
leopardus
geç miyosen* döneminde asya'dan amerika'ya bering boğazı'nı kullanarak geçtiği düşünülen bir kedi türüdür. geç miyosen'de bering boğazı iklim değişikliği sebebiyle köprü vazifesi gördüğü için kıtalar arası geçişi daha da kolaylaştırmıştır.
yaşam alanı orta ve güney amerika'dır.
yaşam alanı orta ve güney amerika'dır.

devamını gör...
çağrı islamiyetin doğuşu
hamza karakteri ile baş rolünü (bkz: anthony quinn)’in yönetmeniliğini suriye asıllı amerikalı yönetmen (bkz: mustafa akkad)’ın üstlendiği 1976 yapımı, islamın doğuşunu anlatan güzel bir filmdir. aynı senaryonun farklı ekiple çekilmiş ancak aynı tadı vermeyen başka bir film de vardır.(bkz: islamiyetin doğuşu)
filmde dikkatinizi çekti mi bilmem ancak ebu süfyan bir sahnede der ki;
kabe’de bizim putlarımız var. o putları görmek için çevre kabilelerden her sene mekkeye ziyaretler yapılıyor ve bu bizim ticaretimizin büyük kısmını oluşturuyor. biz muhammed’in allahını kabul edersek bu ziyaretler olmayacak.
hikmetini benim gibi kavramayan insanlar da hak verecektir, islamda yer alan hac ibadetine güzel bir göndermedir.
ancak başka bir detayda ise kuran’ın mucizevi yönünü ortaya koyar. şöyle ki; her peygamberin bir mucizesi olduğuna inanılır ve muhammed’in mucizesi olarak kuran gösterilir. bu mucizelerde döneminde insanları, toplumu en çok etkileyen şeylerdir. örneğin musa’nın sihirdir, o dönem toplum sihre meraklıdır sihirden etkilenmektedir. isa’nın mucizesi şifadır. o dönem toplum şifacılardan etkilenmektedir. muhammed’in mucizesi ise kuran. peki kuranda insanları etkileyecek ne var? edebiyat var. o dönem de insanlar edebiyattan etkilenmektedir.
çağrı filminin başına gidelim şimdi.
kabe’nin önünde bir şair etrafına insanları toplamış şiir okumakta ve insanlar da o şairi dikkatle ve hayranlıkla dinlemektedir. o sırada ebu süfyan oradan geçerken şair hemen ebu süfyan’a doğaçlama olarak bir 4’lük söyle ve ebu süfyan da şaire bir kese altın verir.
bu edebiyata ne kadar değer verildiğini gözler önüne seren bir detaydır. filmin devamında ise;
muhammed aldığı vahiyleri iletmeye ve taraftar toplamaya başlar. bunun üzerine ebu süfyan’ın eşi olan hin der ki; “okuma yazma bilmeyen muhammed dağa çıkıyor ve dünyanın en güzel şiirleri ile dönüyor.”
ancak kuran şiir kitabı değil, tarih ve toplumsal kural kitabıdır. ancak düz yazı da değildir şiirseldir. bunun örneğini yazabilmiş, benzerini bir edebiyatçı henüz görülmemiştir. deneyenler olmuş ancak ulaşabildikleri seviye maksimum (bkz: homeros)’un (bkz: ilyada) ve (bkz: odessa) destanının seviyesi olmuştur.
kafam çok karışık sözlük, çok. filmden nerelere geldik bak gene derin sorgulamalara daldım.
filmde dikkatinizi çekti mi bilmem ancak ebu süfyan bir sahnede der ki;
kabe’de bizim putlarımız var. o putları görmek için çevre kabilelerden her sene mekkeye ziyaretler yapılıyor ve bu bizim ticaretimizin büyük kısmını oluşturuyor. biz muhammed’in allahını kabul edersek bu ziyaretler olmayacak.
hikmetini benim gibi kavramayan insanlar da hak verecektir, islamda yer alan hac ibadetine güzel bir göndermedir.
ancak başka bir detayda ise kuran’ın mucizevi yönünü ortaya koyar. şöyle ki; her peygamberin bir mucizesi olduğuna inanılır ve muhammed’in mucizesi olarak kuran gösterilir. bu mucizelerde döneminde insanları, toplumu en çok etkileyen şeylerdir. örneğin musa’nın sihirdir, o dönem toplum sihre meraklıdır sihirden etkilenmektedir. isa’nın mucizesi şifadır. o dönem toplum şifacılardan etkilenmektedir. muhammed’in mucizesi ise kuran. peki kuranda insanları etkileyecek ne var? edebiyat var. o dönem de insanlar edebiyattan etkilenmektedir.
çağrı filminin başına gidelim şimdi.
kabe’nin önünde bir şair etrafına insanları toplamış şiir okumakta ve insanlar da o şairi dikkatle ve hayranlıkla dinlemektedir. o sırada ebu süfyan oradan geçerken şair hemen ebu süfyan’a doğaçlama olarak bir 4’lük söyle ve ebu süfyan da şaire bir kese altın verir.
bu edebiyata ne kadar değer verildiğini gözler önüne seren bir detaydır. filmin devamında ise;
muhammed aldığı vahiyleri iletmeye ve taraftar toplamaya başlar. bunun üzerine ebu süfyan’ın eşi olan hin der ki; “okuma yazma bilmeyen muhammed dağa çıkıyor ve dünyanın en güzel şiirleri ile dönüyor.”
ancak kuran şiir kitabı değil, tarih ve toplumsal kural kitabıdır. ancak düz yazı da değildir şiirseldir. bunun örneğini yazabilmiş, benzerini bir edebiyatçı henüz görülmemiştir. deneyenler olmuş ancak ulaşabildikleri seviye maksimum (bkz: homeros)’un (bkz: ilyada) ve (bkz: odessa) destanının seviyesi olmuştur.
kafam çok karışık sözlük, çok. filmden nerelere geldik bak gene derin sorgulamalara daldım.
devamını gör...
spontane radyo yayını
teşekkürler çok eğlendim.
devamını gör...
antarktika'da doğan ilk insan
antarktika kıtasında arjantin'e ait olan esperanza istasyonunda doğan ilk belgelenmiş kişi 7 ocak 1978 doğumlu arjantinli (bkz: emilio palma)'dır.
edit: kendisinin vatandaşlığı arjantin'dir.
edit: kendisinin vatandaşlığı arjantin'dir.
devamını gör...
13 ocak 2021 fahrettin koca'nın aşı olması
fahrettin koca: evet kızım bitti mi?
hemşire: geçmiş olsun bakanım
fahrettin koca: teşekk现在我松了一口气
hemşire: geçmiş olsun bakanım
fahrettin koca: teşekk现在我松了一口气
devamını gör...
meşakkat
“güçlük,zorluk” anlamına gelen kelimedir.
devamını gör...
atatürk düşmanlığı
sözlükteki bazı kafasızların yaptığı hede.
atatürk ne yapmıştı?
ülkeyi kurtarmak için milleti örgütlemişti. saltanat denen saçmalığı kaldırmıştı. ülkeye uygarlığı getirmişti.
bunları bilip hala düşmanlık yapmak...
(bkz: bilemiyorum altan)
nedense yönetimin buna izin verdiğini düşünüyorum. başka bir tanımımda da söyledim, adam anıtkabir'e mabed diyor! ama kimse o tanımları silmiyor.
bu ülkenin kurucusuna hakaret edilemez, edilmesine müsaade edilemez. nokta.
not: evet yine dayanamadım ve geri döndüm.
yalandantehlikeye düdüt: hadi tartışalım, bekliyorum. gir tanımına edit. bu arada kafasızın hakaret sayıldığını zannetmiyorum. hem, ne yaftası attım ki ben?
atatürk ne yapmıştı?
ülkeyi kurtarmak için milleti örgütlemişti. saltanat denen saçmalığı kaldırmıştı. ülkeye uygarlığı getirmişti.
bunları bilip hala düşmanlık yapmak...
(bkz: bilemiyorum altan)
nedense yönetimin buna izin verdiğini düşünüyorum. başka bir tanımımda da söyledim, adam anıtkabir'e mabed diyor! ama kimse o tanımları silmiyor.
bu ülkenin kurucusuna hakaret edilemez, edilmesine müsaade edilemez. nokta.
not: evet yine dayanamadım ve geri döndüm.
yalandantehlikeye düdüt: hadi tartışalım, bekliyorum. gir tanımına edit. bu arada kafasızın hakaret sayıldığını zannetmiyorum. hem, ne yaftası attım ki ben?
devamını gör...
geceye bir söz bırak
devamını gör...
bal porsuğu (yazar)
sevdiğim yazarlardandır, kalemi de ismi gibi tatlıdır efendim.
vaay be, en iyi yazarın nickaltını şahsım açmış!
ulan var bende bi gurmelik ama, neyse.
vaay be, en iyi yazarın nickaltını şahsım açmış!
ulan var bende bi gurmelik ama, neyse.
devamını gör...
i am melting lannn melting
sözlüğe yeni gelmiş yepisyeni yazar.
kendisine hoşgeldin diyor sözlükte güzel vakit geçirmesini umuyorum.
kendisine hoşgeldin diyor sözlükte güzel vakit geçirmesini umuyorum.
devamını gör...
swastika
gamalı haç olarak bilinen, ön türkler tarafından göç yoluyla tüm dünyaya yayılan asıl adı "öz tamgası" olan dört adet ters l harfinin birleştirilmesiyle oluşturulan bir semboldür. türklerde doğanın döngüsünü ve tanrıya ulaşıp geri dönüşü ifade eder.
taş ve çini süslemelerde, halılarda, el sanatlarında sıklıkla kullanılan bir semboldür.
taş ve çini süslemelerde, halılarda, el sanatlarında sıklıkla kullanılan bir semboldür.
devamını gör...
kocasının parasıyla hava atan hanımlar
kendi varlığını kocasının parasıyla ispat eden, kendi başlarına hiçbir anlamı olmayan hanımlardır.
devamını gör...
ilginç etimolojik bağlantılar
pezevenk kelimesi eski farsça'da pejvend'den gelir. klasik farsça sözlüğünde pejvend " kapı sürgüsü ve çırpıcı tokmağı" na deniyor. yani, zevcesi olacak kadın yabancıyla içeri kapanıp zevk ile safa ile meşgul olurken kapı tokmağı gibi arkasında dikilen adam oluyor. arapça karşılığı deyyus, eski türkçe karşılığı da kurumsak oluyor.
devamını gör...
dünyanın en muhteşem üçlüleri
karşı dik kenar komşu dik kenar ve hipotenüs
devamını gör...
ilginç genel kültür bilgileri
bal peteklerinin altıgen olmasının sebebi en az balmumu kullanıp en fazla bal depolamak içindir. altıgen geometrik olarak depolama için en verimli şekildir.
devamını gör...
liseden beri dinlenen şarkı
arap şükrü- götür beni gittiğin yere.
lise 1. sınıftayım o zamanlar. ders yine bölüm derslerinden biri.
ders sonuna gelinmiş,dersin hocası da bölümdeki sert imajli, yüzünde zerre mimik oynamayan erkek bir hoca. elinden geldiğince sacma sapan muhabbetler açıyor. amaç ders bitsin de gidelim bir an önce diyor yane. neyse "en sevdiğiniz sanatçı kim" ? diye sordu.
ben de boşluğuma geldi "arap şükrüüüü" diye bağırdım. sinifa hüseyin kağıt gelmiş gibi şaşırdı millet. kimse benden böyle bir cevap beklemiyor çünkü. hoca desen sert mizaçlı halinden eser kalmamış, 32 diş saba tümer gibi kahkaha atıyor. arap şükrü kim? ne diyon sen whis? der gibi bakıyor.
" götür beni gittiğin yere " diyorum ben de hocaya doğru.
yüzü ağır çekimde birden düşüyor, kaşlarını çatıyor. "ne diyorsun sen whis,ne biçim konuşuyorsun?" diyor.
"götür beni gittiğin yere hocam " diyorum. sınıf daha da gülüyor. "sacma sapan konuşma whissss "diye bağırıyor bana.
hocam yanlış anladınız diyorum. yok dinlemiyor bile. sinirli sinirli çıkıyor sınıftan. tabi tüm sınıf dalga geçiyor benle o sıra.
teneffüste yanına koşuyorum hemen hocanin. samsung 3410 kizakli telefonumun müzik listesinden arap şükrü- götür beni gittiğin yere şarkısını açıyorum. zaten okula giderken en son kulaklıkla dinlenen şarkı da o. *
dinletiyorum şarkıyı hocama. şarkının ismi bu hocam diyorum. sonra çakıyor mevzuyu. lise bitene kadar her göz göze geldiğimiz de aklımıza bu olay geliyor, hocamla gülüyoruz birbirimize.
hala da dinlerim bu şarkıyı. sayemde şarkının dinlenmesi her geçen gün artıyor. bagimlilik gibi bir şey bu. bir düşen çıkamıyor bu arap şükrü batağından.
götür beni gittiğin yere sözlük
lise 1. sınıftayım o zamanlar. ders yine bölüm derslerinden biri.
ders sonuna gelinmiş,dersin hocası da bölümdeki sert imajli, yüzünde zerre mimik oynamayan erkek bir hoca. elinden geldiğince sacma sapan muhabbetler açıyor. amaç ders bitsin de gidelim bir an önce diyor yane. neyse "en sevdiğiniz sanatçı kim" ? diye sordu.
ben de boşluğuma geldi "arap şükrüüüü" diye bağırdım. sinifa hüseyin kağıt gelmiş gibi şaşırdı millet. kimse benden böyle bir cevap beklemiyor çünkü. hoca desen sert mizaçlı halinden eser kalmamış, 32 diş saba tümer gibi kahkaha atıyor. arap şükrü kim? ne diyon sen whis? der gibi bakıyor.
" götür beni gittiğin yere " diyorum ben de hocaya doğru.
yüzü ağır çekimde birden düşüyor, kaşlarını çatıyor. "ne diyorsun sen whis,ne biçim konuşuyorsun?" diyor.
"götür beni gittiğin yere hocam " diyorum. sınıf daha da gülüyor. "sacma sapan konuşma whissss "diye bağırıyor bana.
hocam yanlış anladınız diyorum. yok dinlemiyor bile. sinirli sinirli çıkıyor sınıftan. tabi tüm sınıf dalga geçiyor benle o sıra.
teneffüste yanına koşuyorum hemen hocanin. samsung 3410 kizakli telefonumun müzik listesinden arap şükrü- götür beni gittiğin yere şarkısını açıyorum. zaten okula giderken en son kulaklıkla dinlenen şarkı da o. *
dinletiyorum şarkıyı hocama. şarkının ismi bu hocam diyorum. sonra çakıyor mevzuyu. lise bitene kadar her göz göze geldiğimiz de aklımıza bu olay geliyor, hocamla gülüyoruz birbirimize.
hala da dinlerim bu şarkıyı. sayemde şarkının dinlenmesi her geçen gün artıyor. bagimlilik gibi bir şey bu. bir düşen çıkamıyor bu arap şükrü batağından.
götür beni gittiğin yere sözlük
devamını gör...
bbc’nin paylaştığı türkiye’de dışarı çıkabilenler fotoğrafı
bardağın taştığının göstergesidir. ama ülkem suskunluğa mahkum olmaya devam etmektedir.
devamını gör...
saadet partisi kadın kolu başkanlığına erkek atanması
eh şaşırmadım, genel başkanının (bkz: temel karamollaoğlu) kadın cinayetleriyle ilgili “inancın bu konudaki temel değerlerinin topluma enjekte edilmesine ihtiyaç var. ‘ben onu reddederim.’ et. o zaman başına geline razı olursun” dediği parti...
en basit haliyle 'dindar olmayan kadınlar ölsün' diyen adamdan da partisinden de daha farklısı beklenmezdi zaten. çok normal.
en basit haliyle 'dindar olmayan kadınlar ölsün' diyen adamdan da partisinden de daha farklısı beklenmezdi zaten. çok normal.
devamını gör...
zaman
şu ana kadar her şeye hükmedebilen insanlığın hükmedemediği gerçek. ne yapışır, ne bulaşır, ne rehin alınır, ne tartılır, ne hassas aletle görülür. tutsak edilmeyen, baskı altına alınmayan, önüne engel çekilemeyen akışkan tek şeydir zaman.
devamını gör...
normal sözlük’ün hayatınızda yarattığı değişiklikler
durdurulamayan bir yazma isteği. tamamen az uyumak ve vaktinin çoğunu sözlükte geçirmek. bu arada kafamı meşgul eden bir çok şeyden arınmış oluyorum ve sözlük benim pek düşünmememi sağlıyor. bir nevi terapi gibi ama bedava terapi.
devamını gör...