osmanlı'da halkın yüzde 90'ı cahildi
ama torunları hala “atalarımızın mezar taşını okuyamıyoruz” diye ağlıyor. gördün mü bak büyük büyük deden de okuyamıyormuş zaten
devamını gör...
normal sözlük’ün çok da kafa olmaması
sözlük açıldığı anda 40 yıllık dostmuş gibi şaaapmak isteyen yazar beyanı. dur daha agam. bi alışalım kaynaşalım
devamını gör...
ümit yılbar
devri daim olsun
devamını gör...
aşırı okuyan biriyle sohbet etmek
okuyarak çenesini değil beynini doldurduysa, okuduklarını sorgulayıp özümsemiş kendine artı değer kattıysa, alıntılara değil öze meftunsa, konuşurken satır aralarında bak ben ne çok bilgiliyim diye baş baş bağırmıyorsa tadından yenmez. aksi halde koy g...ne rahvan gitsin. yorar cünkü.
devamını gör...
kendinizi beş yıl sonra nerede görüyorsunuz sorusu
göremiyorum.
devamını gör...
sarımsak turşusu
sarımsak severim ama turşusu bence çok kötü.
çok kötü kokar. bir de bunu kıtır kıtır yiyen insanlar var, şaşarım kendilerine.
çok kötü kokar. bir de bunu kıtır kıtır yiyen insanlar var, şaşarım kendilerine.
devamını gör...
the twilight zone
1959, 2000 ve 2019 serilerinin tüm bölümlerini izledim. 1985 serisinin ise yarıya yakınını izlemişimdir. favorim kesinlikle 1959-1964 arası yayınlanan bölümler. her biri birbirinden güzel, etkileyici ve çarpıcı. döneminin basit çekim teknikleriyle başarılı ve pek çok bilim kurgu filmine ilham verecek hikayeler üretmişler. uzaylılar, paralel evrenler, zamanda yolculuk ve akla gelebilecek bir çok konu işlenmiş. benim tek sorunum ise çevremde tanıdığım bir kişinin bile bu diziyi izlememesi. teklif ettiğim hiç kimse bir bölüm bile izlemedi. insanın çevresi bu kadar mı bilim kurgu ve benzeri konulardan uzak olur. mesela "nightmare at 20.000 feet" gibi bir bölümü anlatsam anlatamam ama izleyen beni anlar. "ıt's a good life" gibi efsane bir bölümü bilmeyenlere ne diyebilirim. “five characters in search of an exit” veya “the after hours” marsha'nın son karesi. yok mu izleyeniniz biraz yorumlayalım.
devamını gör...
kıskanç sevgili
ilaç ile zehir arasındaki tek fark dozdur.biri yan etkileri olabilmekle beraber hayatı daha iyi hale getirirken diğeri toksiktir; iyileştirmek bir yana zarar verir, hasta eder.kıskançlık da böyledir.sevilenin sevgisini, birlikte geçirilmeyen zamanı, ilgisini kıskanabilir seven insan çünkü onun yokluğu, özlemi onun için dayanılmazdır.ayrıca sevdiği zarar görmesin diye onu kendince korumak da ister ama bununla karşısındakini üzmez, onu şekillendirmeye çalışmaz ve en önemlisi hayatı ona zindan etmez.her şeyden önce ona güven duyar.sevdiği insan zaten kafasındaki kriterlere uygun insandır, onu bilerek ve isteyerek seçmiştir, silah zoruyla değil.
gerçekten seven biri tatlı tatlı kıskanır, arada sitem eder, gönül koyar, uygun bir dille varsa rahatsızlıklarını dile getirir, kıskançlığıyla aslında sevgisini, bağlılığını ve koruma içgüdüsünü gösterir.sevilen de zaten bunun farkındadır, o da karşı tarafa saygı duyar ve kimliğinden ödün vermeden daha özenli davranır.
tatlı kıskanç sevgilileriniz olması dileğiyle...
gerçekten seven biri tatlı tatlı kıskanır, arada sitem eder, gönül koyar, uygun bir dille varsa rahatsızlıklarını dile getirir, kıskançlığıyla aslında sevgisini, bağlılığını ve koruma içgüdüsünü gösterir.sevilen de zaten bunun farkındadır, o da karşı tarafa saygı duyar ve kimliğinden ödün vermeden daha özenli davranır.
tatlı kıskanç sevgilileriniz olması dileğiyle...
devamını gör...
denizi geride bırakınca hissedilenler
baba evinden çıkan gelin kız gibi olmaktır.
bir daha ne oralı olunur, ne oradan olunur.
her seferinde ilk ayrılma anı gibi olunur.
alaka da bitmez, özlemde bitmez buruklukta bitmez.
yaraya basılan tuz gibi can yakar gözlerden uzaklaşan ufuktaki dalgalar.
an itibariyle vakıf olduğum bir kısmını yazabildiğim bir kısmını yazamayıp iç çektiğim hislerdir.
bir daha ne oralı olunur, ne oradan olunur.
her seferinde ilk ayrılma anı gibi olunur.
alaka da bitmez, özlemde bitmez buruklukta bitmez.
yaraya basılan tuz gibi can yakar gözlerden uzaklaşan ufuktaki dalgalar.
an itibariyle vakıf olduğum bir kısmını yazabildiğim bir kısmını yazamayıp iç çektiğim hislerdir.
devamını gör...
çocuğuna kendi mesleğinden isim vermek
pi yemek hazır, hadi sofraya gel annecim!
devamını gör...
yazarların hesap isteme şekilleri
çay getirmesini beklerim. öyle bağırmaya, el kol işareti yapmaya gerek duymam. çayı getirince normal bir ses tonuyla '' hesabı da alabilir miyiz '' diye rica ederim.
devamını gör...
normal sözlük aşık atışması
hey yabancı sen kime dersin yalancı?
hankchinaski gitmiş adanaya
ısmarlamıyor ne dürüm ne bira
çaylaklara sataşmayın, iyi ki geldiler zira.
hankchinaski gitmiş adanaya
ısmarlamıyor ne dürüm ne bira
çaylaklara sataşmayın, iyi ki geldiler zira.
devamını gör...
erp
kurumların tüm iş alanlarındaki tüm faaliyetlerinin yetkilendirilen isimlerce ortak çalışılabilir, erişilebilir ve müdahale edilebilir olmasına olanak sağlayan yazılımsal altyapı. en bilinen erp tabanlı ürün sap'dir.
ks: enterprise resource planning*
ks: enterprise resource planning*
devamını gör...
hala zevkle izlenen çizgi filmler
(bkz: arthur)
devamını gör...
lucifer (yazar)
guzum niye yazmıyorsun, hayır cezalı da değilsin. göremiyorum tanımlarını. özletme kendini şapşik. sısısıs
devamını gör...
açık unutulmuş ıslak mendil gibi olmak
bazen kötü hissettiğimde bunu ifade edecek terim bulamıyordum. an itibariyle buldum. açık unutulmuş ıslak mendili. çok hüzünlü.
devamını gör...