halk arasında bilinen adıyla ayin anlamına gelir.

ancak biz hristiyanlar kendi aramızda tanrıya yapılan ibadetleri tapınma olarak adlandırıyoruz ki tapınma kelimesi bence daha mantıklı, çünkü adı üstünde tapınıyorsun yani tanrıya.

tapınma en basit tabiriyle, duaların edildiği, tanrıyı övmek için ilahilerin söylendiği ve vaazdan oluşan bi ibadet şekli, genelde toplu şekilde yapılır.

daha ayrıntılı olması için muhtemelen internette bulamayacağınız bir kaynakçayı burada paylaşacağım, onu da altta okuyabilirsiniz. esen kalın.


kutsal kitap’ta tapınma çok geniş kapsamlı bir kavramdır ve birçok terimle dile getirilmiştir. temel anlamı ‘hizmet, teslimiyet ve kulluktur’. imanlının yaşamındaki tanrı’yı hoşnut eden sevgi, güven, teslimiyet, övgü vb… ibadet kapsamına girer. hizmet teriminin ibranice ve grekçe karşılığı, kölelerin veya ücretli hizmetkârların emeğidir. bu anlamda tapınma, alçakgönüllülük, saygı, korku ve hayranlıkla tanrı’ya yaklaşmak demektir.

eski antlaşma’da çok sayıda bireysel tapınma örneği bulunduğu gibi (yar.24:26-27; çık.33:9-34:8) halkın toplu tapınması da vurgulanır (1ta.29:20; mez.42:4). buluşma çadırı’nda ve tapınakta gerçekleşen ibadetin özel bir ağırlığı vardı. sabah ve akşam kurbanlarının yanı sıra, fısıh, bağışlatma günü ve öteki bayramların kutlanması yahudilerin dinsel takvimindeki önemli tapınma etkinlikleridir.

kurban kanı, buhur sunma ve kâhinlik kutsaması gibi eylemler zaman zaman tapınmanın ruhsal yönünün göz ardı edilmesine yol açmış, törensel ve dışsal bir niteliğe bürünmesine neden olmuştur (mez.40:6; 50:7-15; mik.6:6-8). ne var ki, israil halkının büyük bir çoğunluğu toplu övgüleri (mez.93; 95-100) ve duaları (mez.60; 79; 80) içsel ve ruhsal tapınmanın ifadesi olarak kullanmış, sevgi ve minnetlerini tanrı’ya sunmuşlardır.

toplu tapınmanın gelişmiş ve ayrıntılı yapısı, rab’bin kendisini gösterdiği her yerde o’na ibadet edileceğine inanan iman atalarından oldukça farklıydı. toplu tapınmanın ruhsal bir gerçeklik içerdiği doğrudur, çünkü tapınak yok edildikten ve sürgüne gönderilenler kendilerini babil’de bulduktan sonra, halkın ibadeti havralarda devam etmiştir. havra ibadeti şema’dan (yas.6:4-5; 11:16-19 ayetlerini içeren dua), dualardan, kutsal yazıların okunmasından ve açıklanmasından oluşuyordu. ikinci tapınağın yapılmasıyla birlikte günlük sunular, yıllık bayramlar ve oruç dönemleri yeniden başladı, mezmurlar ve ilahiler halkın toplu ibadetinin bir parçası oldu.

incil’de de tapınak ve havra ibadetinin devam ettiğini görmek mümkündür. isa mesih halkın ibadetine daima katılmakla birlikte, gerçek tapınmanın göksel baba’ya sevgi dolu bir yürekle yaklaşmaktan ibaret olduğunu vurgulamıştır. ibadet yalnızca tapınakta sunulan bir tören değil, kişinin başkalarına sunduğu hizmettir (mat.5:21-26; luk.10:25-37; yu.4:20-24; yak.1:27). ilk kilise tapınaktaki ibadeti bırakmamış, imanlılar havralarda tapınmaya devam etmişlerdir. ancak yahudi ibadeti ile hristiyan ibadeti birbirinden ayrıldıktan sonra, havradaki tapınma modelinin genel biçimiyle mesih imanlıları tarafından devam ettirildiği görülür. elbette tapınmanın odak noktası, imanın temelleri ve ilahilerin konusu yahudilerden farklıydı.

mesih imanlılarının şabat, tapınak ibadeti ve kurban törenlerini bırakmaları, yahudilerin zamanla kiliseye karşı acı bir düşmanlık beslemesine yol açtı. imanlılar rab’bin günün’de (haftanın ilk günü) tapınmaya başladılar (elç.20:7), ama pentikost’un ardından günlük ibadet toplantıları da düzenleniyordu (elç.2:46-47). tapınma imanlıların evlerinde gerçekleşiyor, genellikle övgülerden (ef.5:19; kol.3:16), rab’bin sofrası’ndan, dualardan ve kutsal yazıların okunup öğretilmesinden oluşuyordu.

isa mesih, içtenlikle tapınanların baba’ya ruhta ve gerçekte tapınmaları gerektiğini belirterek ibadet anlayışının en önemli devrimini gerçekleştirdi. tanrı kendisine böyle tapınanları aramaktadır; kendisi ruh olduğu gibi, o’na tapınanlar da ruhta ve gerçekte tapınmalıdırlar (yu.4:23-24). elçi pavlus da kutsallık ve paklığın tapınmanın zorunlu bir parçası olduğunu ortaya koydu. tanrı’nın merhameti adına imanlılara yalvararak bedenlerini diri, kutsal, tanrı’yı hoşnut eden birer kurban olarak sunmaya çağırdı. ruhsal tapınmanın gerçek anlamı buydu (rom.12:1). kilisede ibadet, imanlıların kutsal ruh’un gücüne dayanarak ruhsal armağanlarını kullandıkları ve birbirlerine hizmet ettikleri bir zaman olmalıdır (1ko.12; ef.4:11-16; 1pe.4:7-11).

isa mesih’e iman edenler, o’nun çarmıhta dökülen kanı sayesinde kavuştukları tapınma özgürlüğünü bilmeli ve korumalıdırlar. artık tanrı’ya yaklaşmak için kurbanlara, sunulara, yıkanma törenlerine, bir takım biçimsel ve dışsal kurallara gerek yoktur. mesih’in açtığı yeni ve diri yoldan tanrı’ya cesaretle yaklaşmaları mümkündür (ibr.10:19-20). isa mesih sayesinde kötü vicdandan arınmış ve bedenleri temiz suyla yıkanmıştır; dolayısıyla ibadetlerini imanın verdiği tam güvenceyle ve yürekten bir içtenlikle yapabilirler (ibr.10:22). tanrı’ya yaklaşan imanlılar bir yanda minnet, saygı ve korkuyla (ibr.12:28), diğer yanda mesih’teki özgürlüğün doğurduğu ‘bayram şenliğiyle’ tapınmalıdırlar (ibr.12:22-24). bu şenliği müzik aletleri ve dansla (mez.150), alkışlar ve sevinç çığlıklarıyla (mez.47:1), ruhsal ezgiler, ilahiler ve mezmurlarla (ef.5:19) ifade edebilirler. tapınma, hristiyan için bir yaşama biçimidir (rom.12:1,2).


devamını gör...
yok yapmıyorum öyle şeyler
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"tapınma" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim