gelecekte kim olacağız sorusu

gelecekte başka biri olacaksak şimdi kimiz? diye alternatiflendirilebilen soru cümlesi.

insan her yaşta başka biri ise gerçek kişilik hangisi olabilir..

oyuncu değişikliği mi varmııış
voay canına

iblisle iş tutanları ilgilendirmeyen soru

hayat tamamen değişimden oluşuyor, gelecekte de kimse olamayacağız çünkü ne zaman işte şimdi oldum desek yine değişeceğiz.

ben "şarapçı dede" olabilirim mesela. alkolü bıraktım ve yakınlarda da dönmem ama dede olduğumda bilemiyorum. *

felsefi bir soruya felsefi bir yaklaşım;

bir gemi yola çıkıyor. yolculuk boyunca her seferinde bir parçası değiştiriliyor tek tek. en büyük tahtasından en küçük vidasına kadar değişmiş oluyor yolculuk bitip iskeleye yanaştığında. bu gemi artık baştaki gemi midir yoksa başka bir gemi midir?

bugün dinlediğim sesli kitaptaki bir soru silsilesini zihnime düşürdü. müthiş bir kitap gerçekten.

pierre franckh rezonans kanunu

bir doğa yasası gereği her an ve gitgide (her şey gibi) fizik olarak değişiyoruz. ancak kişilik kimlik olarak değişim, fizik değişimimizden farklı. kuşkusuz ki kişilik "kim" lik olarak da değişiyoruz ancak bu değişim fizik değişimimizdeki öngörülebilen belirlilikte değil. fizik değişimde, kaslarımızın zayıflayıp azalacağı, kemik kalitemizin azalıp deforme olacağı, cilt gerginliğimiz ve canlılığın kaybolacağı, gözlerimizin giderek görme yeteneğinin azalacağı, işitme sorunları yaşayacağımız, diş ve saçlarımızı büyük oranda kaybedeceğimiz, boyumuzun kısalacağı, hareket yeteneğimizin gitgide azalacağı vd.vd.. öngörülebilir. öngörülüyor, biliyoruz. ancak kişilik ve "kim" liğimize ilişkin olası değişim ve başkalaşımlar, karşılaşacağımız sorunlar, kurulacak ilişkiler ve tercihlerimize, oluşan sonuçlardan çıkartacağımız deneyimlere, o deneyimlere dayalı yeni tercihlerimize bağlı gelişmeler ve sonraki tutumlarımıza bağlı olarak ortaya çıkacak.. öngörülemez.. belki en şanssız hep kaybeden zayıf ve silik önemsiz biri olarak sonlanacak yaşamımız, belki tam aksi.. öngörülemez kısaca..

felfese mi?
lafı dolandırmasak...
büyük resimde şu var sadece de.

romatizmazade' lerden hikmet bey ile, siyatikzade' lerden müzeyyen hanım.

iyi sıhhatte olsunlars.

benlik bir kurgudur. o yüzden herkes istediği kişi olabilir. anne, baba, türk, kürt. istediği gibi birisi olabilir. kurgu olduğu için sürekli değişebilir. ama hazır kurgulanmış bir benliğik acaba benim benliğim olabilir mi? örnek olarak: müslüman benliği, komünist benliği, kemalist benliği. bunlar toplumun üzerinde anlaştığı kurgulardır ve kalıplar içerisine hapsedilmiş bir şekilde, benliğin doğasına aykırıdır. burada işte kimlik krizi başlıyor. çünkü insan hem doğasından, hem de benliğinden kopuyor. yabancılaşma.

öte yandan benliğin üzerine kurulduğu temel ise ruh veya öz diyebileceğimiz yerdir. burada herhangi bir değişim mümkün değildir. öz sabittir. asla değişmez. o yüzden de kurgulanan benliğin bu öz'ün üstüne kurgulanmalıdır. yoksa başka bir temel üzerine kurgulanan benlikte size ait olmaz ve direkt olarak çürük temelli olduğu için sağlam olmaz ve çöker.

şu şekliyle sonlandırmak gerekirse: öz varoluştan önce geldiği için: özüne uygun bir benlik kurgulamak zorundasındır. ama özünü bilmiyorsan nasıl yapabilirsin ki? o halde önce özünü bilmelisin. aslında hiçbir şekilde değişmeden, sürekli olarak değişebilirsin böylece. çünkü senin kurguladığın benliklerin hepsi dış dünya için ruhunu, öz'ünü nesnelleştirmekten ibarettir. dış dünya ile beraber kurgunu da değiştirmelisin ki uyumlanabilesin. ama iç dünyanı değiştirebileceğini sanar ve değiştirmeye çalışırsan yine düşeceğin yer benlik krizidir.

şimdi kim olduğunu nereden biliyorsun da geleceğe dair bir çırpınışın var

kişilik, yaşam boyunca değişim geçirir. bununla beraber, 30 yaşına doğru sabitlenir. 21-96 yaş arasındaki bireylerin gözlemlendiği araştırmalara göre, 30-36 yaş arasında kişilik çok az değişiyor. bu, hâlâ mevcut olsa da kişiliğin bireysel çeşitliliğinin yaşla beraber azaldığını gösteriyor.
kişi yeteneklerinin farkına varıp onları kabul ederek, net hedefler belirleyerek kendiyle ilgili tutarlı bir vizyon yakalayabildiğinde davranışları daha istikrarlı hale geliyor. o halde, hayatın üçüncü on yılında, yani otuzlarda kişilik daha az değişiyor diyebiliriz.

yine de kim olmak istiyorsan ve buna ne kadar vakit ayırıyorsan ona evriliyorsun, farkındalık kazanmak ve bilinçlenmek önemli.

temellerini şimdiden atabilirsiniz aslında..

hiçbir şey değiliz ve olmayacağız

(bkz: inan hiç fark etmez)

şu anlarına bağlı. an an gideceğiz. bu işin sonu nereye gidecek ben de bilmiyorum. sürpriz...

bu dünyada hiç olacağız.