dursun ali akınet tarafından kaleme alınan müziği selahattin aygün' e ait olan halk türküsüdür.

pek acıklı öyküsü vardır fatsa'lı halil ibrahim'in. aydın bir kişilikmiş, yerli halın dilinden düşmeyen şık da bir giyim tarzı varmış. ayrıca saat ve gramafon atölyesi sahibiymiş. herkesin güzelliğine imrendiği bir de karısı varmış halil ibrahim'in. anlayacağınız her şey yolundaymış onun için. ne olduysa askere gittiğinde olmuş, halil ibrahim'i çekemeyen bir takım insanlar art niyetli mektup yollayarak ağanın topraklarına konduğunu ve karısını kendisine aldığını yazmışlar. durur mu bizim fatsa'lı firar etmiş dönmüş memleketine ağaya bir kurşun atmış fakat hemen yakalanmış. askerler bunu öyle temiz dövmüşler ki aklı gel git olmuş.

sonra mecbur askerliği bitirmiş dönmüş ama hayattan soyutlamış kendini halil ibrahim atölyeyi kapatmış. tamir işlerini evde yapmaya başlamış silahsız da gezmez olmuş asker korkusundan. hanımının babası olacak kansız çolak ahmet bu artık para kazanamıyor deyip karısını da temre'ye satınca tek kalmış halil ibrahim. 20-25 yıl yalnız başına hayatı böyle devam etmiş. 80 olayları zamanında fatsa'da sıklıkla operasyonlar düzenlenmeye başlamış. bu operasyonlar sırasında köyden birisi halil ibrahim'in evini yakmış. tepesinde damı dahi kalmayan halil ibrahim ormanı mesken bellemiş kendine. yangından kurtardığı birkaç parça eşyasıyla kaya altlarında yatar kalkar olmuş.

derken bir gece şiddetli bir yağmur yağmış ormanda duramaz olmuş. koşa koşa köyden tanıdığı bir dostunun evine gitmiş rahatsız etmemek için ahırda kıvrılıp yatmış. o gece de teröristler dağdan inip bir öğretmeni şehit etmişler. askerler fellik fellik terörist ararken ahırda halil ibrahim'i bulmuşlar. e belinde de silah her zamanki gibi... komutan dostuna sormuş nasıl bilirsin bu adamı? diye. o da ne desin gariptir,mazlumdur kimseciklere zararı yoktur demiş. komutanın niyeti de silahını alıp salmakmış. ama nerden bilsin halil ibrahim asker korkusuyla kaçmaya başlamış, atmış kendini tepeden aşağı. askerler havaya silah sıkmışlar korksun dursun diye ama nafile. derenin üstündeki dal köprüden karşıya geçmiş fatsa'lı fakat karşıdaki askerler diğerleri vuramadı diye çekmiş vurmuşlar halil ibrahim'i bedeni kayalıklara düşmüş. ne acıdır ki dursun ali akınet bu şiir yazdıktan sonra ailesi kabullenmeye başlamış. ne demişler ''son pişmanlık neye yarar'' .

y: halil ibrahim aslında hayata karşı bir duruşu sergiler. seçimlerini, seçimlerin sonucunda kim olabileceğini ve hatta kime dönüşebileceğini. belki refah içerisinde bir hayat sürersin, bir elin yağda bir elin balda olur ama seni hatırlayan insan sayısı o bal tutan elin parmağının sayısını geçmez. belki bey olur tutuğunu koparırsın adın '' bolu bey'i '' kalır. ama bazen tutar bir meczup halil ibrahim çıkagelir aha böyle türkü olur dillerde, gönüllerde yaşarsın.
musa eroğlu-halil ibrahim
devamını gör...
bir musa eroğlu şarkısı.
kaç gündür dilimde. zor zamanlarımda açar dinlerim. istemsizce bir yiğitlik gelir içime. kendimi daha güçlü hissederim.

o halde bırakalım şuraya da ahali faydalansın.

devamını gör...
güzel türküdür. iyi geldi.
devamını gör...
musa eroğlu şarkısı. bu aralar takıldığım en güzel şarkısı
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"halil ibrahim" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim