penguen dergisi
özlediğim dergi.neyse ki sönmez karakurt uykusuzda devam ediyor.
devamını gör...
sinema-tv kulübü
herkese iyi akşamlarr! kulübümüzün genel olarak toplantısını yapmış bulunuyoruz. katılımın fazla olması beni çok sevindirdi öncelikle üyelerimize teşekkür ediyorum. sevgili üyelerimizin birr sürü çok güzel fikirlerini önerilerini dinledik hep beraber, çok da güzel sohbet geçti diye düşünüyorum. yeni fikirler ve önerilerle sizleri de kulübümüze dahil etmeyi düğünüyoruz. katılmak isteyen üyelerimizi her zaman bekliyorum.
devamını gör...
somon balığı
yetişkinlerin yumurtladıktan sonra ölmesi, orada büyüyen yavruların okyanusa gitmesi, ve okyanusta o kadar dolanıp durduktan sonra yumurtlamak için, ters akıntıya rağmen gene aynı yere gelmesi ibretliktir.
okyanus'ta yada ırmak'ta yaşamalarına rağmen ormana ve toprağada faydaları vardır. çünkü ayılar ilk başlarda balığın hepsini yesede, karnı doydukça sadece yumurtalarını yermiş ve kıyıya çektiği somon balığı orada çürüyüp bütün vitaminlerini toprağa bırakırmış.
o yüzden ayıların somon balıklarını kıyıya götürüp yediği yerlerdeki ağaçlar, ormanın diğer taraflarına göre daha uzun, daha sağlam oluyormuş.
okyanus'ta yada ırmak'ta yaşamalarına rağmen ormana ve toprağada faydaları vardır. çünkü ayılar ilk başlarda balığın hepsini yesede, karnı doydukça sadece yumurtalarını yermiş ve kıyıya çektiği somon balığı orada çürüyüp bütün vitaminlerini toprağa bırakırmış.
o yüzden ayıların somon balıklarını kıyıya götürüp yediği yerlerdeki ağaçlar, ormanın diğer taraflarına göre daha uzun, daha sağlam oluyormuş.
devamını gör...
nesquik
hayatımda hiç yemedim fakat benim için yeri çok özel olan siyah topçuklar bütünü.
komşumuzun oğlu çok severdi, sürekli alırlardı ona. ilk orada görmüştüm ben de.
benim için özel olan kısmı ise kutularının yanında hediye olarak verdikleri bilgisayar oyunları. komşumuzun oğlundan cd'lerini alıp kendi bilgisayarımda oynuyordum. nedendir bilmiyorum cd'siz de oynanmazdı, cd hep takılı olacaktı kasada. bu yüzden de hiç uzun süreli oynayamıyordum, anca birkaç saatlik. sonra hemen geri verirdim o altın gibi parlayan cd'leri. aklıma gelince içimde buruk bi özlem oluyor hep.
yıllar geçti çok oyunlar oynadım fakat nesquik cd'li oyunları hiç unutamadım:
-starsky&hutch
-warzone 2100*
-army men rts
-ı.g.ı 2
komşumuzun oğlu çok severdi, sürekli alırlardı ona. ilk orada görmüştüm ben de.
benim için özel olan kısmı ise kutularının yanında hediye olarak verdikleri bilgisayar oyunları. komşumuzun oğlundan cd'lerini alıp kendi bilgisayarımda oynuyordum. nedendir bilmiyorum cd'siz de oynanmazdı, cd hep takılı olacaktı kasada. bu yüzden de hiç uzun süreli oynayamıyordum, anca birkaç saatlik. sonra hemen geri verirdim o altın gibi parlayan cd'leri. aklıma gelince içimde buruk bi özlem oluyor hep.
yıllar geçti çok oyunlar oynadım fakat nesquik cd'li oyunları hiç unutamadım:
-starsky&hutch
-warzone 2100*
-army men rts
-ı.g.ı 2
devamını gör...
circe
yunan mitolojisinde güneş tanrısı helios ile nymph* perseis'in kızı, büyücü tanrıça.
odysseia'da ''güzel belikli, insan sesli, korkunç tanrıça'' olarak bahsedilir. aiaie adası'nda tek başına yaşar, buraya gelen davetsiz misafirleri, onu kullanmak isteyen açgözlü kişileri domuz, aslan ya da kurtlara çevirir.
kendisiyle ilgili yapılmış bir çok sanat eseri var. bir kaç tanesini paylaşmaya geldim.
john william waterhouse'un circe'yi resmettiği iki tablosuna bakalım.
odysseia'da anlatılana göre: odysseus arkadaşlarıyla beraber aiaie adası'na vardığında kirke onları evine davet eder. arkadaşları boş bulunup kirke'nin konağına girdiğinde kirke onları şarabıyla büyüleyip hepsini domuza dönüştürür. neyse ki hermes odysseus'a kirke'yi nasıl alt edeceğini anlatır: molü adlı bir ot büyünün etkisini yok edecek, şarabı içtikten sonra kirke'ye saldıracaktır. odysseus böylece tuzağa düşmez, şarabı içer ama büyü etki etmez. kirke odysseus'un yanında kalması şartıyla arkadaşlarını tekrar insana dönüştürür ve onlara zarar vermeyeceğine dair ant içer.
john william waterhouse- circe offering the cup to odysseus (1891)
mit böyle. kirke kadehi odysseus'a ikram ediyor tablosunda da kirke'nin büyülü şarabı ikram ettiği anı görüyoruz: bir elinde sihirli değneği, diğer elinde şarap kadehi. arkasındaki aynanın yansımasından odysseus görünüyor, kirke'nin planının farkında. tabloda kirke'nin dönüştürdüğü iki domuz da var: birisi ayağının yanında sağda, diğeri ise tahtının arkasında.
kirke görkemli tahtının üzerinde, kendinden emin duruşuyla pek güzel resmedilmiş. odysseus'u diğerlerinin yanına katmaya hazır.
sırada kirke ve scylla'nın hikayesi var. ovidius'un dönüşümler eserinde anlatılana göre: kirke deniz tanrısı glaucus'a aşık olur ancak glaucus onu reddeder ve kirke'den aşık olduğu deniz perisi skylla'nın aşkına karşılık vermesi için bir aşk iksiri yapmasını ister.*kirke bunu duyunca çılgına döner. ikisini de cezalandırmak için hıncını skylla'yı 12 ayaklı, 6 kafalı korkunç bir canavara dönüştürerek alır.
john william waterhouse - circe indiviosa (1892)
tabloda kirke'nin skylla'ya iksiri uyguladığı anı görüyoruz. kirke'nin yüzündeki intikam hırsı, glaucus onu istemediği için skylla'ya karşı duyduğu kıskançlık tamamen yüzünden okunuyor. iksirin ve kıyafetinin rengi bile insana korkunç bir hava veriyor zaten. waterhouse hikayeyi sanata aktarmakta bir usta.
franz von stuck - tilla durieux as circe (c.1913)
ressam, aktris tilla durieux'u model alarak kirke'yi resmetmiş. kirke kurbanına içine ilaç kattığı şarabını ikram ediyor. karanlık arkaplan, kırmızı saçları ve parlak mavi elbisesi ve özellikle sinsi yüzüyle korkutucu ve bu yüzden başarılı bir eser.
wright barker - circe (1889)
kirke'yi taştan yapılmış konağının önünde, etrafı ilaçlarla büyülediği insanlarla çevrili halde tablonun merkezinde görüyoruz. çok davetkar bir ev sahibi gibi gözüküyor, belki birilerini meşhur şarabından içirmek için evine davet ediyor olabilir.
beatrice offor - circe (1911)
kirke genelde elinde sihirli değneği ya da şarap kadehiyle resmediliyor. bu tabloda diğerlerine nazaran daha tatlı masum bir yüzü var. ilginç.
ben kirke'nin yazarı madeline miller'ın kirke'nin resmedildiği sanat eserlerini anlattığı yazısını bırakayım. buradan
kaynak
odysseia'da ''güzel belikli, insan sesli, korkunç tanrıça'' olarak bahsedilir. aiaie adası'nda tek başına yaşar, buraya gelen davetsiz misafirleri, onu kullanmak isteyen açgözlü kişileri domuz, aslan ya da kurtlara çevirir.
kendisiyle ilgili yapılmış bir çok sanat eseri var. bir kaç tanesini paylaşmaya geldim.
john william waterhouse'un circe'yi resmettiği iki tablosuna bakalım.
odysseia'da anlatılana göre: odysseus arkadaşlarıyla beraber aiaie adası'na vardığında kirke onları evine davet eder. arkadaşları boş bulunup kirke'nin konağına girdiğinde kirke onları şarabıyla büyüleyip hepsini domuza dönüştürür. neyse ki hermes odysseus'a kirke'yi nasıl alt edeceğini anlatır: molü adlı bir ot büyünün etkisini yok edecek, şarabı içtikten sonra kirke'ye saldıracaktır. odysseus böylece tuzağa düşmez, şarabı içer ama büyü etki etmez. kirke odysseus'un yanında kalması şartıyla arkadaşlarını tekrar insana dönüştürür ve onlara zarar vermeyeceğine dair ant içer.
john william waterhouse- circe offering the cup to odysseus (1891)mit böyle. kirke kadehi odysseus'a ikram ediyor tablosunda da kirke'nin büyülü şarabı ikram ettiği anı görüyoruz: bir elinde sihirli değneği, diğer elinde şarap kadehi. arkasındaki aynanın yansımasından odysseus görünüyor, kirke'nin planının farkında. tabloda kirke'nin dönüştürdüğü iki domuz da var: birisi ayağının yanında sağda, diğeri ise tahtının arkasında.
kirke görkemli tahtının üzerinde, kendinden emin duruşuyla pek güzel resmedilmiş. odysseus'u diğerlerinin yanına katmaya hazır.
sırada kirke ve scylla'nın hikayesi var. ovidius'un dönüşümler eserinde anlatılana göre: kirke deniz tanrısı glaucus'a aşık olur ancak glaucus onu reddeder ve kirke'den aşık olduğu deniz perisi skylla'nın aşkına karşılık vermesi için bir aşk iksiri yapmasını ister.*kirke bunu duyunca çılgına döner. ikisini de cezalandırmak için hıncını skylla'yı 12 ayaklı, 6 kafalı korkunç bir canavara dönüştürerek alır.
john william waterhouse - circe indiviosa (1892)tabloda kirke'nin skylla'ya iksiri uyguladığı anı görüyoruz. kirke'nin yüzündeki intikam hırsı, glaucus onu istemediği için skylla'ya karşı duyduğu kıskançlık tamamen yüzünden okunuyor. iksirin ve kıyafetinin rengi bile insana korkunç bir hava veriyor zaten. waterhouse hikayeyi sanata aktarmakta bir usta.
franz von stuck - tilla durieux as circe (c.1913)ressam, aktris tilla durieux'u model alarak kirke'yi resmetmiş. kirke kurbanına içine ilaç kattığı şarabını ikram ediyor. karanlık arkaplan, kırmızı saçları ve parlak mavi elbisesi ve özellikle sinsi yüzüyle korkutucu ve bu yüzden başarılı bir eser.
wright barker - circe (1889)kirke'yi taştan yapılmış konağının önünde, etrafı ilaçlarla büyülediği insanlarla çevrili halde tablonun merkezinde görüyoruz. çok davetkar bir ev sahibi gibi gözüküyor, belki birilerini meşhur şarabından içirmek için evine davet ediyor olabilir.
beatrice offor - circe (1911) kirke genelde elinde sihirli değneği ya da şarap kadehiyle resmediliyor. bu tabloda diğerlerine nazaran daha tatlı masum bir yüzü var. ilginç.
ben kirke'nin yazarı madeline miller'ın kirke'nin resmedildiği sanat eserlerini anlattığı yazısını bırakayım. buradan
kaynak
devamını gör...
yazarların gününü özetleyen kelime
kasvetli.
devamını gör...
kadınları etkilemenin yolları
etkileyemezsin. o isterse etkilemene izin verir.
devamını gör...
hiç büyük kadın yazar olmaması
sanatçı şeklinde düzeltilmesi gereken başlık. neden? çünkü frida kahlo var, büyümüş bir şey kendisi.
sonra türk edebiyatı'ndan nazlı eray var yazar olarak. halide edip adıvar, adalet ağaoğlu var. bu kadınlar gerek resimleriyle, gerekse yazdıklarıyla isimlerini duyurmuş kişiler.
sonra türk edebiyatı'ndan nazlı eray var yazar olarak. halide edip adıvar, adalet ağaoğlu var. bu kadınlar gerek resimleriyle, gerekse yazdıklarıyla isimlerini duyurmuş kişiler.
devamını gör...
uzaktan arkadaş edinmek
o olmak istediğindir.
sen onun olmak istediğisindir.
siz birbirinizi tamamlayansınızdır.
bir o kadar da kendiniz olmayansınızdır.
gibi saçma cümleler kurmak istediğim başlık.
sen onun olmak istediğisindir.
siz birbirinizi tamamlayansınızdır.
bir o kadar da kendiniz olmayansınızdır.
gibi saçma cümleler kurmak istediğim başlık.
devamını gör...
sözlükteki beğen butonunun kullanılmaması
kullanılması gereken buton. arkadaşlar kullanın bir zahmet beğeneni öpmüyorlar yani sjsjsjsj. ben bol bol kullanıyorum daha bişey olmadı bana kanlı canlı tek parça halinde hayattayım.
devamını gör...
gambiya
"benki senden ayrılmazdım, bu ayrılık neden oldu" türküsünün, çıkış sebebi olan ülkedir. senegal'in içinde ayrı bir devlettir.
emperyalist büyük çakal ingiliz'lerin, emperyalist fransız'ların elindeki senegal'in ortasından geçen nehrin etrafını alıp, burası bize bağlı gambiya demesidir.
emperyalist büyük çakal ingiliz'lerin, emperyalist fransız'ların elindeki senegal'in ortasından geçen nehrin etrafını alıp, burası bize bağlı gambiya demesidir.
devamını gör...
esnafın park edilmesin diye yola koyduğu nesne
kasap dükkanı önüyse mangal kömürü.
devamını gör...
konuştuğun yazarın mesaj alımını kapatması
şey gibi düşünün, telefon numarası sizde olan birinin telefonunu uçak moduna alması. şahsi değil yani.
devamını gör...
çocukken sahip olunan saçma fikirler
büyüdükçe her şeyi öğreneceğimi ve hiç yanlış yapmayacağımı sanıyordum.öğrendim ki "hata yapmak büyümenin bir parçasıdır."
devamını gör...
maya uygarlığı
orta amerika'da yaşamış olan, en gelişmiş antik medeniyetlerden biri.
haritadaki turuncu bölge, mayaların yaşadığı bölgeyi gösteriyor:

(görsel, slideserve. com'dan alıntıdır.)
öyle ilgi çekici bir uygarlık ki, buraya ne yazsam yetmeyecek bana ama başlığın açılmamış olarak kalmasına da gönlüm razı gelmedi. o nedenle uzun uzun anlatmak yerine link koyacağım meraklıları için.
genel bilgi
çöküşlerine ilişkin ipuçları
videolu anlatım
haritadaki turuncu bölge, mayaların yaşadığı bölgeyi gösteriyor:

(görsel, slideserve. com'dan alıntıdır.)
öyle ilgi çekici bir uygarlık ki, buraya ne yazsam yetmeyecek bana ama başlığın açılmamış olarak kalmasına da gönlüm razı gelmedi. o nedenle uzun uzun anlatmak yerine link koyacağım meraklıları için.
genel bilgi
çöküşlerine ilişkin ipuçları
videolu anlatım
devamını gör...
ramazanda alkol alan insan
ramazanda içmeyince cennetlik olmadığına göre içsin. ne fark edecek.. yarasın.*
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının çektiği fotoğraflar
devamını gör...
karakter oluşumunda internetin önemi
etkisi çok büyük olan önemdir.
iyi ya da kötü tartışması yapmak yerine birkaç örnek vermek istiyorum, tabii ki istisnalar var.
hepsi öznel fikirlerim, bir kanıt sunmak ya da tez yazmak gibi bi gayem yok, umarım fazla ciddiye alınmaz.
sanırım ebeveynlik kavramının değeri azaldı, bir çocuğa teker teker değerleri öğretmek yerine kendi başına öğrenmesi için çabalıyor artık aileler, bizim küçükken aile toplantılarında yapıp dayak yiyeceğimiz* bir hareketi şimdinin çocukları rahatlıkla yapıyor.
üstelik üzerine alkış alıp, bütün ailenin profillerinde paylaşılıyor, çocuk hareketinin yanlış olduğunu idrak edemiyor bile.
ebeveynler çok rahatlaşmaya, çocuklar çok garip davranmaya başladı.
internet sayesinde bir şeyin fanatiği, geek'i olmak çok basitleşti. insanlar okumadığı kitap, bilmediği yazar hakkında bile hiç zorlanmadan konuşabiliyor. hatta birbirleriyle tartışıyorlar bile, ''x'i okuyan da ne bileyim...''
fanatiklerde de gereksiz bi özgüven patlaması var, en ''elit'' çevrede bile lakayt, saygısızca konuşan tipler azınsanmayacak kadar çok. müzik ekipmanı forumunda bile ''bu marka dışını almayın, aptallar!'' gibi konuşanlar var.
sürekli olarak inanç tartışmasına maruz kalıyoruz, bu bizi daha mı esnek yoksa daha mı muhafazakar yapıyor, pek bi fikrim yok.
en komik, en eğlenceli konularda bile birbirimize tahammülümüz yok, espri yapana ''esprin kötü!'' demek için fırsat kolluyoruz, e tamam da adamın mizahi personası o belki, neden abartıyoruz?
zamanla eklerim bir şeyler, dursun başlığım başımın ucunda, daha kahvaltımı bile etmedim yahu!
iyi ya da kötü tartışması yapmak yerine birkaç örnek vermek istiyorum, tabii ki istisnalar var.
hepsi öznel fikirlerim, bir kanıt sunmak ya da tez yazmak gibi bi gayem yok, umarım fazla ciddiye alınmaz.
sanırım ebeveynlik kavramının değeri azaldı, bir çocuğa teker teker değerleri öğretmek yerine kendi başına öğrenmesi için çabalıyor artık aileler, bizim küçükken aile toplantılarında yapıp dayak yiyeceğimiz* bir hareketi şimdinin çocukları rahatlıkla yapıyor.
üstelik üzerine alkış alıp, bütün ailenin profillerinde paylaşılıyor, çocuk hareketinin yanlış olduğunu idrak edemiyor bile.
ebeveynler çok rahatlaşmaya, çocuklar çok garip davranmaya başladı.
internet sayesinde bir şeyin fanatiği, geek'i olmak çok basitleşti. insanlar okumadığı kitap, bilmediği yazar hakkında bile hiç zorlanmadan konuşabiliyor. hatta birbirleriyle tartışıyorlar bile, ''x'i okuyan da ne bileyim...''
fanatiklerde de gereksiz bi özgüven patlaması var, en ''elit'' çevrede bile lakayt, saygısızca konuşan tipler azınsanmayacak kadar çok. müzik ekipmanı forumunda bile ''bu marka dışını almayın, aptallar!'' gibi konuşanlar var.
sürekli olarak inanç tartışmasına maruz kalıyoruz, bu bizi daha mı esnek yoksa daha mı muhafazakar yapıyor, pek bi fikrim yok.
en komik, en eğlenceli konularda bile birbirimize tahammülümüz yok, espri yapana ''esprin kötü!'' demek için fırsat kolluyoruz, e tamam da adamın mizahi personası o belki, neden abartıyoruz?
zamanla eklerim bir şeyler, dursun başlığım başımın ucunda, daha kahvaltımı bile etmedim yahu!
devamını gör...
güzel bacaklı kadın
şanslı insan.
hiç sevmem kadınlarda kalın bacakları. odun gibi, hatta erkek bacağı gibi... gözümü kanattın zippo gece gece *
bir de bembeyaz bacakları hiç sevmem. o bacaklarla şorttu, elbiseydi giydiler mi içime fenalık geliyor.
bence budur güzel bacak:

görselin kaynağı
hiç sevmem kadınlarda kalın bacakları. odun gibi, hatta erkek bacağı gibi... gözümü kanattın zippo gece gece *
bir de bembeyaz bacakları hiç sevmem. o bacaklarla şorttu, elbiseydi giydiler mi içime fenalık geliyor.
bence budur güzel bacak:

görselin kaynağı
devamını gör...
başıboşlar sekmesi için talepler
aradaki sınırları bilmemiz lazım bak çok ince çizgiler var. avuç içi öpmek bir başıboşluk değil fakat avuç içi öptükten 30 sn sonra kaçınılmaz bir olay olan boyun öpmesi başıboş. ince çizgiler var. bunları yatırmamız lazım masaya.
bence sınırları daha iyi belirlememiz için bir kadın vücudunu komple öpmeli başlıklar açalım hep beraber, adım adım. saç okşamaktan başlanabilir, olaylar gelişir. başıboşa atılan uzuv başıboştur, çünkü kafalar karışık, çözmemiz lazım acil.
bence sınırları daha iyi belirlememiz için bir kadın vücudunu komple öpmeli başlıklar açalım hep beraber, adım adım. saç okşamaktan başlanabilir, olaylar gelişir. başıboşa atılan uzuv başıboştur, çünkü kafalar karışık, çözmemiz lazım acil.
devamını gör...

