriyle birlikte olan da değersizdir" diye düşündüğünden asla kadına hak ettiği değeri vermez. süreci fark etmek, gerçeklerle yüzleşmek çok acıdır ama bağımlı, bir gün tüm bu gerçeklerin farkına varırsa, narsistin oyunu bozulur. narsist, iki seçenekten birini tercih etmek zorunda kalır, ya bağımlıyı* olduğu gibi kabul eder, ya da artık onu sömüremediği için terk edip kendine başka bir av * arar.
edit: oyunu bozmak isteyenler veya konunun meraklıları için "narsistle ateşkes" kitabını ve tülay kök'ün narsistlerle ilgili youtube videolarını öneririm.
devamını gör...

"son sayfaya gelip bu romanı bitirsen bile, biz bu hikayeyi bitirmeyelim..."
devamını gör...

hiç sorma. hemen üşümeye başladım.
üşümeyi sevmiyorum, midem de sevmiyor.
işin yoksa anlat ona, ısı değişimini.
devamını gör...

ingilizce jewish kelimesi yahudilerle ilgili demektir; jew kelimesi ise yahudi inancında olan bütün yahudi halkını ifade eder. günümüzde millet kelimesinin tam karşılığıdır. yahudilik hem bir milleti hem de bir dine mensup insanları ifade eder.

yahudiler damla sulama sisteminin mucitidir. orta doğu'da israil devleti'ni kurmuşlardır. devletin kurulmasından önce yahudiler kibbutz denen yerleşim bölgelerinde kollektif bir yaşam sürmekteydiler. ilk kibbutz 1909 yılında kurulmuştur.

kibbutz yahudileri tarımda devrim yaptıkları gibi ticarette de kurdukları şirketlerle devrim yapmışlardır. örneğin golan tepeleri'nde kibbutz shamir'de yaşayan romanya'dan gelen yahudilerin kurduğu 'shamir optical' şirketi günümüzde multifokal merceklerin dünyadaki tek üreticisidir. 'shamir optical' şirketinin hisseleri nasdaq endeksinde 'shmr' koduyla işlem görmektedir.

yahudileri dünyanın hakim güçlerinden biri haline getiren fikir akımları marksizm ve siyonizm'dir. 1970lerden sonra kapitalleşen kibbutzlar israil devletinin gücünü teşkil etmektedir.
devamını gör...

klozetten yılan çıkması, popişin ısırılıp apple logosuna dönmesi.
devamını gör...

bir süre önce çok tantana kopartılan, isa’ya ait olduğu söylenilen kefendir. ancak yapılan testler sonucunda kefenin 13-14 yy ait olduğu kanıtlandı.

vatikan bunu beğenmedi.

isa’nın yaşadığına dair maddi deliller yoktur, incil dışında. kaldı ki bu sorun hristiyan aleminde de tam olarak yanıt bulamamıştır.

isa gerçekten yaşadı mı? bir efsane mi?
devamını gör...

"hayatın yalnızca yaşadıklarımız olmadığını, yaşamadıklarımızın, yaşayamadıklarımızın da hayatın kendisi olduğunu anlarsın. bütün varlıkların yanı başında bir mahrumiyet vardır. hatta diyebilirim ki, varlıklar mahrumiyetten doğar."

(bkz: barış bıçakçı)
devamını gör...

tamam kraliçem, en mağdur sensin.

iyi ki bir ödül aldın var ya! bu arada kesinlikle tamer abi haklı.

bir kere ödül alacaksan ; karşındaki adama cisim muamelesi yapmayacaksın, gözlerine bakacaksın, elini sıkıp ödülünü alıp, konuşacaksın. ayrıca konuşmada konudan konuya zıplıyor. yok kadın hikayesi çekilmiyor da bla bla.

otur üret, proje yap, kafa yor, çabala, sizi engelleyen, zorlayan, alıkoyan mı var bacım? neden erkek yönetmenler daha baskın? oturup öz eleştiri yaptınız mı? yok, anca çar çar çene.

hem feminist, hem mağdur. ulan bir insan da bir kez daha mağduriyet ossurmasın be.

ulan mağduriyet tam bir imaj ve malzeme oldu. iktidar bunu yapıp tutunca, herkes kendine bir mağduriyet enjekte ediyor, üretiyor, uyduruyor, yaratıyor ve bundan prim yapıyor.

hani senin gecendi dün, tamer'i daha fazla anmayalım demiştin.

twitter.com/NiyalApla/statu...

sonra taklidini yapıyorsun. bu nasıl iş be "apla" anlat hele bana? işinize gelince mağdur, işinize gelince kadın oluyorsunuz.

işte bu ikiyüzlülüğüe ayarım.

hayır 2 tweet sonrası da istanbul sözleşmesi. hayırdır ödülden ne ara istanbul sözleşmesine geldik? feminazi yapıyorsunuz siz, feminizm değil.

feminizm, kadınların haklarını tanıyarak bu hakların korunması amacıyla eşitsizliklerin ortadan kaldırılmasına yönelik muhtelif ideolojiler, toplumsal hareketler ve kitle örgütlerinden oluşan harekete denir.

eşitliği yakalamayı kendi çabanızla yapacaksanız yalnız, erkekleri itin götüne sokarak değil. feminaziler hiç çekilmiyor gerçekten. böyle kadınları gördükçe iyi ki yalnızım diyorum. böyle bir kadınla sevgili olsam gerçekten saniyesinde terk ederim, yaşanılmaz böyle tiplerle.

eşit olacaksanız serbest piyasa, liyakat ile gelin. sırf kadınsınız diye, etek giydiniz, makyaj yaptınız, regl oluyorsunuz diye değil. emeğinizle gelin be kardeşim. az saygınlık be!

sanki nuri bilge ceylan gibi bir kadın yönetmen var da kadına zorla iş yaptırmıyorlar. sanki erdal beşikçioğlu gibi tiyatrocu var da oyunlara çıkartmıyorlar. öyle mağdurlar yani, ama çözüme gelince icraat yok.
devamını gör...

buraya yüzlerce paradigma onlarca teori de yazsanız en temek iki şeye dayanacaktır. bunları düzeltmeye, bunların üzerine düşmediğimiz sürece arpa boyu yol alamayız.
(bkz: eğitim)
(bkz: zihniyet)

tabi bunları yaparken de boş durmamak lazım, yaşatmak, korumak lazım.

mesela (bkz: istanbul sözleşmesi yaşatır)
devamını gör...

epr paradoksu'nu açacak olursak eğer, einstein-podolsky-rosen paradoks'u olarak açabiliriz. kuantum hipotezinin erken formulasyonunda var olan doğal bir paradoksu ortaya çıkarmak için yapılan ve sadece düşünce yönünde var olan bir fikir deneyidir. karışık gelen kuantum konusunun en iyi bilinen ve anlaması kolay gelen paradoksudur. epr paradoksuna göre, kuantum mekaniğinde birbiri içine giren ve birbiri içinde dolaşık vaziyete gelen iki parçacık vardır. kopenhag'a göre olan kuantum yorumunda, bu iki parçacıktan her biri ayrı ayrı ölçümleri gerçekleşene kadar belirsiz bir durumdadır. ancak o herhangi birinin durumu kesinleştiği zaman, aynı onunla beraber diğerinin de durumu açığa çıkmış olacaktır. bunun paradoks olarak nitelendirilmesinin nedenine gelince; albert einstein'nin ortaya koymuş olduğu görelilik teorisi ile olan çelişkisidir. yani ışık hızından daha büyük hızlarda iki parçacık arasında bir iletişim kanalının bulunması, bu durumu bir paradoks haline getiriyor.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

paradoks, işin başlangıcında albert einstein ve niels bohr arasındaki bir münazara konusuydu. einstein; bohr ve kendisi gibi olan meslektaşları ile gerçekleştirdiği kuantum mekaniği çalışmaları konusunda hiç bir zaman rahat olamıyordu. bu rahatsızlıktan dolayı boris podolski ve nathan rosen ile bir araya gelen albert einstein, niels bohr ve ekibinin tezlerini çürütmek ve mevcut fizik yasalarına aykırı olduğunu savunmak amacıyla epr paradoksunu geliştirdiler. epr paradoksunu deney yoluyla gerçekleştirebilecek durumları olmayan bu üçlü sadece düşünce deneyi yoluyla konuyu yorumlamaya çalışmıştır. bundan bir kaç sene sonra, amerikali fizikçi david joseph bohm epr paradoksunun işlerinde profesyonel fizikçiler tarafından bile anlaşılmasının çok zor olduğunu belirterek değiştirdi. daha kolay anlaşılır durumda olan bohm modellemesine göre dengesiz bir dönüş 0 parçacığı, a ve b diye ikiye ayrılıyor ve bu parçacıklar birbirlerinin tamamı ile zıttı yönde ilerliyor. ilk parçacık spin 0'a sahip olduğundan, ilk parçacıktan oluşan diğer iki parçacığın spinleri toplamı da yine sıfıra eşit olmalıdır. yani a parçacığının değeri +2/5 ise, b parçacığının değerinin de -2/5 olması gerekir. burada bir kez daha kopenhag yorumuna göre kuantum mekaniğine bakılınca, her iki parçacıktan birinde ölçüm yapılmayana kadar diğer parçacığın durumu da belli değildir. her iki parçacık da gerçekleşmesi muhtemel olasılıkların üst üste binmesinden dolayı pozitif veya negatif dönüşe sahip olma ihtimallerini barındırmaktadır.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kuantum fiziği, ölçümün gerçekleşmediği her anda parçacıkların ikisinin de kesin bir spine sahip olmadığını ancak olması muhtemel görünen durumların bir süper pozisyonda bulunduğunun söyler. ve bu durum schröndinger'in kedisi hipoteziyle birebir örtüşmektedir. bir parçanın ölçümünü yapmış olduğumuz vakit diğer parça hakkında da bilgi sahibi olmuş oluruz demektir. a parçacığını ölçtüğünüzde kuantum dönüşü ölçüm tarafından "ayarlanabilir" şeklinde görünecektir. ve bu durum bir şekilde b parçacığı tarafından da bilinecektir. işte albert einstein'e göre bu görelilik teorisini açıkça ihlal ediyordu. hiç kimse 2. parçayı sorgulamadı sadece 1. parça üzerinden yapılan alevli tartışmalar olabildiğince devam etti.

david bohm ve albert einstein "gizli değişken teorisi" adını verdikleri, kuantum mekaniğinin noksan olduğunu belirten alternatif bir yaklaşımı desteklemeye devam etti. bu bakış açısına göre, hemen kanıtlanması mümkün olmayan ancak bu şekildeki genel etkileri açıklamak için teoriye eklenmesinin doğru olacağını düşündükleri noktalar vardı. basit bir örnekle açıklayacak olursak; önümüzde iki kumbara var. birinde 100 tl, diğerinde 200 tl olduğunu biliyoruz. yani iki seçeneğinde sonucu ortada. birini seçtik ve içinden 100 tl çıktı, ancak seçmediğimiz kumbaranın da içinde 200 tl olduğunu biliyoruz. bu benzetme ile kuantum mekaniği kesinlikle işleme devam edemez. kuantum mekaniğinin barındırdığı belirsizlik durumu yalnızca bilgimizin noksan olduğunu değil, bunun yanında kesin bir gerçekliğin noksan olduğunu da belirtir.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

ölçümler yapılmayana kadar, kopenhag yorumundan anladığımız kadarıyla parçacıklar olası tüm durumları içinde barındırmaktadır. fizikçiler yaptıkları işin net olmasını desteklerken bu belirsizlik evrenindeki "gizli değişkenlerin" ne olduğunu ve bu hipoteze nasıl dahil edilmesi gerektiğini hiç bir zaman anlayamayacaktı. niels bohr ve meslektaşları kuantum mekaniğinde standart kopenhag yorumunun geçerli olduğunu savundu ve deneyler yoluyla bunu kanıtlamaya devam etmeyi seçtiler. buna bir açıklama getirilmesi istendiğinde ise; muhtemel kuantum durumlarının süper pozisyonda tanımlanamayan dalga fonksiyonlarının tüm noktalarda aynı anda var olduğunu söylediler. a ve b parçacıklarının spinlerinin birbirinden bağımsız olamayacağını savundular.

kaynakça:
1- fizikolog.net/fizik_ansiklo...
2- tr.wikipedia.org/wiki/EPR_p...
devamını gör...

ahmet telli şiiri. aynı zamanda şiir kitabının da adı.

kimi zaman hiç beklemediğiniz anda biri çıkar karşınıza hem çok tanıdık hem çok yabancı gelir. hep oradaymış gibi. yeniden değil de eskiden tanıdık gibi.
bu şiir de öyle bugün bana. hem hep biliyormuşum gibi hem de ilk kez dinliyormuşum gibi.


dünyanın dışına atılmış bir adımdın sen
ömrümüzse karşılıksız sorulardı hepsi bu
şu samanyolu hani avuçlarından dökülen
kum taneleri var ya onlardan birindeyim
yeni bir yolculuğa çıkıyorum kar yağıyor
bir aşk tipiye tutuluyor daha ilk dönemeçte
çocuksun sen sesindeki tipiye tutulduğum
dönüşen ve suya dönüşen sorular soruyorsun
sesin bir çağlayan olup dolduruyor uçurumlarımı




dinlemek için
devamını gör...

bu fena değilmiş.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kibirli olan insan tipi.
hep ben merkezli konuşur.
her şeyin en iyisini o bilir.
mükemmeldir, hata yapma şansı da yoktur.
çevresinde çok insan vardır ama bir o kadar da yalnızdır. zannımca.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

babaannem
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim