meriç
bazı insanların ismi olduğu için, farklı amaçlarla ve dolaylı olarak sataşma maksadıyla kullanılmasına karşı olduğum ad. tıpkı kezban veya kâmil gibi...
devamını gör...
içinde istanbul geçen şarkı
dostum bana izmir'i anlat
hüznüme biraz imbat kat
eski günlere geri dönelim
dostum bana izmir'i anlat
hüznüme biraz imbat kat
eski günlere geri dönelim
kederlerimi denizlere at
yolum düşer uğrarım sana
kordon'da bir çay ısmarla bana
oturup konuşalım kana kana
istanbul bir yalan
söylenenlere inanma
alsancak'ta o yaralı gençliğim hala beni bekler
sen aklıma düştükçe hala kalbim tekler
içimde sancır istanbul benim darağacım
gidiş o gidiş bir daha da senden
haber bile alamadım
bu şehir süslü boyalı kadın
izmir sen benim anamdın
gel yine kol kanat ger bana
ben koynunda uyumalıyım
yolum düşer uğrarım sana
kordon'da bir çay ısmarla bana
oturup konuşalım kana kana
istanbul bir yalan
söylenenlere inanma
alsancak'ta o yaralı gençliğim hala beni bekler
sen aklıma düştükçe hala kalbim tekler
içimde sancır istanbul benim darağacım
gidiş o gidiş bir daha da senden
haber bile alamadım
buradan
hüznüme biraz imbat kat
eski günlere geri dönelim
dostum bana izmir'i anlat
hüznüme biraz imbat kat
eski günlere geri dönelim
kederlerimi denizlere at
yolum düşer uğrarım sana
kordon'da bir çay ısmarla bana
oturup konuşalım kana kana
istanbul bir yalan
söylenenlere inanma
alsancak'ta o yaralı gençliğim hala beni bekler
sen aklıma düştükçe hala kalbim tekler
içimde sancır istanbul benim darağacım
gidiş o gidiş bir daha da senden
haber bile alamadım
bu şehir süslü boyalı kadın
izmir sen benim anamdın
gel yine kol kanat ger bana
ben koynunda uyumalıyım
yolum düşer uğrarım sana
kordon'da bir çay ısmarla bana
oturup konuşalım kana kana
istanbul bir yalan
söylenenlere inanma
alsancak'ta o yaralı gençliğim hala beni bekler
sen aklıma düştükçe hala kalbim tekler
içimde sancır istanbul benim darağacım
gidiş o gidiş bir daha da senden
haber bile alamadım
buradan
devamını gör...
travma
psikolog gülşah demir, tpöçg saplantı sempozyumunda ''yolda yürürken bir taşın ayağınıza değmesi bile travma sebebi olabilir'' demişti. hafife alınamayacak kadar insan üzerinde olumsuz etkisi olabilecek olaylardır. travmatik anılar zihinde tekrar tekrar canlanır. bu yüzden terapistlerin bu hastalarla arasındaki iletişim ve hastanın güven duyması çok önemlidir.
devamını gör...
unutulan internet fenomenleri
kutu açılışı yapıp, kutunun içinden hıyar çıkınca bağıran çocuk.
elindeki sopayla su bulan dayıyı da unutmamak lazım.
elindeki sopayla su bulan dayıyı da unutmamak lazım.
devamını gör...
mutlu musunuz değilseniz neden sorunsalı
(bkz: hayırlı forumlar)
devamını gör...
yanlış anlaşılan şarkı sözleri
bir kar tanesi ol kombili mi bu binaa
devamını gör...
interstellar
henüz izlemediğim bir filmdir.
çevremdeki insanların çoğu izlemiş bu sebeple merak ediyorum, üniversite sınavı sonrası izleyeceğim.
çevremdeki insanların çoğu izlemiş bu sebeple merak ediyorum, üniversite sınavı sonrası izleyeceğim.
devamını gör...
balıkçı kedi
prionailurus viverrinus olarak da bilinen, kedigiller familyasından, anavatanı güney asya oln bir yaban kedisi. bengal kedisine benzerliği ile bilinir. baştan kuyruğa 110-120 cm arası uzunluğa ulaşırlar. çeşitli kuşlar, böcekler, kurbağalar ve balıklar bu kedilerin beslenmesini oluşturur. aynı zamanda adından da anlaşılacağı üzere iyi birer yüzücüdür. yine insanlar tarafından sıkça avlandıkları için nesli tükenmekle karşı karşıya olan canlılardan aynı zamanda.


devamını gör...
ateist olduğunu söyleyip hiçbir dini araştırmayan kişi
birkaç dini araştırınca anlıyorsun ki nerdeyse hepsi aşağı yukarı aynı kapıya çıkıyor zaten. dünyada bir sürü din var kalkıp da karpuza tapan bir dini de araştırmam mesela zaman kaybı. ayrıca vicdan azabı çekmemek için ateist/deist oluyorlar demek kadar saçma bir şey yok. iyi bir insan olmakla dinin inancın bir bağlantısı yok ateist olunca gönül rahatlığıyla kötülük yapmıyor kimse saçmalamayın artık. siz meseleyi çok yanlış anlamışsınız yani.
devamını gör...
bafra pidesi
2 yaz önce çalıştığım yerde kuzenim ve arkadaşlarımla kavurmalısını yediğim ve tadına bayıldığım pidedir. tabii ki her yerde aynı kaliteyi bulamazsınız. biz baya para vermiştik çünkü.
hatta o kadar güzel yapılmıştı ki başlığı okuyunca tadını anımsadım.
hatta o kadar güzel yapılmıştı ki başlığı okuyunca tadını anımsadım.
devamını gör...
hayatından boş arkadaşları çıkarta çıkarta hiçbir arkadaşının kalmaması
şu an farkına vardığım durum. tüm hayatıma zarar veren boş arkadaşlarımı çıkartıyorum ama hiç arkadaşım kalmadığını hissediyorum sizce doğru mu yapıyorum çok düşünüyorum bu konuyu.
devamını gör...
nefret edilen sorular
-okul bitince ne yapacaksın?
+tarihi eser kaçakçısı olacağım diyorum. pat bozuluyorlar hemen. sanane kardeşim ? seninle birlikte mi okudum ben bu okulu? seni ne ilgilendirir bitince ne yapacağım.
-bir şey sorabilir miyim?
+sor.
-niye bu kadar güzelsin?
+senin soracağın soruya da sana da... zaten bir şey sorabilir miyim ? diyorsa biri direkt engelleyin. soracak adam lafi gevelemeden sorar zaten.
-eee hala yok mu hayatında biri? biraz dalgavari soruyor. dalgavari de güzel kelime oldu.
cevabı vermem için önce sakinleşmem gerekiyor.
t: karşı tarafın bazen patavatsızca, bazen kasten bazen de sırf merakından sorduğu sorulardır.
genelde terslerim ki aynı soruyu bir daha sormaya cesaret edemesin.
+tarihi eser kaçakçısı olacağım diyorum. pat bozuluyorlar hemen. sanane kardeşim ? seninle birlikte mi okudum ben bu okulu? seni ne ilgilendirir bitince ne yapacağım.
-bir şey sorabilir miyim?
+sor.
-niye bu kadar güzelsin?
+senin soracağın soruya da sana da... zaten bir şey sorabilir miyim ? diyorsa biri direkt engelleyin. soracak adam lafi gevelemeden sorar zaten.
-eee hala yok mu hayatında biri? biraz dalgavari soruyor. dalgavari de güzel kelime oldu.
cevabı vermem için önce sakinleşmem gerekiyor.
t: karşı tarafın bazen patavatsızca, bazen kasten bazen de sırf merakından sorduğu sorulardır.
genelde terslerim ki aynı soruyu bir daha sormaya cesaret edemesin.
devamını gör...
yeşil çay
metabolizmayı hızlandırmaya yardımcı, sakinleştirici çay türü. vücut için oldukça faydalıdır. antioksidan görevi görür. faydasını görmek istiyorsanız aktarda satılandan almalısınız. poşet çay şeklide olanının pek fayda verdiği söylenemez.
devamını gör...
nazan öncel'in en güzel şarkısı
1991'deki muazzam şarkısı.
devamını gör...
çizime başlayacaklara tavsiyeler
ilk olarak çizimin "yetenek" olmadığını anlamanız gerekiyor. çizim uğraş ve zaman gerektirir. kim ona zaman ve alın teri verirse o kazanır. çizim sizden bir el bir kalem ve bir kağıttan başka bir şey istemez gerisi size bağlı bir şeydir. o yüzden çizim yeteneğim yok diye bir şey demeyin zira öyle bir şey kimsede yok. onlarda olup da sizde olmayan uğraş ve zaman ayırmadır.
youtube üzerinde birçok çizim kanalı mevcut. tarama çizgisinden itibaren öğretmeye başlıyorlar ondan başka udemy üzerinde de birçok eğitim paketi mevcut bunları izleyerek ve uygulayarak başlamanızı öneririm. bunlar vasıtasıyla ilerleyince ve ana hatları öğrenince kendinize bir tarz seçin ve bundan sonrasında o tarz üzerine yoğunlaşın.
tarzınızı yakalayınca gerisi su gibi gelecektir.
gözlem
yeni sanatçılar keşfetme
bol bol çizim inceleme
bol bol deneme yanılma
bunlar çizimde ana kurallar. ha bir de para
çizerlerin en çok hataya düştüğü yerler ise aşağlık kompleksi, azla yetinme yanlış kağıt seçimi
önce bir aşağlık kompleksinden kurtulun. en başta dediğim gibi en başarılı sanatçı ve sizin aranızda alın terinden başka bir fark yok. o yaptıysa pekala siz de yeterli zamanı ve uğraşı verip yapabilirsiniz.
azla yetinmeyin gözünüz yükseklerde olsun. neden dünya çapında bir çizer olmak yerine okul yurdunun çizeri olasınız ki?
ve en önemli nokta kağıt seçimi. inanın bana kağıt seçimi çok çok çok çok çok çok çok çok çok önemli
kağıt seçimi > kalem seçimi
yazın bunu bir kenara.
yanlış kağıt seçimi sizi ileriye taşımaz o yüzden kağıdınız temiz, kalın ve düzgün olsun. adam akıllı bir eskiz defteri alın. kağıdı yağ gibi olsun. kalemi sürdüğünüzde o mükemmel sesi duyun kalem buzlu bir yüzeydeymiş gibi kaysın. kağıdı hissedin.
gerekli olan şeyler bunlar gerisi kişisel çaba artık.
ha bir de çizgi roman, manga ve kitap okuyun bol bol
çünkü okuma ve yazma aslında bir ikili değildir. okuma, yazma, çizme bu bir üçlüdür. bunlardan birini insandan çıkartırsanız insan eksik kalır. insan okumalı hayal etmeli daha sonra yazmalı ve çizmeli daha sonra yazılanları ve çizilenleri okumalıdır.
youtube üzerinde birçok çizim kanalı mevcut. tarama çizgisinden itibaren öğretmeye başlıyorlar ondan başka udemy üzerinde de birçok eğitim paketi mevcut bunları izleyerek ve uygulayarak başlamanızı öneririm. bunlar vasıtasıyla ilerleyince ve ana hatları öğrenince kendinize bir tarz seçin ve bundan sonrasında o tarz üzerine yoğunlaşın.
tarzınızı yakalayınca gerisi su gibi gelecektir.
gözlem
yeni sanatçılar keşfetme
bol bol çizim inceleme
bol bol deneme yanılma
bunlar çizimde ana kurallar. ha bir de para
çizerlerin en çok hataya düştüğü yerler ise aşağlık kompleksi, azla yetinme yanlış kağıt seçimi
önce bir aşağlık kompleksinden kurtulun. en başta dediğim gibi en başarılı sanatçı ve sizin aranızda alın terinden başka bir fark yok. o yaptıysa pekala siz de yeterli zamanı ve uğraşı verip yapabilirsiniz.
azla yetinmeyin gözünüz yükseklerde olsun. neden dünya çapında bir çizer olmak yerine okul yurdunun çizeri olasınız ki?
ve en önemli nokta kağıt seçimi. inanın bana kağıt seçimi çok çok çok çok çok çok çok çok çok önemli
kağıt seçimi > kalem seçimi
yazın bunu bir kenara.
yanlış kağıt seçimi sizi ileriye taşımaz o yüzden kağıdınız temiz, kalın ve düzgün olsun. adam akıllı bir eskiz defteri alın. kağıdı yağ gibi olsun. kalemi sürdüğünüzde o mükemmel sesi duyun kalem buzlu bir yüzeydeymiş gibi kaysın. kağıdı hissedin.
gerekli olan şeyler bunlar gerisi kişisel çaba artık.
ha bir de çizgi roman, manga ve kitap okuyun bol bol
çünkü okuma ve yazma aslında bir ikili değildir. okuma, yazma, çizme bu bir üçlüdür. bunlardan birini insandan çıkartırsanız insan eksik kalır. insan okumalı hayal etmeli daha sonra yazmalı ve çizmeli daha sonra yazılanları ve çizilenleri okumalıdır.
devamını gör...
fahreddin paşa
mer fahrettin türkkan. bilinen adıyla fahrettin paşa. 1868'de rusçuk doğmuş, 22 kasım 1948'de eskişehir'de vefat etmiştir.
henüz 10 yaşında iken (bkz: 93 harbi)'ne tanıklık etmiş ve ailesi ile istanbul'a göç etmiştir. çocuk yaşta savaşlara tanıklık etmesinden ötürü asker olmak istemiş, kara harp okulunu birincilikle bitirmiştir. daha sonra harp akademisi'ni de bitirerek, 1891 yılında kurmay yüzbaşı olarak göreve başlamıştır.
balkan savaşları'nda çatalca savunması ve edirne'nin geri alınışı'nda görev almıştır. trablusgarp savaşı'nda da görev almıştır.
1. dünya savaşı sırasında musul'da bulunan 4. orduya bağlı, 12. kolordu komutanı idi. daha sonra 4. ordu vekilliğine getirildi. urfa, zeytun, musadağı gibi bölgeler de çıkan ermeni isyanları'nı bastırdı.
1916 yılında 4. ordu komutanı cemal paşa tarafından medine'deki hicaz birlikleri komutanlığına atandı.
burada şerif hüseyin'in 50.000 kişilik ordusuna karşılık 11.000 kişilik ordusu ve kısıtlı imkanlarla gerçekleştirdiği (bkz: medine müdafaası) sayesinde "çöl kaplanı", "türk kaplanı" gibi lakaplar almıştır. osmanlı'nın mondros ateşkes antlaşması'nı imzalaması'nın ardından kendisinden orduların terhisi istenmiş fakat kendisi bunu gerçekleştirmeyip, bir süre daha savunmaya devam etmiştir. bu süre zarfında zerre kadar yiyecek, giyecek ekipmanları kalmamış ve açlıktan çekirge dahi yemişlerdir.
nihayet 27 ocak 1919'da ingiltere'nin anadolu'yu tamamen işgal etmesi gibi uçuk bir tehdite karşın teslim olmuş ve mısır'a sürgüne gönderilmiştir. 5 ağustos 1919'da buradan malta'ya sürülmüş, daha sonra da idam edilmek üzere istanbul'a getirilmiştir.
istanbul'dan tbmm sayesinde kaçmış ve türk kurtuluş savaşı'nda güney cephesi'nde fransızlara karşı kısıtlı imkanlarla savaşmış, onları toroslardan geçirmemiştir.
fransızlarla ankara antlaşması'nın imzalanmasının ardından 9 kasım 1921'de kabil'e elçi olarak atanmıştır. türk-afgan ilişkilerinin ilerlemesinde önemli roller oynamıştır.
kurtuluş savaşı'nın ardından başarılarından ve yaptığı fedakarlıklardan ötürü soyadı kanunu ile "türkkan" soyadını almıştır. rütbesi orgeneralliğe kadar yükselmiş, 1936'da ordudan ayrılmıştır.
5 çocuk babası olan çöl kaplanı'mız 22 kasım 1948 yılında eskişehir yakınlarında vefat etmiştir. mezarı aşiyan mezarlığı (istanbul)'ndadır
henüz 10 yaşında iken (bkz: 93 harbi)'ne tanıklık etmiş ve ailesi ile istanbul'a göç etmiştir. çocuk yaşta savaşlara tanıklık etmesinden ötürü asker olmak istemiş, kara harp okulunu birincilikle bitirmiştir. daha sonra harp akademisi'ni de bitirerek, 1891 yılında kurmay yüzbaşı olarak göreve başlamıştır.
balkan savaşları'nda çatalca savunması ve edirne'nin geri alınışı'nda görev almıştır. trablusgarp savaşı'nda da görev almıştır.
1. dünya savaşı sırasında musul'da bulunan 4. orduya bağlı, 12. kolordu komutanı idi. daha sonra 4. ordu vekilliğine getirildi. urfa, zeytun, musadağı gibi bölgeler de çıkan ermeni isyanları'nı bastırdı.
1916 yılında 4. ordu komutanı cemal paşa tarafından medine'deki hicaz birlikleri komutanlığına atandı.
burada şerif hüseyin'in 50.000 kişilik ordusuna karşılık 11.000 kişilik ordusu ve kısıtlı imkanlarla gerçekleştirdiği (bkz: medine müdafaası) sayesinde "çöl kaplanı", "türk kaplanı" gibi lakaplar almıştır. osmanlı'nın mondros ateşkes antlaşması'nı imzalaması'nın ardından kendisinden orduların terhisi istenmiş fakat kendisi bunu gerçekleştirmeyip, bir süre daha savunmaya devam etmiştir. bu süre zarfında zerre kadar yiyecek, giyecek ekipmanları kalmamış ve açlıktan çekirge dahi yemişlerdir.
nihayet 27 ocak 1919'da ingiltere'nin anadolu'yu tamamen işgal etmesi gibi uçuk bir tehdite karşın teslim olmuş ve mısır'a sürgüne gönderilmiştir. 5 ağustos 1919'da buradan malta'ya sürülmüş, daha sonra da idam edilmek üzere istanbul'a getirilmiştir.
istanbul'dan tbmm sayesinde kaçmış ve türk kurtuluş savaşı'nda güney cephesi'nde fransızlara karşı kısıtlı imkanlarla savaşmış, onları toroslardan geçirmemiştir.
fransızlarla ankara antlaşması'nın imzalanmasının ardından 9 kasım 1921'de kabil'e elçi olarak atanmıştır. türk-afgan ilişkilerinin ilerlemesinde önemli roller oynamıştır.
kurtuluş savaşı'nın ardından başarılarından ve yaptığı fedakarlıklardan ötürü soyadı kanunu ile "türkkan" soyadını almıştır. rütbesi orgeneralliğe kadar yükselmiş, 1936'da ordudan ayrılmıştır.
5 çocuk babası olan çöl kaplanı'mız 22 kasım 1948 yılında eskişehir yakınlarında vefat etmiştir. mezarı aşiyan mezarlığı (istanbul)'ndadır
devamını gör...
gereksiz abartılan şeyler
demokrasi.
devamını gör...
koreli sevgilisine zor günler yaşatan koreli yazar
içeriğe bakıldığında, başlığın, peri masalı gibi kaldığı girdi.
devamını gör...
1 mayıs marşı
cem karaca şarkısıdır.
devamını gör...
