ilk buluşmada yenmemesi gereken yiyecekler
ilk buluşmada babamı bile yerimdir fakat ilk intiba önemli olduğundan ısırılması zor, ele ve yüze buluşan yiyeceklerden uzak durulması faydalı olacaktır.
zira dişte unutulan maydanoz sapı yahut ağzın kenarına bulaşan ketçap hoş bir görüntü oluşturmaz.
(bkz: hamburger)
zira dişte unutulan maydanoz sapı yahut ağzın kenarına bulaşan ketçap hoş bir görüntü oluşturmaz.
(bkz: hamburger)
devamını gör...
yazarların şu anki şarj yüzdesi
giderek azalıyor %98'e düştü.
bitmez inşallah.
allahım sen şarj yüzdemi koru, amin.
bitmez inşallah.
allahım sen şarj yüzdemi koru, amin.
devamını gör...
tanıştığınız dakika hayat hikayesini anlatan erkek
hayatını anlatan erkek karşısındakini değerli gören erkektir. kendinden, olduğu gibi, yalansız bir şekilde bahseden erkek tanıştığı kadınla bir şeyleri paylaşmak istediğini belli ediyordur. samimi davranmak, içinden geldiği gibi konuşmak yanlış olmamalı.
tabi kişi kendisinde bu değeri görmek istemiyorsa başka tabi.
tabi kişi kendisinde bu değeri görmek istemiyorsa başka tabi.
devamını gör...
92 yaşındaki kadının cinsel saldırıya uğrayarak öldürülmesi
elindeki dövmeden de mi utanmadın be aşağılık yaratık! bir de sen ve senin gibiler kurtaracak idi değil mi memleketi?
ama asıl mesele insan olmakta işte. onun görüşü şöyle veya böyle olduğu için de fark etmiyormuş demek ki. bu olaydan çıkarılması gereken anlam budur.
ama asıl mesele insan olmakta işte. onun görüşü şöyle veya böyle olduğu için de fark etmiyormuş demek ki. bu olaydan çıkarılması gereken anlam budur.
devamını gör...
bir erkeğin en tatlı olduğu an
onu sevin diye şirinlik yaptığı andır.
3 yaşındaki çocuk için de geçerlidir, 30 yaşındaki adamda da hatta kediniz, köpeğinizde de.
3 yaşındaki çocuk için de geçerlidir, 30 yaşındaki adamda da hatta kediniz, köpeğinizde de.
devamını gör...
altı dakika yazma pratiği
bir yaratıcı yazarlık kursunda edindiğim pratik. bir kelime beliliyorsun. saatini kuruyorsun ve altı dakika boyunca bilinç akışıyla yazıyorsun. mesela şu an deniyorum. kelime belirlemedim ama konu belli. bana çok faydası dokundu. yazmaya meraklı kişilere ciddi anlamda tavsiye edebileceğim bir pratik. *
devamını gör...
bhopal felaketi
tarihte insan eliyle bir çok çevresel felaketle karşılaştı dünya. bundan tam 37 sene evvel bu felaketlerden en büyüklerinden biri hindistan'da yaşanacaktı.
hindistan bhopal'de union carbide isimli amerikan şirketi bir böcek ilacı üretim tesisi kuruyor. zaten fakir olan hindistan elbette balıklama atlıyor olaya. üstelik bu şirketin %49'u hindistan devletine ait olacak daha ne olsun.
fabrika zehirleri elde etmek için 1. ci dünya savaşından kalma gazları kullanarak metil izosiyanat(mic) elde ediyordu. inanılmaz derecede zehirli ve tahriş edici malzemedir, insan sağlığı için son derece tehlikelidir.
fabrika bu malzemeyi çok büyük depolarda muhafaza ediyor. 1980-84arasında firma krize giriyor ve her zamanki gibi önce işçi sayısı yarıya indiriliyordu. bu kazanları, basınç göstergelerini, şusunu busunu kontrol edecek işçi sayısının azaltılması demekti. mic bölümünde çalışan sayısı 12 'den 6'ya düşürüldü. bakım personeli sayısı ise 6'dan 2'ye...güvenlik eğitimleri ise 6 aydan 2 ay'a...
anlayacağınız gibi felaket geliyorum diyor. ama kapitalizm için aslolan ''kar''dır.
yıpranmış makineleri, kontrol panellerinin bakımını yapmayı ise yine maliyet sebebiyle es geçiyorlardı. 1984 yılındaki büyük felakete kadar irili ufaklı bir çok kaza yaşanıyor, bunların hepsinin üzeri örtülüyordu.
gazeteci rajkumar kesvani makalelerinde konuya dair bas bağırıyor ama kimse aldırış etmiyordu.
''bu uyarıyı kaydedin, bu şehir '' 26 eylül 1982'de
''bhopal bir yanardağın eşiğinde oturuyor''1 ekim 1982'de
"eğer müdahale edilmezse, hepiniz yok edileceksiniz"5 ekim 1982'de
şu linkte adamın çırpınışları hakkında detaylı bilgi var. en.wikipedia.org/wiki/Rajku...
velhasıl kelam; yaşanan bir sızıntı sonrasında 45 ton metil izosiyanat gazı çevreye yayıldı.. fabrikanın çevresindeki mahallelerdeki insanların hemen hemen hepsi aniden ölüp kurtuldu. aniden ölen sayısı 3787 kişi. haftalar içinde 3000 daha sonra ise
8000 kişinin öldüğü bildirildi. toplam ölümler 15 bine dayandı. yaralıların sayısının 500000 olduğu bildirildi. bunların 38 478’inin geçici engelli oldu. 3900’ü ise sürekli engelli hale geldi
toprak, bitki, ağaç, su zehirlendi. ikinci bir emre kadar balıkçılık faaliyetleri yasaklandı. gazın etkileyebileceği hiç bir gıda ürünü yenilmedi. büyük bir kıtlık oluştu.
greenpeace , amerika çevre koruma ajansı (epa) sınırlarını baz alarak, fabrika çevresindeki toprak ve suyu analiz etti.
kazadan 20 yıl sonra bölgede yapılan bir araştırmada, toprakta normalin 6 milyar katı toksik madde bulundu.
insanlar bu suyu halen içiyor.
''
''
''
''
hindistan bhopal'de union carbide isimli amerikan şirketi bir böcek ilacı üretim tesisi kuruyor. zaten fakir olan hindistan elbette balıklama atlıyor olaya. üstelik bu şirketin %49'u hindistan devletine ait olacak daha ne olsun.
fabrika zehirleri elde etmek için 1. ci dünya savaşından kalma gazları kullanarak metil izosiyanat(mic) elde ediyordu. inanılmaz derecede zehirli ve tahriş edici malzemedir, insan sağlığı için son derece tehlikelidir.
fabrika bu malzemeyi çok büyük depolarda muhafaza ediyor. 1980-84arasında firma krize giriyor ve her zamanki gibi önce işçi sayısı yarıya indiriliyordu. bu kazanları, basınç göstergelerini, şusunu busunu kontrol edecek işçi sayısının azaltılması demekti. mic bölümünde çalışan sayısı 12 'den 6'ya düşürüldü. bakım personeli sayısı ise 6'dan 2'ye...güvenlik eğitimleri ise 6 aydan 2 ay'a...
anlayacağınız gibi felaket geliyorum diyor. ama kapitalizm için aslolan ''kar''dır.
yıpranmış makineleri, kontrol panellerinin bakımını yapmayı ise yine maliyet sebebiyle es geçiyorlardı. 1984 yılındaki büyük felakete kadar irili ufaklı bir çok kaza yaşanıyor, bunların hepsinin üzeri örtülüyordu.
gazeteci rajkumar kesvani makalelerinde konuya dair bas bağırıyor ama kimse aldırış etmiyordu.
''bu uyarıyı kaydedin, bu şehir '' 26 eylül 1982'de
''bhopal bir yanardağın eşiğinde oturuyor''1 ekim 1982'de
"eğer müdahale edilmezse, hepiniz yok edileceksiniz"5 ekim 1982'de
şu linkte adamın çırpınışları hakkında detaylı bilgi var. en.wikipedia.org/wiki/Rajku...
velhasıl kelam; yaşanan bir sızıntı sonrasında 45 ton metil izosiyanat gazı çevreye yayıldı.. fabrikanın çevresindeki mahallelerdeki insanların hemen hemen hepsi aniden ölüp kurtuldu. aniden ölen sayısı 3787 kişi. haftalar içinde 3000 daha sonra ise
8000 kişinin öldüğü bildirildi. toplam ölümler 15 bine dayandı. yaralıların sayısının 500000 olduğu bildirildi. bunların 38 478’inin geçici engelli oldu. 3900’ü ise sürekli engelli hale geldi
toprak, bitki, ağaç, su zehirlendi. ikinci bir emre kadar balıkçılık faaliyetleri yasaklandı. gazın etkileyebileceği hiç bir gıda ürünü yenilmedi. büyük bir kıtlık oluştu.
greenpeace , amerika çevre koruma ajansı (epa) sınırlarını baz alarak, fabrika çevresindeki toprak ve suyu analiz etti.
kazadan 20 yıl sonra bölgede yapılan bir araştırmada, toprakta normalin 6 milyar katı toksik madde bulundu.
insanlar bu suyu halen içiyor.
''
''
''
devamını gör...
bir daha bana benzeme angel
bir küçük iskender şiiridir.
şiiri kendim okuduğum zaman ister sessizce içimden okuyayım isterse sesli bir şekilde okuyayım asla küçük iskender’in sesinden dinlediğim zaman aldığım keyfi vermeyen ama küçük iskender’in okuyuşu ile dinlediğimde dünyanın en güzel şiirlerinden biri gibi gelen muhteşem şiirdir.
içimde bir sıkıntı gibi cinayet
içimde bir sığıntı gibi telaş
içimde felaket gibi bir merak
ben derdini konuşarak anlatabilen biri değilim, hiçbir zaman da olmadım. yazmak benim için bir keyfi işi değil, yazmak benim için bir itibar konusu da değil. yazmak, içimdeki sıkıntı benzeri cinayeti anlatabilmek için bir yöntem, içimde bir köşeye istenmeyen bir sığıntı gibi saklanmış telaşı önlemek için bir yöntem ve felakete dönüşmesini istemediğim merakın önüne kurduğum bir set.
tanrı affeder diye korktum
belki de en korktuğum şeydir bu. tanrının varolma ihtimali değil korkum, ondan hiç korkmuyorum. inanın bana. benim asıl korkum, tanrının var olması ve bunca günaha rağmen tanrılığını gösterip beni affetmesi. umarım beni affetmez. umarım cezamı çekerim. umarım cehennem o kadar da sıcak değildir.
yağmura çok teşekkür ederim
çok teşekkür ederim yağmura. bugün içime işleyen cümleleri yıkamak için geldiği, sadece küçük iskender’in canım şiirine yağdığı ve sadece küçük iskender’in değil benim de cesedime yağdığı için.
bir daha bana benzeme angel
şiiri kendim okuduğum zaman ister sessizce içimden okuyayım isterse sesli bir şekilde okuyayım asla küçük iskender’in sesinden dinlediğim zaman aldığım keyfi vermeyen ama küçük iskender’in okuyuşu ile dinlediğimde dünyanın en güzel şiirlerinden biri gibi gelen muhteşem şiirdir.
içimde bir sıkıntı gibi cinayet
içimde bir sığıntı gibi telaş
içimde felaket gibi bir merak
ben derdini konuşarak anlatabilen biri değilim, hiçbir zaman da olmadım. yazmak benim için bir keyfi işi değil, yazmak benim için bir itibar konusu da değil. yazmak, içimdeki sıkıntı benzeri cinayeti anlatabilmek için bir yöntem, içimde bir köşeye istenmeyen bir sığıntı gibi saklanmış telaşı önlemek için bir yöntem ve felakete dönüşmesini istemediğim merakın önüne kurduğum bir set.
tanrı affeder diye korktum
belki de en korktuğum şeydir bu. tanrının varolma ihtimali değil korkum, ondan hiç korkmuyorum. inanın bana. benim asıl korkum, tanrının var olması ve bunca günaha rağmen tanrılığını gösterip beni affetmesi. umarım beni affetmez. umarım cezamı çekerim. umarım cehennem o kadar da sıcak değildir.
yağmura çok teşekkür ederim
çok teşekkür ederim yağmura. bugün içime işleyen cümleleri yıkamak için geldiği, sadece küçük iskender’in canım şiirine yağdığı ve sadece küçük iskender’in değil benim de cesedime yağdığı için.
bir daha bana benzeme angel
devamını gör...
ekşi sözlük'ten gelen yazarlar
dahil olduğum güruhtur.
devamını gör...
süleyman soylu deyince akla gelenler
insanları kutuplaştıran ve ortalığı karıştırmayı çok seven sözde siyasetçi.
aslında söylenecek çok şey var lakin format elimizi kolumuzu bağlıyor.
aslında söylenecek çok şey var lakin format elimizi kolumuzu bağlıyor.
devamını gör...
je-
çok hızlı davrandım galiba, sonunu getiremeden satır bitti.
devamını gör...
konaklı ağa dizisi çekmek
komedi dizisi istiyoruz ama kaliteli olanından.
devamını gör...
müslüm gürses şarkılarında geçen acımasız sözler
“sevgisizliğine bir kalp verdim…”
devamını gör...
en merak edilen yaş
27-30 arası yıllarım yaşıyor olursam bana güzel günler vadediyorsunuzdur umarım.
devamını gör...
kedi beslemek
1 saat peşinizde dolaşır yaş mama için; verirsiniz, yemeğinin yer ve arkasına bile bakmadan yalanmaya gider.* işte kedi beslemek budur, sevgi istediğiniz anda arkasını dönüp gider ama en beklemediğiniz anda size sarılırlar.
devamını gör...
kırmızı oda dizisindeki sadık karakteri
yemek yemekten başka işe yaramayan, eşinin kısalan saçlarını bile fark etmeyen, 2 çift lafı esirgeyen sinir bozucu karakter
devamını gör...
25 ocak 2021 yalova’da alevi vatandaşların evlerine kırmızı boya ile çarpı atılması
yalova'da alevi vatandaşların evlerine ait duvar ve kapılara sprey boya ile 'alevi' yazıldı. polis olayla ilgili soruşturma başlatırken, yalova chp ve mhp il başkanları çirkin saldırıyı kınayan açıklama yaptı.
yalova’da bağlarbaşı mahallesi’nde alevi vatandaşların evlerine ait duvar ve kapılara sprey boya ile ‘alevi’ diye yazıldı. polis, alevi vatandaşların evlerini boya ile işaretleyen faillerin peşine düştü.
devamını gör...
srebrenitsa katliamı
1992-95 yılları arasında sistematik olarak yürütülen büyük çaplı bir etnik temizliğe maruz kalan bosna'da; sırp kadınlar boşnak kocalarını gece yataklarında öldürdü. sırp erkekler, boşnak kadın ve çocuklara tecavüz edip, işkence yaptı. boşnak erkekleri kurşuna dizildi, derileri yüzüldü ve diri diri yakıldı. sahte soykırımlarla (bkz: sözde ermeni meselesi) uğraşan avrupa bu katliama göz yumarak ve destek olarak sahte, samimiyetsiz, çirkin yüzünü gösterdi. ve tüm dünyanın gözleri önünde, sırp kuvvetleri boşnaklara karşı her türlü savaş suçunu işledi.
devamını gör...

