bir ateistin yemin etmesi sorunsalı
başlık "zamansız kelebek" tarafından 02.01.2022 01:07 tarihinde açılmıştır.
1.
devamını gör...
2.
inşallah demesiyle aynı nedenden dolayıdır. kültürel alışkanlıklar.
devamını gör...
3.
bazı ateistler de allah çarpsın diyor, ben değil bi arkadaş canım.
bazen alışkanlık olduğu için yapılan şeydir, sorunsal niteliği taşımaz.
bazen alışkanlık olduğu için yapılan şeydir, sorunsal niteliği taşımaz.
devamını gör...
4.
belki namusu şerefi vardır onun üzerine yemin ediyor da olabilir.
devamını gör...
5.
yemini falan bilmem de, kendi çıkarı için çok iyi dindar taklidi yapıp paraları ve statüyü bu şekilde elde edip köşeyi dönmüş pek çok kişi olabileceğini düşünüyorum.
gördük yani dindarım deyip te, ayetlerle dalga geçmekte hiç rahatsızlik duymayanları.
yani her sakallıya bu benim dedem demeyi bırakın.
gördük yani dindarım deyip te, ayetlerle dalga geçmekte hiç rahatsızlik duymayanları.
yani her sakallıya bu benim dedem demeyi bırakın.
devamını gör...
6.
yemin etmek ve söz vermek arasında bariz bir fark vardır. söz verirken araya bir şahit, kefil -ne derseniz artık- koymazsınız. ancak yemin etmek sözün bir kefille katmerlenmiş halidir. bu kefil de zaman zaman anneniz, babanız, çocuğunuz, kitap, tanrı vs. dir. yani kısacası sizin için kutsal olan şeylerdir. yemin ederken de özel olarak belirtmedikçe tanrı üzerine yemin etmiş olursunuz çünkü bu türk insanının kültüründe (veya alışkanlığında) olan bir şeydir. mesela şöyle açıklayabilirim. birine ismini sorduğunuzda. "ismim kerem, kerem bir erkek ismidir, kerem' in etimolojisi şudur, ilk kerem ismi yazılı olan kaynak şudur..." gibi bir açıklama yapmaz, değil mi? orada da aynısı geçerlidir. örneğin bir ateist yemin ederken babasının üzerine yemin ederse bu gayet anlaşılabilir ve absürt olmayan bir şeydir ancak dolaylı yoldan tanrıyı araya koyduğunda bir paradoks ortaya çıkar.
edit: başlıkta sorunsal değil de çelişki veya paradoks ifadesi kullanılması daha doğru olabilirdi.
edit: başlıkta sorunsal değil de çelişki veya paradoks ifadesi kullanılması daha doğru olabilirdi.
devamını gör...
7.
hukuk ve ceza mahkemelerindeki yargısal işlemler karşısında söz konusu olabilir. hukuk mahkemesinde yemine davet edilen kişi ateist veya her ne inanca sahip olursa olsun, yemini yargı makamlarınca mûteber kabul edilen kişidir. hukuk muhâkemesi kanunu'nun 233. maddesinde teklif edilen yeminin metni ve şekli belirtilmiş olup şöyledir:
''(1) yemin, mahkeme huzurunda eda olunur.
(2) hâkim, yeminin icrasından önce yemin edecek kimseye, hangi konuda yemin edeceğini açıklar, yeminin anlam ve önemini anlatır ve yalan yere yemin etmesi hâlinde cezalandırılacağı hususunda dikkatini çeker.
(3) yemin edecek kimse, yemin konusunun yeterli açıklıkta olmadığını ileri sürerse; hâkim, karşı tarafın görüşünü aldıktan sonra derhâl bu konuda kararını verir.
(4) sonra "size sorulan sorular hakkında, gerçeğe uygun cevap vereceğinize ve hiçbir şey saklamayacağınıza namusunuz, şerefiniz ve kutsal saydığınız bütün inanç ve değerler üzerine yemin eder misiniz?" diye sorar. o kimse de "bana sorulan sorular hakkında gerçeğe uygun cevap vereceğime ve hiçbir şey saklamayacağıma namusum, şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç ve değerlerim üzerine yemin ediyorum." demekle yemin eda edilmiş sayılır.
(5) yemin eda edilirken, hâkim de dâhil olmak üzere hazır bulunan herkes ayağa kalkar.''
ceza muhâkemesi kanunu'nun 54 ve 55. maddelerinde ise ceza mahkemelerinde tanığa teklif edilen yeminin metni ve şekli anlatılır. buna göre:
madde 54 – (1) tanıklar, tanıklıktan önce ayrı ayrı yemin ederler. gerektiğinde veya bir kimsenin tanık sıfatıyla dinlenilmesinin uygun olup olmadığında tereddüt varsa yemin, tanıklığından sonraya bırakılabilir.
(2) soruşturma evresinde cumhuriyet savcıları da tanıklara yemin verirler.
madde 55 – (1) tanığa verilecek yemin, tanıklıktan önce "bildiğimi dosdoğru söyleyeceğime namusum ve vicdanım üzerine yemin ederim." ve 54 üncü maddeye göre tanıklıktan sonra verilmesi hâlinde "bildiğimi dosdoğru söylediğime namusum ve vicdanım üzerine yemin ederim." biçiminde olur.
(2) yemin edilirken herkes ayağa kalkar.
''(1) yemin, mahkeme huzurunda eda olunur.
(2) hâkim, yeminin icrasından önce yemin edecek kimseye, hangi konuda yemin edeceğini açıklar, yeminin anlam ve önemini anlatır ve yalan yere yemin etmesi hâlinde cezalandırılacağı hususunda dikkatini çeker.
(3) yemin edecek kimse, yemin konusunun yeterli açıklıkta olmadığını ileri sürerse; hâkim, karşı tarafın görüşünü aldıktan sonra derhâl bu konuda kararını verir.
(4) sonra "size sorulan sorular hakkında, gerçeğe uygun cevap vereceğinize ve hiçbir şey saklamayacağınıza namusunuz, şerefiniz ve kutsal saydığınız bütün inanç ve değerler üzerine yemin eder misiniz?" diye sorar. o kimse de "bana sorulan sorular hakkında gerçeğe uygun cevap vereceğime ve hiçbir şey saklamayacağıma namusum, şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç ve değerlerim üzerine yemin ediyorum." demekle yemin eda edilmiş sayılır.
(5) yemin eda edilirken, hâkim de dâhil olmak üzere hazır bulunan herkes ayağa kalkar.''
ceza muhâkemesi kanunu'nun 54 ve 55. maddelerinde ise ceza mahkemelerinde tanığa teklif edilen yeminin metni ve şekli anlatılır. buna göre:
madde 54 – (1) tanıklar, tanıklıktan önce ayrı ayrı yemin ederler. gerektiğinde veya bir kimsenin tanık sıfatıyla dinlenilmesinin uygun olup olmadığında tereddüt varsa yemin, tanıklığından sonraya bırakılabilir.
(2) soruşturma evresinde cumhuriyet savcıları da tanıklara yemin verirler.
madde 55 – (1) tanığa verilecek yemin, tanıklıktan önce "bildiğimi dosdoğru söyleyeceğime namusum ve vicdanım üzerine yemin ederim." ve 54 üncü maddeye göre tanıklıktan sonra verilmesi hâlinde "bildiğimi dosdoğru söylediğime namusum ve vicdanım üzerine yemin ederim." biçiminde olur.
(2) yemin edilirken herkes ayağa kalkar.
devamını gör...
8.
yemin etmeyi bir tanrıya değil kendi önemsediklerine adıyordur.
devamını gör...
9.
ağız alışkanlığıdır. inşallah, allah allah, allaam yareppim, te allaaam vs gibi laflarda da olduğu gibi.
devamını gör...
10.
bizzat allah, kendi kitabında defalarca yemin ediyor. allah bile bu kadar yemin ederken ateistin yemin etmesi çok da sorunsal olmamalı bence.
devamını gör...
11.
karşısındaki müslüm ise normal karşılanması gereken durum. yoksa adamı nasıl ikna edecek.
devamını gör...
12.
ben kanım aksın ki diyorum.
devamını gör...
13.
bir allahsız olarak izah etmeye çalışayım. ''allah'' unsuru dil içinde yaşayan canlı bir varlıktır. bir ateist olarak ben de gündelik yaşamda allahtan türemiş yeminler ve temennileri kullanmazsam dili eksik konuşmuş olurum. kendimi herkes kadar iyi ifade edemem.
hem allah bir tek sizin tekelinizde mi? sedat peker'e bağlatmayın şimdi beni. allah mısınız lannn sizz!!!
hem allah bir tek sizin tekelinizde mi? sedat peker'e bağlatmayın şimdi beni. allah mısınız lannn sizz!!!
devamını gör...
14.
nihilist olarak doğduğun dil senle birlikte büyür ve sende ona ayak uydurarak yaşamaya çalışırsın. nitekim bir ingiliz ateistte yemin edebilir ve bunda bir sorun göremiyorum.
devamını gör...
15.
devamını gör...