pfizer’ın covid-19 aşısını olan sağlık çalışanının 10 dakikada fenalaşması
başlık "different utopia" tarafından 17.12.2020 11:57 tarihinde açılmıştır.
1.
abd'nin alaska eyaletinde pfizer/biontech'in geliştirdiği koronavirüsü aşısını olan bir sağlık çalışanının alerjik tepki gösterdiği ortaya çıktı. bartlett bölge hastanesi'nde çalışan kadının aşı olduktan 10 dakika sonra fenalaştığı ve nefes almakta güçlük çektiği açıklandı.
devamını gör...
2.
pfizerinin de koronasının da çin'inin de!.. bi cinnet her şeyi halleder şerefsizim.
devamını gör...
3.
yani ne yapalım şimdi, aşı olmayın mı demek bu. kaynaksız bir iddia. fenalaştı belki de heyecan yaptı kadın. başka bir hastalığı nüksetti. esas sorun ise fenalaştı deniliyor ama sonrasında ne oldu bahsedilen kişiye onu bilmiyoruz.
bilgi kirliliği ve gereksiz bilgi örneklerinden biri daha.
bilgi kirliliği ve gereksiz bilgi örneklerinden biri daha.
devamını gör...
4.
kısa sürede yapılmış, uzun vadeli etkilerinin neler olduğu bilinmeyen bir aşı için olağan sonuçtur. her bünyedeki etkilerinin ölçülememesi normaldir. yıllardır piyasada olan tetenos aşıları bile birkaç gün hasta edebilmektedir.
devamını gör...
5.
(bkz: garibanının yüzü gülür mü)
devamını gör...
6.
kaynaksız bir iddia değildir;
türk kaynak: www.sozcu.com.tr/2020/dunya...
yabancı kaynak: www.nytimes.com/2020/12/16/...
aşıların 3.fazının, insanlar üzerinden denendiği zaten bilinen bir gerçek. ortada uzun vadeli, sağlam bir veri olmadan, hemen piyasa çıktı aşılar.
aşının kısa vadedeki etkisinden ziyade, uzun vadedeki etkileri de düşündürücüdür ki, bu hususta bildiğim kadarı ile tek bir çalışma yok.
not: aşı karşıtı değilim. olanların elinden sağlık hizmetleri alınsın diyen biriyim. yok haram, yok çip takacaklar, yok kısır bırakacaklar bizi gibi cahilce söylemler ile aşıya karşı olmak zaten cehaletin nirvanası. ama apar topar piyasaya çıkan, uzun vadedeki etkileri net olarak bilinmeyen bir aşı içinde, oturup düşünmek her aklı başında insanın harcı olsa gerek.
türk kaynak: www.sozcu.com.tr/2020/dunya...
yabancı kaynak: www.nytimes.com/2020/12/16/...
aşıların 3.fazının, insanlar üzerinden denendiği zaten bilinen bir gerçek. ortada uzun vadeli, sağlam bir veri olmadan, hemen piyasa çıktı aşılar.
aşının kısa vadedeki etkisinden ziyade, uzun vadedeki etkileri de düşündürücüdür ki, bu hususta bildiğim kadarı ile tek bir çalışma yok.
not: aşı karşıtı değilim. olanların elinden sağlık hizmetleri alınsın diyen biriyim. yok haram, yok çip takacaklar, yok kısır bırakacaklar bizi gibi cahilce söylemler ile aşıya karşı olmak zaten cehaletin nirvanası. ama apar topar piyasaya çıkan, uzun vadedeki etkileri net olarak bilinmeyen bir aşı içinde, oturup düşünmek her aklı başında insanın harcı olsa gerek.
devamını gör...
7.
alerjik reaksiyon sonucu gerçekleşen hadise. ancak bildiğim kadarıyla; aşı firması dağıtımlar başlamadan önce, alerjik bünyesi olan kişilerin kullanmaması konusunda uyarmıştı. tabii şimdiye kadar herhangi bir olay yaşamamışsa, kişinin alerjik bünyesinden haberi yoksa; son derece tehlikeli durum.
devamını gör...
8.
bize gelen aşıyla alakalı alerjik reaksiyon riski var mıdır merak ettiğim hede.
devamını gör...
9.
ben anlamıyorum zaten bir aşı yapacaksınız kimseye bir yan etkisi olmayacak çok saçma.
devamını gör...
10.
aynı durum britanya' da ilk günde 3 sağlık çalışanının anaflaktik şok geçirmesi ile meydana gelmiştir. bunun üzerine çeşitli alerjileri olan kişilere yapılmaması ön görülmüş.
devamını gör...
11.
bir de bunun 7 milyar kişiye vurulduğunu düşünün. endişe verici olay.
devamını gör...
12.
eczaneden alacağınız en hafif ağrı kesici kutusunun icinden dahi bir tane prospektus çıkar. elinize hangi ilacı alırsanız alin çıkan bu prospektuste o ilaca ait yan etkiler sayılır. o yan etkileri okuyor olsa yuksek ihtimalle toplumun %70'i falan bir daha ilaç kullanmazdı.
dolarex icin atıyorum ama istediginiz ilaç için internette arama yapabikirsiniz.
kt.ilacprospektusu.com/ilac...
misal penisilin diye bir antibiyotik var. nereniz enfekte olsa bunu kullanırsınız. bu antibiyotigin enjekte edilen formunu ilk defa kullanırsanız, acil müdahale imkanı olan bir hastanede yaptırmanız gerekir. öyle evinde ya da aile hekiminde yaptıramazsın. neden çünkü alerjik reaksiyon ihtimali var. nefes alamazsınız.
burdaki vakanın da bu diğer bütün ilaçlarda görülebilen yan etkilerden bi farkı yok. sizin bugün gazeteden okuduğunuz olayı, fda klinik araştırma datalarinda görüp, önlemini zaten almış. aşıyı yaptıracak olanlar hastanede 15 dakika tutuluyor. öyle aşıyı yaptin hadi git yok. orda bu alerjik reaksiyon gelişirse acil mudahele ediliyor.
laf lafı açıyor yine. biraz almanlik savunalim.
simdi, bu aşının klasik yöntem dışında bir teknoloji ile üretilmesi, aşının değerlendirilme biçimini değiştirmiyor.
olayi şöyle açıklayalım. diyelim ki bir sandalye istiyoruz. marangoz, eski usulüyle, tezgahında, çekiçle, çiviyle, zimparayla yapıp ortaya bir sandalye koyuyor. yeni bir firma ise her şeyi üç boyutlu yazıcılar ile hallediyor.
ıkisi de ortaya ahşaptan bir sandalye koymuş oluyor. biz hangisini alacağımıza karar verirken eski kriterlerimizi yine kullaniyoruz. sandalyenin dayanıklılığı, estetiği, kullanim ömrünü falan test ediyoruz. bunların hepsi yapim sürecinden bağımsız testler.
aşı için de aynısı geçerli. daha once kullanılan teknoloji ile hazırlanan aşı da bu mrna teknolojisi ile hazırlanan aşılar da etkileri ve yan etkileri açısından değerlendirilir. çok sayıda gönüllüde ortaya çıkan veri havuzu değerlendirilir. sonuçta da kullanılabilir ya da kullanilamaz denir.
bu faz çalışmalarında onbinlerce belki yuzbinlerce insanda kullanilan bu aşıların tedavi orani ve yan etkilerinin orani kabul edilebilir düzeyde ise kullanım izni verilir.
şimdi ama mrna'nin klasik aşıdan daha başka bir yan etkisi varsa?
içeriğin kontrol sürecinde fark etmemesinden kastım şudur, aşının içeriği ne olursa olsun, 7 milyar insanda ortaya çıkabilecek her etkisi bu küçük örnek gruplarında da gozlenir. misal coronavac(çin aşısı) bizi çinli yapıyorsa eğer, önce bu faz3 çalışmasındaki gönüllüler çinli olur. bu verileri gören diğer ülkelerin sağlık kurumları raporlar yazar. hükumetlerine bildirir. o aşı kullanılmaz.
misal pfizer aşısı dnaniza çip yerlestiriyor diyelim. bizim saglik bakanlığının ilgili kurumu, bu faz3'de gonullu olanların çiplerini tespit edip aşıyı almaz.
ha "çok yeni bir teknoloji uzun süreli yan etkileri bilinmiyor?" kısmına gelince:
bütün yeni ilaçlar(üretim biçimi farketmeksizin) uzun süreli etkileri bilinmeden piyasaya çıkar. aşıların faz çalışmalarını andık ya arada, faz 4 çalışmalar denen kısmı işte bu uzun süreli etkiler için yapılır. ilaçlar ruhsatını faz3ten sonra alır. piyasaya sürülür kullanan hastalardaki veriler toplanır. 3 yil sonra 5 yil sonra bu veri analizleri yapılıp ilacin etkileri ortaya konulur.
yani düz mantıkla bile varılacak şu sonuç vardır. yeni üretilen herhangi bir ürünün 5 yıl sonraki durumunu laboratuvar ortamında gözlemleme şansımız yok. onu görmek için 5 yıl geçmesi gerekir.
bu mrna için de böyledir. canlı aşı için de böyledir. organik domates için de böyledir.
konu budur yani.
dolarex icin atıyorum ama istediginiz ilaç için internette arama yapabikirsiniz.
kt.ilacprospektusu.com/ilac...
misal penisilin diye bir antibiyotik var. nereniz enfekte olsa bunu kullanırsınız. bu antibiyotigin enjekte edilen formunu ilk defa kullanırsanız, acil müdahale imkanı olan bir hastanede yaptırmanız gerekir. öyle evinde ya da aile hekiminde yaptıramazsın. neden çünkü alerjik reaksiyon ihtimali var. nefes alamazsınız.
burdaki vakanın da bu diğer bütün ilaçlarda görülebilen yan etkilerden bi farkı yok. sizin bugün gazeteden okuduğunuz olayı, fda klinik araştırma datalarinda görüp, önlemini zaten almış. aşıyı yaptıracak olanlar hastanede 15 dakika tutuluyor. öyle aşıyı yaptin hadi git yok. orda bu alerjik reaksiyon gelişirse acil mudahele ediliyor.
laf lafı açıyor yine. biraz almanlik savunalim.
simdi, bu aşının klasik yöntem dışında bir teknoloji ile üretilmesi, aşının değerlendirilme biçimini değiştirmiyor.
olayi şöyle açıklayalım. diyelim ki bir sandalye istiyoruz. marangoz, eski usulüyle, tezgahında, çekiçle, çiviyle, zimparayla yapıp ortaya bir sandalye koyuyor. yeni bir firma ise her şeyi üç boyutlu yazıcılar ile hallediyor.
ıkisi de ortaya ahşaptan bir sandalye koymuş oluyor. biz hangisini alacağımıza karar verirken eski kriterlerimizi yine kullaniyoruz. sandalyenin dayanıklılığı, estetiği, kullanim ömrünü falan test ediyoruz. bunların hepsi yapim sürecinden bağımsız testler.
aşı için de aynısı geçerli. daha once kullanılan teknoloji ile hazırlanan aşı da bu mrna teknolojisi ile hazırlanan aşılar da etkileri ve yan etkileri açısından değerlendirilir. çok sayıda gönüllüde ortaya çıkan veri havuzu değerlendirilir. sonuçta da kullanılabilir ya da kullanilamaz denir.
bu faz çalışmalarında onbinlerce belki yuzbinlerce insanda kullanilan bu aşıların tedavi orani ve yan etkilerinin orani kabul edilebilir düzeyde ise kullanım izni verilir.
şimdi ama mrna'nin klasik aşıdan daha başka bir yan etkisi varsa?
içeriğin kontrol sürecinde fark etmemesinden kastım şudur, aşının içeriği ne olursa olsun, 7 milyar insanda ortaya çıkabilecek her etkisi bu küçük örnek gruplarında da gozlenir. misal coronavac(çin aşısı) bizi çinli yapıyorsa eğer, önce bu faz3 çalışmasındaki gönüllüler çinli olur. bu verileri gören diğer ülkelerin sağlık kurumları raporlar yazar. hükumetlerine bildirir. o aşı kullanılmaz.
misal pfizer aşısı dnaniza çip yerlestiriyor diyelim. bizim saglik bakanlığının ilgili kurumu, bu faz3'de gonullu olanların çiplerini tespit edip aşıyı almaz.
ha "çok yeni bir teknoloji uzun süreli yan etkileri bilinmiyor?" kısmına gelince:
bütün yeni ilaçlar(üretim biçimi farketmeksizin) uzun süreli etkileri bilinmeden piyasaya çıkar. aşıların faz çalışmalarını andık ya arada, faz 4 çalışmalar denen kısmı işte bu uzun süreli etkiler için yapılır. ilaçlar ruhsatını faz3ten sonra alır. piyasaya sürülür kullanan hastalardaki veriler toplanır. 3 yil sonra 5 yil sonra bu veri analizleri yapılıp ilacin etkileri ortaya konulur.
yani düz mantıkla bile varılacak şu sonuç vardır. yeni üretilen herhangi bir ürünün 5 yıl sonraki durumunu laboratuvar ortamında gözlemleme şansımız yok. onu görmek için 5 yıl geçmesi gerekir.
bu mrna için de böyledir. canlı aşı için de böyledir. organik domates için de böyledir.
konu budur yani.
devamını gör...