sosyal medya kullanmayan insan
sosyal medya tam da platon'un mağara alegorisindeki mağaraya benziyor. sosyal medya kullanmayan kişiler için mağaradan çıkmayı başarmış insanlar diyebiliriz gibi geliyor, her ne kadar sosyal medya kullanmayan insanları gördüğümüzde ''mağarada mı yaşıyorsun?'' sözü sarf edilse de, belki de o mağaraya tutsak olan bizlerizdir.
devamını gör...
magnolia
aslında pratik bi tatlı olmasına rağmen nasıl bu kadar vaktimi aldığına şaşırdığım tatlıdır. ama lezzeti mükemmel olduğu için buna değer.
devamını gör...
acımasız dünya sendromu
gerbner'ın isim verdiği,
fazla tv izlenen bir evde yaşıyan bireyin az tv izleyen komşusuna göre dünyayı daha daha kötü görmesi anlamına gelen kavramdır.
şiddetle yoğrulmuş tv dünyasına aşırı biçimde maruz kalanlar,
dünyayı güvenli olmayan acımasız bir yer olarak algılamaktadır.
1980lerde ortaya atılan bu kavramın,
bu gün hayatımızın her alanını işgal eden internet sonrası hali,
bu günün insanın umutsuzluğunu da açıklayabilir.
fazla tv izlenen bir evde yaşıyan bireyin az tv izleyen komşusuna göre dünyayı daha daha kötü görmesi anlamına gelen kavramdır.
şiddetle yoğrulmuş tv dünyasına aşırı biçimde maruz kalanlar,
dünyayı güvenli olmayan acımasız bir yer olarak algılamaktadır.
1980lerde ortaya atılan bu kavramın,
bu gün hayatımızın her alanını işgal eden internet sonrası hali,
bu günün insanın umutsuzluğunu da açıklayabilir.
devamını gör...
camdaki kız
bu dizinin acilen yayından kaldırılması gerektiği düşüncesindeyim. dizideki çoğu oyuncuyu da çok severim fakat bu dizi bizim bünyemize çok ağır. işlediği konular ve konuları işleme şekilleri bize göre değil. her gün haberlerde bir sürü saçma sapan olayla uyanıyoruz. bu ülkede kim bilir kaç tane psikopat kapalı kapılar ardında yatıyor, duyduklarımızdan çok duymadıklarımız var. cahilliğini aşamamış, psikolojisi yerle bir olmuş binlerce insan varken.. kızını döven, karısını öldüren onlarcası varken sen git böyle bir diziyi bu psikopat insanlara servis et. nasıl bu kadar açıkça işlenebildi bazı sahneler aklım almıyor, "bu kadar da olmaz bunu da göstermezler yahu" dediğim ne varsa hepsini gösterdiler. rtük ne yapıyor bu sırada acaba? elinde viski bardağı olanı sansürle, sigarayı sansürle ama namusu bacak arasında arayan ve bir de üstüne "bekaret korsesi" giydiren bu diziyi yayınlatmaya devam et. ülkenin her yerinden elitlik aktığını falan mı sanıyorsunuz? sadece bazı illerin belirli kesimleri gelişebildi ya da kendilerince "elit" takılmayı tercih ediyorlar. peki ya doğu bölgelerinde yaşayanlar? oralar da artık eskiden olduğu gibi değil beki, evet. ama ya hala eskisi gibi olan yerler varsa? ki vardır. kızına baskı yapanı, zorla evlendireni, kafasını dışarıya çıkarmasına izin vermeyeni.. sen bu insana böyle bir diziyi izletirsen ne aşılarsın? zaten evinde baskı gören bir kızın ailesinin, dizideki feride karakterinin ruh hastası davranışları yüzünden "hee laağğn doğru bak biz de bizim kıza bundan sonra böyle yapak" diye düşünürse ne olacak? tamam, bu bir dizi ve insanlar bunu bu kadar ciddiye almamalı diyeceksiniz belki. ama sorun da bu ya zaten, bizim insanımız her şeyi ciddiye almaya meyilli. dizilerdeki insanlara özenmeye, onları örnek almaya meyilli birçok insan var. psikolojik olarak zaten zor ve sıkıntılı günlerden geçmiş, hala da geçiyorken böyle bir diziyle zihin bulandırmanın ne anlamı var? hadi böyle bir dizi çekiyorsun da, aklından zorun mu var ki o kadar açık saçık her şeyi gözümüze gözümüze sokuyorsun. normal bir sevişme sahnesinde "ooaaaa terbiyesiz ahlaksızlaar, linç linç linç" yapmayı biliyorsunuz ama. bazı şeyler gerçekten dayanılacak gibi değil ve söylenecek çok şey var.
bu dizide emeği geçen herkese sövgülerimi sunuyorum.
bu dizide emeği geçen herkese sövgülerimi sunuyorum.
devamını gör...
kiminle vakit geçirirsek beynimizin onunkine benzemeye başlayacak olması
--- alıntı ---
araştırmayı, abd’deki northwestern üniversitesi bilim insanları yaptı. beynin elektrik sinyallerinin senkronizasyonu üzerine çalışan nöroloji uzmanı prof. dr. moran cerf ve ekibi, birlikte zaman geçiren insanların beyin dalgalarının da zamanla ‘benzer’ görünmeye başladığını belirledi. bbc’nin ispanyolca servisi’ne bu dalgaların bazı vakalarda iki insan beyninde birebir aynı bile çıkabildiğini vurgulayan prof. cerf, “birbiriyle vakit geçiren insanlarda her iki beyinde de uyum oluşuyor” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü: “sadece iki hafta sonra bile aynı filmi izleyen, aynı kitapları okuyan, aynı tecrübeyi paylaşan ve sadece birbirleriyle konuşan iki kişi, dil, duygu ve bakış açısında ortak kalıplar geliştiriyorlar.” prof. cerf’e göre, zamanla gelişen bu ‘beyin ikizliği’, sosyal olduğu kadar duygusal ilişkilerde de oluşabiliyor. prof. cerf, çalışmalarının sonucunu ise şöyle açıkladı: “hayatta alınabilecek en doğru karar, kiminle vakit geçirdiğinizi akıllıca seçmek.”
--- alıntı ---
buna benzer jim rohn’un da şöyle bir tespiti var; “dünyanın en zeki insanı da olsanız, bulunduğunuz ortam vasat ve vasatın altındaki kimselerden ibaret ise, düzeyinizi koruma imkanınız yoktur. hepimiz, beraber en çok zaman geçirdiğimiz beş kişinin ortalamasıyız."
bu araştırmaları ve tespitleri kendim yaşadığım deneyimlerle desteklemek isterim.iş ortamında ve evimi paylaştığım partnerimle ,doğal olarak uzun zaman geçirmek zorunda kaldığımdan onlardan etkilendiğimi ve tabiri caizse kendi benliğimle ilgili asimile olan şeyleri fazlasıyla hissetmiştim.
sonuç olarak şuna varabilirz ki ,çevremizde etkileşim içinde olduğumuz kişileri eğer elimizdeyse dikkatli seçmekte yarar var bence.
araştırmayı, abd’deki northwestern üniversitesi bilim insanları yaptı. beynin elektrik sinyallerinin senkronizasyonu üzerine çalışan nöroloji uzmanı prof. dr. moran cerf ve ekibi, birlikte zaman geçiren insanların beyin dalgalarının da zamanla ‘benzer’ görünmeye başladığını belirledi. bbc’nin ispanyolca servisi’ne bu dalgaların bazı vakalarda iki insan beyninde birebir aynı bile çıkabildiğini vurgulayan prof. cerf, “birbiriyle vakit geçiren insanlarda her iki beyinde de uyum oluşuyor” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü: “sadece iki hafta sonra bile aynı filmi izleyen, aynı kitapları okuyan, aynı tecrübeyi paylaşan ve sadece birbirleriyle konuşan iki kişi, dil, duygu ve bakış açısında ortak kalıplar geliştiriyorlar.” prof. cerf’e göre, zamanla gelişen bu ‘beyin ikizliği’, sosyal olduğu kadar duygusal ilişkilerde de oluşabiliyor. prof. cerf, çalışmalarının sonucunu ise şöyle açıkladı: “hayatta alınabilecek en doğru karar, kiminle vakit geçirdiğinizi akıllıca seçmek.”
--- alıntı ---
buna benzer jim rohn’un da şöyle bir tespiti var; “dünyanın en zeki insanı da olsanız, bulunduğunuz ortam vasat ve vasatın altındaki kimselerden ibaret ise, düzeyinizi koruma imkanınız yoktur. hepimiz, beraber en çok zaman geçirdiğimiz beş kişinin ortalamasıyız."
bu araştırmaları ve tespitleri kendim yaşadığım deneyimlerle desteklemek isterim.iş ortamında ve evimi paylaştığım partnerimle ,doğal olarak uzun zaman geçirmek zorunda kaldığımdan onlardan etkilendiğimi ve tabiri caizse kendi benliğimle ilgili asimile olan şeyleri fazlasıyla hissetmiştim.
sonuç olarak şuna varabilirz ki ,çevremizde etkileşim içinde olduğumuz kişileri eğer elimizdeyse dikkatli seçmekte yarar var bence.
devamını gör...
mansur yavaş'ın twitch'e katılması
olay tam olarak öyle değil.
haber linki
twitch türkiye’nin en popüler kadın yayıncıları arasından yer alması, aynı zamanda siyasetçilerin de gençlerle buluşmasını sağladı. twitch üzerinden yaptığı bir yayında mansur yavaş’ı sanki programındaymış gibi montajladı. elbette bu sosyal medyada dakikalar içinde çok büyük bir dikkat çekti.
mansur yavaş yapılan montajlı paylaşımı gördükten sonra, “sevgili pelin, içeriklerin beni ve ailemi çok eğlendiriyor. gençlerimizin pozitif enerjisi bizleri mutlu ediyor. twitch’te bir gün yayınına katılıp chat’e selam vermek isterim” açıklamalarına yer verdi. mansur yavaş ile pqueen arasında yaşanan bu küçük diyalog büyük bir geri dönüş aldı.
yani büyük ihtimalle bir yayına katılacak. ya da bize süpriz yaparak yayıncı bile olabilir.oluşacak durumları şimdiden sabırsızlıkla bekliyorum.
-evet.iktidar_yalakası 1 tl göndermiş ve "bu ülkeyi size yedirmeyiz!" demiş teşekkürler iktidar_yalakası. chat ne diyo bu?
haber linki
twitch türkiye’nin en popüler kadın yayıncıları arasından yer alması, aynı zamanda siyasetçilerin de gençlerle buluşmasını sağladı. twitch üzerinden yaptığı bir yayında mansur yavaş’ı sanki programındaymış gibi montajladı. elbette bu sosyal medyada dakikalar içinde çok büyük bir dikkat çekti.
mansur yavaş yapılan montajlı paylaşımı gördükten sonra, “sevgili pelin, içeriklerin beni ve ailemi çok eğlendiriyor. gençlerimizin pozitif enerjisi bizleri mutlu ediyor. twitch’te bir gün yayınına katılıp chat’e selam vermek isterim” açıklamalarına yer verdi. mansur yavaş ile pqueen arasında yaşanan bu küçük diyalog büyük bir geri dönüş aldı.
yani büyük ihtimalle bir yayına katılacak. ya da bize süpriz yaparak yayıncı bile olabilir.oluşacak durumları şimdiden sabırsızlıkla bekliyorum.
-evet.iktidar_yalakası 1 tl göndermiş ve "bu ülkeyi size yedirmeyiz!" demiş teşekkürler iktidar_yalakası. chat ne diyo bu?
devamını gör...
allah'a inanıp çin komünist partisinden aşı almak
peygamberimizin "ilim çin'de olsa, gidip alınız" (uzaklık kastediliyor) hadisini bilmeyen yazarın ironisi.
devamını gör...
şeriat ile yönetilmek isteyen zihniyet
istedikleri verilmeli :konyanın etrafını duvar ve telle kapat içerde şeriat var özerksiniz de 2 hafta dayanırlarsa namussuzum. 2hafta sonra atatürk e dua ederler.
devamını gör...
normal sözlük’te tanımlarını sevdiğiniz yazarlar
(bkz: ıvanmılınskı) severek takip ediyorum kendisini.
devamını gör...
günaydın sözlük
günaydın sözlük...
ama öyle, bir sahil yürüyüşü sonrasında karnınız çok acıkmış, hemen yanı başınızda sizinle yürüyen sevdiceğinize ''ne yiyelim?'' diye sormuşsunuz da, tüm boşvermişliği ve umursamazlığıyla ''fark etmez'' cevabı almışsınız gibi sinir katsayınızı artıran bir günaydın değil elbet...
'ne yiyelim' diye sorulduğunda, 'sen ne yemek istersin?' sorusu sorulmuş gibi bir günaydın...
o'nu, yanınızda yürürken, size çaktırmadan adımlarınızı denk getirmeye çalışırken yakalamışsınız gibi bir günaydın...
ekstradan, bi'de meriç günaydını vereyim size bugün sevgili sözlük ahalisi:
her kadına çok yakışan o efil efil, çiçekli elbiselerin yakıştığı gibi sözlüğe yakışan birbirinden güzel, birbirinden alımlı, birbirinden işveli, sözlüğün hanfinileri !!
hepinize ayrı ayrı günaydın...
insanların yazını kışa çeviren, mensubu olduğum o küresel ısınmacı tuhaf cins; size de günaydın...
ama öyle hepinize toptan, bir tane günaydın...
ama öyle, bir sahil yürüyüşü sonrasında karnınız çok acıkmış, hemen yanı başınızda sizinle yürüyen sevdiceğinize ''ne yiyelim?'' diye sormuşsunuz da, tüm boşvermişliği ve umursamazlığıyla ''fark etmez'' cevabı almışsınız gibi sinir katsayınızı artıran bir günaydın değil elbet...
'ne yiyelim' diye sorulduğunda, 'sen ne yemek istersin?' sorusu sorulmuş gibi bir günaydın...
o'nu, yanınızda yürürken, size çaktırmadan adımlarınızı denk getirmeye çalışırken yakalamışsınız gibi bir günaydın...
ekstradan, bi'de meriç günaydını vereyim size bugün sevgili sözlük ahalisi:
her kadına çok yakışan o efil efil, çiçekli elbiselerin yakıştığı gibi sözlüğe yakışan birbirinden güzel, birbirinden alımlı, birbirinden işveli, sözlüğün hanfinileri !!
hepinize ayrı ayrı günaydın...
insanların yazını kışa çeviren, mensubu olduğum o küresel ısınmacı tuhaf cins; size de günaydın...
ama öyle hepinize toptan, bir tane günaydın...
devamını gör...
hazall
o bir caylakligimda bot sanıp selamına karşılık vermedigimdir. sonra özür diledim tabi. kendisi yedi yıldızlı otelin 7 dil bilen saçları arkaya toplanmış ve kırmızı fulari ile güven veren resepsiyon görevlisi gibidir.
devamını gör...
40 yaşında olup 20 yaşında gösteren insan
efendim?
erken yaşlarda canınızı sıkan durumdur bu. çocuk yerine koyulmaktan bunalırsınız sık sık ama sonra olay eğlenceye dönüşür. yaşınız öğrenildiğinde suratlarda beliren ifadeler çok tatlı oluyor.
bu kez tanım sonda olsun;
hayatın en azından bir konuda torpil geçtiği şanslı kişi.
erken yaşlarda canınızı sıkan durumdur bu. çocuk yerine koyulmaktan bunalırsınız sık sık ama sonra olay eğlenceye dönüşür. yaşınız öğrenildiğinde suratlarda beliren ifadeler çok tatlı oluyor.
bu kez tanım sonda olsun;
hayatın en azından bir konuda torpil geçtiği şanslı kişi.
devamını gör...
ölmesi gereken türk gelenekleri
sünnet olan minik çocuga amcalara göster bakalım demeleri.
devamını gör...
kütüphanede ders çalışmak
sabah kahvesini alıp kütüphaneye giden ve gerçekten ders çalışabilen insanlara her zaman özenmişimdir mükemmel iradeleri olduğunu düşündüğüm insanlardır
devamını gör...
pınar gültekin'i öldüren caninin iğrenç açıklaması
çünkü bir insanın, bir kadının öldürülmesi için “eskort” olması yetiyor değil mi? çünkü onlar zaten dünden razı, bu mesleği yapıyorsa bunu da göze alacak, ee zaten eskortmuş iyi olmuş, dimi sizin için? ilk ortaya çıktığında da “zaten evli adamla ilişkisi varmış” tı hatırlarsanız. kurbana hep suçlu, asıl suçluya da hep kurban gözüyle bakılıyor zaten ülkemizde. kadın damarına basmıştır, adamı alttan almamıştır, eskortluk yapmıştır, evli adamla ilişkisi varmıştır... böyle böyle sayılır. peki bunlar bir kadının,bir annenin,bir kız kardeşin ya hadi her şeyi geçtim bir insanın yakılıp üzerine beton dökülmesi,şah damarından bıçaklanması,çocuğunun gözleri önünde öldüresiye dövülmesi için haklı sebepler mi? eğer cevabınız evet’se bence en yakın karakola kendinizi teslim edin
devamını gör...
yürüyen merdivende gerçekleşen doğaüstü olay
mahvolmuşlar. yazık ya üzülerek güldüm.
devamını gör...
abartmak
bir yazar hastalığı.
devamını gör...


