üniversitedeki hocamızın yaptığına inandığım şey. kağıda ne kadar anlamsız ve uzun şeyler yazarsanız o kadar yüksek puan alıyordunuz. kısa ve net cevap yazanlar doğru olsa bile düşük alıyordu. rivayetlere göre bir paragrafta soruyu yanıtlayıp arkasından maç anlatan insanlar bile yüksek almış. hocamdan geçmiş olacak ki sözlükte de ne zaman uzun yazı görürsem bazen okumadan vardır bir bildiği diyerek +'yı basıyorum.
devamını gör...
(bkz: uzun sürdüyse nikah kıyılır)
devamını gör...
bir iddiaya göre de, platon okulunda çocuklar sayfa ortalarına sokratesin savunması'nı yazıp verirlermiş. platon bu durumu eminem'i taklit ederken fark etmiş.

yanı sıra neredeyse çoğu akademisyenin kağıtlara, 'senle mi uğraşıcam ya**am' diyerek başını okuyup sonuna puan verdiğini düşünüyorum.
devamını gör...
genel bir kanı olarak kabul edilebilirliği düşük olsa da "uzun yazdıysa bir kendini ifade etme kaygısı vardır" diye kıvırarak mümkün olduğunca desteklenmesi gerektiğine inandığım tabir, slogan.

örneğin burası gibi interaktif sözlükler, bu konunun irdelenmesi ve eyleme geçilmesi açısından karakter kısıtlaması olmaması ve görsel/videodan önce metnin ön planda olması sebebiyle önemli bir kaynak. eylemden kastım en basit haliyle oy vermek veya yazılana bir tepki oluşturmak (negatif eleştiri içeren mesaj atmak da buna dahil elbette). bunun çok basit bir matematiği var çünkü: oy vermenin herhangi bir maliyeti yok ama yazan kişiyi o tarz uzun bir yazı yazma konusunda teşvik edici gücü yüksek. belki o yazı, okuyan kişinin ilgisini çekmedi ama onun vereceği oy sayesinde yazar gaza gelip ileride başkalarının da ilgisini çekebilecek veya gelecek nesillere bilgi sunacak bir tanım girme motivasyonu bulacak.

özellikle "filmin adı" başlığına yazılan "bir film." gibi içi boş, makineleşmiş ve katma değer içermeyen tanımların sinsi hükümdarlığının yaklaştığı sözlük tarzı platformlarda, bir ayakkabı çekeceği ile ilgili bile oturaklı ve 1-2 paragraftan uzun yazılan her yazı değerlidir. hatta genel olarak yazan insan iyidir. şahsen üç kelimelik tanımlarla çevrimiçi varlığını idame ettiren 100 "bot" yazar yerine kalemi kuvvetli ve ince mizah algısı yüksek 10 trollü tercih ederim.

bu yüzden "bir bildiği vardır" ifadesi her koşulda doğru olmasa bile "bir şeyler demeye çalışmış" denerek bu sloganın faydalı bir motivasyona dönüşmesini sağlamak iyi bir fikir diye düşünüyorum.

bu motivasyonun mikro ölçekte de olsa toplumun ifade gücünü artırma yönündeki pozitif dışsallığına değinmiyorum bile.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"uzun yazdıysa vardır bir bildiği demek" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim