karşı cinsle uzun uzun mesajlaşmak
tekrardan keyifle sohbet edeceğim biri ile bir başıma gelsede şöyle salak salak gülümseyerek etrafa baksam keşke be..
edit: birazcık nah temalı oldu pardon..
edit: birazcık nah temalı oldu pardon..
devamını gör...
the machine that changed the world
bir makine mühendisi öğrencisi olduğum zamanlarda, yalın üretim konusunu araştırırken karşıma çıkan şahane bir eser. sadece yalın üretim konusu değil, bana göre otomobilin tarihsel sürecini, kendisini ve aşamalarını merak eden her yaşayıcının okuması gereken bir kitap.detaylı bir tanım yapmak gerekirse şöyle izah etmek mümkündür:
james p. womack, daniel t. jones ve daniel roos tarafından yazılmıştır. eser toyota 'nın üretim süreçlerini inceliyor ve lean manufacturing , lean production (yalın üretim) olarak adlandırılan bir yöntem ile ilgili birçok fikir sunuyor. toyota'nın bu yöntemle nasıl daha verimli ve etkili bir üretim sağladığını ayrıntılı bir şekilde ele alıyor.
ilk aşamada otomotiv endüstrisindeki geleneksel üretim yöntemlerini sorgulayan bir yaklaşım sunuyor. yazarlar, toyota'nın üretim sürecini daha esnek, verimli ve kaliteli hale getiren kıvrak üretim yöntemini açıklıyorlar. bu yöntem, üretimde atıkları ortadan kaldırarak maliyetleri düşürüyor, üretim hızını artırıyor ve ürün kalitesini artırıyor.
kitap, toyota'nın üretim sürecine dair detaylı bir inceleme yaparken, aynı zamanda yalın üretim yöntemini benimseyen diğer şirketleri de inceliyor. kitap, geleneksel üretim yöntemlerinden yalın üretime geçiş yapmanın faydalarını ve zorluklarını da ele alıyor. beni en çok etkileyen bu sürecin bir kısmında büyük dahi henry ford'un seri üretimini, montaj hattını ve yıllar içerisinde stok, tekdüzelik yüzünden nasıl batmanın eşiğinden döndüğünü, biz okuyuculara örnekler vererek izah etmesidir.
türkçe çevirisi, "dünyayı değiştiren makina", (bkz: otomotiv sanayi derneği) tarafından çevirilmiş olup hali hazırda piyasada pek fazla rastlamadığım bir çeviridir. nitekim orjinalinin yanı sıra çevirisi okumak isteyen arkadaşlar, sahaflardan (bkz: nadirkitap) vb yerlerden temin edebilirler. en son öğrencilik yıllarımda çevirisini yine dediğim gibi sahaflardan yakalamıştım. dileyen arkadaşlar için e-kitap şeklinde bulmalarına yardımcı olabilirim.
özetlemek gerekirse, otomotiv endüstrisinde devrim niteliğinde bir kitap olarak kabul edilir. kitap, toyota'nın yalın üretim yöntemini diğer şirketlere öğretme ve yayma çabaları sayesinde, birçok şirketin üretim süreçlerinde önemli değişiklikler yapmasına yardımcı olmuştur. kitap, üretim süreçleriyle ilgili ilginç bir okuma ve birçok farklı endüstride faaliyet gösteren şirketlerin yararlanabileceği bir kaynak olarak tavsiye edilir.
james p. womack, daniel t. jones ve daniel roos tarafından yazılmıştır. eser toyota 'nın üretim süreçlerini inceliyor ve lean manufacturing , lean production (yalın üretim) olarak adlandırılan bir yöntem ile ilgili birçok fikir sunuyor. toyota'nın bu yöntemle nasıl daha verimli ve etkili bir üretim sağladığını ayrıntılı bir şekilde ele alıyor.
ilk aşamada otomotiv endüstrisindeki geleneksel üretim yöntemlerini sorgulayan bir yaklaşım sunuyor. yazarlar, toyota'nın üretim sürecini daha esnek, verimli ve kaliteli hale getiren kıvrak üretim yöntemini açıklıyorlar. bu yöntem, üretimde atıkları ortadan kaldırarak maliyetleri düşürüyor, üretim hızını artırıyor ve ürün kalitesini artırıyor.
kitap, toyota'nın üretim sürecine dair detaylı bir inceleme yaparken, aynı zamanda yalın üretim yöntemini benimseyen diğer şirketleri de inceliyor. kitap, geleneksel üretim yöntemlerinden yalın üretime geçiş yapmanın faydalarını ve zorluklarını da ele alıyor. beni en çok etkileyen bu sürecin bir kısmında büyük dahi henry ford'un seri üretimini, montaj hattını ve yıllar içerisinde stok, tekdüzelik yüzünden nasıl batmanın eşiğinden döndüğünü, biz okuyuculara örnekler vererek izah etmesidir.
türkçe çevirisi, "dünyayı değiştiren makina", (bkz: otomotiv sanayi derneği) tarafından çevirilmiş olup hali hazırda piyasada pek fazla rastlamadığım bir çeviridir. nitekim orjinalinin yanı sıra çevirisi okumak isteyen arkadaşlar, sahaflardan (bkz: nadirkitap) vb yerlerden temin edebilirler. en son öğrencilik yıllarımda çevirisini yine dediğim gibi sahaflardan yakalamıştım. dileyen arkadaşlar için e-kitap şeklinde bulmalarına yardımcı olabilirim.
özetlemek gerekirse, otomotiv endüstrisinde devrim niteliğinde bir kitap olarak kabul edilir. kitap, toyota'nın yalın üretim yöntemini diğer şirketlere öğretme ve yayma çabaları sayesinde, birçok şirketin üretim süreçlerinde önemli değişiklikler yapmasına yardımcı olmuştur. kitap, üretim süreçleriyle ilgili ilginç bir okuma ve birçok farklı endüstride faaliyet gösteren şirketlerin yararlanabileceği bir kaynak olarak tavsiye edilir.
devamını gör...
radyoyu dinlerken hissedilenler
tam şarkıların etkisine girip büyüleneyip duygusala bağlayacağım reklaamm diye bir ses işitiyorum. tüm ortamın büyüsü bozuluyor. sonra bi gülme geliyor. kahkaha atıyorum. güldürürken ağlatan, ağlatırken güldüren radyo yapmışlar.
aradığınız radyo kafanıza geldi
aradığınız radyo kafanıza geldi
devamını gör...
yazarların yazdığı hikayeler
pazar sabahı
bir kriz anıydı yine.. konu hiç değişmiyordu. gece çözdüğünü sandıkları sabaha tekrar uykularından uyanmıştı kabus olarak.
kadın yatağa gitti. cenin pozisyonundaydı yine.. kapalıydı gözleri. böyle anlar da kulağının da kapalı olmasını isterdi, hep. içeri girdi adam. yaklaştı yataktaki kadının yanına.. “özür dilerim” dedi. öpüşler bıraktı. kaşına, gözüne, yüzüne..
kadın gözünü açtı. baktı adama. tekrar kapattı.
adam “özür dilerim” dedi tekrar. bekledi bir süre kadının sessizliğinde.. “kalkmayacak mısın?” dedi adam.
kadın gözlerini açtı. derin bir kuyudan gelir gibiydi sesi.. “kalkarım şimdi” dedi. büzülmekten uyuşmuş tüm bedenini yatağın içinde kıvranarak açarken elini koydu alnına. eli yüzünü kapatıyordu. doğruldu yataktan. ilişti yatağın ucuna.. tekrar uzamaya başlayan saçlarını topladı ve yastığın kenarına tutturduğu minicik tokaya uzandı.
yatağın ayak ucunda duran sabahlığını, sırtına geçirmek için ayağa kalktı.
adam, bir adım geri çekildi.
sırtına geçirdi sabahlığı ile yatağın ucuna oturdu kadın. ellerini kapadı yüzüne.
içinden kopan çığlığı koyverdi..
bir kriz anıydı yine.. konu hiç değişmiyordu. gece çözdüğünü sandıkları sabaha tekrar uykularından uyanmıştı kabus olarak.
kadın yatağa gitti. cenin pozisyonundaydı yine.. kapalıydı gözleri. böyle anlar da kulağının da kapalı olmasını isterdi, hep. içeri girdi adam. yaklaştı yataktaki kadının yanına.. “özür dilerim” dedi. öpüşler bıraktı. kaşına, gözüne, yüzüne..
kadın gözünü açtı. baktı adama. tekrar kapattı.
adam “özür dilerim” dedi tekrar. bekledi bir süre kadının sessizliğinde.. “kalkmayacak mısın?” dedi adam.
kadın gözlerini açtı. derin bir kuyudan gelir gibiydi sesi.. “kalkarım şimdi” dedi. büzülmekten uyuşmuş tüm bedenini yatağın içinde kıvranarak açarken elini koydu alnına. eli yüzünü kapatıyordu. doğruldu yataktan. ilişti yatağın ucuna.. tekrar uzamaya başlayan saçlarını topladı ve yastığın kenarına tutturduğu minicik tokaya uzandı.
yatağın ayak ucunda duran sabahlığını, sırtına geçirmek için ayağa kalktı.
adam, bir adım geri çekildi.
sırtına geçirdi sabahlığı ile yatağın ucuna oturdu kadın. ellerini kapadı yüzüne.
içinden kopan çığlığı koyverdi..
devamını gör...
okuduğun bir kitabı pudra şekerine uyarla
ateşi pudra şekeri söndürmeli.
(tolstoy ters döndü.)
(tolstoy ters döndü.)
devamını gör...
recep tayyip erdoğan'ın gittiği gün yapılacaklar
muhtemelen sokakta yaşanacak muhtemel arbedeler ve çatışmalar sebebiyle evde kalacak, bir rakı açacak, bir gözüm televizyonda bir gözüm telefonda sadece düşüneceğimdir.
devamını gör...
günün sonunda
bu arkadaşın bir de kankası var: "son tahlilde". coğrafya ve kimyadan terim çalmak gibi hissettiren, televizyon programınlarındaki uzmanların beylik laflarının arasına sıkıştırdığı böyle söz öbeklerinin moda olmasını istemiyorum. lafı dolandırmadan açık, net konuşun ki biz de sabaha kadar dinleyelim, diyesim geliyor.
devamını gör...
iki çeşit insan vardır
vicdanlı ve vicdansız.
devamını gör...
sözlükteki islam düşmanlarının reelde kuzu olması
başlık kalitesi gerçekten üzücü. çok uzun zamandır burda olmamama rağmen, çabuk değişti bu ortam öncelikle bu rahatsız edici.
herkes bireysel olarak isterse oksijene tapsın önemli değil bu ülkede islam yaygın olduğu için islam adına konuşuyorum, bu dine inanmayan ve bunu yaşamak istemeyen insanları da rahatsız edip, zorlamaya çalışan bir toplum ve hükümet var. devlet kurumları, okullar zorunlu din dersleri, diyanet ve kararları, vb.
bu dini yaşamak istemeyen insanların özgürlüğünü de kısıtlayan hareketler ve amaç tamamen bu.
düşman değilim, bu duruma susmak istemiyorum, susturuluyorum ve bir çok insan böyle. kimse böyle rahatsız yaşamak istemez, birlik, beraberlik ben de dilerdim, her inanca mensup olan insanla ama ayrışmanın sebebi ve çıkış noktasının din düşmanı olarak adlandırdığınız insanlar olmadığını düşünüyorum.
herkes bireysel olarak isterse oksijene tapsın önemli değil bu ülkede islam yaygın olduğu için islam adına konuşuyorum, bu dine inanmayan ve bunu yaşamak istemeyen insanları da rahatsız edip, zorlamaya çalışan bir toplum ve hükümet var. devlet kurumları, okullar zorunlu din dersleri, diyanet ve kararları, vb.
bu dini yaşamak istemeyen insanların özgürlüğünü de kısıtlayan hareketler ve amaç tamamen bu.
düşman değilim, bu duruma susmak istemiyorum, susturuluyorum ve bir çok insan böyle. kimse böyle rahatsız yaşamak istemez, birlik, beraberlik ben de dilerdim, her inanca mensup olan insanla ama ayrışmanın sebebi ve çıkış noktasının din düşmanı olarak adlandırdığınız insanlar olmadığını düşünüyorum.
devamını gör...
uzaylılar hoş geldiniz
şemsi yastıman'ın memleket hasreti adlı albümünden, beste ve güftesi şemsi yastıman'a ait bir parça.
duyduğuma göre siz uzaydan gelmişsiniz
hele şöyle bir oturun bakalım iki laf edek
hangi rüzgar attı sizi?
uzaylılar hoş geldiniz
kurcalardı zihnimizi
uzaylılar hoş geldiniz
sizi gördük sevindik çok
karnınız aç mı yoksa tok?
atmosferde ne var ne yok
uzaylılar hoş geldiniz
uyruğunuz hangi fasıl?
urbanız bu mudur asıl?
güneşle aranız nasıl?
uzaylılar hoş geldiniz
merih mi ay mı iliniz?
hangi lisandan diliniz?
sizin de çok mu deliniz?
uzaylılar hoş geldiniz
ne durumda sizin devlet?
liderlerde var mı hiddet?
zor mu kurulur hükümet?
uzaylılar hoş geldiniz
sizde kalp kırmak var mıdır?
adam kayırmak var mıdır?
sağ sol ayırmak var mıdır?
uzaylılar hoş geldiniz
sizin ora kış mı kar mı?
bütçeniz geniş mi dar mı?
petrol sıkıntınız var mı?
uzaylılar hoş geldiniz
sizin orda nasıl geçim?
demokrasiniz ne biçim?
var mıdır kavgalı seçim?
uzaylılar hoş geldiniz
yapalım bir konsültasyon
ne yanda sizin istasyon?
sizde de var mı enflasyon?
uzaylılar hoş geldiniz
belediye var mı sizde?
hamdolsun bu yoktur bizde
elektrik su krizde
uzaylılar hoş geldiniz
sizin çöpçü çöp alır mı?
telefon açan bulur mu?
vergi kaçıran olur mu?
uzaylılar hoş geldiniz
ayda var mıdır boş arsa?
rüşvet ile karaborsa
biz de gelek beleş varsa
uzaylılar hoş geldiniz
der şemsi yatsıman size
dostça öğüt görev bize
hemen dönün ülkenize
uzaylılar hoş geldiniz
duyduğuma göre siz uzaydan gelmişsiniz
hele şöyle bir oturun bakalım iki laf edek
hangi rüzgar attı sizi?
uzaylılar hoş geldiniz
kurcalardı zihnimizi
uzaylılar hoş geldiniz
sizi gördük sevindik çok
karnınız aç mı yoksa tok?
atmosferde ne var ne yok
uzaylılar hoş geldiniz
uyruğunuz hangi fasıl?
urbanız bu mudur asıl?
güneşle aranız nasıl?
uzaylılar hoş geldiniz
merih mi ay mı iliniz?
hangi lisandan diliniz?
sizin de çok mu deliniz?
uzaylılar hoş geldiniz
ne durumda sizin devlet?
liderlerde var mı hiddet?
zor mu kurulur hükümet?
uzaylılar hoş geldiniz
sizde kalp kırmak var mıdır?
adam kayırmak var mıdır?
sağ sol ayırmak var mıdır?
uzaylılar hoş geldiniz
sizin ora kış mı kar mı?
bütçeniz geniş mi dar mı?
petrol sıkıntınız var mı?
uzaylılar hoş geldiniz
sizin orda nasıl geçim?
demokrasiniz ne biçim?
var mıdır kavgalı seçim?
uzaylılar hoş geldiniz
yapalım bir konsültasyon
ne yanda sizin istasyon?
sizde de var mı enflasyon?
uzaylılar hoş geldiniz
belediye var mı sizde?
hamdolsun bu yoktur bizde
elektrik su krizde
uzaylılar hoş geldiniz
sizin çöpçü çöp alır mı?
telefon açan bulur mu?
vergi kaçıran olur mu?
uzaylılar hoş geldiniz
ayda var mıdır boş arsa?
rüşvet ile karaborsa
biz de gelek beleş varsa
uzaylılar hoş geldiniz
der şemsi yatsıman size
dostça öğüt görev bize
hemen dönün ülkenize
uzaylılar hoş geldiniz
devamını gör...
edebiyattan anlayan kız vs mantıdan anlayan kız
ikisinden de anlayan ben deyip tartışmayı sonlandırıyorum.. ikisinde de iyi olduğumu düşünüyorum çünkü..
devamını gör...
arkadaşlık sitelerinde ciddi ilişki arayan kadınlar
boşandıktan sonra gayet güzel kullandığım sitedir. pek tabii ki yeni boşanmış biri olarak, ilk girdiğim zamanlarda "ciddi" denen ilişki türünü aramadım, kişisel tercihim. ancak aynı yönde kişisel tercihi "ciddi" olan kadın -ve erkeklere- de saygı duymak lazım. özellikle kadınların bu toplumda kadın-erkek ilişkisinde ciddiyetten başka alternatifleri yok gibi... var ama beyinleri ana babaları tarafından çocukluktan beri öyle yıkanıp şartlanıyor. kabuğunu kıran, illa evlilik diye tutturmayan ve "takılmalık/özgür" ilişki arayan kadın çok az. olanlar da bu toplumun çoğu tarafından yaftalanıyorlar. hatta arkadaşlık sitelerinde "hafif" ilişki arayan erkek çoğunluğu tarafından bile. kendileri erkek oldukları için hafif olmuyorlar ya (!) neyse...
kendi tecrübemi söyleyecek olursam, bilinçli davranırsanız istediğiniz tiplerde ilişkileri bulmak mümkün. "ciddi" olmayan ama kafama göre ilişkileri de buldum, ciddisini de buldum.
sosyalliğe gelince, artık hemen herkesin nette olduğu, feysbuk gibi sosyal ağların bile arkadaşlık sitesi gibi kullanıldığı şu devirde "hiç mi sosyal hayatınız yok" demek bana anlamsız geliyor. birincisi sosyal hayatı "fazla renkli" olmamak bir suç mu? değil. suç ise seve seve kabullenirim çünkü hayatımın hiçbir döneminde sosyal hayatım fazla geniş ve renkli olmadı. arkadaş toplantılarından toplantılarına sıkça koşmadım. partilemedim (!) birileriyle tanıştırmak isteyen arkadaş ya da akrabalarım hiç olmadı. hal böyle iken ve biraz da boyunuz haddinden uzun, aradığınız adamları da kendinizden uzun istediğinizde -bu sadece kriterlerden biri tabii- karşıt cinsten istediğiniz tipte insanlarla karşılaşmanız zorlaşıyor.
kısacası iyi ki varlar. birçok bilinçsiz, ne sitediğini tam kafasında oturtamamış insanlara hayal kırıklığı da oluyorlar ama azınlık ta olsa mutlu çiftler de yaratabiliyorlar. ama ciddi ama değil…
kendi tecrübemi söyleyecek olursam, bilinçli davranırsanız istediğiniz tiplerde ilişkileri bulmak mümkün. "ciddi" olmayan ama kafama göre ilişkileri de buldum, ciddisini de buldum.
sosyalliğe gelince, artık hemen herkesin nette olduğu, feysbuk gibi sosyal ağların bile arkadaşlık sitesi gibi kullanıldığı şu devirde "hiç mi sosyal hayatınız yok" demek bana anlamsız geliyor. birincisi sosyal hayatı "fazla renkli" olmamak bir suç mu? değil. suç ise seve seve kabullenirim çünkü hayatımın hiçbir döneminde sosyal hayatım fazla geniş ve renkli olmadı. arkadaş toplantılarından toplantılarına sıkça koşmadım. partilemedim (!) birileriyle tanıştırmak isteyen arkadaş ya da akrabalarım hiç olmadı. hal böyle iken ve biraz da boyunuz haddinden uzun, aradığınız adamları da kendinizden uzun istediğinizde -bu sadece kriterlerden biri tabii- karşıt cinsten istediğiniz tipte insanlarla karşılaşmanız zorlaşıyor.
kısacası iyi ki varlar. birçok bilinçsiz, ne sitediğini tam kafasında oturtamamış insanlara hayal kırıklığı da oluyorlar ama azınlık ta olsa mutlu çiftler de yaratabiliyorlar. ama ciddi ama değil…
devamını gör...
dahavakitvar
sohbeti de tanımları kadar güzel olan ayrıca müzik zevklerimizin de çok çok uyuştuğunu düşündüğüm gerçekten tatlı bi yazar. çok sıcakkanlı, iyi kalpli birisi ve sözlüğe ciddi anlamda güzel katkılar sağladığını düşünüyorum.
umarım uzunca bi süre burada yazmaya devam eder. severek takip ediyorum kendilerini.
umarım uzunca bi süre burada yazmaya devam eder. severek takip ediyorum kendilerini.
devamını gör...
ryanair
zamanında yazarın belirttiği 1 euro'luk biletlerden almisligim sebebiyle kendisini güzel hatırladığım havayolu şirketi. cam kenarında oturmuslugum da var. daha ne isterim.
devamını gör...
metalci gençliğin tarihe karışması
halihazırda haftasonları iron maiden, black sabbath, ac/dc ve bilumum diğer sevdiğim grupların tişörtlerini giyerek, geçmişi yad ediyorum.
işin dinleme boyutu zaten kesintisiz devam ediyor. ezcümle aklımız başımıza gelmedi sadece yeraltına indik *
işin dinleme boyutu zaten kesintisiz devam ediyor. ezcümle aklımız başımıza gelmedi sadece yeraltına indik *
devamını gör...
kadın ve erkeğin arkadaş olması
doğal ve olması gerekendir. kadınları sadece cinsel obje olarak görmeyen erkekler ve erkekleri nasılsa yürür yavş*r diye düşünmeyen kadınlarda var. yıl 2022 hiç iş yerinde karşı cinsle sohbet muhabbet etmediniz mi yada gittiğiniz bi ortamda karşı cins var diye ortamdan uzaklaştınız mı. eee neden arkadaş olamıyorsunuz mal mısınız . öncelikle zihninizi temiz tutarsanız gayette arkadaş olunabiliyor. hatta başarabildiğinizde dost olduğunuzda bir olaya karşı cins gözüyle bakarak size farklı açılardan fikir sunabiliyor. biraz insan olup kadın ve erkek kelimelerini sadece ateş ve barut olarak görmeyi bırakırsanız güzel dostluklar oluşur.. haaa olmadımı sizden kendi cinsinize de arkadaş dost olmaz, duygular karşılıklıysa sevişin gitsin onu da anlatmayalım dimi.
devamını gör...




