sinemada oyunculuk tekniklerinden birisidir. genellikle seyredilirken çok beğenilen oyunculuk türüdür çünkü oyuncu tamamen rolün içine girer, karakterine bürünür. olaya sadece rol yapmak olarak bakmamak lazım, oyuncu karakterin fiziksel özelliğinide sahiptir, ya tekerlekli sandalyeye mahkum birini oynar yada rolü için aşırı kilo alır veya verir. mezbahada çalışan birini canlandıracaksa gider bir veya iki ay orada bizzat çalışır, havasını koklar. seyircide doğal bir şey seyrettiği için kendini o karakter ve dolayısı ile oyuncu ile de özdeşleştirir.

metot oyunculuğunu kullanan oyuncular, genellikle çekimlerde set ortamını ve ekibi unuturlar, rollerine o kadar dalmışlardır ki gerçek hayatta olan bitenle ilgilenmezler, tamamen o karakter ve onun bulunduğu ortamdadırlar.

bu oyunculuk türünün mucidi rus tiyatro oyuncusu ve yönetmen konstantin stanislavski dir. metodu oluştururken düşündüğü şey sanatçıların gerek tiyatroda gerekse sinemada abartılı jestler ve mimiklerle seyiricinin gözünü kanatacak biçimde rol kesmelerini önlemek, seyirciyide karakterle bütünleştirerek daha doğal bir katılım sağlamak istemesidir.

metodun bir okul haline gelmesi ise elia kazan, cheryl crawford ve robert lewis ' in 1947 de kurduğu actors studio ile olmuş, okulun direktörlüğüne 1951 de lee strasberg in getirilmesi ile birlikte iyice ekol olmuştur. lee strasberg kim derseniz the godfather: part 2 filmindeki hyman roth derim. bu filmle en iyi yardımcı erkek oyuncu akademi ödülü ne aday olmuş ama ödülü aynı filmde don vito corleone' nin gençliğini oynayan robert de niro' ya kaptırmıştır.

okulun kurulması ile birlikte marlon brando, james dean, marilyn monroe gibi o zamanın yeni yetme oyuncuları hep burada eğitim almışlardır. zamanla pek çok ünlü oyuncu bu tedrisattan geçmiştir.

bu oyunculuğa örnek olarak hem erkek hem de kadın oyuncudan örnek verelim:
robert de niro, raging bull filminde jake lamotta rolünde kariyeri boyunca değişen görünüşünü yansıtabilmek için 27 kilo almıştır.

charlize theron monster filmindeki aileen wuornos rolü için 14 kilo olmuş -o bomba gibi hatun- rolü için pasaklı ve bakımsız bir şekilde kamera karşısına geçmiştir.

günümüz sinemasında bu metodu arşa çıkartan oyuncu ise daniel day-lewis olmuş ve hep bu metodla oynadığı üç filmi ile en iyi erkek oyuncu akademi ödülü nü hakederek almıştır.
devamını gör...

insanların umudunuzu kırması yüzünden başa gelen durumdur.

bunlardan bir b*k olmaz dersiniz artık. güvenmek uğraşmak muhatap olmak istemezsiniz.
hemen hemen her insan hayatının bir noktasında bu duyguyu yaşar ve insanlardan umudu keser.
kendini dağa taşa verir alkole verir kedi besler köpek besler insanlardan kaçmaya çalışır.
devamını gör...

biri bana düşünmemeyi öğretsin. bana ait olmayan ama yapmak zorunda olduğum sorumluluklarımı düşünmemeyi, kaygılarımı, geleceği düşünmemeyi. yoksaydıklarım, geçiştirdiklerim ya da anı kurtarmak için içime attıklarım gün yüzüne çıkıyor. sabredemiyorum, bilinçaltıma söz geçiremiyorum. rüyalarımda kavga ettiğimi, söylemeyemediklerimi haykırdığımı görmeye başladım. gün içinde olanlar gece de devam ediyor. kendi kendime elalemin iyisi sen misin, boşver, üzülme demekten yoruldum. değer verip önemsenmemekten, gözardı edilmekten yoruldum. ne umudum kaldı, ne de amacım. nasıl toparlarım, ne yaparım bilmiyorum bu kez. farelerin yürüdükleri çemberde yürüyor gibi hissediyorum kendimi. çabalıyorum ama nafile, gidebildiğim bir yer yok. sonuç yok. ne sonu ne başı var. kısır döngü benim etrafımda sanki. ne olacak böyle?
devamını gör...

bir zamanlar fetö'ye olan hitap şekli. en çokta bülent arınç'a yakışıyordu, her devrin adamı olduğundan zağar.
devamını gör...

tamda şuan da sözlüğün başından kalkıp yapmaya gittiğim şeydir.geri dönünce yoklama alacağım rahat durun.
devamını gör...

yüreği tertemiz bir insandır. onlara bir canlı olduğu için değer veren insandır.
devamını gör...

juventus'un banko bir şekilde alacağını düşündüğüm maçtır.
devamını gör...

çok yazmak, hatta sabaha kadar yazmak.

kıymetli yazarcanlar, okuyucuların, arama motoruna bir kelime ya da bir cümle yazdıktan sonra karşısına çıkan her şeyin objektif olması doğru değil. inanın bir o kadar biz subjektif tanım/tarif ya da yaşanmışlık veya tecrübeyi de arıyoruz. hepimiz yapıyoruz.

zeytinyağlı yaprak sarmasının zibilyon adet tarifi var, yazın o sebepten, takılmayın içeriğe falan.
devamını gör...

şarkılarını beğenmeyenlere ''ayı'' diyecek kadar özgüvene sahip twitter ünlüsüdür. zeynep bastık'ın anarşist olanı.
devamını gör...

üstad, master anlamlarına gelen japonca bir kelime. uzak doğu savaş sanatlarında bir dojoda o sanatı en az on beş sene gibi uzun yıllar icra etmiş ve artık öğreticilik yapmaya başlamış insanlara denir. örneğin ninja kamplumbağalardaki splinter usta aslında bir sensei'dir. buna ek olarak bizdeki ''hocam'' tabiri gibi japonya'da doktorlara, öğretmenlere, akademisyenlere vs. beyin gücü gerektiren meslek erbablarına karşı da bir saygı ifadesi olarak kullanılır.
devamını gör...

bence her insan içten içe nasıl biri olduğunun bilinmesini arzu ediyor. kendini olduğu gibi ortaya koyan bir insan başkası tarafından onaylandığında kendini değerli hissediyor. değerli hissetmek de hayata karşı bir tür antikor görevi görüyor.

kendi adıma ayrıntılara girerek yazıyorum. hakkımda bir şey bilinmesin istesem buna uygun yazarım ama bu beni tatmin etmez. dilekçe yazar gibi yazmanın bana göre sebebi yok.
devamını gör...

sauron ve barad-dur'un düştüğü günü daha da anlamlı kılan, hayranları ve okurlarının her yıl orta dünya evreninin yaratıcısı j.r.r. tolkien'i ve eserlerini kutlamak, anmak ve birlikte okumak için kütüphane müze ve kampüslerde bir araya geldiği etkinlik.
2003 yılından bu yana dünyanın pek çok noktasında sürdürülen etkinliğin fikir babasıysa köşe yazarı sean kirst. ocak 2002 tarihli bir yazısında lotr üçlemesinden bahsederken joyce için bloomsday var, peki bu üçlemeyi anmak ve okumak için de özel bir gün var mı diye sorar.
bu fikir hayranların öyle hoşuna gider ki en yakın 25 mart olan 25 mart 2003 tarihini ilk tolkien okuma günü olarak seçerler.
devamını gör...

iskandinav mitolojisi, nail gaiman. okuması çok keyifli mitolojik öyküler içeriyor. haftanın günlerinin inglizce karşılığının iskandinav tanrılarından geldiğini öğrenmiştim bu kitap sayesinde. thursday =thor day
devamını gör...

islam öncesi arabistan'da yaşayan putperest, musevi, hıristiyan erkek ve kadınların başlarından aşağı sarkan geleneksel bir örtüdür. islam'ı kabul eden bölge insanlarının da başındadır bu örtü. hem başa güneş geçmesini , hem de ağız, göz, burun ve kulaklara toz, kum kaçmasını engellemek için kullanılır. islamiyet kabul edilince, göğüs bölgesi açık olan kadınların hımarla örtmeleri buyurulmuş.
devamını gör...

david bowie'nin 1969 çıkışlı şarkısı. link

ground control to major tom (ten, nine, eight, seven, six)
commencing countdown, engines on (five, four, three)
check ignition and may god's love be with you (two, one, liftoff)


chris hadfield bu şarkıyı iss (uluslararası uzay istasyonunda) yeniden seslendirmiş ve dünyanın potansiyeli en pahalı müzik klibine imza atmıştır. 150.000.000.000$ link

edit: olayı biraz daha derinlemesine araştırdım. aslında gerçek maliyeti bu değilmiş. kendisine izin verilmese, oturup kendisine uzay istasyonu vs. yapmaya kalksa harcayacağı para bu olurmuş.
devamını gör...

karşılıklı uygun olmayan (illegal ) alış verişten razı olma durumunu ifade eden deyim.

(bkz: alan razı veren razı)
devamını gör...

eskiden yaşadığım hayat.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

evet her gece buradayız. onlardan biride ben oluyorum.
devamını gör...

tanrılarla ve dinlerle uğraşmaz, ilgilenmez. çok rahat insanlardır, dinsel bir kimliğe hapsolmazlar. kafası ideolojik fikirlerle dolu insanlara göre daha rahat ve keyfine düşkündür. kendine dinsel kimlik alanlara göre dinsel hiçbir düşünce için kendini yormaz, adeta yıpratmaz. bu konulardan aşırı derece de uzak dururlar ve hayatı sadece kendisine, ailesine, işlerine ve geleceğine ayırırlar. bu akıma dahil insanlar geçmişten günümüzde görüp görebileceğiniz en rahat insanlardır.
devamını gör...

kalbini kırıp, üstünde tepinen insanlara rağmen o insanlarla muhattap olmaya devam etmek.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim