yazım kuralları yazıda doğabilecek karışıkları önlemek için vardır. bir nevi yazıyı daha okunur kılma ve kolaylaştırma diyelim. çoğu zaman sözlükte de müdahale edilebilinen durumlar oluyor. bir çoğumuz yazınsal anlamda iyi olmasak dahi yazıyoruz. çünkü yazmak çokta sınırlandırılabilinen bir şey değil. mühim olan anlaşılmaktır. tabii ki de dikkatle yazanları kurallara uyanları gıpta ile okuyorum. umarım yanlışlarımı gün geçtikçe azaltırım diyorum. fakat bazı durumlarda kafam çok karışmıyor değil.

hangi durumlar olduğunu anlatayım;
bazı yazarlar yazım kurallarını reddededip kendi imlalarını yaratmışlar.
mesela aziz nesin imlası diye bir şey var. kitaplarını okurken acaba bende mi bir şey var çizgisini aşıyorsun. daha sonra bunun bilinçli bir yazım tarzı olduğunu anlıyorsun. bu sanki kendisine ait bir iz.
aziz nesin, imla kurallarına uymamasının gerekçesini şu sözlerle anlatıyor;

balığın baştan koktuğu işlerin baştan kara gittiği memleketimizde, işe yeni baştan başlarken, imlâya gelmiyeceğimizi anlatmak için, bile bile böyle yapıyoruz.’

bir derdimiz varken yaka paça salınıveririz. bir isyanımız varken ben nasıl görünüyorum demeyiz. her şey çok mu düzgün bir de bunu mu düzelteyim çabasının gereksizliğimi acaba diye sorguladım bende. hep sevdiğim, fikirlerine çok değer verdiğim yazarlarda mevcut bir durum. haykırışlarını ve öfkelerini anlayabiliyorum.

jose saramago 'nun bitmeyen cümlelerini anlayabiliyorum. başta kafamı karıştırıyorlar ama çok çabuk izlerine alışabiliyorum.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yazım kurallarına uymayan yazarlar" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim