hayatın tadını biliyordur net...
devamını gör...

uuuw bu yayın da dinlenir işte... miko her sefer noktasal atış yapmayı nasıl başarıyorsun annem...
vizyon, misyon... duyun bi sesimizi eyy...
neyse ben bi telefonumu şarj edip geleyim...
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ciltteki yaralar üzerindeki bakterilerin çoğalmasını önleyen antiseptik ilaç, merhemdir. ameliyat sonrası yaraların iyileşmesinde, deri enfeksiyonlarında, kesik, yara, yanık, sivilce gibi daha birçok şeyin tedavisinde kullanılır. doktor kontrolunde kullanılması tavsiye edilir.
devamını gör...

bu bir miko ukdesidir.
ingilizce'ye the man from nowhere, türkçeye mazisi olmayan adam olarak çevirilmiş 2010 yapımı olan güney kore yapımı film. güney korede en çok hasılatı yapan film olarak tarihe geçmiştir. imdb puanı 7,8

filmin yönetmenliğini lee jeong-beom, oyunculuklarını ise o zamanlar 9 yaşında olan, kim sae-ron ile ultra süper yakışıklı won bin üstlenmektedir.
çok net söyleyeyim won bin'e laf edenin kalbini kırarım. çok seçici bir aktördür, bugüne kadar sadece 5 filmde oynadı. oynadığı filmlerde de tarih yazdı.
oynadığı filmler: guns & talks, taegukgi, my brother , motherve the man from nowhere .
spoilere karşı hassas bünyeler için bundan sonrası rahatsız edici olabilir.
''
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel''


sevgili arkadaşlar, film özgün bir film değil. bir gangster filmi.
herkes, john wick'e bezetmiş,
benzetecekseniz leon (1994)'e benzetin bari. sinirlendim bak...
üst düzey bir asker won bin, bir çeşit rambo olduğunu sonradan anlayacağız. askerlik travmalarından dolayı, kendi halinde karanlık dünyasında , a sosyal bir biçimde yaşamaktadır.
uyuşturucu bağımlısı komşusunun küçük kızı ile iletişim kurar. çocuk, bu karanlık adamın dünyasından içeri sızar.
derken, annesi olan aşüfte uyuşturucu baronlarının kokaini kaybeder. hal böyle olunca, anne ölür, kızda kaçırılır.
won bin, bu işi soruşturken, işin boka sardığını ve işin içinde kızın organlarının da riske girdiğini fark edince, nero misali ortalığı yakar. bu aşamada aksiyonun dibine vuruyoruz arkadaşlar.
iyi pişirilmiş bir film kesinlikle, karanlık ve tehlikeli.

izlemenizi tavsiye ederim.
filmin müziği ile yazımızı sonlandıralım.


devamını gör...

insana değer
sürekli cinayet haberleri normalleşti. her akşam kanalları gezerken gördüğümüz bir şey. intihar eden 'vah vah' diyip geçiyoruz. elimizden gelen bir şey yok. bunu düzeltebileceklerin ise daha önemli (!) işleri var. okumaya çalışan masum bir insan evladısındır maymunun biri çıkıp sana demediğini bırakmaz. bazen fikrini belirtirsin beğenmezler terörist olmayla itham ederler.
neyin yarışındayız. napıyoruz?

edit1:türkiye işçi partisi milletvekili barış atay'ın değindiğim konuyla ilgili olarak bütçe üzerine yaptığı konuşma.buyrunuz efendim
devamını gör...

karacaoğlan aynı nesneyi kara donlu beytullah diye tanımlayınca hiçbir şey olmuyor fakat 2021 yılında ilgili yapı siyah bez örtülü küp olarak tanımlanınca aşağılama oluyor. ilginç gerçekten.

siyah değil, lacivet. küp değil, üçgen prizma. tapınma değil, secde etme. tamam.
devamını gör...

bu da vardı diyeceğim.
devamını gör...

ses tonu fazla etkileyici olan oyuncu ve aynı zamanda mankendir. ilk rolü melekler korusun dizisinde levent karakteridir. aynı zamanda aslı enver ile 2012 yılında evlenip, 2015 yılında "şiddetli geçimsizlik" sebebiyle boşanmışlardır. küçük sırlar (demir),kurt seyit ve şura (petro),hayat şarkısı (kerim) dizilerinde oynamıştır. günümüzde ise masumlar apartmanı dizisinde han karakterini canlandırıyor. han'ın rahatsızlığı dispozofobidir.
dispozofobi, kompulsif biriktirme hastalığı, istifçilik olarak da geçiyor. bu hastalık; değersiz, sağlıksız, kullanılmayan tüm eşyaların biriktirilmesi ve atılamaması durumuna denir.
devamını gör...

kumnaraya 10 lira koyuyorum, patlatacağım zaman 3 lira kalıyor.

buharlaşıyor sanki anlamadım.

(bkz: enflasyon)
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bir de bunların saldırıdan sonra buraya gelip hdp kapatılmalı diyen kan içicileri vardır. kan akmazsa aç kalır bu vampirler.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

nickini şu şekilde değiştirdiğim yazar.

bengaripsengüzeldünyatatlısıyazar.

aramızda asla kişisel bir sorun yok. kendisiyle keyifli bir konuşma gerçekleştirdik. kıskanmayın lütfen.* iyi ki bir eleştiri yazdım arkadaş. hemen savaş ortamı ilan edildi. yahu yok öyle bir şey.*

edit: oradan oraya laf yetiştirip ortalığı karıştırmaya çalışanlara prim vermiyoruz. her şeyden haberimiz var. koskaca firavunuz yav.*
devamını gör...

macar sineması tarihinin en usta yönetmenlerinden olan bela tarr üstadın andrey tarkovski biçiminde kendisine has bir üslüpla çektiği 2000 yılına ait şaheser. laszlo krasznahorkai‘nin ”the melancholy of resistance” kitabından ustaca senaryolaştırdığı ve bohem bir havada siyah beyaz olarak çektiği filmde öylesine sessiz ama bir o kadar da vurucu açılış yapar ve bu sizi daha filmin ilk dakikalarında içine çeker. valuska'nın barda anlattığı hikayeler anlatım biçimi kişilere biçtiği roller hiç bitmesin istersiniz. çünkü aslında bitmesini istemediğimiz umuttur yönetmen bunu senaryoda o kadar güzel yedirmiştir ki izlerken bir gotik masalın içerisinde bulursunuz kendinizi ve o bar hiç kapanmasın istersiniz. filmin ikinci yarısında valuska'nın yaşamında gördüklerine giriş yaparız aç gözlü insanları, savaşın yıkımlarını, açlığı, yağmayı, aşkı ve terkedilmeyi . hele hastane sahnesi son sahne umudun valuska'nın çıplak bedeninde sokaklarda yeşerdiği o son sahneyi anlatmak için kelimeler kiyafyetsiz kalır. bilmeden tanımadan saygı duyulan güya yüksek rütbeliler olmayan sirk hep bir umut dolu olan valuska.


werckmeister harmoniak için tanımsız konusuz konunun kişinin kendisi olduğu bir film diyebiliriz. varoluşun ne olduğu ve insanın bu varoluştaki yerinin bilinmediği ve düşünülmediği kara olmasına rağmen bembeyaz bir film, izleyen herkesin her izlediğinde kendinden başka başka şeyler bulabileceği farklı unsurlara şahit olacağı her sahnesini tekrar tekrar yorumlayacağı bir film.

yönetmenin ustalık işi olan bu film macar sineması sevenler için mükemmel bir deneyim olacaktır.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

korkutucu bir durum. "asla onun gibi olmayacağım" veya "benim çocuğum olursa bunları yapmayacağım" diyorsun ama gün geliyor, kendini klonlanmış gibi aynı şeyleri yaparken buluyorsun.
devamını gör...

en sevdiğim yemeğin ortasında "anne kakam bitince popomu siler misin? " sorusunu duyma ihtimali.
devamını gör...

aşırı küfürlü ortam. *
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ingiliz nüfus bilimci thomas robert malthus, 18. yüzyılın sonlarına doğru nüfus bilimi* adına önemli katkılar sağlamıştır.
malthus uygun bir bölgede insanlar yeterli şartları sağladığında nüfusları, besin maddelerinin artışından daha hızlı bir artış gerçekleştirir. bu nüfus artışı zamanla insan başına düşen besin miktarını azaltır ve kıtlığa sebep olur. şöyle bir örnekleme yapar malthus, nüfus miktarları 2, 4, 8, 16, 32, 64 diye katlanarak hızla artarken besin maddeleri ise 1, 2, 3, 4, 5, 6 olarak daha aritmetik biçimde artar. bu sonuçla nüfusun besin maddelerinden daha hızlı artması gelecek için besin sıkıntıları demektir.

malthus, nüfus artışının en fazla alt sınıflarda meydana geldiğini ve fakir kesimlere yapılan yardım programlarına karşı çıkmıştır. bu yüzden herhangi bir nüfus azaltma politikaları alt sınıfa uygulanmalıydı malthus'a göre.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim