yazar: oktay rifat
yayım yılı: 1976
yetmişli yıllarda istanbul'da siyasi yaşamın çalkantıları ve toplumsal meseleler devam ederken, bir yandan da bu toplumda yaşayıp giden filiz ve selim'in yasak aşk hikayesini anlatan romandır. her ikisi de evlidir. kadının toplumdaki yeri ve anneliği ile erkeğin hayatı anlatılırken her iki tarafın da üstlendikleri roller ve dönemin iki cinse de bakışı yansıtılmaktadır.
yayım yılı: 1976
yetmişli yıllarda istanbul'da siyasi yaşamın çalkantıları ve toplumsal meseleler devam ederken, bir yandan da bu toplumda yaşayıp giden filiz ve selim'in yasak aşk hikayesini anlatan romandır. her ikisi de evlidir. kadının toplumdaki yeri ve anneliği ile erkeğin hayatı anlatılırken her iki tarafın da üstlendikleri roller ve dönemin iki cinse de bakışı yansıtılmaktadır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "insan olun biraz" tarafından 12.04.2023 16:21 tarihinde açılmıştır.
1.
bir oktay rifat romanıdır.
ben şairlerin yazdığı romanlardan pek hoşlanmam. bana çok zorlama gelir bu tür romanlar. daha önce defalarca bu konuda haklı çıktığım oldu. elbette haksız çıkıp çok sevdiğim şair romanları da olmuştur ama bu roman onlardan biri değil maalesef.
yetmişli yıllarda geçen roman adının da vaat ettiği gibi bir kadının hikayesini anlatıyor. iki oğlu bir kızı olan bir kadın dünyaya karşı bir mücadele içinde ama öyle hır gürlü bir mücadele değil aslında. sessiz sakin bir direniş gibi bir durum.
eşinin serbest bir yaşam tarzı benimsemesi ve hikayemizin kahramanı olan kadına da buna dayatmaya çalışması bir psikolojik kırılma yaratıyor kadında. güzel psikolojik çözümlemeler var aslında kitapta ama gidişat o kadar belli ki.
kadının eşnin yönlendirmesi ile onu genç bir devrimci ile aldatması, tabii eğer buna aldatma denilebilirse, ve bundan sonra başlayan çözülme içinde bütün olayların nasıl gelişeceği okur için gayet ayan beyan ortada.
elbette her romanda büyük bir merak unsuru olmak zorunda değil ama bir proje gibi bu kadar sistematik yazılmış romanlar beni etkilemiyor maalesef.
kötü diyemem ama vasat bir roman.
ben şairlerin yazdığı romanlardan pek hoşlanmam. bana çok zorlama gelir bu tür romanlar. daha önce defalarca bu konuda haklı çıktığım oldu. elbette haksız çıkıp çok sevdiğim şair romanları da olmuştur ama bu roman onlardan biri değil maalesef.
yetmişli yıllarda geçen roman adının da vaat ettiği gibi bir kadının hikayesini anlatıyor. iki oğlu bir kızı olan bir kadın dünyaya karşı bir mücadele içinde ama öyle hır gürlü bir mücadele değil aslında. sessiz sakin bir direniş gibi bir durum.
eşinin serbest bir yaşam tarzı benimsemesi ve hikayemizin kahramanı olan kadına da buna dayatmaya çalışması bir psikolojik kırılma yaratıyor kadında. güzel psikolojik çözümlemeler var aslında kitapta ama gidişat o kadar belli ki.
kadının eşnin yönlendirmesi ile onu genç bir devrimci ile aldatması, tabii eğer buna aldatma denilebilirse, ve bundan sonra başlayan çözülme içinde bütün olayların nasıl gelişeceği okur için gayet ayan beyan ortada.
elbette her romanda büyük bir merak unsuru olmak zorunda değil ama bir proje gibi bu kadar sistematik yazılmış romanlar beni etkilemiyor maalesef.
kötü diyemem ama vasat bir roman.
devamını gör...