fransa'da gençlere kültür harcamaları için 300 euro ödenmesi
bizde o 300 euro'yu nakite çevirecek bir yol bulup, o parayı ezerler.
devamını gör...
kız sen dulsun su faturan neden yüksek geliyor
(bkz: akpli yöneticilerin neden böyle olması)
rezil bir yaratığın sorduğu soru cümlesi.
azdıkça azıyor rezil herifler.
başlık başa editi: kaynak
rezil bir yaratığın sorduğu soru cümlesi.
azdıkça azıyor rezil herifler.
başlık başa editi: kaynak
devamını gör...
kemal kılıçdaroğlu
cumhuriyet halk partisinin anasını ağlatmış, partinin vatansever seçmenini uzaklaştırmak ve partiyi iktidara taşımamak için özellikle uğraşsa bu denli başarılı olacağını düşünmediğim koltuk sevdalısı güzide bir genel başkanımızdır.
devamını gör...
trt arşiv
arşiv sitesini açarak eski içeriklerini paylaşan trt kurumu, bunun bir de kanalını açsa trt arşiv ya da trt nostalji diye yayına koysa izlenme oranları muazzam tavan yapar. dost ortamında muhabbetler tükendiği zaman açsak bu nostalji kanalını, ödediğimiz trt paylarına değecek bir katkısı olur. trt2, belgesel, müzik ve nostalji kanalı arasında gider geliriz.
devamını gör...
susmak
bazen bağırmaktan daha etkili olan şeydir.
devamını gör...
bengaripsengüzeldünyaumutlu ile dünyadan uzak
doğarken ağladı insan
bu son olsun bu son sözlerini içeren, duyduğum en anlamlı ve sevdiğim şarkılardan birini hediye eden herhangi biri mahlaslı yazarımıza pek pek teşekkür ederim. tavsiyeler kulağıma küpe, söz.
kör olası çöpçüler
aşkımı süpürmüşler! sözlerini hediye eden değerli büyüğüm köylü yazardan ironiler'e söz, güzel bi kamp yerinde bağıra bağıra bu şarkıyı beraberce söyleyeceğiz.
ve tabi, bu ortamı bize sağlayan uzun mahlaslı yazarımız ve yayıncımıza* ve istekleriyle, sesleriyle gecemizi neşelendiren herrrkese de çokça teşekkürler. daim olasınız.
ekleme: o kadar vakit durup durup aynı gecede 3 şarkı hediye gelmesi de biraz şooovv bence yani*. mahlasdaşım merdumgiriz_e de çoookça teşekkürler. özledik seni, hadi dön yuvana, tülaaay geri döön*.
bu son olsun bu son sözlerini içeren, duyduğum en anlamlı ve sevdiğim şarkılardan birini hediye eden herhangi biri mahlaslı yazarımıza pek pek teşekkür ederim. tavsiyeler kulağıma küpe, söz.
kör olası çöpçüler
aşkımı süpürmüşler! sözlerini hediye eden değerli büyüğüm köylü yazardan ironiler'e söz, güzel bi kamp yerinde bağıra bağıra bu şarkıyı beraberce söyleyeceğiz.
ve tabi, bu ortamı bize sağlayan uzun mahlaslı yazarımız ve yayıncımıza* ve istekleriyle, sesleriyle gecemizi neşelendiren herrrkese de çokça teşekkürler. daim olasınız.
ekleme: o kadar vakit durup durup aynı gecede 3 şarkı hediye gelmesi de biraz şooovv bence yani*. mahlasdaşım merdumgiriz_e de çoookça teşekkürler. özledik seni, hadi dön yuvana, tülaaay geri döön*.
devamını gör...
şu an dinlenen şarkıdan bir cümle
"ben şaşkın, kararsız
kimseye zararsız yaşarım
ben şaşkın, karanlık
bir sürü yarayla yaşarım"
kimseye zararsız yaşarım
ben şaşkın, karanlık
bir sürü yarayla yaşarım"
devamını gör...
19 mayıs atatürk'ü anma gençlik ve spor bayramı
atamın yaktığı özgürlük ateşini taşıyan bir türk genci ve cumhuriyet çocuğu olarak bu güzel bayramınızı kutlarım.
atamızı ve 18 kıymetli silah arkadaşını samsun'a ulaştıran bandırma vapuru;

mustafa kemal'in samsunda görevlendirildiği fotoğraf (17 nisan 19)

20 mayıs'ta istanbul'a sadaret (başbakanlık) makamına bildirdiği telgraf;

tüm mücadeleniz için minnettarız atam!
atamızı ve 18 kıymetli silah arkadaşını samsun'a ulaştıran bandırma vapuru;

mustafa kemal'in samsunda görevlendirildiği fotoğraf (17 nisan 19)

20 mayıs'ta istanbul'a sadaret (başbakanlık) makamına bildirdiği telgraf;

tüm mücadeleniz için minnettarız atam!
devamını gör...
yds için öneriler
uzman olduğumu düşündüğüm konu ile ilgili verebileceğim tavsiyelerdir:
1. her soru tipinin farklı bir çözüm yöntemi olduğunu akılda tutmak gerekir. bunları tek tek yazmak isterdim ama çok zaman alır o yüzden irem yayınlarının sınav stratejileri kitabından yardım alınabilir.
2. sınavdaki soruların büyük çoğunluğu scientific american ve science daily dergilerinden alınan cümle ve paragraflardan oluştuğu için bu dergilere bir göz atmakta fayda var.
3. yanlış doğruyu götürmediği için hiçbir soruyu boş bırakmazsak mantıklı bir hareket yapmış oluruz. dayanaklı bir şekilde atarken şık sayılarının dengeli olması gerektiği gerçeğini göz önünde bulunduralım.
4. ilk 5-6 soru kelime sorusudur ve genelde her yerde bulunabilecek kelime havuzundan çıkan kelimelerdir. bunlara da bir göz atmakta fayda var.
5. ösym’nin bazı takıntıları dikkate alınmalıdır. mesela; by the time + present reference varsa çok büyük ihtimalle doğru cevap will perfect olacaktır. *
biliyorum yazdıklarım ingilizce bilgisine ihanet gibi oldu ama zaten sınavın kendisi ingilizceye ihanet olduğu için vicdanımı serin tutuyorum.
1. her soru tipinin farklı bir çözüm yöntemi olduğunu akılda tutmak gerekir. bunları tek tek yazmak isterdim ama çok zaman alır o yüzden irem yayınlarının sınav stratejileri kitabından yardım alınabilir.
2. sınavdaki soruların büyük çoğunluğu scientific american ve science daily dergilerinden alınan cümle ve paragraflardan oluştuğu için bu dergilere bir göz atmakta fayda var.
3. yanlış doğruyu götürmediği için hiçbir soruyu boş bırakmazsak mantıklı bir hareket yapmış oluruz. dayanaklı bir şekilde atarken şık sayılarının dengeli olması gerektiği gerçeğini göz önünde bulunduralım.
4. ilk 5-6 soru kelime sorusudur ve genelde her yerde bulunabilecek kelime havuzundan çıkan kelimelerdir. bunlara da bir göz atmakta fayda var.
5. ösym’nin bazı takıntıları dikkate alınmalıdır. mesela; by the time + present reference varsa çok büyük ihtimalle doğru cevap will perfect olacaktır. *
biliyorum yazdıklarım ingilizce bilgisine ihanet gibi oldu ama zaten sınavın kendisi ingilizceye ihanet olduğu için vicdanımı serin tutuyorum.
devamını gör...
başlık açıp ilk entry'yi silip kaçmak
bazen yaparım ve severim de. insanlarla uğraşmayı sevmiyorum.
devamını gör...
güne bir şiir bırak
ben sana mecburum bilemezsin
adını mıh gibi aklımda tutuyorum
büyüdükçe büyüyor gözlerin
ben sana mecburum bilemezsin
içimi seninle ısıtıyorum.
ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
bu şehir o eski istanbul mudur
karanlıkta bulutlar parçalanıyor
sokak lambaları birden yanıyor
kaldırımlarda yağmur kokusu
ben sana mecburum sen yoksun.
sevmek kimi zaman rezilce korkuludur
insan bir akşam üstü ansızın yorulur
tutsak ustura ağzında yaşamaktan
kimi zaman ellerini kırar tutkusu
bir kaç hayat çıkarır yaşamasından
hangi kapıyı çalsa kimi zaman
arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu
fatih'te yoksul bir gramofon çalıyor
eski zamanlardan bir cuma çalıyor
durup köşe başında deliksiz dinlesem
sana kullanılmamış bir gök getirsem
haftalar ellerimde ufalanıyor
ne yapsam ne tutsam nereye gitsem
ben sana mecburum sen yoksun.
belki haziran da mavi benekli çocuksun
ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor
bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden
belki yeşilköy'de uçağa biniyorsun
bütün ıslanmışsın tüylerin ürperiyor
belki körsün kırılmışsın telaş içindesin
kötü rüzgar saçlarını götürüyor
ne vakit bir yaşamak düşünsem
bu kurtlar sofrasında belki zor
ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden
ne vakit bir yaşamak düşünse
sus deyip adınla başlıyorum
içim sıra kımıldıyor gizli denizlerin
hayır başka türlü olmayacak
ben sana mecburum bilemezsin.
~atilla ilhan~
adını mıh gibi aklımda tutuyorum
büyüdükçe büyüyor gözlerin
ben sana mecburum bilemezsin
içimi seninle ısıtıyorum.
ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
bu şehir o eski istanbul mudur
karanlıkta bulutlar parçalanıyor
sokak lambaları birden yanıyor
kaldırımlarda yağmur kokusu
ben sana mecburum sen yoksun.
sevmek kimi zaman rezilce korkuludur
insan bir akşam üstü ansızın yorulur
tutsak ustura ağzında yaşamaktan
kimi zaman ellerini kırar tutkusu
bir kaç hayat çıkarır yaşamasından
hangi kapıyı çalsa kimi zaman
arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu
fatih'te yoksul bir gramofon çalıyor
eski zamanlardan bir cuma çalıyor
durup köşe başında deliksiz dinlesem
sana kullanılmamış bir gök getirsem
haftalar ellerimde ufalanıyor
ne yapsam ne tutsam nereye gitsem
ben sana mecburum sen yoksun.
belki haziran da mavi benekli çocuksun
ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor
bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden
belki yeşilköy'de uçağa biniyorsun
bütün ıslanmışsın tüylerin ürperiyor
belki körsün kırılmışsın telaş içindesin
kötü rüzgar saçlarını götürüyor
ne vakit bir yaşamak düşünsem
bu kurtlar sofrasında belki zor
ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden
ne vakit bir yaşamak düşünse
sus deyip adınla başlıyorum
içim sıra kımıldıyor gizli denizlerin
hayır başka türlü olmayacak
ben sana mecburum bilemezsin.
~atilla ilhan~
devamını gör...
çayı şekersiz içmek
kendimi bildim bileli böyle içiyorum çayı. şekeri, tatlıyı seven biri olmadım zaten ama insanları da darlamıyorum şekersiz içiyorum ya da çay şekersiz içilir diye. böyle davrananlar biraz şov yapıyor sanki.
devamını gör...
nodus tollens
latince kökenli sözcüktür. yaşadığımız hayatın rutinliği, sürekli kendini tekrarlıyor oluşu ve yaşam tarzının kişiye artık bir şey ifade etmediğini, anlamsız amaçsız kaldığını ifade etmektedir.
-bir nevi depresyon durumu.
-bir nevi depresyon durumu.
devamını gör...
kafeye giden insanın amacı
gün yapmak. malum artık hanımlar evde misafir ağırlamıyor, günler bile kafelerde yapılıyor. *
devamını gör...
recep tayyip erdoğan
güç zehirlenmesi yaşayan yaşlı, bunamasına ramak kalmış eski olmasını dilediğim türkiye'nin cumhurbaşkanı.
devamını gör...
namuslu bir şekilde battık
''bizim köyde adalet ablamız var'' diyen trabzon'da yıllarca kafe işleten ibrahim odabaş, '' namuslu bir şekilde batık '' afişi asarak işletmesini satışa çıkarma hadisesi.
dükkânı önünde eylem de yapan esnafın şunları söyledi:
namuslu bir şekilde battık derken devletimizin koyduğu kurallara uyduk, hiçbir şekilde açmadık, bir şey yapmadık. ama yapmadığımız halde onlar söylenenin tam tersini yaptı. kongreler yaptı, kayak merkezini açtı. hiç alakası olmayan insanlar güzel yaşarken benim çalışan işçilerime bile maaş hacizleri geliyor şu anda.
pandemi sürecinde işyerimiz kapandı, bir lira destek alamadık. haberlerde söylenildiği gibi ‘halka para dağıttık’ ama ben o paradan hiçbir şey alamadım. berat albayrak’ın televizyonda yaptığı reklamlar gibi ‘her esnafımızın arkasında türkiye cumhuriyeti ve onun hazinesi vardır’ dediği yerde o hazineden bana bir çeyrek altın bile düşmedi. kredilerimiz vardı, eşimizin dostumuzun üstüne aldığımız. ödeyemedik. ödeyemediğimiz gibi de faizli para alarak ki devletimizden daha iyi o faizcilik yapanlar, sorumluluk sahibi olduğum arkadaşların üzerine aldığımız kredileri ödedik.
televizyonda konuşulurken her şey çok farklı, toz pembe. biz kepenk kapatmadık. güllük gülistanlık. evimize ekmek alıyoruz. ama onlar bilmez, cuma günleri karantinaya girerken biz iki günlük süreçte evimize nasıl ekmek alacağız? 100-200 tl cebimize nakit para bizde yokken, kredi kartları patlamışken, icralar üst üste gelirken. onların hiçbirinin haberi yok. seçim zamanları kapı kapı dolaşan insanlar neredeydiniz. labeleb salonları doldururken, koskoca 450 metrekare işyerindeki oturan iki kişi. daha geçen cumartesi kapalı işyerinde otururken, polis ışıkları açıp kapalı işyerine girip bana ceza yazdı. bana o cezayı yazan polis neden bunu ak parti kongrelerinde kimseye yazmadı. adaletse nerede adalet, adalet kalkınma partisi. adalet türkiye’de sadece kadın ismidir, bizim köyde de var bir adalet ablamız.
dükkânı önünde eylem de yapan esnafın şunları söyledi:
namuslu bir şekilde battık derken devletimizin koyduğu kurallara uyduk, hiçbir şekilde açmadık, bir şey yapmadık. ama yapmadığımız halde onlar söylenenin tam tersini yaptı. kongreler yaptı, kayak merkezini açtı. hiç alakası olmayan insanlar güzel yaşarken benim çalışan işçilerime bile maaş hacizleri geliyor şu anda.
pandemi sürecinde işyerimiz kapandı, bir lira destek alamadık. haberlerde söylenildiği gibi ‘halka para dağıttık’ ama ben o paradan hiçbir şey alamadım. berat albayrak’ın televizyonda yaptığı reklamlar gibi ‘her esnafımızın arkasında türkiye cumhuriyeti ve onun hazinesi vardır’ dediği yerde o hazineden bana bir çeyrek altın bile düşmedi. kredilerimiz vardı, eşimizin dostumuzun üstüne aldığımız. ödeyemedik. ödeyemediğimiz gibi de faizli para alarak ki devletimizden daha iyi o faizcilik yapanlar, sorumluluk sahibi olduğum arkadaşların üzerine aldığımız kredileri ödedik.
televizyonda konuşulurken her şey çok farklı, toz pembe. biz kepenk kapatmadık. güllük gülistanlık. evimize ekmek alıyoruz. ama onlar bilmez, cuma günleri karantinaya girerken biz iki günlük süreçte evimize nasıl ekmek alacağız? 100-200 tl cebimize nakit para bizde yokken, kredi kartları patlamışken, icralar üst üste gelirken. onların hiçbirinin haberi yok. seçim zamanları kapı kapı dolaşan insanlar neredeydiniz. labeleb salonları doldururken, koskoca 450 metrekare işyerindeki oturan iki kişi. daha geçen cumartesi kapalı işyerinde otururken, polis ışıkları açıp kapalı işyerine girip bana ceza yazdı. bana o cezayı yazan polis neden bunu ak parti kongrelerinde kimseye yazmadı. adaletse nerede adalet, adalet kalkınma partisi. adalet türkiye’de sadece kadın ismidir, bizim köyde de var bir adalet ablamız.
devamını gör...
uyunan en ilginç yer
sinop,çorum ve bir çok otogarın mescitleri
devamını gör...
ülkemizin en önemli meselesi
butun meseleler zincirleme birbirine bagli aslinda. nereden tutsan elinde kalan bir suru mesele var. uretmeyen bir toplumuz mesela, uretmeyi bir kenara birakalim, var olan kaynaklari muhafaza edemedik. hukuk sistemimiz yerlerde, adalet anlayisimiz bitik.
egitim meselesi zaten basli basina ayri bir sorun. ogrenim ve ogretimden uzak, sinav ve ezbere dayali bir sistemden ote degil. bilim ve teknolojiyle de aramiz iyi sayilmaz... savunma alaninda sadece son zamanlarda elle tutulur projeler icinde yer almaktayiz. koklu reformlara ihtiyacimiz var. yalniz bunu saglayacak ne maddi gelirimiz ne de bunu yapacak siyasi kesimimiz var. dolayisiyla "ne olacak bu memleketin hali" diye dusunmeden otesini yapamiyoruz malesef...
egitim meselesi zaten basli basina ayri bir sorun. ogrenim ve ogretimden uzak, sinav ve ezbere dayali bir sistemden ote degil. bilim ve teknolojiyle de aramiz iyi sayilmaz... savunma alaninda sadece son zamanlarda elle tutulur projeler icinde yer almaktayiz. koklu reformlara ihtiyacimiz var. yalniz bunu saglayacak ne maddi gelirimiz ne de bunu yapacak siyasi kesimimiz var. dolayisiyla "ne olacak bu memleketin hali" diye dusunmeden otesini yapamiyoruz malesef...
devamını gör...
trafoya giren kedi
bir dönemin efsane kedisidir.
malum şahıslar tarafından sıkça bahane olarak kullanılır.
malum şahıslar tarafından sıkça bahane olarak kullanılır.
devamını gör...
