orijinal adı: пикник на обочине
yazar : arkadi natanoviç strugatski boris natanoviç strugatski
yayım yılı : 1972
uzaylıların dünyayı ziyaretinin ardından beş bölgede bıraktıkları atıklar, tüm dünyada merak uyandırır. sonrasında bu alanlar karantinaya alınır. iz sürücüler de buraları keşfedip atıkları satmaya başlar. olaylar, baş iz sürücünün gözünden anlatılmaktadır.
yazar : arkadi natanoviç strugatski boris natanoviç strugatski
yayım yılı : 1972
uzaylıların dünyayı ziyaretinin ardından beş bölgede bıraktıkları atıklar, tüm dünyada merak uyandırır. sonrasında bu alanlar karantinaya alınır. iz sürücüler de buraları keşfedip atıkları satmaya başlar. olaylar, baş iz sürücünün gözünden anlatılmaktadır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "pambık biremses" tarafından 20.04.2021 12:47 tarihinde açılmıştır.
1.
arkadi ve boris strugatski kardeşlerin güzel bir bilim kurgu romanı. andrei tarkovsky'nin 1979'da çekmiş olduğu "stalker" bu kitabın serbest bir uyarlamasıdır.
gelecekte bir vakitte kim olduğu bilinmeyen ziyaretçiler dünyanın beş noktasını ziyaret etmiş ve arkalarında çeşitli "atıklar" bırakmışlardır. bilimin tüm odağı bu atıkların gizemini çözmeye ve değerlendirmeye odaklanmıştır. fakat ziyaret edilen yerlerde tuhaf ve ölümcül doğa olayları olduğu için atıkları ele geçirmek pek de kolay değildir. bu atıkları "bölge" denilen bu ziyaret noktalarından alıp getirmek ise ana kahramanımız redrick shuhart'ın da içinde bulunduğu "stalker" adı verilen tecrübeli izcilere düşmüştür.
özellikle kitabın sonlarına doğru iki karakter arasında geçen ve kitaba da ismini veren "uzayda piknik" temalı konuşma bana göre kitabın zirve noktalarından biridir. strugatsky kardeşler burada uzaylıların yaptığı bu ziyaretler üstünden insanlığa dair çok güzel çıkarımlar yapmışlar. genel olarak kitabın sonu biraz okuyucuya bırakılmış olsa da kesinlikle okunmasını tavsiye ediyorum.
gelecekte bir vakitte kim olduğu bilinmeyen ziyaretçiler dünyanın beş noktasını ziyaret etmiş ve arkalarında çeşitli "atıklar" bırakmışlardır. bilimin tüm odağı bu atıkların gizemini çözmeye ve değerlendirmeye odaklanmıştır. fakat ziyaret edilen yerlerde tuhaf ve ölümcül doğa olayları olduğu için atıkları ele geçirmek pek de kolay değildir. bu atıkları "bölge" denilen bu ziyaret noktalarından alıp getirmek ise ana kahramanımız redrick shuhart'ın da içinde bulunduğu "stalker" adı verilen tecrübeli izcilere düşmüştür.
özellikle kitabın sonlarına doğru iki karakter arasında geçen ve kitaba da ismini veren "uzayda piknik" temalı konuşma bana göre kitabın zirve noktalarından biridir. strugatsky kardeşler burada uzaylıların yaptığı bu ziyaretler üstünden insanlığa dair çok güzel çıkarımlar yapmışlar. genel olarak kitabın sonu biraz okuyucuya bırakılmış olsa da kesinlikle okunmasını tavsiye ediyorum.
devamını gör...
2.
arkadi strugatski ve boris strugatski kardeşlerin muhteşem romanıdır. bilimkurgu dünyasında güçlerini birleştirip voltranı oluşturan biraderler harikalar yaratmak konusunda oldukça cömerttir. daha önce kendileri hakkındaki hayranlığımı yokuştaki salyangoz kitabı ile ilgili yazdığım tanımda belirtmiştim.
uzaylılarla ilgili aklımızdan geçen her şey yanlış olabilir. fiziksel olarak gözümüzde canlandırdığımızdan çok farklı görünüyor olabilirler. yeşil olmayabilirler mesela. görünmez bile olabilirler hatta. kullandıkları lisan hiç ummadığımız bir şekilde olabilir. dil kullanmıyor da olabilirler. belki telepati kullanıyor bile olabilirler. medeni olmayabilirler umduğumuz kadar, ya da o kadar zeki olmayabilirler.
uzaylıların bize bakış açıları da çok beklenmedik olabilir. belki bizi hiç ciddiye almıyorlar. otobanda yanından geçerken bakmadığımız bir kasaba gibi görüyor olabilir mesela bizi. ya da arada bir ziyaret ettikleri ve hoş vakit geçirdikleri bir hayvanat bahçesiyiz onlar için. ya da bizi o kadar önemsemiyorlardır. mesela pikniğe gelip çöplerini bırakıp döndükleri bir ormanlık alan olabiliriz onlar için.
iki tarafın birbirlerine bakış açısını anlamamız belki asla mümkün olmayacak ama en azından bir yere kadar fikir yürüyebiliriz belki.
gerçekten bilemiyorum. siz okuyup karar verin.
uzaylılarla ilgili aklımızdan geçen her şey yanlış olabilir. fiziksel olarak gözümüzde canlandırdığımızdan çok farklı görünüyor olabilirler. yeşil olmayabilirler mesela. görünmez bile olabilirler hatta. kullandıkları lisan hiç ummadığımız bir şekilde olabilir. dil kullanmıyor da olabilirler. belki telepati kullanıyor bile olabilirler. medeni olmayabilirler umduğumuz kadar, ya da o kadar zeki olmayabilirler.
uzaylıların bize bakış açıları da çok beklenmedik olabilir. belki bizi hiç ciddiye almıyorlar. otobanda yanından geçerken bakmadığımız bir kasaba gibi görüyor olabilir mesela bizi. ya da arada bir ziyaret ettikleri ve hoş vakit geçirdikleri bir hayvanat bahçesiyiz onlar için. ya da bizi o kadar önemsemiyorlardır. mesela pikniğe gelip çöplerini bırakıp döndükleri bir ormanlık alan olabiliriz onlar için.
iki tarafın birbirlerine bakış açısını anlamamız belki asla mümkün olmayacak ama en azından bir yere kadar fikir yürüyebiliriz belki.
gerçekten bilemiyorum. siz okuyup karar verin.
devamını gör...
3.
mevzu strugatski kardeşlerse ve sovyet bilim kurgu eserleri ise illa ki bir şeyler söylemek gerekir. genelde onlarla ilgili başlıklara kayıtsız kalamıyorum * özellikle bu eserleri yarattıkları dönemler, sovyetlerin artık iyice zıvanadan çıktığı ve katı politik tutumun esiri olduğu dönemler. yani içinde bulundukları mevcut durum onları daha da yaratıcı olmaya itmiş. hayal güçlerinin sınırlarını zorlamışlar. ve bunu yaparken de gerçeklikten asla kopmamışlar. strugatski kardeşler aslında neden sonuç ilişkisi demektir. hayal gücünün sınırlarını zorlamakla işe koyulmuş olmaları, insana dair gerçeklikleri es geçtikleri anlamına gelmez. bilakis durum tam tersidir. insana dair gerçek olan ne varsa ortaya dökmüşlerdir. tıpkı uzayda piknik de olduğu gibi. siz nasıl ki, gider herhangi bir yerde piknik yaparsanız ve çöplerinizi toplamazsanız, sonrasında sizden daha düşük yaşam formundaki canlılar * bu çöplere çöküyorsa, ayısı, kurdu, çakalı... hah işte uzaylıların çerine çöpüne de biz çöküyoruz. mesaj güzel. adamlar yine ince görmüşler. önlerinde saygıyla eğilip, hemen ceketimizin düğmelerini ilikliyoruz, zira bu adamların insana dair olan eleştirileri kadar muazzam eleştirileri sözde gerçekçilik denizinde yüzen hiç bir düzenbazın yaptığını görmedik. yerseniz onlar gerçekçi, strugatski kardeşler hayalperest. ama genelde yersiniz orası da ayrı nokta *
bakın bu kitapta redrick schuhart diye bir adam vardır. candır. onun iç hesaplaşmaları, şişenin dibini görmesi falan, hep sistemin baltasının sapı olan deyyuslar yüzündendir. uzayda piknik birazda andrey tarkovski ve stalker'dır. eğer strugatski kardeşler olmasaydı bu filmi izleyemeyecektiniz. evet bir uyarlama değildir ama filmin çıkış noktası uzayda pikniktir. insanoğlunun karanlık noktalarını her zaman kusursuz bir şekilde göstermiş olan strugatskilere ne kadar teşekkür etsek azdır. neyse bak yine pik yaptım yapacağım. bitirdiniz redrick gibileri yeminle.yavuz çetin abimiz ''yaşamak istemem artık'' adlı şarkısında diyor ya;
''benden bir ruhsuz yaratmayı
nasıl başardınız
benden bir uyumsuz yaratmayı
nasıl başardınız
benden hissizden bir yaratmayı
nasıl…''
hakikaten lan nasıl? okuyunuz okutunuz. pişman olmazsınız. ha aynayı bakmayı sevmiyorsanız da boş verin gitsin!
bakın bu kitapta redrick schuhart diye bir adam vardır. candır. onun iç hesaplaşmaları, şişenin dibini görmesi falan, hep sistemin baltasının sapı olan deyyuslar yüzündendir. uzayda piknik birazda andrey tarkovski ve stalker'dır. eğer strugatski kardeşler olmasaydı bu filmi izleyemeyecektiniz. evet bir uyarlama değildir ama filmin çıkış noktası uzayda pikniktir. insanoğlunun karanlık noktalarını her zaman kusursuz bir şekilde göstermiş olan strugatskilere ne kadar teşekkür etsek azdır. neyse bak yine pik yaptım yapacağım. bitirdiniz redrick gibileri yeminle.yavuz çetin abimiz ''yaşamak istemem artık'' adlı şarkısında diyor ya;
''benden bir ruhsuz yaratmayı
nasıl başardınız
benden bir uyumsuz yaratmayı
nasıl başardınız
benden hissizden bir yaratmayı
nasıl…''
hakikaten lan nasıl? okuyunuz okutunuz. pişman olmazsınız. ha aynayı bakmayı sevmiyorsanız da boş verin gitsin!
devamını gör...
4.
çok beğenerek okuduğum, iyi yazılmış bilim kurgu romanı. uzaylıların dünyaya yaptığı zararı piknik yapınca etrafa saçılan çöplere benzetmeleriyle gönlümü kazanan, her okumamda zannettiğimiz ya da içten içe istediğimiz kadar da önemli olmadığımızı, her şeyin o kadar da bir amaca hizmet etmemesi gerektiğini, bazen sadece bir mola durağı olduğumuzu hatırlatır.
devamını gör...
5.
bir kitap kulübümde stalker (film) in fikir babası diye seçtiler ama ilk 1/3 itibariye "zone" kavramı dışında pek bir alakası yok. zaten filmde, kitaptaki gibi "zone" nedir ne değildir açıklaması pek yok. kitapta da konu daha yerel.
olm spoiler vermeyeceğim diye ne diyeceğimi şaşırdım.
stalker deyince söylemezsen döverler: amca filmi çekmiş, film yanmış. parasız dekorsuz değiştirip filmi tekrar çekmiş, şimdiki stalker ortaya çıkmış.
acaba diyorum yanan ilk kopya daha standart, kitaptaki konuya sadık bir bilimkurguydu da, sonradan imkanlar sıfırlanınca mecburen mi şimdiki, her uzun, boşluklu sahnesine "sanattır sanat" dediğimiz filmi çekti?
vallahi sanata güvenim kalmadı dostlar.
olm spoiler vermeyeceğim diye ne diyeceğimi şaşırdım.
stalker deyince söylemezsen döverler: amca filmi çekmiş, film yanmış. parasız dekorsuz değiştirip filmi tekrar çekmiş, şimdiki stalker ortaya çıkmış.
acaba diyorum yanan ilk kopya daha standart, kitaptaki konuya sadık bir bilimkurguydu da, sonradan imkanlar sıfırlanınca mecburen mi şimdiki, her uzun, boşluklu sahnesine "sanattır sanat" dediğimiz filmi çekti?
vallahi sanata güvenim kalmadı dostlar.
devamını gör...
"uzayda piknik" ile benzer başlıklar
piknik
17