gülşen’in ülkeyi yaylım ateşine tutması

şu son bir kaç günde hakkında atıp tutanlara ateş püskürdüğü haklı isyanıdır.
buradan

türkiye için çok büyük bir sanatkâr olduğunun farkında olmakla beraber, beni ilgilendirmeyen roman gibi bir açıklama. banane anam bacım git sanatını mı yapıyosun açık mı giyiniyorsun kapalı mı giyiniyorsun ne yapıyorsan yap. ben senin çıkardığın şarkılara bakarım. her ne kadar en son edisle çıkardığın şarkıyı beğenmesemde genel olarak şarkılarının yüzde doksanını sever ezbere bilirim. senin bu tip şeylere ihtiyacın yok. yap sanatını gerisine koy geç. sen gülşen sin. ak git ya ak git.

sizde üzmeyin lan gülşen i.

banane gülşen'den ve donundan. ülke derin yoksulluk içinde, fiyat algımız kalmamış ülke gülşen'in donunu konuşuyor. pop şarkıcısı alt tarafı, istediği gibi de giyinsin orası ayrı ama elestirilince güçlü kadın kisvesi altına da girmesinler. popüler kültüre hizmet ediyor, ne bekliyor merak ettim. ülkede herkes aktivist.

20 yıldır bacıların başörtüsünü konuşmaktan, onların arabesk hikayelerini dinlemekten hiiiç sıkılmayanlar bu yerinde açıklamayı gereksiz buldular. tam da gülşen'in seslendiği kadınlar vardı indirgemecilik yarışına girenler arasında.

gençler bilmez...sahne, yobazlardan en çok korunması gereken yerdir. bu ister bir konser için kurulan sahne olsun ister tiyatro sahnesi. insana insana etkileşim kurulan şeydir sahne.

yobaz dediğin ilkin canlı performansın yapıldığı sahneye saldırır. çünkü canlı performanslar, asla kaydedilmiş ve yayınlanmış videolar gibi kontrol edilemez. kesilip, kırpılamaz sansür kurullarında. naziler iktidara geldiğinde ilk neyi kapattı bil: tiyatroyu. nitekim sinema materyali zaten kontrollerinden geçmeden yayınlanamıyordu. ama canlı performansın sahnesi öyle mi?

gürültüyü falan bahane edip gece yarısında kes dersin mesela canlı müzik yapmayı sahnede. sonra şunu giymiş dersin. sonra, ya sonra? tamam sahnedeki bir kişidir ama onu izlemeye/dinlemeye gidenler kaç kişidir? aynı zevki paylaşanların, bir sahne önünde böyle yan yana toplanması kimileri için nasıl da can sıkıcı, nasıl da asap bozucudur!! kendi kalabalıklarından başka her tür kalabalık tüylerini diken diken eder.

işte gülşen de özetle demiş ki ben sahnelerde biriyken bana sınır koymaya kalkarlarsa kasiyer kıza neler ederler sen düşün.

tanım: gülşen'in, sezen aksu'nun rakkas isimli şarkısını cahide'de söylerken giydiği sahne kıyafetine çemkirenlerin eline verdiği açıklaması.

hiç dinlemem, hiç takip etmem ama alayına gider yapmış ve ne cesur insanlar var dedirtmiştir.

kürtçede müthiş bir söz vardır;

şêr şêre çi jin e çi mêr e.

bravo gülşen.

sadece kendi hayatına dair kelam etmekle kalmayıp herkesi savunmuşsun.

senin gibiler sayesinde özgürlük var olur.

sende susup, sinip, sığınabilirdin klasik tavırlarla bu kitlesel faşizm tarafına.
ama bir başına, kendinden ödün vermeden konuşmuşsun.

yiğit bir kadınmışsın.!