mesleki etik

ülkemizde yaşadığımız dönemin en büyük sorunudur. asıl sebebi zannımca liyakatsiz kişilerin ülkemizde üst merciilerde kendine yer bulabilmesidir. bunun da nasıl olduğunu açmaya gerek yoktur diye düşünmekteyim.*
(bkz: liyakat)

ilk olarak ahlak ile başlayalım, birçok kişinin yanlış veya eksik bildiğim olarak nitelendirdiği ancak en ufak bir bilgiye dahi sahip olmadığı ahlak, yanlış ve doğru, iyi ve kötü, erdem ve kusur ile davranışları ve davranışların sonuçlarını değerlendirme ile ilgilidir. bireysel veya toplumsal planda fiilen yaşanan bir olgu da denebilir. doğal olarak oluşabilen, uzlaşım yoluyla belirlenen ya da geleneklerle aktarılan, karşılıklı kabullenme süreçlerinin sonunda ortaya çıkan ve toplumun ihtiyaçlarını nasıl karşılayacağını dile getiren kural düzeneklerinden oluşmakta ve böylelikle toplumda düzeni tesis etmektedir. olayları fark edebilen ve yaşadığı hayatın farkında olan insanlara kısaca şöyle tanımlayabiliriz; ahlak kavramı, kişilerin sosyal yaşam içerisindeki ilişkilerini düzenleyen bir disiplindir diyebiliriz. etik ise; bir eylemin ahlaki olarak nitelendirilebilmesi için yerine getirilmesi gereken şartları genel, ilkesel dolaysıyla da soyut düzlemde tartışılmasıdır. değerler ve ahlaki kurallar, etik davranışın oluşmasında kılavuzluk görevi yaparlar. bir eylemi ahlaki açıdan iyi bir eylem yapan niteliksel durumu sorgular. yani iyi bir şeyin iyi olduğu hükmüne nasıl varıldığını söyleyen etik, ahlak üretmemekte ancak ahlak üzerine konuşmaktır. etik tartışmalarında da temel konu, insan eylemlerini ahlaki bakımdan değerli ya da değersiz kılanın ne olduğudur. ahlak bir davranışı ifade ederken, etik davranışla ilgili bir düşünceyi ortaya koymaktadır. iş hayatındaki davranışları yönlendiren, onlara rehberlik eden etik prensipler ve standartların toplamına “mesleki etik” denilmektedir. etik kodlar, bir mesleğin ve toplumun üyeleri arasındaki “inandırıcılığın” aracıdır ve ortak değerlere ve misyona sahip üyeler arasında aidiyet duygusunu artırır, topluma karşı görevlerinin olduğu bilincini canlı tutar. bu yüzden meslek etiği otoriteye ve yasaya saygıyı gerektirir, sistemin sınırlarının dışına çıkmayı, sisteme karşı eylemi norma dönüştürmeyi öneremez; bunlara karşı etik, tarihi süreçte insan düşünce ve pratiğiyle doğruladığı değerleri, insanlığın gelişmesi yönünde kısıtlamadan uygulamaya koymayı önerir. belirli bir meslek grubunun, meslek üyelerine emreden, onları belli kurallarla davranmaya zorlayan kişisel eğilimlerini sınırlayan, yetersiz ve ilkesiz üyeleri meslekten dışlayan, mesleki rekabeti düzenleyen ve hizmet ideallerini korumayı amaçlayan mesleki ilkelerdir.
bu ilkeler; doğruluk, yasallık, yeterlik, güvenilirlik ve mesleğe bağlılık tır.

tamam malzemeden çalmıyoruz tamam