mumyalanmak ister miydin sorunsalı

sanırım istemezdim diyeceğim başlık. ama binlerce yıl sonra benden kalan bedenle gizem yaratmak da tuhaf olmazdı sanki.

ulan mumyalanacak kadar önemli ve tarihi bir karakter olsam burada işim ne? şeklinde cevapladığım sorudur.(bkz: swh)

mumyalama (mummification) işlemi şöyle yapılmaktadır;
1. kalp dışında abdomendeki bütün iç organlar çıkartılarak kanopi denen 5 ayrı kavanoza koyulur. her kavanozun kapağında bir mısır tanrısının başı bulunur.
2. burun deliklerinden kanca şeklinde bir alet ile sinüslerin arkasındaki kafatası kırılır ve beyin kazınarak çıkartılır. bu aşamada aletler burundan sokularak beyini paramparça ederler ve bir sıvı gibi burundan akması için uğraşırlardı.
2. cenaze 40 gün tuza gömülerek bedendeki nem uzaklaştırılır.
3. mısır'ın dışından getirilen kokulu yağlar ve bitkisel reçinelerle beden yağlanır.
4. kalın bir katman haline reçine dökülerek beden sargı sarılırdı. bu reçine burun deliklerinden kafatasına da gökülürde ve cenaze döndürülerek kafatasının her yerine reçine bulaştırılırdı. bazen sargıların üzerinde büyülü kelimeler, dualar yazılı olurdu. bu sargılar özeldi ve daha pahalıydı. sargıların arasına tılsımlar da koyulurdu.
5. cenazeye ikinci sefer kalın bir tabaka halinde reçine dökülür. tabi ki eller önde bileklerden bağlanarak birleştirilirdi. aşağıdaki videoda mumyalama işlemi basitçe anlatılmış. ancak firavunlar ve soylular eller göğüste çarpı yapılarak sol el üstte olacak şekilde mumyalanırdı. bu pozisyonun antik mısır'da bir anlamı vardı.
6. öteki tarafta tanrılara sunması için bir kuş da cenazeyle birlikte mumyalanırdı. kişinin vasiyeti üzerine kedisi, kuşu filan da mumyalanıyordu.
7. en son düz bir kumaşa sarılıyordu ve kumaş üzerine tanrısal semboller çiziliyordu. aşağıdaki videoda bir greek (yunanlı) mumyaladıkları için ölen kişinin portresi de yüz kısmına oturtulmuş. bu antik mısırda olan bir uygulama değil.
8. mumyanın adı her zaman ayak kısmına yazılırdı. bugün ünlü kişilerin heykelleri de kaide kısmına yazılıyor, morgda da ölen kişinin adının yazıldığı kart ayak parmağına asılıyor.
8. kişinin sosyal statüsüne göre özel lahit ve tabut imal edilirdi. fakirler de mumyalanıyordu ancak bu kadar kaliteli ve özenli mumyalar olamıyorlardı.

mumyalama sadece antik mısır'a özgül bir uygulama değil. güney amerika tarihinde de var asya tarihinde de. ölüm kavramına 'yeni bir hayat' olarak baktıkları için böyle bir uygulama ortaya çıkmış. öte alem kavramı tek tanrılı semavi dinlerden önce bile vardı.

tanrılar adil bir şekilde insanı yargılardı. adalet, firavunların bile ihtiyaç duyduğu bir kavramdı.

mumyayım zaten.*

evet. iç organlarım yakılsın ama. onu da yaşamış olayım falan...

öldükten sonra ister mumyalasınlar ister cima eylesinler. ölmüşüm nihayetinde. tabi bu ikisi arasında seçim yapacaksam mumyalanmak tercihimdir. gerçi zaten ölmüşüm. neyse.

geçenlerde pictorem bir şey eklemişti, kapsül mapsül... küllerinizin karıştırıldığı bir toprakta
yeşeren bir bitki. o kapsülde bir zeytin yada limona can vermek istiyorum, sonra beni açık alana eksinler kızlarım meyvelerimi toplasın.

antik mısır inanışında, öteki dünyada yeniden dirilen ruhları için ölümsüz bedenler yaratma hayali ile mumyalama yapılır. beyin gibi bir organı önemli saymadıklarından saklamazlar. mumyalanma sırasında parçalanarak çıkartılan beyin atılır. kanopelerde bağırsak, karaciğer, mide ve akciğer saklanır. kalp mumyanın içindedir. ölümsüz vücutlardan kasıtlarının beyinsiz zombiler oldugunu düşünmüşümdür hep. ben istemezdim. ne mumyalanmak ne organlarımı çömlekte saklamak, ne de beynimin atılmasını. güzelce paketleyip yakın beni mumkunse